..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Her insanda insanlýðýn tüm durumlarý vardýr. -Montaigne
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Aþk ve Romantizm > Derviþe Güneyyeli Kutlu




20 Nisan 2008
Masal - A Aþk II  
-Aþký hak edilen þekliyle yaþayanlara-

Derviþe Güneyyeli Kutlu


Gün Daðý’ndan gelen nehir aþkýn nehri, Doðanur nehrin ýþýðý oldu. O nehirden su içenler bir daha asla sahte aþkýn susuzluðuna kanmadýlar.


:BEBJ:
-II-


Uyandýklarýnda, her ikisi de derenin kenarýnda, kocaman birer yapraðýn içindeydiler. Baþuçlarýnda ise kýyafeti yapraktan olan bir kadýn duruyordu.
-     Ayaða kalkýn ve beni takip edin.

Doðanur ve Günesay denileni yaptýlar. Ayaða kalktýlar, gözlerini oðuþturarak kadýný takip etmeye baþladýlar. Günesay, inanýlmaz bir þaþkýnlýk içindeydi. Son hatýrladýðý Ayber’i gönderip bir aðaca yaslandýðýydý. Uzanýp Doðanur’a sordu:
-     Köylü kýzý bana ne oldu? Tek hatýrladýðým Ayber’in yanýmdan ayrýlýþý ve benim bir aðaca uzanmam.
-     Ondan sonrasýný anlatsam inanýr mýsýn bilmem.
-     Sen anlat ben inanýp inanmayacaðýma karar veririm.

Güldüler...
-     Imm... Dev gibi bir boða boynuzlarýyla seni sýrtýna attý, üstümden geçip bir hortumun içine girdi. Sonra hortumla birlikte aðaçlarý yara yara uzaklaþtý. Ben de arkasýndan kýrýk aðaçlarý takip ederek Gün Daðý dediðimiz kocaman kayalýða ulaþtým. O sýrada boða yine karþýma çýktý, ondan kaçarken boða boynuzlarýný daða geçirdi ve dað ikiye bölündü. Ortaya çýkan o yarýðý takip ettim, sana ulaþtým. Bir yangýnýn içinde kalmýþtýn. Son olarak seni kurtarmaya çalýþtýðýmý hatýrlýyorum. Sanýrým dumanlardan bayýlmýþým.
-     Haklýymýþsýn, hayal gücümü biraz zorlayan bir macera anlattýn.
-     Sana inanmayacaðýný söylemiþtim.

Yine güldüler. Gerçi þu an içinde bulunduklarý durum da pek normal sayýlmazdý ama neyse.

Kadýný takip ederken Günesay çaktýrmadan Doðanur’a baktý. Onun iri ve güzel gözlerindeki manayý çözmeye çalýþýyordu. Doðanur buraya nasýl gelmiþti? Niçin gelmiþti? Bunlar birer muammaydý Günesay için. Ama kurcalamadý, sadece Doðanur’u yanýnda görmenin mutluluðunu yaþadý. Az sonra tapýnaða benzer bir binanýn önünde durdular. Bu bina taþtan yapýlmýþ eski gizemli tapýnaklarý andýrýyordu.
Kadýn durdu. Eliyle kapýyý gösterdi.
-     Kayalýðýn içindeki kapýnýn aynýsý, diye fýsýldadý. Doðanur. Günesay:
-     Anlamadým. Ne dedin?
-     Bir þey yok.

“Önce sen” diye iþaret etti Doðanur’u.
-     Ama...
-     Siz deðil. Önce kýz...

Doðanur, Günesay’ýn elini tuttu. Ona gülümseyerek buna izin vermesini istedi. Günesay o zaman susup geriye çekildi.

*

Dar ve uzun bir koridordan geçiyorlardý. Kadýn eline bir meþale alýp yolu aydýnlatmýþtý. Doðanur, bir an dejavu yaþadýðýný sandý, önündeki kadýn olmasa bu yolun daðýn arasýndaki yolla ayný olduðuna emin olacaktý. Kalp atýþlarýnýn gittikçe hýzlandýðýný hissediyordu. -Bu yol nereye gider? Sonunda nereye varýlýr? Unutulduðu anda mý çýkar ölüm ortaya?- Meþaleyle aydýnlanmýþ upuzun bir ýþýk yolu... Saðý solu toprak renkli kaya... Ne saða dönen bir yol vardý ne de sola. Dümdüz, ince, ýþýklý ve buna raðmen boðucu bir yol.

Kalbi yerinden çýkmak üzereydi, derken önündeki kadýn aniden durdu. Doðanur neredeyse kadýnýn üzerine çýkacaktý.
-     Yine ayný þey...
-     Ne dediniz?
-     Bir þey yok...

Kadýn çekildi, Doðanur gözlerine inanamadý. O koskocaman tahta kapý. Ýþlemeli, oylum oylum, demir bir kilit, paslý, görkemli, oymalarý ve iþlemesi ise sade. Kadýn elindeki meþaleyi kapýnýn sol yanýndaki oyuða koydu. Kapýnýn önünde durdu ve kapýdaki oymalarý okumaya baþladý. Dilinden anlayamadýðý dilde þarkýlar dökülmeye baþladý. Doðanur’un içini aþk ateþi kapladý. Gözlerinin önüne yanmakta olan Günesay geldi:

“Yo, sen Doðanur olamazsýn! Doðanur Daðlar Köyü’nde kaldý.” ... “Burasý alevlerin imparatorluðu” ... “Buralar alevler imparatorluðu” ... “Sen Doðanur deðilsin!” ... “Doðanur” ... “Doða nur” ... “Doð anur!!!!!!...........” Doðanur da yanýyordu.

*

Kadýn, genç kýzý silkti. Doðanur sarsýlarak uyandý. Kendinden geçmiþti. Gözlerini açtýðýnda tahta kapýnýn açýk olduðunu gördü. Kadýn, genç kýza kapýdan girmesi için eliyle iþaret etti. Kýz, gözlerini oðuþturarak içeriye girdi.

Çok geniþ ve mumlarla donatýlmýþ bir odaydý. Duvarlar kýzýl bakýr renkte taþlardandý... Mumlar saman yýðýnlarý arasýna konmuþtu, erise her yer bir alevin içinde yok olacaktý. Derken yine ayný þey olmaya baþladý, Günesay’ý gördüðü o anlarý yaþýyordu. Bakýr kýzýlý odanýn rengi birkaç saniye içinde saman rengine dönüþtü. Renk deðiþimi sýrasýnda saman yýðýnlarý oluþmaya baþladý. Ardýndan beklediði duman... o çatýr çatýr ateþ sesi... ve tavana kadar yükselen alevler...

Korkuyla kendisini buraya getiren kadýna dönüp baktýðýnda onu odada bulamadý. Tekrar önüne döndüðünde ise odayý bomboþ ve kýzýl bakýrý renginde buldu. Üstelik mumlarla aydýnlanmýþ ve süslenmiþ çok hoþ bir odaydý. Uzaktaki açýk pencerelerden odaya rüzgâr giriyordu. Pencereleri süsleyen kahveli perdeler uçuþuyordu... Ýçi ürperdi...

Derken perdeler büyümeye, bütün odayý sarmaya baþladý. Sarmaþýk gibi odanýn neredeyse yarýsýný kaplamýþtý... Sonra aniden rüzgâr dinmeye, perdeler küçülmeye baþladý. O da ne... Bir kadýn... Uzun boylu, mavi saçlý, siyah gözlü bir kraliçe... Alnýnda bir pýrlanta... Ayna gibi ýþýldýyordu... Doðanur’a yanýna yaklaþmasýný iþaret etti. Doðanur, biraz tedirgin, biraz da ürkek bir tavýrla kadýnýn yanýna gitti. Kadýn pencereyi gösterdi. Doðanur pencereden baktýðýnda, dýþarýda sýkýlgan bir þekilde saða sola giden Günesay’ý gördü... Bakýþlarýný pencereden odaya çevirdiðinde ise gördüklerine inanamadý. Yanan samanlarýn arasýnda Günesay! Hemen koþup onu kurtarmaya yelteneceði sýrada kadýn genç kýzý kolundan yakaladý. Doðanur aðlamaya baþladý. O aðladýkça Günesay’ýn bedenini saran yangýn sönmeye baþladý. Bir süre sonra gözyaþlarýyla birlikte yangýn da sona erdi.

-     Bu nasýl olur!
-     Gözyaþlarýn sayesinde...
-     Ama gözyaþlarým koca bir yangýný nasýl söndürebilir?
-     Aþkla...
-     ...

Doðanur tekrar pencereden dýþarýya baktý... Saða sola dolanan Günesay... Uzun, endamlý boyu, yemyeþil gözleriyle... Týpký bir prens... Odaya baktý... Mumlar ve elmaslý kadýn...
-     Daha anlamadýn mý?
-     Neyi?
-     Bunlarýn bir rüya olduðunu
-     Nasýl?
-     Hayat bir rüya deðil mi?
-     Gelip geçici bir yolculuktur hayat...
-     Evet gelip geçici... Geçtiðinde yaþanan her þeyin yalan olduðu bir yolculuk...
-     ...
-     Yani bir rüya...
-     Ne yapmaya çalýþýyorsunuz?
-     Sana dünyanýn gelip geçici olduðunu, içindeki aþkýn bir insanýn hayatýný nasýl kurtardýðýný ve ona aþkýný itiraf etmen gerektiðini anlatmaya çalýþýyorum.
-     Yo, ona anlatamam.
-     Neden?
-     Çünkü o bana âþýk deðil.
-     Nereden biliyorsun?
-     Onun gözünde köylü kýzý Doðanurum ben.
-     Peki daha fazlasý varsa?
-     ...
-     Onun hayatýný nasýl kurtardýðýný merak etmiyor musun?
-     Ýçimdeki aþk ve gözyaþlarýmla dediniz...
-     Hayýr, tam olarak deðil.
-     Nasýl yani?
-     Bu yola çýkýþ nedenin neydi?
-     Günesay’ý bulup onu ölümden kurtarmak.
-     Peki neden öleceðini düþünüyordun?
-     Çünkü güney yolunu tutan tüm gençler ölüyorlardý.
-     Peki ne diyordu bu gençler?
-     Gün Daðý’ndan akan dereyi bulup köyü susuzluktan kurtaracaklarýný.
-     Sence Günesay’ýn içindeki susuzluk dindi mi?
-     Ben nereden bilebilirim!
-     Susadýðýna dair en ufak bir hareketi oldu mu?
-     Hayýr...
-     Yani içinde þu an susuzluk yok.
-     Öyle diyebiliriz...
-     Sence neden?
-     Imm... Gözyaþlarýmla bir baðlantýsý olabilir mi?
-     Kesinlikle, diyerek güldü elmaslý kadýn.

Ardýndan kapý sesi duyuldu. Yol gösteren diðer kadýn Günesay’ý odaya getirmiþti. Doðanur’un yanaklarý al al oldu. Genç adama bakamadý bile.
-     Hoþ geldin Günesay.
-     Hoþ bulduk efendim de siz kimsiniz ve biz burada ne arýyoruz?
-     Çok acelecisin. Yine de susuzluktan ucuz kurtuldun.
-     Siz nereden biliyorsunuz?
-     Ben olaylarý ta baþýndan beri biliyorum zaten.
-     Her þey çok karmaþýk ve doðaüstü geliyor bana. Kafam çok karýþýk.
-     Gayet normal Günesay.
-     Ölen gençler nerede? Ben onlarý aramak için yola çýkarken buraya kadar nasýl geldim?
-     O gençler ölmedi aslýnda, yaptýklarýnýn bedelini ödüyorlar. Buraya geliþ sebebin ise diðer gençler gibi susuzluðundu ama Doðanur sayesinde ucuz atlattýn.
-     Daha açýk anlatabilir misiniz?
-     Doðanur ve Günesay, yanýma yaklaþýn.

Genç kýz ve genç adam elmaslý kadýnýn yanýna yaklaþtýlar. Pencereden yine rüzgâr esmeye, perdeler büyüyerek uçuþmaya baþladý; Doðanur’u, Günesay’ý ve elmaslý kadýný sapasardý. Rüzgâr durup perdeler indiðinde kendilerini yine o uyandýklarý derenin yanýnda buldular. Elmaslý kadýn dereye dokundu, dere dümdüz ayna kesildi. Gençler uzanýp dereye baktýlar...

Bahçesinde Doðanur çiçekleri temizliyordu... Günesay ona seslenmeden geçip gitti. Doðanur bunu fark etti, Günesay ona seslenmediði için üzüldü. Saatler geçip de Günesay gelmeyince genç kýz korkmaya baþladý; sevdiði adam o dönülmez yolcluðua mý çýkmýþtý? Derken bütün olaylar hýzlý hýzlý aynalanmýþ derenin üzerinden geçti. Doðanur’un yaþadýklarý... Günesay’ýn Ayber’e duyduðu bedensel tutku yüzünden içine düþtüðü susuzluk... Ondan kaçýp bayýlmasý... Doðanur’un boðayla karþýlaþmasý... Dev boðanýn Gün Daðý’na vuruþu... Daðýn ikiye bölünmesi... Doðanur’un daðýn dar yolunda yaptýðý yolculuk... Önüne çýkan kaya ve sevdiði adamý kaybedeceðini düþündüðü anda o kayaya vurmasýyla duyduðu ses... Iþýklý yol... Iþýklý yoldan ulaþtýðý kapý ve kapýnýn ardýnda kurtarýlmayý bekleyen Günesay...
-     Doðanur...
-     Kim o?
-     Doða nur
-     Beni kim çaðýrýyor?
-     Doð anur!..

Bir gök gürültüsüyle Kraliçe Anur’un uyanýþý... Doðanur, kraliçe Anur’un sayýsýz günler süren ve sürecek olan uykusundan kurtarmasý. Doðanur’un ateþler içinde kalan Günesay’ý sarmasý ve gözyaþlarýyla yangýný söndürmesi... Bu yangýnýn sönmesi sayesinde zamaný kum saatiyle dondurup gençlerin yüreðini aþksýzlaþtýran Say tanrýsýnýn durdurduðu kum saatinin akmaya baþlamasý ve Kraliçe Anur’un kum saatini ele geçirerek Say tanrýsýný yenilgiye uðratmasý... Doðanur ile Günesay’ýn buraya geliþleri... Ve kaybolan gençlerin yüzleri...

Dere yine akmaya baþladý. Gençlerin yüzleri de derenin akýntýsýyla geçip gitti. Derken bir patlama sesi duyuldu. Derenin akýþý güçlendi... Gençlerin çýðlýklarý duyuluyordu... “Kurtulduk! Kurtulduk!” Gençler bir bir derenin içinden tek tek çýkmaya baþladýlar. Çok yorgun görünüyorlardý. Elmaslý kadýný görür görmez gelip önünde diz çöktüler... “Affet bizi kraliçem... Affet!” diye yalvardýlar. Elmaslý kadýn:
-     Umarým dersinizi almýþsýnýzdýr.
-     Her þey aþk için kraliçem. Aþkýn adýna aldýk dersimizi, yandýk ve piþtik yaþadýklarýmýzla...
-     O zaman gidebilirsiniz.

Doðanur ve Günesay þaþýrmýþlardý. Her ikisi de elmaslý kadýnýn önünde diz çöküp eðildiler. Kraliçe ellerini gençlerin omuzlarýna deðdirerek ayaða kalkmalarýný istedi. Gençler saygýyla ayaða kalktýlar.

Günesay’ýn içi aydýnlanmýþtý. Onu aþkla kurtaran genç kýza sýmsýký sarýldý.

Kraliçe Anur Doðanur’u yalnýna çaðýrdý, yanýna giden genç kýzý alnýndan öptü ve ona yürek bir elmas verdi.
-     Bu elmas senin içindeki aþkýn niþaný olsun, diyerek genç kýzýn alnýna koydu.

Bir anda bir at kiþnemesi duyuldu. Kraliçe gülümsedi:
-     Yolunuz açýk olsun.

Doðanur pencereden dýþarýya baktýðýnda güneþ atýnýn onu dýþarýda beklediðini gördü. Gülümsedi.

Günesay’la Doðanur el ele kapýdan çýktýlar, güneþ atýna binip köyün yolunu tuttular. Yolda domates yemiþi yediler, akan dereden kana kana su içtiler. Gün Daðý’nýn deresinin kýrýk aðaçlarýn arasýndan yol yapýp köye kadar indiðini görünce çok mutlu oldular.

*

Köye vardýklarýnda herkes onlarý sevinç içinde karþýladý. Köyün gençleri ölmemiþ, üstelik hepsi de saðsalim köylerine dönmüþlerdi.

*

Gün Daðý’ndan gelen nehir aþkýn nehri, Doðanur nehrin ýþýðý oldu. O nehirden su içenler bir daha asla sahte aþkýn susuzluðuna kanmadýlar.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn aþk ve romantizm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Söyle Bana Aþk mý? (- I - )
Deðiþtirilemeyecek Kader Anlarýndan Biri: Berceste
Söyle Bana Aþk mý?
Masal-ý Aþk -ý-
Yürek Vuslatý Ýsterse
Ruhumdan Uzak
Aþksýzlýðýn Ne Olduðunu Gel Bende Gör
Aþkýn Sýrat Köprüsünde Tango
Baþak Saçlý Kýz

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Aþikar Bir Sýrdýr Öz
Güneþ
Akarsu
Bir Uçurum Vakti
Aþkýn Sýrat Köprüsünde Tango
Kar Taneleri

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Felâketim Olsun Tadýn [Þiir]
Aklar ve Karalar [Þiir]
Kimsin? [Þiir]
Saklambaç [Þiir]
Ben Seyri [Þiir]
Ak Köpükle Yakamozun Hikayesi [Þiir]
Dönüþüm/s/üz [Þiir]
Vakit Geldi [Þiir]
Ruhum/a Da/yandý [Þiir]
Yüreðine Ne Kambur Ne Çýbandým [Þiir]


Derviþe Güneyyeli Kutlu kimdir?

Yüreðine sevgi fazlasýyla katýlmýþ, üstüne bir de þiir eklenmiþ; bir Ruya doðmuþ gülücük kokulu. . .

Etkilendiði Yazarlar:
Murathan Mungan, Nazlý Eray ... Ve etrafýmda görüp etkilendiðim her þey...


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Derviþe Güneyyeli Kutlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.