Ýnsan gülümsemeyle gözyaþý arasýnda gidip gelen bir sarkaçtýr. -Byron |
|
||||||||||
|
“Bir yüce sevdadýr içimde, adý Türkiye’m, Kalbime nakþolmuþ asla vazgeçemem, Kahrolup, dönmemi bekleme annem, Kutsalýma el uzataný yok etmeden gelemem.” Anadolu’nun unutulmuþ bir köþesinde; dar bir vadi içinde akan dere boyunca uzanan ince, bozuk patika yolda bir adam yürüyordu koltuk deðnekleriyle. Yolun sonunda bir köy göründü. Köy, taþtan yapýlmýþ toprak damlý birkaç evden ibaretti. Evler yol boyunca uzanýyordu. Köyün dar, çamurlu yolunda oynayan çocuklar oyunu býraktýlar. Yolun baþýnda beliren koltuk deðnekleri yokmuþçasýna dimdik yürüyen, sarýþýn, mavi gözlü, 1.95 boyunda dev gibi adama meraklý bakýþlarla bakýyorlardý. Havlayan köpekler susmuþtu. Çalý-çýrpýdan yapýlmýþ çitlerin çevrelediði bahçelerin kapýsýnda bir nöbetçi edasý ile durup, adam gibi adamý gözleri ile takip etmeye baþladýlar. Kahvenin önünde tütün saran ihtiyarlar ayaða kalkýp, sað ayaðý diz kapaðýndan kopuk maðrur yabancýyý baþlarý ile selamladýlar. Dev adam yürümeye devam ederken, ihtiyarlara ayný þekilde baþý ile karþýlýk verdi. Yabancý ayný vakar içinde köyün çýkýþýnda bulunan mezarlýða doðru yürüyüþüne devam etti. Mezarlýk kayalýk tepenin hemen altýnda, ince bir pýnarýn aktýðý, içinde söðüt aðaçlarý ve meþe aðaçlarýnýn bulunduðu bir yer idi. Dev adam baþucunda bir Türk bayraðýnýn dalgalandýðý, taze olduðu topraðýndan anlaþýlan mezara bakýþlarýný çevirdi. Mavi gözleri bulutlandý, aydýnlýk yüzü acýyla buruldu, yanaklarýndan iki damla gözyaþý süzüldü. Aðlýyordu dev adam, yüreði kanýyordu. Mezarýn yaný baþýnda yeni bir mezar daha vardý. Mezarýn üstünde de gelinlik. Yaralý yüreði daha da kanadý. Ellerini açtý Fatiha okudu mezarda yatanlara. “Tanýr mýydýn þehit oðlumu?” diye soran sese doðru döndü. Bir anaydý gelen, siyah bir baþörtü vardý baþýnda, kýnalý elleri ile þehit mezarýnýn üzerine eðildi. Topraðýný okþamaya baþladý, oðlunu baðrýna basmýþçasýna. Acýyla yutkundu mavi gözlü, sarýþýn dev. Boðazý kurumuþ, dili tutulmuþtu. Tanýmak mý? Az þeyler mi yaþamýþlardý birlikte? Az þey mi paylaþmýþlardý? Sonra o gün, cehennemi bir kahpe ateþinin, bir kahpe tuzaðýnýn içine düþtükleri o gün. Nasýl da ileri atýlmýþtý Baran Uzman, yoðun ateþ altýnda kalan ve yaralanan Edirneli Hüsmen Onbaþýyý almak için. Kendisi destek atýþý yaparken, parlayan bir ýþýk görmüþ, bir kayanýn ardýnda mevzilenen tim elamanlarýný roketlemek isteyen haini tek atýþta vurmuþtu. Ancak; hain son anda tetiðe dokuna bilmiþti. Hedefi bulmayan Roket 10-15 mt. yukarýda bir kayanýn üstünde patlamýþtý. Toz duman içinde Baran Uzmanýn yere düþtüðünü fark etmiþti. Baþýndan yara almýþtý, yüzü kan içindeydi. Göz göze geldiler. “Kurtar beni Komutaným, Zeynep’im beni bekler” der gibiydi Baran Uzman. O an hiçbir þey düþünmeden kendini ileri attý. Ancak; bir patlamayla yere düþtü, mayýna basmýþtý. Yanýna varamadý Baran Uzmanýn. “Ah, kopmasaydý o bacak, kopmuþtu iþte.” Kurtaramamýþtý silah arkadaþýný, can yoldaþýný. Bir Helikopter sesi duydu. Sonrasý bir boþluk. Kendine geldiðinde hastanede idi. Silah arkadaþlarýnýn Þehit düþtüðünü öðrenince kopan bacaðýnýn acýsýný unuttu. Doktorlarýnýn takacaklarý protez bacaðý beklemeden insan üstü bir gayretle ayaða kalktý. Yollara düþtü, o Yiðitlerle son bir defa vedalaþmak, her çatýþmadan önce yaptýklarý gibi yeniden helalleþmek için. Yutkundu; söyleyemedi, anlatamadý oðlunun kahramanlýðýný annesine. Zaten annenin bunlarý dinleyecek hali yoktu. Ýki mezar arasýna oturmuþ, mezarlarýn topraðýný usul usul okþuyordu. Bir taraftan da anlatýyordu. “Ben her gün bu vakitler gelirim, koklaþýp konuþurum Baran’ýmla, yarenlik ederim Zeynep’imle.” Yüreði daha bir titredi sarýþýn devin. Demek yaný baþýndaki mezar Baran Uzmanýn niþanlýsý Zeynep’e aitti. Bir türlü kavuþamadýðý Zeynep’e þimdi kavuþmuþtu. Döndü suskun suskun, anneyi çocuklarýyla baþ baþa býrakmak için çýkýþa doðru yürüdü. “Hakkýný helal et Baran Uzmaným, sana yardým edemedim. Zeynep’ine kavuþmaný saðlayamadým. Beni affet, varsa bir hakkým, benden yana helal olsun” diye mýrýldandý. “Güle güle Komutan, Baran’ým da sana hakkýný helal ediyor” diyen annenin sesiyle irkildi, geri döndü. Ýnce bir yaðmur çiselemeye baþlamýþtý. Anne ayaktaydý, bir yanýnda sanki beyaz bulutlar içinde kamuflajlý elbisesi üstünde, baþýn da bordo beresi, nur kaplamýþ yüzüyle Baran Uzmaný, diðer yanýnda bembeyaz gelinliðiyle Zeynep’i görür gibi oldu. Üçü birden el sallýyordu gülümseyerek kendisine. Mezarlýða kadar peþi sýra gelen çocuklar “Güle güle komutan, güle güle” diye baðrýþýyordu. Köyün çýkýþýnda nöbet tutan iki korucu esas duruþa geçmiþti. Ýhtiyarlar hiç konuþmayan ihtiyarlar “Güle güle komutan, bu vatan size minnettar” diyerek uðurladýlar sarýþýn, mavi gözlü, dev yürekli komutaný. Komutan daha da dikleþti. Daha da bir sýklaþtýrdý tammýþçasýna, hiç bir eksik yokmuþçasýna adýmlarýný. Öyle ya, daha çok yolu vardý gidilecek. Birçok silah arkadaþý vardý. Hiç ölmeyen, hep yaþayan o Kahraman Þehitler yolunu gözlemekteydi. Anadolu’nun birçok yerinde bu Vataný kendi aþklarýna tercih eden kim bilir kaç Baran’lar, kaç Zeynep’ler komutanlarýný beklemekteydi? Alperen KARAKARTAL
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Alperen, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |