..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Öylesine ciddiye alacaksýn ki yaþamayý, yetmiþinde bile mesela zeytin dikeceksin. -Nâzým Hikmet
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > Politik Roman > Bahattin YILDIZ




13 Aðustos 2008
Kimlik No 666 / Baþlangýç Bölümü  
Baþlangýç Bölümü

Bahattin YILDIZ


Acele etmeli, vaktinde ulaþmalýydý... Karý-koca arasýndaki tartýþma ve kavgalarýn çoðunun yaralamayla, hatta ölümle sonuçlandýðý yýllýk emniyet raporlarýnda ve hafýza daðarcýðýnda kayýtlýydý. Birçok dosya bu türden cinayetlerle doluydu. Dosya sayýsý bu akþam için artý bir olmadan yetiþmeliydi… Olay mahalline tez elden ulaþmak için kestirme yollarý, ara sokaklarý tercih ediyordu. Bu arada, 'Olay mahalline varmak üzere olduðunu…' telsizden anons etmeyi ihmal etmedi.


:CBDI:
1

Adana’nýn akþam kýzýllýðýnda, trafiðin en yoðun olduðu baraj yolunda seyreden caný burnunda sürücülerden biri de, Cinayet Bürosu Dedektiflerinden Behram'dý.
Günün yorgunluðunu olanca aðýrlýðýyla üzerinde taþýyordu...
Önceki akþam, ruh çaðýrma seansý esnasýnda Salim'in feci ölümü, Ziya’nýn þok geçirmesiyle sonuçlanan olayla ilgili soruþturma dosyasýný, olaðanüstü bir çaba harcayarak bugün sonuçlandýrýp Adana Cumhuriyet Baþsavcýlýðýna gönderebilmiþti.
Fezleke ekinde Salim’in beyin kanamasý sonucu öldüðüne dair Adli Týp Raporu olmasýna raðmen, Savcýlýk; Ziya’nýn inanýlmasý imkansýz anlatýmlarý ve görünür psikolojik bozukluðu nedeniyle, þüpheli ya da tanýk sýfatlarýndan hangisinin ona uygun olacaðý çeliþkisine düþmüþ, ama öncelikle bu sýfatlara uygun akli ve ruhi melekelere sahip olup olmadýðý hususlarýnda rapor alýnmasý için Adana Ruh ve Sinir Hastalýklarý Hastanesine sevk edilmesi yönünde talepte bulunmuþ ve nöbetçi mahkeme bu talebin kabulü doðrultusunda karar vermiþti.
Ýlk kez böyle bir olayla karþýlaþmýþtý… Eþlerinin; Salim ile Ziya’nýn evde yalnýz kalma isteklerini yerine getirip, yaklaþýk üç saat sonra geri döndüklerinde gördükleri dehþetin þokunu atlatýr atlatmaz ‘Polis Ýmdat’ý aramalarýyla olay kendilerine intikal ettirilmiþti…
Behram ve görevdaþlarý olay yerine ulaþtýklarýnda uzun masanýn bir ucunda sýrtý sandalyeye dayalý halde oturan Salim'in, karþýsýna denk düþen duvara sabitlenmiþ aký yeþillenmiþ gözlerinden ve iyice açýlmýþ aðzýndan akan kanlar daha kurumamýþtý. Yüzü; gerilim filmlerinde maktulü oynayan aktör üzerinde iyi iþ çýkarmýþ bir makyajcýnýn eseri gibiydi.
Masanýn diðer ucunda, yüzünü kapattýðý ellerini indiren Ziya, korku dolu gözlerini kendisine odakladýðýnda ilk baðýrtýsý, "Uzak dur benden!... Uzak duuurr!..." olmuþtu.
Emniyet sorgusunda da kendisini her gördüðünde ayný korku ve panik hallerini sergilemiþ, "Taþýyýcý!... Lanetli!..." diye hitap ederek, "Uzak dur benden Kont-Kontes Ruhu!... Þeytanýn barýnaðý…" gibi anlaþýlmaz sözler sarf etmiþti.
Anormal tepkileri nedeniyle onunla yüz yüze gelmemeye özen göstererek ve yardýmcýsýný yönlendirerek soruþturmayý tamamlayabil-miþti.
Eþi; Salim’in þimdiye kadar hiçbir ciddi saðlýk sorununun olmadýðýný defalarca ifade etmiþ, Ziya’nýn eþi ise, ruh çaðýrma seanslarýný Salim ile kocasýnýn ayda birkaç kez tekrarladýklarýný, eþini hiç böyle görmediðini, Salim’in ölümüne üzüntüsünden þoka girmiþ olabileceðini söylemiþti.
Bu olay, hâlâ birçok karanlýk noktayý barýndýrýyordu. Yine de kendi üzerine düþeni fazlasýyla yapmýþtý. Bir dosyayý daha adliyeye sevk etmenin yorgun keyfini yaþýyordu…

Önünde alabildiðince uzanan araç kuyruðu yokmuþ, sanki yol vermeyen kendisiymiþ gibi kornasýný sürekli çaldýran ardýndaki aracýn sürücüsüne küfürler savurdu…
Tatmin olmamýþtý… Küfürlerini duyuracaktý… Camý indirdi…
Camdan çýkardýðý baþýný arkaya doðru çevirip, "Kornayý ne baðýrtýyorsun lan! Görmüyor musun trafiði?" deyip, el hareketleriyle de bunu vurgulama teþebbüsünü cep telefonunun zili önledi.
Çaðrý býrakan kýzý Bircan’dý…
Gözlerini önündeki araçtan ayýrmadan aradý…
"Efendim Kýzým?"
"Babacýðým, annem yemeðe gecikecek mi diyo?"
"Baraj yolundayým kýzým! En geç on dakika sonra evdeyim."
"Baba! Papaðanýmý aldýn mý?"
Nasýl olmuþta unutmuþtu?... "Allah kahretsin!" dedi içinden.
Kýzýnýn hatýrlatmasýna sevinmiþti. Turgut Özal Bulvarýnda bulunan Pet Shop’dan alabilirdi.
"Unutur muyum hiç!... Seninle tanýþmak için sabýrsýzlanýyor."
"Teþekkürler Baba!... Anne!... Babam papaðan almýþ, konuþan papaðan!..." sesleri Behram'ýn kulaðýný doldurdu.
Önündeki taþýtlar hareketlenince, "Görüþürüz kýzým!" sözlerinin karþýlýðýný beklemeden cep telefonunu kapadý.

Trafiðin akýþýna uydu… Lamba kýrmýzýya dönüþmeden kavþaðý geçebilmiþti.

Papaðan alacaðý iþyerinin kapanmamýþ olmasý için dua ediyordu. Aksi halde Büyük HiperMarkete kadar gitmek zorunda kalacaktý. Bunun sadece akþam yemeðini yarým saat geciktirmesi anlamýna gelmeyeceðini biliyordu…
Kýzlarý Bircan’ýn hatýrýna evliliklerini yürütmek zorunda kaldýðý Feride’nin, kaþlarý çatýk, gözleri kýsýlmýþ, her an üzerine saldýrmaya hazýr yüz þekliyle, aðzýndan tükürükler saçarak, ‘Hani on dakika demiþtin!...’ baþlangýçlý hakaretlerini de iþitmek zorunda kalacaktý.
Neyse ki araçlar hýzlý seyretmeye baþlamýþtý. Bazý araçlarýn tâli yollara sapmasýnýn hatýrý sayýlýr payý vardý bunda.

Telsizden gelen bir anons dikkatini çekti. Kulak kesildi…
Anons; 'Bir adamýn, eþini silahla kovaladýðýný…' içeriyordu.
Nasýl olsa görev baþýnda olan polis memurlarý da ayný anonsu duymuþlardýr...
Ya suç mahalline uzak noktalarda iseler?... Olasýlýklarýn kötüsü gerçekleþecekse?… Trafiðin yoðun olduðu bu saatlerde zamanýnda yetiþemezlerse?...
Hastalýk düzeyindeki kuþkuculuðu nüksetmiþti yine.
Olay mahalli, seyir halinde olduðu yola yakýndý.
Ani bir kararla, geçmek üzere olduðu kavþaða direksiyonu sola kýrarak dönüþ yaptý.
Az kalsýn önündeki aracýn sol tamponuna vuracaktý…
Arada kornayla uyararak araçlarýn yol vermesini saðlýyordu...
Eþini ve çok sevdiði kýzýný biraz daha bekletecekti…

Acele etmeli, vaktinde ulaþmalýydý... Karý-koca arasýndaki tartýþma ve kavgalarýn çoðunun yaralamayla, hatta ölümle sonuçlandýðý yýllýk emniyet raporlarýnda ve hafýza daðarcýðýnda kayýtlýydý. Birçok dosya bu türden cinayetlerle doluydu. Dosya sayýsý bu akþam için artý bir olmadan yetiþmeliydi…
Olay mahalline tez elden ulaþmak için kestirme yollarý, ara sokaklarý tercih ediyordu. Bu arada, 'Olay mahalline varmak üzere olduðunu…' telsizden anons etmeyi ihmal etmedi.

Yeþil Park’a üç-dört dakikada ulaþabildi…
Parkýn arka tarafýndaki iki apartman arasýndaki boþlukta görünen kalabalýk, sanki olay mahallini iþaret ediyordu.
Kalabalýða üç adým kala fren yaptý. Ani duruþu nedeniyle otomobil büyük bir gürültü çýkararak ve kýrk beþ derecelik açý yaparak sola savruldu.
Otomobilden çýkan diþ gýcýrdatan ses ve burun dolduran lastik kokusu, kalabalýktan birkaçýnýn dikkatini çekmiþse de bu kýsalýðýyla kaldý ve onlar da çevresini kuþattýklarý adamý izlemeyi kaldýklarý yerden sürdürdüler.
Behram, seri hareketlerle kontaðý kapatýp, otomobilinden indi. Belindeki silahý çýkarýp emniyetini açtý ve aðzýna mermiyi sürdü.
"Polis!..." diye baðýrdý... Kalabalýðýn en arkasýnda bulunan biri uyarýyý yanýtladý.
"Buyur abi!"
"Ne oluyor burada?.."
Adam, insanlardan kurulu çemberin ortasýnda bulunan þahsý iþaret ederek, "Karýsýný kovalamayý býraktý! Kendisini öldürecek!…" diye baðýrdý heyecanla.
Behram, silahýný sað kalçasýnýn arkasýna gizleyerek, kalabalýðý yarýp öne çýktý..
Uzun boylu ve atletik yapýlý, esmer ve daðýnýk saçlý, otuz beþ yaþlarýnda olan bir adamýn, sað elinde tuttuðu 7.65 lik tabancayý þakaðýna dayamýþ, gök mavisi rengindeki gözlerini karþýsýna denk düþen kalabalýða sabitlemiþ halde durduðunu gördü.
Seyirci kalabalýðýnda bulunan bir adamýn zorla zapt etmeye çalýþtýðý onaltý yaþlarýndaki kýz çocuðu dikkatini çekti. Hýçkýra hýçkýra aðlarken, "Babaaaa!!!... Babaaaa!!!... Yapma!... Yapma!... Yapma Baba!..." diye yalvarýyordu.
Behram, olanca gücüyle haykýrdý.
"Sorunun her ne ise, böyle çözemezsin!... Silahýný býrak!... Elbirliðiyle yardýmcý olalým!"
Sessiz kalabalýkta bulunan yaþlý bir adamdan destek geldi.
"Beyefendi doðru söylüyor Durukan!... Kendine acýmýyorsan kýzýna acý bari!"
Þakaðýna silahýný dayamýþ olan Durukan, bu çaðrýlara kapalýydý.
Cam donukluðundaki gözleri, davul derisi gerginliðindeki yüzü, elektrik yemiþ gibi kabarmýþ saçlarý, iki yana açtýðý bacaklarý, silah tutan kolu, inip þiþen kaslarýyla damarlarý çözülmeye ve deðiþime ayna olamadý...
Hipnoz olmuþ bir insan görünümündeydi.
Alnýndan tane tane akan ter damlacýklarý olmasaydý, ona ‘dondurulmuþ bir insan’ denebilirdi.
Aniden anlaþýlmaz bir uðultu yükseldi kalabalýktan …
Durukan, aðlayarak yalvaran Ceylan adlý kýzýna, 'Gel!' iþareti yapýyordu.
Ceylan, bu iþaretten güç alarak Babasýna ulaþmasýna engel olan elden kurtulmayý baþardý. Bunda onu tutan elin bir anlýk bilinçli zafiyetinin büyük payý vardý.
Ceylan, ok gibi fýrlayarak babasýna ulaþtý. Çömelerek bacaklarýna sarýldý. Þimdi; aðlamasý daha þiddetli sürüyordu.
Durukan, bacaklarýna kenetli kollarý açtý…
Kýzýyla yüz yüze gelinceye deðin çömeldi.
Ceylan kollarýný bu kez babasýnýn boynuna doladý.
Durukan, sað elindeki tabancasýný þakaðýndan ayýrmadan sol kolunu kýzýnýn beline dolayarak karþýlýk verdi.
Ceylan’ýn "Baba, Baba! Kendini öldüreceksen beni de al. Yalnýz býrakma beni!... Ben sensiz ne yaparým babacýðým!..." yalvarýþlarý kulaklarda çýnlýyordu...
Gözlerindeki belli belirsiz nemlenme yoðunlaþtý… Gözyaþlarý ve alnýndan akan ter, kýzýnýn ter ve gözyaþýyla birleþerek, her ikisinin yanaðýnýn bitiminden kýzýnýn yakasýna akmaya baþladý.

Kalabalýktan uðultuyla karýþýk alkýþ sesleri geliyordu.
"Aferin kýza, babasýný iyi etkiledi…"; uðultudan çýkan baskýn sesti.

Gergin yüzler gevþemiþti. Ceset bekleyen gözler, ilk çocuðunun doðumuna tanýklýk yapan bir babanýn gözlerindeki gibi yaþam ýþýltýlarýyla dolmuþtu. Soðuk endiþe yerini; tatlý, heyecanlý ve sýcak duygu devinimlerine terk etmiþti.

Durukan'ýn, "Seni yalnýz býrakmayacaðým!" fýsýltýsýný kýzýndan baþkasý duymadý.
Namlusu þakaðýnda olan silahýný, aniden kýzýnýnkine dayadý.
Ceylan karþý koymuyor, aksine teþvik ediyordu…
"Hadi baba! Hadi baba! Beni seviyorsan durma!"

Behram, silahýna davrandý. Baba ve kýza doðru adýmladý. Onlara üç metre kala durdu. Bacaklarýný ata biner pozisyonda ikiye ayýrarak, her iki eliyle silahýný kavrayarak, tek gözünü kapayýp, Durukan'ýn baþýnýn görünür kýsmýný niþanladý.
"Býrak silahýný! Yoksa ateþ etmek zorunda kalacaðým!"
Durukan gözlerini kýrpmadan baþýný hafifçe Behram'a doðru çevirdi.
Göz çeperleri alabildiðince açýlmýþtý. Gözlerinden akan iri tanecikler, kaynaðý kendinden deðilmiþcesine duygusuz akýyordu…

Behram, olasýlýklarý irdeliyordu…
‘Kýzýn, bu kadar çok sevdiði babasý kötü olamaz… Aðlayan gözlerin sahibi kýzýna kýyamaz… Adam intihardan vazgeçmiþ ve kýzýný kullanarak ortamdan kurtulmak istiyor olabilir…Yine de iþi ihtimallere býrakmamak gerekir... Ya?...'
‘Ya!...’ en kötü olasýlýktý… Niþancýlýðýna güveniyordu. Bulunduðu mesafeden adamý yýkabileceðine emindi… Peki, olmasýný arzuladýðý sonucu amaçlýyor ve kýzýna zarar vermek istemiyorsa?... Bu halde, babayý vurmak, kýzýnýn ruhunu öldürmekle eþdeðer olacaktý…'

"Hadi Baba!... Hadi Baba!... Ya birlikte ölelim!… Ya birlikte yaþayalým!… N’olur Baba yalnýz býrakma beni!!!..."
Durukan'ýn çenesi kasýldý. Yanaklarýnda tikler oluþtu. Kýzýný kendisine doðru iyice çekti.
Ceylan, boðazlanmak üzere olan, kaderine boyun eðmiþ kurbanlýk koyun gibi duraðanlaþtý. Kalabalýk, derin bir sessizliðe gömüldü… Sadece bulunanlar mý?... Adeta tüm Dünya sessizliðe boðulmuþtu… Dünya, barýndýrdýklarýyla kara bir deliðin içinde, mekaný ve zamaný yitik donukluða girmiþti sanki…
Bir el silah sesi bu donukluðun katili oldu. Durukan, sýmsýký tuttuðu silahýnýn tetiðine bastý.
Ceylan'ýn sað þakaðýndan giren kurþun, kan ve ilik saçarak öte tarafýndan çýktý. Parçalanan þakaklarýndan sýçrayan kan Durukan'ýn yüzüne bulaþtý.
Kýzýný sýmsýký tutan kolu hala gevþememiþti.
"Hayýýrrr!" diye baðýrýyordu. "Hayýýýýýýýýrr!!!..."

Soðukkanlýlýðýyla ünlenmiþ Behram, az önceki olayýn þokundan sýyrýlamýyor, hiçbir þey düþünemiyor ve hareket edemiyordu.

Durukan, silahý kendi þakaðýna dayadý. Küçük bir çocuðun parmaklarý kalýnlýðýnda, mor renge dönüþmüþ boyun damarlarý inip þiþiyor, burun delikleri kýrmýzý renge muhatap azgýn bir boðanýnki gibi açýlýp kapanýyor, hýrýltýlý soluklarýný sýklýkla alýp veriyordu.
Aðzýný; dudaklarýnýn kenarlarý yýrtýlýp, kan sýzdýrýncaya deðin açtý.
"Kýzým kurtuldu!... Ceylaným kurtuldu!..."
"Yapma!... Silahýný býrak!... Yoksa!..."
‘Yoksa’ dan sonra 'Ateþ etmek zorunda kalacaðým!' sözlerini getiremedi Behram.
Kýzýný öldüren baba silahý bu kez kendi þakaðýna dayadý. Durum ciddiydi. Belki de intihar edecekti. Ona ateþ etmek, intiharýna yardýmcý olmakla eþdeðerdi.
Belli belirsiz ona yaklaþmalý, etkisiz hale getirmeliydi…
Silah tutuþ pozisyonunu bozmadan, gözlerini onun korkunç gözlerinden ayýrmadan usulca yaklaþtý.
"Amirim!..."
Arkasýndan seslenilmiþti. Baþýný aniden geriye çevirdi. Cinayet masasýnda görevli polis memurlarýndan ikisiydi. Baþýný tekrar eski haline döndürdü....
Onlara bakmadan eliyle uzakta kalmalarýný iþaret etti.
"Kardeþim! Kýzýna kýydýn, bari kendine kýyma!... Býrak silahýný!..."
Durukan, gözlerini birkaç adým ötesinden seslenen Behram'a dikti. Yüzünde acý bir gülümseyiþ oluþtu. Bir insanýn yaþayabileceði tüm duygularý; acýyý, tatlýyý, kederi, sevinci, umudu, çaresizliði, doðumu, ölümü, yokluðu ve varoluþu yansýtan bir gülümseyiþti bu. Yüzü ve mimikleri yüz okuyucularýnýn anlam çýkarmakta çok zorlanacaðý derin bir kaosu yansýtýyordu.

Behram, içinde ýlýk bir sýcaklýk hissetti… Titriyor ve gözlerinden yaþlar süzülüyordu.
Neler oluyordu?...
Gencecik kýzýný az önce öldüren ve þimdi ne yapacaðýný kestiremediði bir adamýn bakýþlarýndan etkilenmiþ ona acýmýþ ve aðlamaya baþlamýþtý.
"Yaklaþma!... Yaklaþma!... Benden uzak dur!..."
"Býrak silahýný!... Lütfen býrak!... Sana yalvarýyorum…"
Durukan, sýmsýký sarýldýðý kýzýnýn ölü bedenini göðsüne yapýþtýrdý ve gözlerini Behram'dan ayýrmadan hafifçe eðilerek alnýndan öptü. Dudaklarý kanlanmýþtý. Avýný yemeyi henüz bitirmiþ vahþi bir kurdu andýrýyordu…
Silahýný þakaðýna iyice bastýrdý. Kolunun damar ve kaslarý kalabalýktaki insanlar tarafýndan rahatlýkla görülebiliyordu. Baþýný yukarýya kaldýrdý. Kýzýnýn kanýyla bulanmýþ dudaklarýný sonuna kadar açarak, haykýrdý.
"Yüce Allah'ým!... Kýzýmý Þeytanýn askeri olmaktan kurtardým!... Beni affet!... Bizleri baðýþla!... Sana geliyoruz ya Rab!..."
Kalabalýk nefesini tutmuþ olanlarýn etkisinde olacaklarý bekliyordu.
"Eþhedû enlâ ilâhe illâllâh ve eþhedû enne Muhammeden rasûlûllah!"
"Yapmaaaaaaaa!!!!...."
Behram'ýn baðýrtýsýný, bir el silah sesi, acý bir çýðlýk ve kemik sesi bastýrdý.
Barut, yanýk et ve kan kokusu ikinci kez Behram’ýn ciðerini daðlamýþtý.
Kalabalýk tuttuðu nefesi ayný anda býraktý. Uðultular yan apartmanýn en üst katlarýna, Ceylan’ýn annesi Sibel’in kulaklarýna deðin ulaþtý.
Kalabalýk tepkisini; ilk cinayette sakladýðýyla birlikte veriyordu…
"Allah kimsenin aklýný baþýndan almasýn!..."
"Gül gibi kýzýna da kendine de yazýk etti…"

Kýzýný saran kolu gevþemeden, sokaðýn parke taþlarýna birlikte düþüverdiler…
Kaný; hala sýcaklýðýný koruyan kýzýnýn kanýna karýþtý…

Ýlk hareketlenen Behram oldu.
Birbirini sýmsýký kavramýþ iki bedenin yanýna ulaþtý… Durukan’ýn elinin birkaç santim yakýnýndaki silahý ayaðýyla uzaklaþtýrdý...
Eðilerek önce kýzýn nabzýný yokladý…
Ölmüþtü…
Behram’dan süzülen gözyaþlarý, alnýndan akan terle çene altýnda buluþtu.

Durukan'ý yokladý. Nabzý yeteri þiddette olmasa da atýyordu.
Gözleri hafif aralýktý…
Behram, "Neden yaptýn?... Nedeeenn???" diye baðýrdý.
Durukan, dudaklarýný kýmýldatýyor, mýrýldanýyor, bir þeyler anlatmaya çalýþýyordu…
Behram, eðildi. Kulaðýný Durukan'ýn aðzýna iyice yanaþtýrdý.
"Üz gü nüm… Baþ ka çýk ar yol kal mamýþ tý…"
Bu fýsýltý düzeyindeki yanýt onun son sözleri oldu.
Baþý yana düþtü.
Durukan’ýn nabzýný tutan Behram’ýn elinde ve beyninde ani bir elektriklenme oluþtu...
Titriyordu…
Tüm bedenine yayýlan bir titremeydi bu… Elektriðe tutulmuþ gibiydi. Git gide gücünü daha þiddetli hissettiren bir elektriklenme…
Kalbi gömlek düðmelerini kopartacak þiddet ve sýklýkla çarpmaya baþladý.
Þakaklarý; damarlarýný çatlatacak, içindeki kaný dýþarý fýþkýrtacak güçte atýyor, beyni zonkluyordu…
Ayaklarýnýn altý, avuçlarýnýn içi terlemeye baþladý.
Kravatýný ve gömlek yakasýný gevþetti.
Beynine kan hücum ediyor, baþý dönüyordu. Çevresindekileri karartýlar gibi algýlýyordu. Acýdan baðýrmamak için sýkýlan diþleri gevþedi ve diðer polislerin "Amirim!... Amirim!..." sesleniþlerini dahi duyamadan, "Ahhhhh!.... Ölüyorum!..." diyerek yere yýðýldý.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn politik roman kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Istakoz Büyüsü / 14. Sayfa
Istakoz Büyüsü / 10. Sayfa
Kimlik No 666 / Kontes Princ - 1
Kimlik No 666 / Kont Drakula - 1
Kimlik No 666 / Arka Kapak Yazýsý
Istakoz Büyüsü /6 Sh.
Istakoz Büyüsü / 13. Sayfa
Istakoz Büyüsü / 16. Sayfa
Istakoz Büyüsü / 15. Sayfa
Istakoz Büyüsü/ 7. Sh.

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Saddam, kýzý Irak ve tecavüzcü Bush... [Eleþtiri]


Bahattin YILDIZ kimdir?

Soyutlamalarý seviyorum. . .

Etkilendiði Yazarlar:
Asimov, King, Kafka, Dostoyevsky...


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bahattin YILDIZ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.