Tüm bunlar olup biterken, güvenlik güçlerinin titizlikle aradýklarý terörist, Düzce yakýnlarýnda yol kenarý restoranlarýndan birinde birkaç saat dinlenip ihtiyaçlarýný tamamlayarak yola çýkmayý planlýyordu. Kirli çantasýndan çýkardýðý kenarlarý yýrtýlmýþ bir kaðýt parçasýnýn üstüne yazýlmýþ telefon numarasýný okumaya çalýþýyordu. Ürkek bakýþlarla çevresini kontrol etti. O olaylarý yaþamamýþ gibi soðukkanlýlýkla kontörlü telefon yazan yere doðru yürüdü. Alnýna sardýðý o kaba bez parçasýnýn yerini gazlý bezden yapýlmýþ bandaj almýþtý. Ne kadar yýkamaya çalýþmýþsa da boynundaki kýrýþýk ve çukurlarda kurumuþ kan kalýntýlarý kalmýþtý. Aradýðý numaranýn düþmesini beklerken, giysi bulacaðý bir yer olup olmadýðýný kontrol ediyordu. Nihayet telefon düþmüþtü, bir çaldý iki çaldý üç çaldý ve çalmaya devam etti ve sonunda meþgule geçti. Sinirlenerek kabini yumrukladý. Ýnsanlarýn þaþkýn bakýþlarýný hiç umursamamýþtý bile. Tekrar aradý ayný numarayý ama yine cevap yoktu. Çýkmaya hazýrlanýrken, ne zaman geldiklerini görmediði jandarma erleri dikkatini çekti. Teni sarardý aniden. Hýzlý adýmlarla yan yana içeri geçen erlerin ardýndan nefret ve endiþeyle bakarak aðzýnýn içinden bir küfür savurdu sessizce. Ardýný döndüðünde kabaran duygularý törpülendi çünkü iki jandarma eri de yol aðzýnda durmuþ ellerindeki afiþleri yapýþtýracak yer arýyorlardý. Birkaç saniyelik sersemlik evresinin ardýndan toparlanarak tekrar soðukkanlý olmaya çalýþtý. Çantasýný omzuna atarak çýkýþa doðru ilerlerken, çýkýþta baþka erlerin yapýþtýrmakta olduklarý afiþleri gördü. Orda ki resimler kendine aitti.

O sýrada olan oldu. Resimleri incelemekte olan erin dikkatli bakýþlarý Yusuf'a çevrildi, bir resme bir Yusuf'a bakarak hayretle aðzýný açtý ve iþaret parmaðýyla Yusuf’u gösterdi arkadaþlarýna.

Bir anlýk vahþi duygularýn uyarýcýlýðýyla yanýndan geçmekte olan bir bayanýn koluna yapýþarak cebinden çýkardýðý sustalýyý boynuna dayadý. Kadýnýn aniden rengi solmuþ neye uðradýðýný þaþýrmýþ, ne olduðunu anlamadan yalvarmaya baþlamýþtý.

Herhangi bir yerden gelecek kurþun endiþesiyle kendini emniyete alacak bir yer aradý ve buldu. Son model kýrmýzý bir arabanýn yanýnda duran kucaðý çocuklu bir bayanýn iþaret ettiði yerde bir þey arayan orta yaþlý bir adam arabadan çýkarak, çocuða ait olduðu anlaþýlan eþyayý kadýna uzatýrken, hýrsýndan kanlanmýþ gözlerle karþý karþýya kaldý.

-─ Anahtarý ver

Adam hiç tereddüt etmeden cebinden çýkararak uzattý anahtarlarý, elleri titreyerek. Açýk olan araba kapýsýndan rehine aldýðý genç bayaný hýzla içeri iteledi. Zaten ayakta zor duran bayan ani gelen þiddetin etkisiyle dengesini kaybetmiþ, koltuðun üzerine yarý baygýn bir vaziyette yýðýlýp kalmýþtý.

Kirli çantasýndan çýkardýðý G-3 ü jandarma erlerine göstererek

─ En ufak bir harekette bulunursanýz kýzýn beynini daðýtýrým

Restoranýn avlusunda bulunan insanlarýn yarýsý lokantaya saklanmýþ, bir kýsmý da arabalarýnýn ardýnda þoke olmuþ, bazýlarý da olduklarý yerde kalakalmýþ dizlerinde adým atacak gücü kaybetmiþlerdi.

Jandarma erleri bu sürpriz karþýlaþmayý akýllarýna bile getirmemiþlerdi beklide. Her yerde kýrmýzý bültenle aranan böylesine tehlikeli bir teröristin, arkasýnda büyük çetelerin olduðunu düþündükleri için, onunla böylesine sahipsiz bir vaziyette karþýlaþacaklarýný düþünmemiþlerdi elbette.

Yusuf’un sesiyle tekrar kalp atýþlarý hýzlandý, soluk alýþlarý kulakla duyulur hale geldi.

─ Herkes ellerini baþýnýn üstüne koysun !

Alýnan uyarýya anýnda uyuldu. Yusuf devam etti;

─ Restoranda kimse kalmasýn herkes dýþarý çýksýn !

Ýçerde emniyette olduklarýný düþünenler þimdi korkudan titremeye baþlamýþlardý. Baþka çarelerinin olmadýðýný anlayarak elleri baþlarýnýn üzerinde dýþarý doðru yürümeye baþladýlar.