Þiir, tarihten daha felsefidir ve daha yüksekte durur. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
M.NÝHAT MALKOÇ Sürmene’m!… Sürmene’m!… Âh Sürmene’m!... Her gece yarýsý girersin rüyalarýma… Tam orta yerinden ikiye bölersin uykularýmý. Aydýnlatýrsýn gecenin zifiri karanlýðýný. Umutlarýmýn çýkýnýnda en muteber azýk olursun. Hasretin aklýmý çevirir yangýn yerine. Annemsin, babamsýn, kavgam ve de sevdamsýn. Þimdi senin o berrak hatýralarýnýn aydýnlýðýnda gecelere tafra satarým. Çay toplayan kýnalý eller çaya deðil, sanki umuda uzanýr. “Fýndýk dalda tekleme/Kýz saçlarýn ekleme/ Ayrýldýk Sürmene’den/Gelir diye bekleme” türküsü kulaklarýma deðince hasretin közü yakar yüreðimi. Gecenin sessizliðinde “Oy benum sevduceðum, olur mi boyle keder?/ Of-Sürmene yaylasý on beþ doktora bedel” türküsü gramofondan yüreklere daðýlýr. Âh yaylalarýmýz, hele yaylalarýmýz, onlarý tarif etmede aciz kalýr en zengin lügatler bile. Bahçelerinde bin bir çeþit çiçek yetiþir. Bir eczaneyi çaðrýþtýrýr þifa daðýtan çiçekler… Çiçek deyince Nazým Bilgin gelir aklýma. Sürmene yaylalarýnýn buz gibi pýnarlarýndan su deðil, sanki saðlýk akar zamana. Yücelerde hâlâ karý erimemiþtir Madur daðýnýn… Heybetli heybetli bakar önünde sýralanan yaylalara… Göç zamaný yaþlýsý genci, kýzý kýzaný düþer yollara. Türküler eþliðinde yollar menzile varýr. Yollar ki hepsinde hatýralar saklýdýr. Bu yollar nice insaný hayat deðirmeninde öðüttü. Yollar yýllarý da yürütür peþi sýra… Ta ki hayatýn çýkýþ kapýsýna kadar… Sürmene’m!… Sürmene’m!… Âh Sürmene’m!... Evlatlarýn bir somun ekmeðin peþine düþtü yâd ellere… Þimdi hepsinin yüreðinde hasretin izi var. Büyük þehirlerin yalnýzlýðýnda apartmanlar arasýnda toprak kokusuna hasret büyüyen denizin çocuklarý seni ancak yazdan yaza görebiliyor. Yýllar geçmiþ olduðu halde henüz mübarek topraðýna basma þerefini yaþayamayanlar az deðil. Onlarýn gönülleri çoraklaþmýþ bahçelerden farksýzdýr. Hepsinde de acýnýn nasýrlý ellerinin týrnak izleri var. Yazdan yaza memlekete turist olarak gitmek yüreðe düþen acýlarýn en aðýrý olsa gerek. Doðduðumuz topraklar doyduðumuz topraklar olamayýnca doyduðumuz topraklarý doðduðumuz eþsiz topraklara tercih eder olduk. Bu kurþundan sýkleti taþýyamaz her gönül… Memleket insaný geçinme hesabý yapa yapa matematikçiye dönse de soluðu gurbette almaya mahkûmdur. Zonguldak’tan Ýstanbul’a, Bursa’dan Gebze’ye kadar uzanýr hasret köprüleri. Yarýsý sýlada, yarýsý gurbette kalan yürekler tam orta yerinden ikiye bölünür. Özlemin fitili yanar ayrýlýklarýn þafaðýnda. Ýþte o zaman þu dizeler dökülür mahzun dudaklardan: “Hasret beni cayýr cayýr yakarken Bedenimde buzdan bir el yürüyor. Hayaline çýlgýn çýlgýn bakarken Kapanasý gözümü kan bürüyor.” Sürmene’m!… Sürmene’m!… Âh Sürmene’m!... Nasýl unuturum nenemlan bizum derelerde yýkadýðýmýz çamaþýrlarý. Makine vardý da biz mi yýkamamýþtýk. Karadere’de tuttuðumuz balýklarý övüne övüne birbirimize anlatýrken iþin içine yalan karýþýr, balýklar da yýlan kadar uzardý. Karacehennem’de sulara býrakýrdýk hayallerimizi. Arkamýza bakmadan uzaklaþýrdýk enginlere. Utangaç olanlar dizliklerle, perdeyi yýrtan küçüklerse anadan doðma, üryan üryan yüzerdi mavi sularda. Mayo mu vardý Allah aþkýna? Vardý da biz mi kullanmazdýk? Kaybolur diye kara lastiklerini beline baðlayýp yüzenler bile olurdu. O günlere dair hatýralar hafýzamda yeþerince hüzün bulutlarý gözbebeklerimde yuvalanýr. Bu demlerde kirpiklerim ýslansa da yüreðimdeki irade biraz daha çelikleþir, daha da güçlenirim. Paramýz yoktu ama gençliðimiz, harbi delikanlýlýðýmýz vardý. Þimdi bulutlu gözlerle albümlerin tozlu sayfalarýnda seyrediyorum seni. Þirin bir köy evinin sofasýna býrakýyorum bakir düþlerimi. Ruhumu kanatýyor iki tarafý keskin bir býçaðý andýran gurbetin kahrý. ‘Ya tahammül ya sefer’ diyor içimden bir ses. ‘Ne tahammül mümkün ne sefer…’ diye bir fýsýltýyla karþýlýk buluyor içimi kemiren sualler. Seni çok özlüyorum…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © M.Nihat MALKOÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |