ÞAKAYIK

“Þakayýk” kelimesi, -nedense- benden çok deðiþik çaðrýþýmlar yaptýrýyor.

Þakayýk, sanýrým çeþidi çok olan bir çiçek. Hatta bir rivayete göre; dünyada doðal ortamda 20 türü bulunuyormuþ. Peki, þakayýk denilince sizden nasýl bir çaðrýþým yapýyor?.
Ýri çiçekleri güle çok benzeyen ve gül gibi kokan bir süs bitkisi mi, bu güzel çiçeðe yakýþmayan Niþantaþý sokaðý mý, uzun borulara benzeyen kollarý ile medusa'yý andýran bir görünüme sahip bir çeþit deniz bitkisini mi, en görkemli çiçeklerden birisi mi, "þakaaaaaaaaaaaaaaayyyyyyyyyyyyyýk" deyiþi ile sinirleri altüst eden Muazzez Abacý’nýn þarkýsýný mý, þakaik-ün-numân olarak bilinen ve gelinciðe bir gönderme olarak kullanýlan deyim mi, kan anlamýna gelen numânýn renginden dolayý þakaik mi, yoksa; ‘terminolojide’ kürek kemiði ve erkeðin yarýsý olarak kadýn anlamýna gelen manasý mý? Ve/veya ayný zamanda, yol kenarlarýnda, tarlalarda, düzlüklerde açan narin ve zarif bir çiçek olarak, dalýndan koparýlýnca çok kýsa bir süre içinde parlaklýðýný, canlýlýðýný kýrmýzýlýðýný kaybeden yaban lalesi/gelincik mi?
Siz hangi anlamda anlýyorsunuz þakayýðý veya þakayýk denilince –baþta da ifade etmeye çalýþtýðým gibi-sizde neyi çaðrýþým yapýyor?.

Sizi bilmiyorum ama benden narinliði, zarifliði, kýrýlganlýðý çaðrýþtýrýyor. Baþta ben olmak üzere, herkesi –en az- tüm arkadaþlarýmý birer þakayýða benzetiyorum.
Hepimiz birer þakayýðýz biliyor musunuz? Küçük bir olumsuz meltemin esmesiyle, yapraklarýmýz bir bir dökülmeye baþlar güzelliðimiz kaybolur. ‘Güllerin en güzeli’ unvanýna sahipken, bir dokunuþla; kýsa süre içinde parlaklýðýný, canlýlýðýný kaybeden yaban lalesi gibi sapýmýz çýkar, kalakalýrýz ortada.
Ýyi de neden þakayýk?..
Þakayýk olup kýrgýnlýðý çaðrýþtýracaðýmýza, mezarlýktaki pembe bir çiçek olmaktan daha iyi olmaz mýydýk? Zira mezardaki pembe çiçekler, insanda karýþýk duygularla düþünmeyi/tefekkürü uyandýrýyor.
Hadi diyorum kendi kendime, kýrýlganlýðýmýz, alýnganlýðýmýz bizlere bir þeyler getirecekse…
Sonra baþýmý iki ellerimin arasýna alýp düþünüyorum.

Gönül gülleri için aðlýyorum !...

Aðlamak; bir parça olsun utanmaktýr, -belki de- bu yüzden aðlýyorum...

Þimdi hep birlikte aðlayalým desem…
Muhakkak aðlamýþsýnýzdýr, aðlayanýnýz vardýr ama yüzünden hayâ perdesi sýyrýlmýþ dünyacýlar aðlamaz iþte. Kalpleri katýlýþmýþ insan aðlamaz, iflah olmaz ayrýlýklar yaþasa da.
Oysa ‘Müslümanlar birbirlerini tamamlayan bir binanýn tuðlalarý gibi idiler, bir vücut gibi idiler?’

“Kenetlenmiþ saf idiler?”
Saf böyle mi olur, böylemi olmalýydý?
Peþinde koþtuðumuz apartmanlar,otomobiller,yalancý þan ve þöhretler kurtarýr mý bizi dersiniz!...

Aðlayýn ey dünya Müslümanlarý!
Bir parça olsun utanmaktýr aðlamak...
Aramýzdaki duvarlar ancak bu þekilde yýkýlabilir diye düþünüyorum.
Yani diyorum ki,
Yapraklarý daðýlmaya hazýr bir þakayýk olmasak…

ÞEVKET BAÞIBÜYÜK