Herhangi bir þeyin hayali kurulmuþ ve Hayali kurulan þeyle karþýlaþtýðýný ZAN edip onunla hemhal (buluþma, birleþme, temas,vuslat!) olunmuþsa, artýk sizin bir adet hayal kýrýklýðýnýz var demektir.
Çünkü Hayalin temelinde yalan vardýr, olmayan þey var kabul edilip temel atýlýr ve onun üzerine deðerler inþa edilir. Yüreðinizde bir kýrýk var oldu artýk. Yüreðin kýrýlmasý için bu kadarcýk bir etki dahi yeterlidir.Acýlar , ýzdýraplar, gamlar, ateþler v.s olmasa dahi bu yeter.Onlar ise çatlaðý, yarýða dönüþtürmüþlerdir.
Þems-i Tebrizi der ki; Küpün içinde ne varsa, dibinden sýzdýrdýðý da odur. Küpün dibindeki çatlaktan sýzan sirke ise, içindekini merak etmeye gerek kalmaz, sirkedir.Ýçindeki bal olaydý, sýzanda bal olurdu.
Yüreðin kapýsýnda öyle bir kilit vardýr ki, onda Sultanýn mührü bulunur.Hiçbir varlýk ve kudret onu dýþarýdan açamaz. Ancak içeriden, yüreðin içinden açýlabilir kapýsý. Yüreðe giren bu yüzden Sultan muamelesi görür daima.Bu yüzden insan Yüreðinden gelen sese daima güvenir.Þeytan dahil hiçbir kudret ve baþka ruh o kapýyý dýþardan açamaz.
Durum böyle ise, nasýl olurda insanlar yürek seslerini dinlemelerine raðmen tercihlerinin sonuçlarý negatif duygular (acý, gam, kin…v.s) olabiliyor?.O tercihleri belirleyen esas kuvvet Yürekten gelen ses deðilmidir, bazýlarý Hissetme bazýlarý ise Duygu demekte.
Þeytan(negatif bilinçli enerji varlýk), yürekteki bu kýrýklardan Ruhun haberi olmadan girer yüreklere.Biz ise hala Yüreðimizin sesini duyuyoruz zan ederiz.
Acýlar iþaret fiþekleridir, insana gittiði yolun yanlýþlýðýný haber eder.Lakin insan patlayan acýnýn meydana getirdiði etkiye yani patlama anýna takýlýrda, o anda meydana gelen kýsmi aydýnlýktan faydalanýp dönüp içine, yüreðinin içine bakmaz. O kýsa aydýnlýk anýnda bakabilse yüreðinin içine, olanlarý apaçýk görecek.Ve elbet kýrýklarý ve yarýklarý da görecek.
Acýnýn büyüklüðü, hem patlamasýný büyütür hem de ýþýðýný fazlalaþtýrýrken aydýnlanma süresini de uzatýr.Bu yüzden bazýlarý yürekteki kýrýklarýn ve yarýklarýn sebebi olan o yanlýþý görürler. Sonra o kýrýðý, yarýðý onarmaya giriþir kiþi.Kimisi dikiþ atar, kimisi yama yapar, kimisi de tampon yapar týkar.Bu çözüm olmaz.En küçük bir sarsýntýda tekrar açýlýr o yarýktaki dikiþler, yamalar düþer, tamponlar dökülür.Artýk dibi delik bir küpe su doldurmaya çalýþmakla geçer ömür.O küp asla suyla dolamaz.
Bunun gibi o yürekte asla doyamaz duyguya, birikemiyor ki daima sýzdýrmakta.Doymayan hiç Tatmin olabilir mi?
Acýlar neticedir.Hatalarýn sonucudur, yanlýþlarýn sonucu.Hataya, tercih edilen yollar götürür.Esas olan o yola girmeye neden olan ,tercihimizi belirleyen hükümdür. Hüküm ise beyinde var olan bilgilerin, donelerin düþünme denen fiil ile yapýlan hesabýn sonucudur.Beyin bilgilerini kullanýr hüküm verir.Hüküm bir tercihe dönüþür.Tercih edilen yolun sonunda mutlaka bir olgu vardýr, o olguya duygu denir.Sevinç, haz, mutluluk, huzur, hayal kýrýklýðý, acý, ýzdýrab hepside duygudur.Ve tercih edilen bir yolun sonundaki neticedirler.
Yürekteki kýrýklarýn, yarýklarýn tek tedavisi vardýr.O ise hatadan dönmektir. Yani sonu acý v.s gibi negatif duygu olan yolun baþýna dönmek.Tercihe sebep olan hükmü görmek ve o hükme sebep olan yanlýþ bilgiyi bulmak ve onu yok etmekle olur.Acýnýn yada negatif duygunun yaþandýðý yerden yolu deðiþtirmek sorunu çözmez.Neticeyi deðiþtiren yanlýþ tercihe sebep olan hükme dönüp, o hükme sebep olan bilgiyi yok etmek ve yeni yola koyulmaktýr. Bu ise hatayý kabul etmek ve her hata kabulü haddi bilmek olduðu için, yüreklerdeki zaman geriye döndürülür hatadan döner gibi ve o kýrýklar ve yarýklar yok olur.
Kiþinin zan ettikleri, emin olduklarýndan çoksa, ona huzur yasaktýr. Emin olduklarý çoksa, o yürekte negatif duygu adýna sadece Hüzün olur, acý vermeyen bir Hüzün. Hüzün ise, aramaktýr(cevapsýz sorudur).Hüzün gitmiþse, aranan (cevap) bulunmuþtur...vesselam.