Sonbahar vurmuþtu þehre,her zaman yürüdükleri sahil yolu yitik yapraklarla kaplanmýþtý.Hissediyorlardý ayrýlýðýn yakýn olduðunu,o yapraklar gibi yitip düþeceklerdi onlarda,ve hayatýn anlamsýz yolunda onlarda kaybolup gidecekti,anlamsýz insanlar ve anlamsýz bakýþlarýn arasýnda bu varolan anlamsýzlýða katýlacaklardý.Mavi bir þal vardý kýzýn boynunda,mavi bir gökkuþaðý dilerdi çünkü hep,mavi bir gökkuþaðý gibi parlamak deðildi dileði oysa, hep sönük kalmak isterdi ,mavi gökyüzünün içinde mavi gökkuþaðý sönük kalacaktý çünkü.Babasý hediye etmiþti ona bu þalý tam 4 yýl önce.Boynunda gezindikçe yumuþak kumaþýn kayganlýðýný hissediyordu, hatýrlýyordu arda kalan 4 yýlý,hayatýna girip çýkan onlarca insaný.Kafasýný çevirdi sonra yanýnda yürüyen insaný anýmsadý.Bir þeyler anlatýyordu.Usulca baþýný salladý Ela.Sinemaya gidelim demiþti genç delikanlý gözünün ucuyla saatine bakarak,bir sonraki seansa yetiþmeleri gerekiyordu son otobüse yetiþmek için,adýmlarýný daha hýzlý atmaya baþladýlar.Daha sonra adýmlarý onlarýn önüne geçti,bayrak tutan genç militanlar gibi yürüyorlardý þimdi. Sinemanýn önüne geldiler,nefes nefese kalmýþlardý,birbirlerinin soluklarýný hissediyorlardý þimdi.Ýki bilet aldýlar;öðrenci dedi genç adam ,kýrmýzý rujlu kadýn gülümseyerek uzattý biletleri,gülerken diþlerine bulaþmýþ kýrmýzý ruju fark etti Ela ve beraberindeki sahte gülüþü,buyurun efendim demiþti kadýn biletleri uzatýrken,efendi olmak bu kadar kolay diye düþündü,iki sinema bileti fiyatýna efendi olmuþlardý iþte.Soner’e döndü sonra ,efendim dedi.Gereksiz bir tartýþmaya girdiler ardýndan,her tartýþmalarýnda birbirlerine bilgi satmaya baþlamýþlardý,hep olaðandý konuþmalarý þimdi ,hep sýradandý, aynýlaþmaya ,anlamsýzlaþmaya baþlamýþtý onlar da iþte;cümleleri yalnýzca onlar gibi aynýlaþanlarýn anlayabileceði lakýrdýlar olmuþtu.Yormuþtu hayat onlarý belki de onlar kendilerini yormuþtu.Kapý açýldý,genç bir çocuk kontrol etti biletlerini ,sevimli bir yüzü vardý,yeþildi gözleri.Ela kendi gözlerini düþündü o anda.Her þey karmakarýþýktý,gözleri bile kararlý olamýyordu iþte,onlar bile karýþýk bakýyordu;ne mavi ne de yeþil,o yüzden Ela koymuþtu gülüm dediði annesi.Elbisesi dikkatini çekti sonra;gri,jile bezinden ince bir elbise vardý üzerinde;etekleri pileliydi;rüzgar estikçe uçuþuyordu havada.Elleriyle tutmak zorunda kalýyordu pilelerini ,rüzgar estikçe. Neden dedi gri?Neden benim hayatým hep gri?Biri nasýlsýn diye sorsa hep eh iþte derdi Ela;ne iyi ne kötü;hep eh iþte, hep gri.Ardýnda býrakmýþtý her þeyi ;çocukluðunu,bitmeyen belki de hiç baþlayamayan gençliðini;terk etmiþti her þeyi ölüler gibi,çýðlýklarýn ve sonsuz yangýnlarýn arasýnda,sisli þarkýlarýn ezgisiyle.Kafasýndaki her þeyi bir kenara koyup,filmi izlemeye karar verdi sonra.Sinema salonunda koltuklarýný arýyorulardý þimdi .F-6 ve F-7 en arka sýradaydýlar.Salonda onlardan