Herkes ayný notayý söylediðinde uyum elde edilmiþ olunmuyor. -Doug Floyd |
|
||||||||||
|
Gözlerimde hayat Hislerimde çocukluðum Eskimiþ oyunlarýn ölümü Dirilmiþ susmayan suskunluðum... Çok zamandýr hayat bir alýþagelmiþlik oldu benim için. Alýþýlmýþ zamanlar, alýþýlmýþ mekânlar ve alýþýlmýþ hazanlar. Bu sýkýcýlýktan kurtulup farklý bir yolculuða çýkmam gerektiðini kabul ettirebildim kendime nihayetinde. Çýkacaðým yolculuk uzaklarda deðil de yaþadýðým hayatýn tam içinde olmalýydý ve onu hayatýn içinde hissetmeliydim. Tabiatýn çocukluðunu yaþadýðý þu dönemde gidilecek zamanlarýn en iyisinin çocukluðum olduðunu düþünüyorum. * O kýpýr kýpýr yýllarda en sevdiðim oyundu saklambaç. Tanýdýk tanýmadýk kim varsa toplanýr, tâ gece yarýlarýna kadar saklanýrdýk. Çanak çömlekler patlar, kurtlar topallardý. Ýyi saklanamayýp sobelenenler çok olursa parmak çekilirdi. Arada karakediler de çýkardý tabii. Sonra yeni ebeler ýþýklý direðe yaslanýp yüze kadar sayardý. Önünü, arkasýný, saklanmayaný sobeleyip baþlardý karanlýkta saklanan oyun arkadaþlarýný aramaya. Biz çocuklar oyun oynarken, oyuna katýlamayan büyükler de bize bakar, saklanmamýz gereken yerleri gösterir, çýkmamýz gereken zamaný söylerlerdi. Her oyun mýzýkçýlýk yapan biri yüzünden biter, ertesi akþam hiçbir þey olmamýþ gibi oyuna devam edilirdi. Büyükler yine izlerdi. Oyunlarýmýz geceyle sýnýrlý deðildi. Zaten oyunlarýn çoðu gündüz oynanýrdý. Mesela ip atlardýk. “Yangýn var” diye avazýmýz çýktýðý kadar baðýrarak dönen ipe deðmeden altýndan geçmeye çalýþýrdýk. Sonra yarýþ yapardýk kimin daha fazla ip atlayabileceðine dâir. Asla yorulduðumuz için oyundan çýkmazdýk. Bize göre deðildi kaçmak. Ya ayaðýmýz yere takýlýp düþecektik ya da oracýða yýðýlýverecektik. Baþka türlü kimseyi yenemezdik. Ýp oyunuysa ancak yorgunluktan bitap düþtüðümüzde biterdi. Yorgunluðumuzu atýp dinlendiðimizde yeni oyunlara baþlardýk. Ýstop oynardýk önce. Herkes elindeki toptan sanki dinamit taþýyor gibi kurtulmaya çalýþýrdý. Ya da yakantop oynardýk. Ýki ateþin arasýnda bir zavallý grubu döner dururdu. Güç onlara geçtiðinde ise intikam alýrlardý elbet. Hiç olmazsa üçtaþ, dokuztaþ, seksek, yerdenyüksek, koþturmaca, el yakmaca... Aklýmýza ne gelirse oynardýk. Sonra mý? Sonrasý, annelerimiz eve çaðýrýrdý. Aðlaya aðlaya veda ederdik oyunlarýmýza... * Hatýrlamaya deðer en uzak zamanlara gittim. Yine de pek bir deðiþiklik hissedemedim iç dünyamda. O zamanlar geceleri saklanýrmýþýz, þimdi ise aydýnlýklarda saklanýyoruz insanlardan. Bilinmesini istemediðimiz yönlerimizi saklýyoruz. Birileri arkamýzdan çevirdiði dümenleri saklýyor bizden. Masum insanlara iþlemediði suçlar yüklenip, hak etmediði cezalar veriliyor; çanaklar, çömlekler patlýyor. Bu sefer acemilerden baþka pek kurt topallamýyor. Yine herkes birilerine danýþýyor, hileler hurdalar öðreniyor. Amaçlar için kurayla kurbanlar seçiliyor. Aradaki karakedileri unutmamak lazým. Birileri de olan biteni seyrediyor. Kimisi seyretmekle kalmayýp alkýþ tutuyor, kimisi protesto ediyor. Mýzýkçýnýn ortalýktaki sesiyle her þey bitiyor ve ertesi gün ayný gerçek oyunlar devam ediyor. O zamanlar ipten atlamaya çalýþýrmýþýz, þimdi önümüze çýka(rýla)n engellerle uðraþýyoruz. Kim daha çok engeli geçerse o kadar baþarýlý oluyor. Bu maratondan küçük bir sebeple ayrýlmayý düþünemiyoruz, yorulsak bile. Çünkü kaçmak bize göre deðil. Ya engele takýlýp düþeceðiz ya da bu yolda kaybolup gideceðiz. Bu maratonsa bitiþ çizgisine ilk ulaþanýn belli olmasýyla son buluyor ancak. Bu yorgunluðumuzu üzerimizden attýðýmýzda ise yarým kalan iþlerimizle uðraþýyoruz. Elimizde fazlalýk olan, istenmeyen þeyleri baþkalarýnýn eline tutuþturmaya çalýþýyoruz. Rakiplerimizle yakýcý düellolarýn ardý arkasý kesilmiyor. Oynayan taþlarý yerlerine yerleþtiriyor, toz toprak yollarda tökezliyor, yeni koltuklara yükseliyoruz. Bu arada yere düþenler birilerinin kuyularýný kazýyor. O bunu, bu þunu koþturuyor; yakýnlar korunup eller yakýlýyor... Sonra? Ýþte sonrasý: Ýlahi bir davetle ebedilik yurduna çaðýrýlýyoruz ve her þey bitiyor. Aðlaya aðlaya veda ediyoruz süslü sahnelere. * Düþünüyorum da o zamanki oyunlarýmýz bir minyatürden farksýzmýþ. Fakat biz oyunlarýmýzýn gerçeðe bu kadar yakýn olduðunu fark edemiyormuþuz.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Zehra Betül Býyýk, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |