Þu an sadece bizim deðil tüm dünyanýn gözünde Türkiye'nin en büyük sorunu olarak görülen türban;
baðlama biçimleri nedeniyle farklý bir pencereye taþýndý.Önceki hükûmetlerce yüzlerce maddesi deðiþen anayasa sadece bu hükûmetin yaptýðý deðiþikler sebebiyle tartýþýldý.
Ýnsan hak ve özgürlüklerinin yaþanmasýný esas kýlan Türkiye Cumhuriyeti Anayasasý'nda yer alan ve deðiþtirilmeye çalýþýlan 17. ve 42. maddeler söylediklerimize ve inandýklarýmýza ( laiklik ilkeleri , düþünce özgürlüðü gibi.. ) ters düþmektedir .Atatürk'ün bize benimsettiði laiklik ilkesinin temeli þudur; Türk'üm diyen her vatandaþ kamuda olsun , eðitimde olsun daha doðrusu her nerede olursa olsun imkanlardan eþit þartlarda faydalanacaktýr.Ýþte biz bu anayasaya giydirdiðimiz hükümlerle insanlarýn eþit þartlarda yaþamalarý unsurunu gözden kaçýrmýþ oluyoruz.
Þimdi asýl konuya gelelim;
bizim tartýþtýðýmýz daha doðrusu bazý solcu görüþlerin fitilini ateþlediði baþörtü-türban meselesi....
Ýnsanlarýmýz bir kargaþanýn içine düþtü bi kere;
türban nedir? ,baþörtüsü nedir?...
Arkadaþlar bunlarýn hepsi ayný þeydir.Bunu bi açýklýða kavuþturmamýz gerekir. Allah yüce kitabýmýzda saç bitiminden,kulak yumuþaðýndan , çene altýndan baðla diye belirtmiþtir.Yani avret mahalli görünmeyecek þekilde örtünün demiþtir.Örtme þekline karýþmak bize düþmez benim demek istediðim.... Ýnsan eðer bu gerekliiliðe inanýyorsa inanç özgürlüðü adý altýnda istediði gibi saçýný baðlayabilir.Bizim bunu tartýþmak bile abesle iþtigaldir.
Benim görüþüm açýkça anladýðýnýz gibi türban-baþörtü elele hep beraber meclise...
Okurlarýma Saygýlarýmla....