Yaþam kýsa, sanat uzun, fýrsat aceleci, deney aldatýcýdýr. -Hippokrates |
|
||||||||||
|
Neyse, zaten gözüm onun gibilerde deðil benim. "Az olsun, öz olsun, bir olsun"; tanýþtýrayým, benim yegâne fren mekanizmamla, mükemmelliyetçilik. Hatasýzý bulmak için hatalarýný aramak, býraktýrmýyor hayatý ve zamaný akýþýna, illa ki müdahale edecek. "Hatasýz kul olmaz, hatamla sev beni" diye aðlamaklý haykýrýþlarý salsalar da ardýmdan, dönüp baktýrmaz. Köküne kibrit suyu ekeyim ben senin, ah ulan ah. Bir "neyse" daha çekiyorum, saða sola bakýnýyorum sýkýntýdan. Arkamdan bir ses geliyor, "Naber" diyor bana. Aman Allah'ým, bu onun sesi, ah, kalbim fýrlayacak gibi yerinden. Dönüyorum sese doðru, güneþin vurduðu yüzü kör edecek gibi oluyor beni. "Ýyidir, seni sormalý" diye karþýlýk veriyorum, gözlerimi ayýrmadan onun yüzünden. Sade fakat oldukça güzel bir yüzü var, komþu kýzýnýnki gibi boyama kitabýna dönmemiþ. Ah, öpesim geliyor, uzanamýyorum ona doðru. Off ulan off, laf da edemiyorum ki, böyle uygun görülmüþ bu tabiat bana. Kök salmýþýz topraða, mobilite sýfýr, misal sevdiceðim iki adým ötede ama kavuþamýyorum bir türlü. Salla gitsin, en azýndan komþum gibi, onlarca gül ayný çalýda yaþamýyorum ya, buna da þükür. Güllerin o içler acýsý hali geldikçe aklýma, karahindiba olduðuma þükürler ediyorum. Kýskandýðým tek varlýk kelebeklerdir; hep mutlu, hep havada, hep hareketli. Ah, biriniz yakýnýmdan geçecek olsanýz var ya, direktman kafayý oturtacaðým çýtkýrýldým gövdesine. Ama yok, gelmezler, biliyorlar çünkü yakaladýðým yerde döveceðimi. Bir ses bölüyor egomu tatmin eden dayak fantezilerimi, "Ýyidir ya, ne olsun" cevabý geliyor karþýmdaki güzellikten. Muhabbet muhabbeti açýyor her zamanki gibi, geyik had safada; "Yakalarsam muah muah, hehehe" "Elvis'i geçen bir barda görmüþler" "Bak, bu soloyu mutlaka dinlemelisin" "Enerji içeceklerinin içinde..." N'apalým, biz de böyle geçer ömür, üç-beþ gün sürer veya sürmez. Ya haybeden bir rüzgar alýr götürür kellemizi, ya da söker hain ve zalim veledin teki gövdemizi topraktan. Öyle bir yaþam ki, tövbe tövbe, neyse en azýndan güller gibi koparýp ellerinde patlatmýyorlar yapraklarýmýzý ya, buna da þükür.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mehmed Cavid Barkçin, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |