Umutsuzluða düþmeyin. -Charlie Chaplin |
|
||||||||||
|
Yaza yeni giriyorduk. Ben bilindik bir hayat sürüyordum. Ýþten eve evden iþe... Bazen o küçük kasabaya tatile giderdim, anýlarý unutmamak için. Her birini tekrar yaþamak acý vermedi hiçbir zaman. Çünkü onlar sorgusuz sualsiz yeniden yaþamak isteyeceðim þeyler oldu hep... Ve hiçbir þeyin onlardan daha fazla önem kazanmasýna müsaade etmedim... Olabilirdi belki; ama ben istemedim... Odaya girdiðimde ne yapacaðýmý bilemedim, onu görmeyeli seneler olmuþtu. Kaçýp gittiðimiz yýllar, nasýl da yer etmiþti yüzümüzde. Usulca yanýna oturdum. Yanaðýndaki çizgilere baktým. Kimse seni bu kadar beklemezdi dedim biraz sitemli... Sen beklerdin ama... Ben kimse deðilim ki... Yýllar sonra olan bu tek günlük görüþmede, geçip giden yýllarý, eþiyle olan evliliðini, kýzýný ve oðlunu anlattý. Benim anlatacak tek bir hikayem vardý. O da tam karþýmdaydý... Ona onu anlatabilirdim bir tek. Bazý yýllar yine buraya gelip, onu unutmamak için verdiðim çabalarý, mutlu olmasý için dua ettiðim geceleri belki yapabilirim diye baþladýðým ama ikinci görüþmede býrakýp gittiðim adamlarý... Kendime hiçbir zaman baþlama imkaný vermediðimi... Ondan sonra aynada gördüðüm yüze mutluluðu yakýþtýramadýðýmý anlatabilirdim belki... Belki hiçbirini anlatmayabilir sadece onu yaþayabilirdim... Sakladýðým anýlara bir tane daha ekleyebilmek için. Baþýmý göðsüne koyup aðladýðýmda, kokularý saklayabilmeyi çok istedim. Çünkü anýlarý hatýrladýðýmda, yapamadýðým tek þey onun kokusunu anýmsamaktý... Ýçime içime çektim; bir daha bu kokuyu koklayamayacaðýmý biliyordum, onu bir daha göremeyeceðimi. Yarýn ayný saatlerde benim iþte olacaðýmý, onun belki de eþiyle telefonda konuþacaðýný, akþama eve ekmek alýp gideceðini biliyordum... Biliyordum... Baba dün niye eve gelmedin dediðinde, kýzýna sen kocaman bir kýz olup büyüdüðünde söz anlatacaðým kýzým deyip beni anlatacaðýný da biliyordum... Masallarda kalmýþ bir peri gibi... Sorgulanacak o kadar çok þey vardý ki... Nereden baþlayabilir ki insan böyle bir durumda. Tek bir günü, bir daha yaþanmayacak tek bir günü sorgularla geçirmek acý vermeyecek miydi bana? Zaten sorularýn cevaplarýný önemsemiyordum ki artýk. Önemseseydim o gün gider miydim onu görmeye... Önemseseydim, onunla olur muydum? Banyodan çýktýðýmda parmaðýndaki yüzüðü televizyonun kenarýna býraktýðýný gördüm... Boðazýma takýldý bir þey. Tüm gün boyunca, bana sarýlýrken belki de sadece benim olmak istiyordu;(oysa o hiç benim olmamýþtý!) ama baþýmý her kaldýrýp yüzüðe baktýðýmda sanki eþi oradan hep bizi izliyordu... Bu yüzden diðer yaþadýklarýmda olduðu gibi, bütün mutluluklarýmý içimde hep bir acýyla yaþadým ben... O gün hiçbir þey anlatmadým ona. Onu dinledim. Kýzýnýn, oðlunun fotoðraflarýný getirmiþti görmem için. Bir fotoðrafta eþi de vardý. Özür dilerim ben ayýrmýþtým; ama bu gözden kaçmýþ dedi. Rahatsýz olmamýþtým aslýnda. Müsaade edersen bunu almak istiyorum... Yapma dedi. Hayýr, hayýr. Sorun deðil, ben sizi böyle hatýrlamak istiyorum deyip almýþtým... Babasýný kaybettiði yýlý anlatýrken, aðladý. Eþinin ona o günlerde nasýl destek olduðundan bahsetti. Çocuklarýnýn babasýz kalmasýný istemiyordu hiç... Babasýný kaybetmek onu o kadar çok yaralamýþtý ki korkuyordu... Erken ölüp çocuklarýný býrakmaktan çok korkuyordu... Dinledim... Hiçbir þey demeden, yüzümde konuþmamasýný saðlayacak hiçbir iz býrakmadan dinledim... Çünkü ben hayatým boyunca onu mutlu eden o kadýna minnettardým... O gün oraya nasýl gitmiþtim, beni arayýp konuþtuðunda nasýl cevap vermiþtim... Evli bir adamla tek bir gün... Bunu nasýl yapabilmiþtim ya da o bunu benden nasýl isteyebilmiþti bilmiyorum... Sorgulanacak o kadar çok þey vardý ki... Bir yerden baþlamak istemedim hiç... O buluþmanýn üstünden yýllar geçti. Tek bir adamla, tek bir þarkýyla, tek bir hikayeyle yaþamaya devam ediyorum ben... Hala kokularý saklayabilen bir þey çýkmadý... Teknoloji o kadar geliþmedi daha. Bütün anýlarý yaþatýyorum; ama kokular eksik... Çalýþtýðým yerde masa baþýnda çerçevede bir fotoðraf duruyor hep... Soruyorlar... Uzaklarda yaþayan ailem diyorum... Gözlerim uzaklara düþüyor, seni ve aileni anýmsýyorum... O gün, yanýndayken uzaklardan gelen þarkýyý saklýyorum bir de... Baþýmý göðsüne koyup aðlayarak dinlediðimiz þarkýyý. Biliyorum sen de saklýyorsun, kýzýna sakladýðýn masalý anlatacaðýn gün o þarkýyý da arþivine eklemesini, hep bu masalý hatýrlamasýný isteyeceðini de biliyorum... Biliyorum... O küçük kasabada, ayný odadayým... Yüzüðünün durduðu televizyonun yeri deðiþmemiþ hala... Uzaklarda o þarký çalmýyor...Ama yanýmda getirdim... Ev sahibi elimdeki plaðý görünce seni hatýrladý... Ama o kadýnýn ben olduðumu bilmeyerek anlattý... Yýllar önce bir adam geldi buraya. Onun için çok önemli, çok güzel, çok tatlý bir bayanýn geleceðini söyledi. Tüm gün boyunca baþka bir odada bu þarkýyý çalabilir misiniz, beni hep bu þarkýyla anýmsamasýný istiyorum... Çünkü bu onu son görüþüm olacak demiþti... Odada çalabilirsiniz dedim ben de ona... Hayýr, hayýr ötelerden gelmeli bu þarký çünkü ben onun için hep ötelerde olacaðým dediðinde ben de kabul etmiþtim... Niye aðlýyorsunuz diye sordu. O kadýn olduðumu söylemedim ona. Galiba adam çok seviyordu, duygulandým dedim... Ah evet çok seviyordu diye bitirdi konuþmasýný... Þimdi istediðim tek bir þey var. Ömrümün sonunu burada, bu odada geçirmek... Þarkýyý baþlatýyorum, biz yaþýyoruz... Baþka bir alemde anýlarýmýz yaþýyor... Baþýmý yastýða koyarken, bir zarf buluyorum... Onun yazýsý... Ellerim titreyerek açýyorum. ''Geleceðini biliyordum... Gündüzden sonra nasýlki gece, geceden sonra nasýlki gündüz gelirse... Ýþte o eminlikte, bir gün senin de buraya yaþamaya geleceðini biliyordum...'' Biliyordum... Kim bilir? Belki de bildiklerinde bu kadar emin olmak, hiçbir kuþkuya yer vermeden sevmek bizi hala bir arada tutuyor... Çok uzaklarda olsak bile. Sen bu mektubu okurken, ben kim bilir nerede olacaðým? Ama emin olmaný istediðim tek bir þey var. Nereye gidersem, sen hep orada bekleyip karþýlýyorsun beni... Gittiðim þehirlerin, baktýðým yüzlerin hepsinde biraz sen varsýn... Kokularý saklayamadýðýn için çok üzüldüðünü biliyorum... Benim de üzüldüðümü bilmeni isterim. Teninin kokusuna hasret yaþamakla sýnandým ben...Bazen rüzgarla gelirdi kokun. O kadar kýsa olurdu ki Tanrý'ya bunun için bile þükrederdim. Beni beklemediðini biliyorum... Bütün bunlar beklediðin için deðil, beni yaþamak istediðin için böyle oldu bunu da biliyorum... Sen sadece beni yaþamak istedin... Ben olmadan benimle yaþamak... O günden sonra o evi aldým... Seni karþýlayan ev sahibi seni biliyordu, senin kendini saklayacaðýný bu yüzden seni bilmiyormuþ gibi anlatmasýný ben istedim. Aslýnda o ev o günden sonra sadece seni bekliyordu... Bu mektup da okumaný... Sevgilim... Hasretim... Kim bilir baþka bir yerde, yeni bir þans verdiklerinde bize buluþuruz belki... Hem belki orada kokularý da saklayabiliriz deðil mi?.. Ben hep bu umutla yaþýyorum... Kendine iyi bak...'' Gözyaþlarýmý siliyorum...Belki þimdi sen, baþýný eþinin göðsüne koymuþ, mutlu oluyorsun... Bunu hayal etmek canýmý yakmýyor, senin mutluluðunla mutlu oluyorum çünkü ben. Mutlu ol sevgilim... Mutlu ol!... 6 aðustos 2009 Çaðla GÖKDENÝZ
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © ÇAÐLA GÖKDENÝZ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |