Yedi iklim dört köþeyi dolandým / Meðer dünya her tarafta bir imiþ. -Dadaloðlu |
|
||||||||||
|
Orta halli bir ailenin tek çocuðu olarak doðmuþtu. Babasý bir doktor annesi ise ev hanýmýydý. Tek çocuk olmanýn saðladýðý tüm avantajlarý yaþamýþtý. En iyi okullarda okumuþ, en pahalý kýyafetleri giymiþ ve ilginin en alasýný görmüþtü. Üniversite eðitimini babasýnýn isteðiyle Fransa ‘da tamamlamýþ ve mimar olmuþtu. Daha birkaç gün önce dönmüþtü ülkesine. Uçakta gelirken hayaller kurmuþtu dönüþüne dair. Evindeki bayram havasýný hayal etmiþti. Annesinin gözyaþlarýyla karýþýk mutluluðunu, babasýnýn gururlu bakýþlarýný hayal ederken gözleri dolmuþ ve diðer yolculara fark ettirmeden aðlamýþtý. Babasý söz vermiþti; diplomasýný alýp eve döndüðü gün son model bir araba alacaktý. Acaba ne marka almýþtý arabasýný? Hayallerinin sýnýrý yoktu. Mutluluða dair kurduðu tüm hayaller gerçekleþmiþti þimdiye kadar. Ve uçaktan iner inmez yine kurduðu hayaller gerçek olacaktý. Eve geldiðinde onu karþýlayanlar arasýnda annesi yoktu. Meraklý gözlerle etrafý araþtýrýyor alacaðý cevaptan korktuðu için kimseye soramýyordu. Babasýyla beraber oturma odasýna geçtiler. Babasý yaþlanmýþ gibi görünüyordu ve bu görüntü kötü bir þeylerin yaþandýðýnýn sinyallerini veriyordu. Babasý tedirgin ses tonuyla anlatmaya baþlamýþ acý gerçekleri su yüzüne çýkartýyor, genç delikanlý ise duyduklarý karþýsýnda dehþete kapýlýyordu. Babasý sözünü bitiremeden hýçkýrýklara boðulmuþ, kendi kontrol edemez halde aðlýyordu. Genç delikanlýya cebinden çýkardýðý bir mektubu uzattý titreyen elleriyle. Delikanlý babasýnýn anlattýklarýnýn ezici aðýrlýðýnýn yanýnda birde bu mektubu okumak zorundaydý. Evden koþarak adýmlarla çýktý ve çocukluðundan beri en çok sevdiði yere; vapur iskelesine gitti. Zarfý açmak istemiyor fakat içinde yazýlanlarý merak ediyordu. Üzerinde Caným Oðluma yazan bu zarfý açtýðýnda altüst olmuþ hayatýnýn daha da çýkmaza gireceðini tahmin edebiliyordu. Ve tüm cesaretini toplayarak mektubu açtý; ‘’ Caným Oðlum! Bu satýrlarý okuduðuna göre her þeyi öðrendin. Baban, yani senin bildiðin baban sana ne anlattýysa hepsi doðru. Bana kýzdýn biliyorum hatta benden nefret ediyorsun. Sana mantýklý bir açýklama yapamam ama biliyor musun oðlum, aþkýn mantýðý yoktur. Evet ben kocamý aldatarak en büyük günahý iþledim. Ama tanrý bana bu günahýn karþýlýðý olarak seni; dünyanýn en büyük hediyesini verdi. Bu benim en büyük tesellim. Mutlu bir yuvam vardý fakat bana daha büyük mutluluklar yaþatan gerçek babana karþý koyamadým. Sevdim; sadece sevdim oðlum, kocamdan öncede sevmiþtim, kocamla beraberken de sevdim. Yüreðimde baþka birinin sevgisini taþýyarak evlendim kocamla ve o sevgiyi yüreðimden atamadým. Bir yüreðe iki sevda sýðdýramadým oðlum ve birini tercih etmek zorunda kaldým. Yirmi beþ yýl gecikmelide olsa ben gerçek sevdama gidiyorum. Yaþlanmýþ bedenim topraða uzanacaksa bu onun yani gerçek babanýn kollarýnda olmalý. Sana yanýmýza gel, bizimle yaþa diyemem. Senden tek isteðim benden nefret etme ve sende annen gibi her þeyi göze alarak sev. Seni seviyorum; annen.’’ Elinde annesinin yazdýðý mektupla vapur iskelesinde bir heykel misali donup kalmýþtý delikanlý. Vücuduna komut veremeyecek kadar karýþmýþ belleði sadece mektupta yazýlanlarý hatýrlayabiliyordu. Annesi, hayatta en güvendiði en sevdiði en kutsal varlýktý onun için. Meleklerin neye benzediðini sorsalar annesini tarif etmeye baþlayabilirdi. Fakat þuan elindeki kâðýt parçasýnda yazýlanlar annesinin düþündüðünün tam tersi bir insan olduðunu anlatýyordu. Ne düþüneceðini, neye inanacaðýný bilemiyordu. Annesi bunu yapmýþ olamazdý; babasýný aldatmýþ, yýllarca babasýnýn yanýnda baþka bir erkeðin aþkýyla yatmýþ, babasýyla seviþirken baþka bir erkeði hayal etmiþ olamazdý. Ýþin en kötü tarafý yirmi yaþýnýn tazeliðinde bir piç olduðunu öðrenmesine neden olmuþ olamazdý. Kimdi gerçek babasý, neredeydi, þuana kadar neden ortaya çýkmamýþtý, annesi bu gerçeði saklamayý nasýl baþarmýþtý. Sorular, sorular, sorular. Ýskeleye yanaþan vapurun düdüðüyle kendine gelmiþti. Aklýndaki sorular bir sonuca varmýþtý bir anda. Kabullenemezdi bu gerçeði, annesinin yaptýðýný kabullenemezdi. Vapur yavaþ yavaþ hareket ederken bir anlýk bir çeviklikle atladý. Hava çelik bir ustura gibi soðuktu ve zemherinin en acýmasýz günlerinden bir yaþanýyordu. Buna raðmen delikanlý güverteye çýkarak bir koltuða oturdu. Dalgalý denize bakan gözleri adeta derinliklerde bir çýkar yol arýyordu. Aðýr aðýr ilerleyen vapurdan boðaz bir baþka güzel görünüyordu. Ama bu güzellik delikanlýyý hiç etkilemiyor, aklýndaki kötü düþünceleri daðýtmaya yetmiyordu. Zihninin içinde gerçekten çok kötü düþünceler vardý ve bu düþünceleri uygulamasý an meselesiydi. Yavaþça doðruldu oturduðu koltuktan ve güverte korkuluklarýna doðru aðýr aðýr ilerlemeye baþladý. Annesinin sýcak sinesine kavuþamamýþtý ve denizin soðuk sinesine doðru ilerliyordu. Kararlýydý intihara; az sonra yaþadýðý tüm acýlar bitecekti. Bir günah tohumu olarak yaþamak istemiyordu. Korkuluklara tutundu ve denizin derinliklerine doðru uzun uzun baktý. Güverte kapýsýnýn arkasýndaki dolabýn kapaðýnýn hafifçe aralandýðýný fark etti ve o yöne dikkatle bakmaya baþladý. Bu görüntü onun bir an içinde olsa intihar fikrinden uzaklaþtýrmýþtý. Aðýr adýmlarla dolaba doðru ilerlemeye baþladýðýnda dolabý içinde bir çift gözün korku dolu bakýþlarla kendini izlediðini fark etti. Dolabýn kapaðýný açtýðýnda gördüðü manzara karþýsýnda derin bir ürperti yaþadý. Minicik elleriyle üþümüþ ayaklarýný ovuþturan bir çocuk ürkek gözlerle biletçiyi kolluyordu. Bakýþlarý adeta dolabýn kapýsýný örtmesini ister gibiydi. Üstü baþý yýrtýlmýþ, sefil durumdaki bu çocuk delikanlýyý intihar fikrinden tamamen uzaklaþtýrmýþtý. Kimi kimsesi gidecek bir yeri yoktu anlaþýlan. Yoksa neden bu vapurun güvertesinde saklanacaktý ki. Belki kendi gibi bir günah meyvesiydi. Sokaklara terkedilmiþ bir günah meyvesi. Þefkatle tuttu çocuðun elinden delikanlý ve yavaþça dýþarý çýkardý.korkmamasý gerektiðini, ona yardým edeceðini söyledi. Yavaþça oturdular koltuklardan birine. Güvertede sadece ikisi vardý ve birde soðuk esen bir rüzgâr. Kýrýlmasýndan korktuðu bir çiçeðe dokunur gibi okþadý çocuðun baþýný. Merakla sorular sormaya baþladý ve aldýðý cevaplar karþýsýnda hüzünlenmesi gerekirken gülümsüyordu. Çocuk annesi tarafýndan sokaða terkedilmiþti ve babasýný hiç tanýmamýþtý. Gündüz sokaklarda dolaþýyor, tezgahlardan çaldýðý yiyeceklerle karnýný doyuruyor, akþamlarý ise son vapura binip bir köþede saklanarak soðuktan korunuyordu. Beþ yaþýnýn tazeliðinde sokaklara terkedilmiþ ve sefalete itilmiþ olarak yaþamaya çalýþýyordu. Ýntihar kelimesinin anlamýný bilmese de kendini denize atmayý hiç düþünmüyor sadece günü yaþamaya ve rahata kavuþma hayallerinin gerçekleþeceði aný düþünüyordu. Yaþam kutsiyetinin farkýna varmýþ içi rahatlamýþtý. Kuzguncuk iskelesine yanaþan akþam vapurundan inen iki terkedilmiþ yolcu el ele tutuþarak köþe baþýndaki çörekçiye doðru yol almaya baþladý. Biri aç karnýný diðeri ise aç yüreðini doyuracaktý. Açlýk hisleri belki hiç tükenmeyecekti ama yaþamdan asla kopmayacaklardý. Dýþarýda kar yaðýyordu ve soðuða raðmen yürekleri sýmsýcaktý.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © KURTSEYT, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |