Özgürlük sevdasý insanýn baþkalarýna duyduðu sevgidir; güç sevdasý insanýn kendine duyduðu sevgidir. -Hazlitt |
|
||||||||||
|
Türbanýn, gerçekten Türkiye'de Ýslami kesimin önemli bir simgesi, sembolü olduðu kuþku götürmez bir gerçektir. Simge olduðu da zaten açýkça dillendirilmiþtir. Fakat türbana özgürlük konusu, gerçek bir özgürlük ideali olmaktan ziyade, Ýslami kesimin bir anlamda meþruiyetini ortaya koymak için kullandýðý bir enstrüman haline gelmiþtir. Özgürlüðün, gerçek anlamda hayatýn her alanýný kapsayan toplumsal bir ideal olarak algýlanmayýp, sadece baþörtüsüne serbestlik baðlamýnda deðerlendirilmesi, bu siyasi akýmýn samimiyetsizliðini ve takiyyesini ortaya çýkarmaktadýr. Türbanýn, Ýslami kesimin toplum katýnda meþruiyetini ortaya koymak için kullandýðý bir araç olmasý anlamlýdýr. Zira toplumu ve ekonomiyi yönetmede, baþka bir tabirle muktedir olma konusundaki baþarýsýzlýklarýn üstü türban ile örtülmektedir. Üçte ikisi muhafazakâr olan toplumun, türban bahsi gündeme geldiðinde ortaya koyduðu duyarlýlýk çok iyi bilindiði için, toplumun gerçek gündemini(iþsizlik, ekonomik durgunluk, demokrasi sorunu, AB ile gittikçe kötüye giden iliþkiler)deðiþtirmede çok baþarýlý bir biçimde kullanýlmaktadýr. Türkiye’de siyaset gerçek zemininde yapýlmadýðý için ya da siyasal partiler sýnýf temelli bir temsiliyet yerine simgesel nesneler üzerinden toplumsal tabana hitap etmeyi tercih ettikleri için baþarýsýzlýklarýný gündem deðiþtirerek gizlemeye çalýþmaktadýrlar. Maðduriyet, Ýslami kesimin varoluþu ve bu varoluþ koþullarýnýn idamesi için kullandýðý psikolojik durumu açýklamak için kullanýlacak anahtar bir kavramdýr. Kendince köklü bir geçmiþten beslendiðini iddia eden bu kesimin, siyasal alanda temsiliyetini saðlayan partilerin malum nedenlerle kapatýlmasý bu maðduriyetin nedenlerinden biridir. Uygulanabilirlik açýsýndan en basit ve en masum gibi görünen türbana özgürlük konusunda bile önemli bir adým atýlamamasý, radikal söylemlere baþvurulmasýna ve artýk sabrýn kalmadýðý yolunda ifadelerin beyanýna neden olmaktadýr. Üniversitede türbana serbestlik saðlandýktan sonra, sadece bununla kalmayýp bütün kamuyu da ihata edecek þekilde uygulama düþüncesinin açýkça dillendirilmesi sabýrsýzlýðýn ve tahammülsüzlüðün göstergesidir. Maðduriyetin nasýl tersine çevrilebileceðini ve karþý taraf üzerinde oluþabilecek baskýnýn ne denli totaliter olabileceðini ise son zamanlarda meydana gelen olaylardan ve söylemlerden anlamak mümkündür. Türban konusundaki zýtlaþmalarýn ve genel olarak da laik anti-laik tartýþmalarýnýn Türkiye'nin göreli demokratik ortamýna zarar vereceði ortadadýr. Ýslami kesimin hassasiyetlerini kamuoyuna sunarak ve milli iradeyi temsil ettiði iddiasýný pratik olarak kullanarak "kendince haklý" istemlerde bulunmasý gerilim ortamýna zemin hazýrlamaktadýr. Yakýn tarihte tanýk olduðumuz gibi, vesayet ideolojisinin vasilerinin rejimin elden gittiðini iddia ederek müdahalede bulunmasý ihtimali, demokratik aktör iddiasýnda bulunan hiçbir oluþumun tasvip etmeyeceði sonuçlar doðurabilir. Kaçýnýlmasý gereken ve ihtimal dâhilinde olan durum budur. Bununla beraber Ýslami kesimin demokrasi idealini ne kadar içselleþtirdiði ya da böyle bir kaygusunun olup olmadýðý da tartýþmaya açýktýr. Çoðulcu bir demokratik yapýnýn koþullarýnýn gerektirdiði adýmlarýn atýlmasý yolunda ayak sürüyen siyasal hareketlerden birisi de Ýslamcýlýktýr. Seçimlerle oluþan siyasal yapýyý çoðunluðun azýnlýða tahakkümü biçiminde algýlayan ve asgari ortak paydada buluþmayý söz konusu bile etmeyen bu kesimin, Türkiye’de demokratik yapýyý güçlendirmekten ziyade kutuplaþmayý tetikleyeceði ortadadýr. Ýslami kesimin karþý kutbunda yer alan vesayetçi entelijensiyanýn demokrasi algýsý da geliþkin olmadýðýna göre Türkiye'nin kýsýr laik anti-laik kutuplaþmasýný aþmasý kýsa vadede mümkün gözükmemektedir. Ýfade edilen bu siyasal konjonktürden gerçek anlamda çýkýþý ve özgürlükçü bir açýlýma imkân saðlamayý ise sol düþünce ve pratik gerçekleþtirebilir. Bunun nasýl ve ne þekilde olacaðý ise geçmiþ tecrübelere bakýlarak ve muazzam siyasal yazýna müracaat edilerek yapýlabilir. Özgürlüðü amaçlayan siyasal oluþumlarýn kendi iç çekiþmelerini býrakarak toplumsal sorunlar üzerine düþünce üretmeleri ve bunu pratiðe yansýtarak toplumu dönüþtürmeyi amaçlamalarý günümüz koþullarýnda elzemdir. 1 Mart 2008
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Akakiy Akakiyeviç, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |