..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsanlar yalnýzca yaþamýn amacýnýn mutluluk olmadýðýný düþünmeye baþlayýnca, mutluluða ulaþabilir. -George Orwell
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Toplumcu > süleyman bilgin




26 Haziran 2009
Bir Mektup  
süleyman bilgin
öyküsel olarak yazmýþ olduðum yazýyý senaryolaþtýrýp sizinle paylaþmak istedim arkadaþlar yorumlarýnýzý bekliyorum.


:AFAG:
Bir Mektup
Ebru 45 yaþýnda bir fabrika iþçisi sade bir hayatý var sakin ve duygusal kiþiliðiyle biliniyordu. Bir bayan için gece gündüz çalýþmanýn ve gece geç saatlerde ev döndüðünde karanlýk ve sessiz sokaklarda sarhoþlarýn pis insanlarýn hoþ olmayan laflarý/cümleleri taciz etmeleri ve bütün bu olanlara raðmen oðluna olan bir sorumluluðu olduðunu bildiði için baþýný eðip gidiyordu o sessiz ve çaresiz sokaklardan evine doðru… bir süre sonra çalýþmýþ olduðu fabrikada emekli olur. Artýk oðluna/yani evladýna olan sorumluluðunu çok iyi bir þekilde biliyordu. Oðluna çok düþkündü. Haksýzlýða tahammül edemiyor her þeyin adil ve muhafazakar olmasýný istiyordu. Beklide bundan sonra emekli olduðu günden sonra oðluna daha çok vakit ayýracak oðlunun sorunlarýný bir bütün halinde/birlik olarak çözümler bulacak neyin doðru neyin yanlýþ olduðunu söyleye bilecek/öðrete bilecekti. Ta ki bir akþam evlerinin zilleri çalan ve o kapýdan içeriye gelen bir kimsenin sebebi bile olmayan gülünç gelebilecek þeylerden dolayý rahatsýz edip onun bir an önce bulunduðu yeri terk etmesi gerektiðini söylüyene kadar her þey güzeldi düzenli bir yaþam biçimleri vardý. Bu rahatsýzlanmalar birkaç defa tekrarlanýnca dolaylý olarak bulunduðu yeri terk edip gitmiþti. Uzaklara hem de çok uzaklara…. Geride oðlunu yalnýz býrakmazýna çok üzülmüþtü…

Volkan 18 yaþýnda tipik bir öðrenciydi. Yerine göre iyimser, yerine göre mütevazi ve yerine göre asi bir insan. Volkan üniversite sýnavlarýna hazýrlanýyor bir yandan da bir avukat yanýnda getir götür iþi yaparak ve o iþten kazandýðý parayla kendi ayaklarýnýn üzerinde durmasýný biliyor/öðreniyor diðer yandan çok çalýþýp ve emekçi bir ailenin çocuðunu olduðunu unutmuyor. Zira üniversite sýnavlarýna çok çalýþýp bir doktur, olmak istiyordu. Arýlar gibi çok çalýþýyordu derslerine. Ansýzýn bir deprem bir çökük gibi oluþan dýþ aðrýsý da geceleri yatarken belirginliðini sýkça gösteriyordu. Böyle bir günde annesinden gittiði günden belli haber alamayýp üstüne yalnýz kaldýðý ve birde bu yetmezcesine diþ aðrýsý… Annesine olan sevgisi her gün ama her gün gittikçe büyüyor… Bir sabah saat 10.45:de kapýyý ziliyle uyanýr… uzun süredir haber alamadýðý annesinden mektup geldiðini postacýnýn göstermiþ olduðu bazý formaliteden kaðýtlarý imzaladýktan sonra mektup’u alabilirdi. Kaðýtlarý imzalayýp mektup’u alýr ve salona geçer. Merakla annesinin kendisine o mektup içinde ne yazdýðý bir an önce okumak için sabýrsýzlandý. Oturup mektup’u okumaya baþlar….

(sahne:1) kapý çalar kapýyý Volkan açar gelen postacýydý annesinden mektup geldiði belirterek kendisini rahatsýz ettiðini söyledi. Volkan mektup’u alýr içeriye geçer.

Seslendirme: merhaba sevgili oðlum,

Söz verdiðim gibi hiç bekletmeden yazýyorum. Ýkimiz için en önemli noktadan söze baþlamak istiyorum; aramýzdaki sevgi iliþkisi. Ha ‘’ikimiz’’ için dedim çünkü sana olan annelik duygularýmdan fazlasýyla etkilendiðini biliyorum. Týpký Dünya ya ilk gözlerini açtýðýn an gibi hiç unutmuyorum o aný saten ve seni kucaðýma aldýðým anýn duygusu gibi. Bu duygularýn, daraldýn, bunaldýðýn, yaþamýn aðýrlýðý altýnda ezildiðin ender zamanlarda sýðýnak olmasýndan çok ruhunu-özgürleþtirme –eyleminde karþýna büyük bir engel olarak çýkmasýndan endiþeliyim. O telefon konuþmasýndaki haklý ve yerinde isyanýn beni kendime ‘azda’ olsa getirdi.

(sahne:2)

Seslendirme: düþüncelerimi saðlam uçlarýndan yakalayýp derinleþmek ve sana iç kaynaðýmdan damýtarak sunmak istiyorum. Bu zengin, güzel, þifalý sularýyla tam bir dinlenme þehri, bana bu olanaklarý bol, bol sunuyor. Burada olmaný en vai çeþit kokulu çiçekleriyle döþenmiþ yem yeþil mekanda nehir kýyýsýnda kol kola dolaþmayý isterdim.

(sahne:3)

Seslendirme: senin içinde iþlenmemiþ bir sevgi madeni var! Tatlý oðlum…

Farkýnda ol ama onun esiri olma. Ýnsanlara iç zenginliðimizden hep vererek ama verdiðimizi de hissettirerek olmaya çalýþýrsak sevgiyi büyütürüz gibi geliyor bana. Barýþa sevdasý büyük emeðe saygý büyük olmamýz gerektiðini de unutma. ‘’Hep baþkalarýnýn sevgisizliklerinin, anlayýþsýzlýklarýný, saygýsýzlýklarýný kurbaný ben mi olacaðým bu kiþiler annem babam da olsa?

(sahne:4)

Seslendirme: buna benzer sorularý içimde daraldýðým, bunaldýðým anlarda hep bende sordum sessizce, kimseye söylemeden. Beklide kimseyi kendime kendim kadar yakýn bulmadýðýmdan, ya da ruhumun derinliklerinde kendimden bile sakladýðým ve dýþarýya ‘’egemenlik’’ tarzýnda yansýttýðým zaaflarýmdý bunlar benim. Bir anlamda kendimden kaçmaktý. Sýradan yaþamda insan’ýn en az tanýdýðý kendisidir. Ama bizlerin asýl görevi yaþamý anlamlý ve yaþanýr kýlmak deðilmi? Öyleyse ilk önce kendi kendimizi yaþama layýk ve yaþamsal kýlmalýyýz ki ölüm anlamlý olsun. Öyle çok, öyle banal, öyle sýradan ve öyle katlanýlmaz ölümlerle dolu ki dünya;

Her an bu ölümler insanlýðý büyük tükeniþe götürür.

(Sahne:5)

Seslendirme: evet caným oðlum! ölümü öyle anlamlý kýlmalýyýz ki ondan yeni yaþamlar doðsun:

Bir adým daha düþünmeyi sürdürsek,’insan: olan biten deðil sürekli yeni doðumlarla geliþen ve devam eden bir süreçtir’ bana göre (bedensel) deðil ruhsal alandan söz ediyorum tabii… karþýlýklý birbirinin deðerini taktir ederek karþýlýklý verme alma ve daha üstün bir ruha (öze) doðru, beden yoluyla da yaþamýný birlikte yaratma süreci ve yeteneðidir(biz) olmak.

(sahne:6)

Seslendirme: 13 ekim akþamý Vichy operasýna Türkiye’den gelen genç piyanist Fazýl Say’ý ve eþliðindeki Lamareux orkestrasýný dinledim. Mozart, Haydýn ve Gershwin’den parçalar sundu.

1970 doðumlu Ankara Devlet konservuatuarýndan mezun. Beþ yýl Berlinde Robert Shuman Enstitüsünde çalýþmýþ. New-York’tan uluslar arasý ödül sahibi. Dakikalarca alkýþlandý ve onlarca kez sahneye davet edildi. Müziðiyle insan’ýn ruhunda taht kuran ender müzisyenlerden biri (Ce’est un jeni) 17 yaþýnda Büessldarf’a gelmiþ piyanosunun baþýnda müziðiyle öylesine bütünleþiyor ki, elleri sanki bir kuþ kanadý gibi tuþlarýn üzerinde dolaþýp ruhuyla dans ediyor. Ayný zamanda, izleyicilerle müthiþ, çoþkulu ruh kabarmasýyla birlikte haleli bir birlik ve bütünlük havasý yaratýyor.

(sahne:7)

Seslendirme: ne garip ki bana ölüm’ü hatýrlattý. Sýnýr tanýmayan yönümü tanýrsýn, konser sonra birkaç Fransýz genç izleyiciyle balkon demirleri üzerinden atlayarak arka kapýdan ona ulaþmayý baþardým. Kendisini kutladýktan sonra birlikte fotoðraf da çektirdim. Yanýlmamýþým karþýmda bu Dünyan’ýn sýnýrlarýný çoktan aþmýþ biri duruyordu. Ölümün soðukluðunu hissettim birden. Ama ayný zamanda o an onu piyanosunun baþýnda görmeyi müthiþ arzuladýðýmýda söylüyebilirim. Müzikte, yaþayarak ve yaþatarak ölme ‘ile ilk kez’ çýrýlçýplak bu gece karþý karþýya geldim diyebilirim. ‘’Ýþte ben böyle ölümlerden yanayým, böylesi bir ölüm için varým’’ diyebilecek kaç kiþi var bu Dünya da?

(sahne:8)

Seslendirme: kaldýðým otelde iki Senegalli bir Faslý dýþýnda birde Iraklý bir çift vardý. Neden (Irak’tan) kimse bilmiyor. Ama kanýmca kim bilebilirki bunlar orda ‘’özgürlüðe sevdalý’’ masum insanlar olduklarýný… görüyormusun az kalsýn unutuyordum toplam benimle beraber 6 kiþi olduðumuzu.

Seni ve arkadaþlarýný sýmsýký kucaklýyorum. Umarým sýkýcý olmamýþýmdýr. Gözlerinden ve yüreðinden öpüyorum… annen NOT: diþlerini acele yaptý yoksa kýzarým!

cevap

(sahne:9)

Seslendirme: merhaba anne her þeyden önce bu gecikmeli cevabýmdan dolayý yaþadýðým ezikliði sana belirtmek istiyorum, mektup yazmak ilk baþta benim sorumluluðum olmalýydý neyse…

Gönrdüðün gibi sana, sana uygun bir manzara ile son iki tane yapraðýmýn/kaðýdýmýn yettiði yere kadar yazmayý öngördüm. Mektup’undan iyi olduðunu hissedebiliyorum ve düþüncelerinin olmasý gerektiði gibi toparlanmayý yaþanmýþ ve bu beni çok sevindirdi. Biz ise buralarda çok yoðun bir çalýþma içerisindeyiz ve inan ki hiçbir zamanýmýz boþ olmuyor hatta sana abartýlý gelecek ama bir bardak sýcak çayý bile doðru düzgün içemiyoruz. Çalýþmalarýmýzýn teknik olmasýndan dolayý bazen beni daraltmalara da götüre bilir. Ama biliyorsun o zamanlarda ve her zamanki gibi tartýþma, düþüncelerimi paylaþma benim için esastýr, o noktada senin bu varlýðýn bana baya moral verdiðini belirtebilirim.

(sahne:10)

Seslendirme: ‘’jamais sans ma fille’’ kitabýný bitirdim, ama biliyormusun ilk okuduðum gibi deðerlendirmedim bu sefer, doðru kadýnýn mücadelesi anlamlý fakat yazýþ tarzý çok abartýlý ve direnkt sistemin savunucusu olarak çoðu zaman ortaya çýkabiliyor.

Daha derin ve daha gerçekçi bir biçimde ifade edilebilirdi. Þuan (saphie’nin) Dünyasýný okumaya baþladým. Bunun benim için bir alt zeminin olacaðýna inanýyorum araþtýrmalarýmda.

(sahne:11)

Seslendirme: anne!

Diþ tedavime baþladým, ama mübarek adam diþçi deðil kasap þuan (9.30, saat 11h 00’da rende-vous var ve çok korkuyorum!)

Kuzenimden haber aldým ama görüþemiyorum, iyi olduðunu düþünüyorum. Ha…! Unutmadan kuzenimle en son görüþtüðümde sana selamý vardý. Özür dilerim anne! Biraz geçte olsa sana kuzenimin daha önce vermiþ/göndermiþ olduðu selamýný iletmek istiyorum. Geçen Salý günü babanýn (dedemin) yanýna gittim, biraz oradan buradan konuþtuk, biraz moral aldý, herhalde onlarda çok yoðunlardý.

Ýþte anlayacaðýn kendimi bu süreçte gerek saðlýk gerekse psikoloji konusunda belirli bir sisteme kavuþturmayý esas alýyorum ve baþaracaðýma inanýyorum. Bir insan düzenliliði, yaratýcýlýðý, tertip ve temizli yaþamý yaratan olarak tanýnýr. Bizde layýk olmaya çalýþýyoruz buralarda güneþimize…! Ve geliþecek nesillere ve mevcut durumdaki kadýnlara ve erkeklere.

Biraz çok teorik oldum galiba.yoksa?

Bana biraz oradaki havadan göndersene! Göl kenarý da varmýþ ne güzel. Tam yoðunlaþma yeri! Arkadaþlarýn nasýl? Bitiþ...

(sahne:12)

Seslendirme: biraz kendinin kendinle buluþmasýydý senin için annem, iyi oldu umarým süreklileþir.

Güçlü dediðim zaman bu ruh halini kastediyorum. Tepkilerden uzak, gerçekçi ve bilimselliði esas alan yönünü. Deðerli annem!

Þuan gitmem lazým yola çýkacaðým, bu tedavimin sana sonra detaylarýný anlatýrým gülmekten kriz geçirirsin.!

Sevgi ve saðlýkla kalmaný güzel düþler güzel yaþamlar seninle olmasý umuduyla esenlikle kal anne. Tüm güzellikler seninle beraber yeþersin….

Not: Ýzinsiz kullanýlamaz telif hakký tamamen noter huzurunda Süleyman Bilgin`e aittir.

Senaryo: Süleyman BÝLGÝN
Öykü: Süleyman BÝLGÝN

arkadaþ gurbette yaþayan bir annenin hayatýný senaryolaþtýrarak anlatmak istedim keyifle okuyacaðýz ve bu arada en azýndan bir yorum yazmanýzý istiyorum teþekkür ederim.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Felsefe Nedir? [Bilimsel]


süleyman bilgin kimdir?

bireysel olarak birþeyler yapmak istiyorsam o var olan birþeyleri sadece düþüncelerle olmadýðýný ayný zamanda kollektif olarak duygu yoluyla anlatmak. . .

Etkilendiði Yazarlar:
sabahattin ali ahmet arif pir sultan abdal maksim gorki tolstoy dostoyevski can yücel musa anter orhan veli kanýt yaþar kemal ahmet hamdi tanpýnar


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © süleyman bilgin, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.