baþka birkaç kiþi vardý,anlaþýlan yine boþ salonlarda seyre giriyordu filmler.Ah þu televizyon dizileri diye içinden geçirdi,Soner’e döndü sonra bir þey söyleyecekti,dudaklarý kýpýrdanmak için hevesliydi ama genç adam telefonuyla uðraþýyordu,mesaj göndermenin telaþýna düþmüþtü,koyduðumun aveasý diye baþlamýþtý Soner ,çekmiyordu yine hatlar.Pis kokuyordu salon,ter kokusu sinmiþti koltuklara,koltuklar da hiç rahat deðildi,ikinci sýnýf erotik filmlerin gösterildiði sinemalarda gibi hissettiler kendilerini,film baþlamýþtý neyse ki.Robotlarýn aþký,Wally ile Eva dünyayý eski sevgi dolu haline döndürmek için çalýþmaya baþlamýþlardý bile,sevgi her þeyi, herkesi yeniyordu iþte.ekran karardý sonra,salonbeyazlaþtý.Her þey eski haline geri döndü.Patlamýþ mýsýr kokusunu fark ettiler arka koltukta.Ceplerini boþalttýktan sonra üç lira bulabildiler ve Soner mýsýr almak için kalktý .Ela çevresine baktý,bomboþtu,herkes bir yerlerdeydi.Soner ile beraber gitmediði için piþman oldu.Gözlerini kapattý,beyninde filmin replikleri dönüyordu,kulaðýnda robot Wally’nin Eva diye sesleniþi. Mýsýr kokusu ile gözlerini açtý sonra.Soner gelmiþti.Ardýndan insanlar salona geri döndü,Ela gülümsedi ben hep buradaydým der gibi.Film baþlamýþtý,yine karanlýk ve parlak ekran.Esas robot Wally sahnedeydi iþte yeniden.Mýsýra uzandý Ela ,Soner’in ellerini bulmuþtu iþte bir mýsýr poþetinde.Ýhtiyaç duyduðu þey buydu iþte yalnýzca bir el.Çoðu insan bunu istemiyor muydu zaten ,herkes yalnýzca bir elin yanýnda olmasýný bekliyordu,karanlýk yokuþlarda ya da aydýnlýk sokaklarda.Düþünmeye baþladý Ela ,insanlarýn ellerine uzanacaktý artýk.Büyüyecekti insanlarýn yürekleri.Ancak bu þekilde geçerdi karanlýk,öfke,kin,kararsýzlýk,karamsarlýk ve umutsuzluk.Bu þekilde kavuþacaklardý aydýnlýða peki Ela’nýn elini tutan kim olacaktý?Soner mi?Soner’e döndü Ela sonra ,filme dalmýþtý Soner,hem O Ela’nýn ellerine bakmamýþtý ki hiç,en fazla karanlýkta gölgesi yansýyan geniþ kalçalarýný ve diri göðüslerine bakmýþtý.Dokunmak ve hissetmek arasýndaki farklý olguyu düþündü Ela.Pek çok arkadaþý özgürlük adýna sapkýn iliþkilerin bataðýnda saplanýp kalmýþtý.Ýstemiyordu bu tür iliþkileri hayatýnda,Soner’i de istemiyordu artýk hayatýnda.Ellerini kirli bir mýsýr poþetinde bulacak olan birini istiyordu,arýnacaklardý birlikte yaðmurda ýslanýrken bambaþka bir þehrin,bambaþka bir sahil kasabasýnda.Havasý farklý,suyu farklý olacaktý gidecekleri yer ve belki o zaman rengarenk bir gökkuþaðýna bile dönüþebilecekti mavi gökyüzünde.Kararýný vermiþti artýk belki de ilk defa kararlýydý hayatýnda.Çantasýný aldý ve salondan çýktý.Soner merak edip arkasýndan geldi.Gidiyorum dedi ve gitti,terk ederek bir þehri yeni insanlarýn elllerini tutmaya,sokakta kaðýt mendil satan ama burnu akan küçük bir çocuðun burnunu silmeye gitti.Ayrýlýk baþlamýþtý iþte ,hissetmiþti zaten ayrýlýðý.