Aþýk olmayan âdem / Benzer yemiþsiz aðaca. -Yunus Emre |
|
||||||||||
|
Çocuk gözlerimdeki Karadeniz,kasabamýzýn payýna düþtüðü kýyýlarda,deniz olmanýn çok daha ötesinde bir deðere sahipti benim için.Baþkalarýnýn sýradan bir doða olayý olarak algýladýðý her bir devinimi,içinde taþýdýðý yüce ruhun türlü tepkisel ifadeleriydi aslýnda.Bu gizi yalnýzca ben mi çözmüþtüm?Kahkahasý,öfkesi ve hýrslarýyla,o da týpký bizler gibiydi iþte;ve hatta bir çoðumuzdan daha duygulu… Ýlk ne zaman,nasýl baþladýðýný þimdi anýmsayamadýðým dostluðumuzu,çok uzun yýllar sürdürmüþtük onunla.Sevgiyle maviye boyadýðýmýz yeryüzüne dürüstlüðü ve güveni serpiþtirirdik.Kimi zaman birbirimize kýrýlsak ta,yeniden sarýlýp öpüþmemiz gerektiðini hiçbir zaman unutmaz,nice sahte dostluklarýn inadýna,gözlerimizdeki nemi kurutmadan barýþýrdýk.Bu yüzden dostluðumuzun baþlangýcý gibi,nasýl son bulduðunu da bir türlü hatýrlayamam.Ve þu yaþýmda dahi bilemem,birlikteliðimizin denizci düðümünü ilk ne zaman ,kimlerin çözdüðünü… * * * Onunla birbirimize en yakýn olduðumuz,o yýllar öncesinin tanýðý devasa kayalýklarýn,þimdi ne denli ufalmýþ olduklarýný fark ettim.Özellikle bir yarýmada yavrusunu andýran ve asi bir çýkýþla sulara sokulan bu gözenekli kayaya týrmanýþým,çocukluðumda belki yarým saatimi rahatlýkla alýrdý.Ama bu kez iki üç hamlelik sýçrayýþla zirvesine ulaþmýþtým. Her zaman gelip oturmuþ olduðum taht biçimli kuytuya yerleþir yerleþmez,derin maviliklerden kopup gelen tatlý bir esintiyle ürperdim.Önce tenimi okþadý bu esinti ve ardýndan yüreðimi yokladý. Keskinliðini kaybetmeye yüz tutan yosun kokularý arasýnda,kayanýn diplerine sokulmaya çalýþan dalgacýklarýn sesini dinledim.Ruhu okþamasý gereken bu seslerin arasýnda bir sitem mi gizliydi acaba:”Neden uðramadýn yýllarca,nerelerdesin?”der gibi…Yoksa bambaþka bir konu muydu bahsedilen?Bir zamanlar konuþtuðum bir dili, þimdi tek bir sözcüðünü dahi anlamayacak kadar unutmak ne acý… Uzaklarda,beyaz sakarcýklarýn uçuþan köpüklerine daldýrdým bakýþlarýmý.Yükselen bir dalganýn peþi sýra,çýðlýk çýðlýða süzülen aç bir martýnýn kanatlarýna tutundum.Gözlerimde baþlattýðým bu hazýrlýkla,bir zaman yolculuðuna çýkacak,yirmi yýl öncesi bir durakta inecektim;yedi yaþýmýn,o ilk heyecanlarýnda… * * * Aylar öncesinden sözü edilmeye baþlanan bir konu ,o gün kesinleþmiþti artýk.Okula baþlayacaktým.Çarþýdan yeni bir çift ayakkabý alýp getirmiþti annem.Taze kokulu ayakkabýlarý sabýrsýzca geçirivermiþtim ayaklarýma.Biricik dostumun yanýna gitmeli ayakkabýlarýmý göstererek,ona da bu haberi vermeliydim.Annemin arkamdan,”Þimdiden giyip eskitme”baðrýþlarýna aldýrmadan,ellerim iki yana açýk, bir martý gibi çoktan kumsala inivermiþtim. Bu sadýk dostumla,sahilin doðu ucundaki kayalýklarda konuþurduk.Çünkü aðzý oradaydý.Yarým ada yavrusuna benzeyen kayaya çarparak çýkardýðý sesler de,onun dilinden dökülen þifreli sözcüklerdi.Ben de bu dili konuþabiliyordum;ve onunla bu sayede anlaþýyorduk. Gittikçe þiddetlenen poyrazla birlikte,dalgalarda usuldan coþuyordu.Bu kadar erken hareketlenmesi hayra alamet deðildi.Anlaþýlan yine kýzdýrmýþlardý onu.Bazen sakarcýklar oluþturup kendi kendine homurdanýyor,bazen de kayalýklara sert yumruklar savuruyordu. “Okula baþlayacaðýmý bugün söylemesem mi?”diye geçirdim içimden.Usulca kayaya týrmanýp,tahtýma yerleþtim.Ýþte bir haber getirdiðimi anlamýþ,kayayý dövmeye ara verip,beni dinlemek üzere kulak kesilmiþti deniz.Onu daha fazla merakta býrakmadan,konuþmalýydým.Hem ayrýlmayacaktýk ki biz.Yine her zaman gelip verdiði deniz kabuklarýný alacak,kýyýdan topladýðým renkli çakýllarý ona hediye edecektim.Belki bundan sonra bu kadar sýk birlikte olamazdýk ama olsun,yine de gelecektim iþte.Rüzgarýn okþayýp daðýttýðý saçlarýmý gözlerimin üzerinden kaldýrýp: “Artýk okula baþlýyorum.Haftaya kayýt ettirecek babam”dedim. Hemen bunun peþinden,ayaklarýmdan çýkarýp kucaðýma oturttuðum ayakkabýlarýmý gösterdim ve: “Baksana.Okulda giymem için annem almýþ.Ne kadar güzel deðil mi?”sözleriyle tamamladým müjdemi. “Hafiften kabaran bir dalganýn kayanýn diplerine sokulup daðýlýþýný gördüm.Bir kaç damla tuzlu su yüzüme uçuþtu:”Ne yapalým yani?”demekti bu.Evet.Haberim hoþuna gitmemiþti. Sesimi olabildiðince yumuþatarak,üzülmemesi gerektiðini,her gün okul çýkýþý yine yanýna geleceðimi söyledim.Kýyýya vuran çöplerini temizlemekten,verdiði deniz kabuklarý karþýlýðýnda ona renkli çakýllar hediye etmekten hiçbir zaman vazgeçmeyeceðime söz verip,yeminler ettim.Oldukça yükselen bir dalga,o görkemine raðmen zavallý bir alçakgönüllülükle kayaya yaslandý: “Önemli deðil”diyordu boðuk sesiyle.”Nasýl olsa eskisi gibi olmaz artýk”. “Hayýr!”dedim baðýrarak.”Söz,yine geleceðim iþte.” Artýk iri dalgalar,peþpeþe kayalýkta patlýyordu: “Olmayacak”diyordu ýsrarla.”Bunu sen de biliyorsun.Týpký öncekiler gibi,sen de terk edeceksin.Hem daha da önemlisi,yaþadýðýmýz her þeyi sana unutturacaklar.Hayallerinle birlikte beni de yok edeceksin.” “Asla!”dedim.”Göreceksin,ben her zaman gelip burada konuþacaðým,Sen dinlemesen bile…” “Git artýk”dedi azgýn bir dalga.”Sabahtan beridir çok kötüyüm.Fabrikadan yýðýnla kül boþalttýlar gözlerime.” “Hep bir bahane bulursun zaten.Artýk dürüstlüðünü yitirmeye baþladýn.Özellikle okul olayýndan ilk bahsettiðim geçen haftadan bu yana.Unuttum sanma;babam balýða çýktýðý o gün az kalsýn sandalýmýzý batýracaktýn.Yok babam yeteri kadar balýk tutmuþ ta,yok onu bir çok kez uyarmýþsýn da.Sanki ben de inanmýþtým.Eskiden hiç yalan söylemezdin.Ama artýk çok deðiþtin.Az önce okuldan bahsettiðimde önemli deðil demiþtin,ama bak þimdi nasýl kuduruyorsun.” “Sen gelmezden önce de sinirliydim.” “Ama bu kadar deðildin.Baksana büsbütün hýrçýnlaþtýn.Kabul et iþte,kýskandýðýný kabul et!” Deniz yüzeyi oldukça hareketlenmiþti.Birbirinin peþi sýra koþturan dalgalar üzerinde bulunduðum kayayý artýk acýmasýzca dövüyor,kayanýn iniltilerine aldýrmaksýzýn köpük köpük onu boðmaya çalýþýyordu.Ýçimde birikmiþ hýncý bu karmaþadan istifadeyle zehir gibi boþaltmaya devam ediyordum: “Sen ancak kendini düþünürsün.Hep yanýnda olalým,seni hiç yalnýz býrakmayalým istiyorsun.Dün þu karþý kayalýklarda,o zavallý çocuðun canýný alýrken yine sadece kendini düþünmüþtün deðil mi.Annesinin periþan haline hiç mi için yanmadý?” “Onu da uyarmýþtým!”dedi yankýlanan sesiyle. “Yalan!Kimbilir þu anda beni bile nasýl yanýna almak istiyorsundur!” “Çocuksun sen.”dedi alay ederek.Adeta kan beynime sýçramýþtý.Sanki kendisi çok büyüktü.Çýðlýk atarcasýna haykýrarak: “Asýl sen çocuksun!”dedim;ve yumruk kadar bir kaya parçasýný kaldýrýp kafasýna fýrlattým. Ýlk kez nefretle atmýþ olduðum bu taþ,canýný haddinden fazla yakmýþ olmalýydý.Yaralý bir hayvan gibi soluyor,aðzýndan köpükler çýkarýyordu.Kayalýklardaki müthiþ mücadele sonlanmýþ gibiydi.Ýçten içe kaynayan bir suskunluk tüm çevreyi sarmýþtý.Aðlýyordu… Fazla ileri gitmiþ olabileceðimi düþündüm bir an.Ama hemen sonra bunu hak ettiðini düþünerek içimi ferahlattým.O anda dalgalar yeniden oluþmaya baþladý.Ýyice kabaran bir dalga kayaya çarpýnca,suratýma tükürürcesine köpükler savurdu.Hýzla ayaða kalktým.Gidecektim.Ancak gözlerim,geride sýrasýný almakta olan oldukça büyük bir dalgaya kilitlendi.Yaklaþtýkça daha da büyüyordu ve kayaya çarptýðýnda beni tamamen ýslatabilirdi.Ayakkabýlarýmý göðsüme bastýrýp çabucak kaçmak istedim.Bu telaþýmýn sonucunda,ayakkabýlarýmdan biri parmaklarýmýn ucundan kayarak aþaðýya,o dev dalganýn kucaðýna yuvarlanýverdi. “Ayakkabým!”diye haykýrdým. “Oh oldu sana!”der gibi bir çýðlýk eþliðinde kafamdan aþaðý soðuk ,tuzlu sular boþaldý.Sýrýlsýklam bir vaziyette,dalgalar arasýnda bir sandal gibi batýp çýkan ayakkabýmý izliyordum. “Ver ayakkabýmý”derken aðlamaya baþlamýþtým. Islak saçlarým alnýma yapýþmýþ,gözlerimi kapatýp bu acý manzarayý görmemi engellemeye çalýþýyordu.Ben hýçkýrýklar içindeyken o kahkahalar atýyor,ayakkabýma dalga oyunlarý yaparak,çaresizliðimle dalga geçiyordu.Gözlerimden akan yaþlar,yüreðimden kopup gelen sözlerin ifadesiydi:”…daha yeni alýnmýþtý,annem almýþtý…Annemin güzel elleri deðmiþti ona;giyme demiþti…” Dalgalar arasýnda çýrpýnan ayakkabým deðil,annemdi sanki.Vahþi denilen doða annemi benden koparýp alýyordu;ve ölüm de böyle yaþanýyor olmalýydý. Tepemde saða sola süzülen martýlardan medet umarcasýna,rüzgara karýþan sesimle yalvarýyordum: “Yardým edin,ne olur yardým edin!” Çaresizliðim,bu periþan halim denizin umrunda deðildi.O,az önceki nefretini keyfe dönüþtürmenin sarhoþluðuyla,kahkahalar içinde eðleniyordu benimle.Bu arada ayakkabým akýntýnýn etkisiyle kayalýk bölgeden kurtulmuþ,”kurtar beni”der gibi batýp çýkarak,açýktan açýða kumsal yönünde ilerliyordu.Elimdeki tek ayakkabýya kader ortaðým gibi sarýldým ve koþarak kumsala indim.Dalgalarýn þiddeti burada koyun etkisiyle çok daha azdý.Kýyý boyunca çaresiz ayakkabýmý takip ediyordum.Bazen çýplak ayaklarýmla sulara sokuluyor,boyumu aþabilecek bir dalgayý görünce korkup geri kaçýyordum.Çakýl taþlarý ayaklarýmý acýtýyordu artýk;ve deniz kabuklarý acýmasýzca kesip kanatýyordu.”Ýyi oldu sana!”diyorlardý sanki,denizden yana çýkarak… Umutlarýmýn tükendiðini hissettiðim bir anda,hemen arkamdan gelen ve kulaklarýmý okþayan tatlý bir sesle irkildim.”Babam mý?”diye düþündüm.Yaþ dolu gözlerimle dönüp arkama baktýðýmda,saçý ve sakalý yer yer aðarmýþ,bana gülümseyen bir adamla karþýlaþtým. “Ne oldu küçük?Niçin aðlýyorsun?” Onu daha önce hiç görmemiþtim;ama babama ne kadar çok benziyordu.Hýçkýrýklarla sýðýndým ona: “Amca,o ayakkabýmý aldý!” Saçýmý okþarken tatlý bir merakla sordu: “Kim yavrum?” “O” dedim, ”deniz!Ayakkabýmý aldý,bak þurada!” Adam,gözlerini kýsarak dalgalarýn arasýna baktý.Yüzündeki tebessüm,denizden “O” diye bahsetmemden kaynaklanmýþ olmalýydý.Üzerindeki gömleði çýkardýðýný görünce,adeta yüreðime su serpiliverdi.Heyecan ve mutluluðun birbirine karýþtýðý bir duyguyla gülümsüyordum artýk:”Allahým,adam kurtaracaktý annemi…Annemi mi …Hayýr,ayakkabýmý…O bir yardýmseverdi.Evdeki domino taþlarýmýn en güçlüsü olan Çarli gibi yani.Çünkü ben Çarli’yi iþte böyle bir yardýmsever olarak yaratmýþtým.Büyük rakamlý domino taþlarý ne zaman bir kötülük yapsa hemen Çarli yetiþir,küçük rakamlý taþlarý onlarýn elinden kurtarýrdý.Çarli en büyük rakamlý taþtý ve onlarýn en güçlüsüydü.Ve güçlü olduðu kadar da iyi kalpliydi.Çünkü kurtardýklarýný her zaman sevgiyle kucaklardý. Adam birkaç kulaç atýp uzandý ve ayakkabýmý alýverdi.Kurtarmýþtý iþte Çarli Amca;bana annemi,yok hayýr,ayakkabýmý geri getiriyordu.Çarli Amca,ona en fazla ihtiyacým olduðu bir anda imdadýma yetiþmiþti. Büyükçe bir dalganýn önünde süzülüp,kýyýya ayak bastýðýnda,saçýndan ve sakalýndan sular damlýyordu.Gülümseyerek ayakkabýmý uzattý.Elime alýr almaz sarýldým ayakkabýma;ne kadar da üþümüþtü.Elbiseme sürterek kurutmaya çalýþtým.Çarli Amca kumlarýn üstüne oturdu ve yumuþak bir sesle sordu: “Çok mu seviyorsun ayakkabýlarýný?” “Baþka ayakkabým yok.Okula baþlayacaðým için annem bunlarý yeni aldý.O da kýskandý ve…” Ben daha sözümü bitirmeden Çarli Amca kahkahayla güldü: “Deniz mi kýskandý?Niye,kendisi okula gidemiyor diye mi?” “Bilmem…”dedim.Artýk ben de gülüyordum.Kýsa bir gülme krizinin ardýndan aceleyle konuþtum: “Þeyy…Teþekkür ederim Çarli Amca.” Çarli Amca sözü,bir anda çýkývermiþti aðzýmdan. “Kim?”diye sorunca,ben de anlatmak zorunda kaldým.Önce denizle aramýzdaki gizli dostluktan,sonra evdeki oyun arkadaþýmdan;yani yüreði sevgi dolu olan Çarli’den bahsettim.Anlattýklarýmdan çok hoþlanmýþtý.Gömleðini giyerken bile yüzündeki tebessüm devam ediyordu: “Demek bu yüzden ben de Çarli Amca oldum.” “Evet,çünkü sen iyisin.Ama o kötü!” Son cümleyi söylerken kaþlarýmý çatmýþ,denizi iþaret etmiþtim.Bir daha onunla konuþmayacaðýmý ve asla barýþmayacaðýmý da sözlerime ekledim. “Yani büyüdüðünü kanýtlayacaksýn ona öyle mi?diye sordu ve yanýtýmý bekledi.Ben suskun kalýnca o devam etti: “O bunu,seni çok sevdiði için yaptý.Ýstese ayakkabýný vermeyebilirdi…” “O vermedi,sen aldýn!”dedim kurnazca. “Ama o vermek istediði için alabildim.Yoksa ayakkabýný,ne bileyim,batýrýp kaybedebilirdi…Ve hatta…Hatta beni buraya çaðýrmazdý.” “Seni o mu çaðýrdý?” “Elbette.Az önce dalgalarýn arasýndayken,seni ne kadar çok sevdiðini de kulaðýma fýsýldadý.” Söylediklerine tam olarak inanmasam da,bu sözler oldukça hoþuma gitmiþti.Merakla sordum: “Onunla sen de konuþabiliyor musun?” “Eh,senin kadar deðil ama,sevgi yalnýz sözcüklerle anlatýlmaz ki.Hem siz iyi dostlarsýnýz.Birbirlerini gerçekten seven dostlar,hiçbir zaman darýlmaz.” Yüreðimde nefret adýna bir þey kalmamýþtý.Ne kadar iyiydi þu Çarli Amca.Aslýnda hiç te darýlmayý istemediðim dostumla beni yeniden barýþtýrmýþtý.Ýçimi gýdýklar gibi bir duygunun eþliðinde,günün son ýþýklarýnýn durgunlaþtýrmakta olduðu þakacý dostuma baktým.Uslanmýþ dalgacýklarýyla güneþin kýzýl parlaklýðýný yansýtarak,adeta bana göz kýrpýyordu.Çarli Amca yalnýzca ayakkabýmý deðil,güzel bir dostluðu da kurtarmýþtý. Sevgiyi yüreðime yeniden yazan bu meçhul adamla vedalaþýp,evin yolunu tuttuðumda,söylemiþ olduðu son cümleyle ne anlatmak istediðini düþünüyordum: “Kalbin hep çocuk kalsýn.”demiþti;ne demekse?... * * * Karþý kayalýklardan havalanan bir grup martýnýn çýðlýðýyla düþlerimden sýyrýldým.Nasýl da dalmýþtým maviliklere;ve sisler arasýnda kalmýþ o geçmiþe…Karþýmda yayýlmýþ usulca beni gözleyen eski dostum da anýmsamýþ mýydý acaba o günleri?Ve kimbilir þu anda neler düþünüyordu?Artýk onu çözebilmek öyle imkansýz ki.Eskisi gibi konuþmuyor çünkü;ya da ben duyamýyorum.Oysa söz vermiþtim Çarli Amca’ya,kalbim hep çocuk kalacaktý;o söylediðinde anlamasam da… Þubat-1997
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © erkan þahin, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |