Deðiþim dýþýnda hiçbir þey sürekli deðildir. -Heraklitos |
|
||||||||||
|
Neler yaptý benim Caným Annem bugün bakayým? Kuru Fasulye, pilav, cacýk… Çok sýktý be Anne! Pazartesi günlerinin fix menüsünden ne zaman kurtulacaðýz? Þaka yaptým Anne hemen yüzünü buruþturma! Gel Caným Annem! Gel þöylece þuraya otur. Gel biraz nefeslen! Dünyanýn iþi biter mi hiç? Sen kaygýlanma sakýn. Bu oðlun Senin elinden zehir olsa yer! Hep bu sözlerle kandýrýrdým annemi. Oysa kuru fasulyeden, pilavdan, cacýktan o kadar tiksiniyordum ki… Kandýrýrdým diyorum çünkü; dünyanýn en saf insanlarýdýr anneler çocuklarýnýn yanýnda. Çünkü kandýrabildikleri yegane varlýklardýr. Ergenlik dönemlerinde hýrçýnlaþan tavýrlarýmýzda babalarýmýza karþý bizim koruyucu meleklerimizdir. Kanatlarý olsa belki de uçacaklardýr kim bilir? Geçen gün Ýstanbul’un heyecanlý mý heyecanlý, insanlarý ýslatmak için elinden geleni ardýna býrakmayan yaðmurlu havasýnda dolaþýrken, belediyenin döþediði parkelerin boþluðuna üþüþen yaðmur suyunun üzerime sýçradýðýný hissettiðimde çoktan küfürleri saydýrýyordum belediye iþçilerine. Ulan dedim, ulan be adamlar doðru yapsanýza þu iþinizi! Þimdi kime temizleteceðim bu çamur deryasýna dönen üstümü? Kuru temizletmeciye versem bir öðrenci için aðýr kaçar, kaldýðým öðrenci yurdundaki Ýrfan Aðabeyimize teslim etsem elbiselerim mahkum havasýna bürünür ve iki karýþ büzüþürler. Ah annem! Nerelerdesin? diyerek iç çekiþirken gözüme ýslak bedeniyle yavrularýna yiyecek taþýyan bir köpek iliþti. Islak üstüme aldýrmadan onun getirdiði yiyecekleri yavrularýyla nasýl paylaþtýðýný görmek o kadar mutlu ediyor ve duygulandýrýyordur ki beni. Köpek de olsa anne þefkati, merhameti iþte… Ve bir köpeðe yakýþýr þekilde aç aç annelerinin gözlerine bakan enikler… Birbirlerine o kadar muhtaçtýlar ki… Mesela anne köpek olmasa yavrular açlýktan ölecek; o yavru köpekler de olmasa anne köpek yemeden, içmeden kesilecekti sanki. Anne köpeðin sevdasý daha büyüktü yavru köpeklerinkine göre. Çünkü anne köpeðin bu iliþkide hiçbir çýkarý yoktu. Annelerimizin de bizlere sevdasý böyle deðil midir zaten? Bizlerden ne çýkarlarý vardýr ki çocukken babamýza karþý iþlediðimiz herhangi bir suçtan ötürü onlara yalan söylemek zorunda hissediyorlardý kendilerini. Bizlerden ne çýkarlarý vardý ki yaramazlýk yapýp merdivenlerden veyahut kaldýrýmlardan düþtüðümüzde kanayan dizlerimizin acýsýný yüzlerinde görme þansýný veriyorlardý bizlere. Evet yüreklerindeki o acý; sütten bile beyaz, melekten bile güzel o gizemli yüzlerine yansýyordu. Ya bizlerin annelerimize olan sevdasý, sevgisi… Sizin annenize karþý beslediðiniz sevgiyi bilmem ama ben o canlýlarýn birbirlerine olan sevgisini görünce hemen telefona sarýlýp uzaklardaki annemi arayýp Ona þöyle dediðimi hatýrlýyorum: Anne! Seni çok ama çok seviyorum Bir çocuðun kollarýný açarak betimlediði dünyalar kadar… Ve seni o kadar çok seviyorum ki… Senin bana olan sevginin üçte biri kadar… Fatih KAYABAÞI
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Fatih KAYABAÞI, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |