Londýra macerasýnýn ardýndan geçen beþ yýl boyunca Memduh hiçbir resmi görev almadý. Almadý yerine alamadý dense Memduh için kurulmuþ bir cümlede onur kýrýcý bir yüklem deðiþikliði olmazdý. Bu süre içinde Show haber ve televolede sunuculuk, pop þarkýcýlýðý ve Sabah gazetesinde köþe yazarlýðý gibi iþler yaptý. Bütün bu iþlerde baþarýlý olduðu söylenemezdi.
     Show tvdeki görevinden, haber programýnýn formatýna uygun olduðunu düþünerek televizyona gergedan çýkartýp canlý yayýnda söyleþi yapmaya kalkýnca kovuldu. Her ne kadar rakip kanallar canlý yayýnda bir maymunu konuk edip söyleþtiyseler de, Memduh’un gergedan fantazisi yönetim tarafýndan abartýlý bulun-du. Ayrýca gergedanýn Türkçe bilmemesi de sorun yaratabilirdi. Bu da Memduh’un iþten atýlmasý için yeterli neden olmuþtu.
     Ardýndan baþladýðý Televole programý sunuculuðu görevinde ilk baþlarda oldukça baþarýlýydý. Kimin elin kimin cebinde? Ýbrahim Erkal Ýbrahim Tatlýses için ne dedi? Sibel Can’ýn gözleri gerçekten mavi mi? Petek Dinçöz’ün yeni albümü ne zaman çýkýyor? Gibi çok önemli sorularýn yanýtlarýný aramýþ ve bulmuþtu. Ancak nereden esip te bir gün programda Neþet Ertaþ’tan, Münir Nurettin Sel-çuk’tan, Bora Ayanoðlu’ndan falan söz edince yapýmcýlar hamburgerine pul biber konmuþ amerikan dollyyorroklarý gibi zýpladýlar. Olamazdý, hey, Memduh ne yaptýðýný zannediyordu? Lanet olsun-du. Go home dediler Memduh’a.
     Bir süre iþsiz güçsüz dolandý. Daha fazla dayanamayýp bir pop müzik kaseti çýkardý. Kasetin ardýndan barlarda çalýþmaya baþladý. Her gece, sýkýntýlý Türk halkýný süper bir þekilde eðlendiriyor, dertlerinden arýndýrýyordu. Bir akþam Cem Karaca’dan bir þarký söyleyince bardaki müþteriler birden kusmaya baþladýlar. Bu iðrenç sözler ve müzik onlarý kendine getirmeye yetmiþti. Derhal ayaklandýlar ve sahneye havyar, peçete, gucci marka kýravat, kavle marka ketçap, tommy hilfiger marka çorap fýrlattýlar. Oradan da kovulmuþtu Memduh.
     Son iþi Sabah gazetesinde kendisinden önce bir Fransýz soy-lusunun yaptýðý gibi yediðini, içtiðini, giydiðini ve hatalý sollama yapan arabalarýn plakalarýný yazmaktý. Ayný zamanda spor yorumlarý yapýyor, yönetmenlere film çekme yöntemlerini öðretiyor, man-kenlere podyumda yürüme dersi veriyordu. Her þey yolunda gider-ken yazýlarýna tarih, sanat, edebiyat, insanlýk ve devlet meseleleri-ni konu yapýnca kapýnýn önüne konuverdi.
     Ýþte bu zor durumda kendisine Paris görevi teklif edildi devlet tarafýndan. Vatan düþmanlarý Paris’ten yayýnlanan bir internet sitesinde ermeni soykýrýmý iddialarýný destekleyecek görüntüler yayýnlýyorlardý. Memduh’u bekleyen zor görev bu sitenin sahiplerini bulup yok etmek, siteyi de yerle bir etmekti. Bu amaçla bindi uçaðýna. Kýsa bir uykudan sonra gözünü açtýðýnda uçak alçalýyordu. Tam bu sýrada oldukça uzun bir kule çarptý gözüne. Bir radyo veri-cisine benziyordu ancak çok uzundu. Bu kuleyi bir yerden hatýrla-dýðýna emindi ama nereden?
     Havaalanýnda onu Türk ajanlardan biri karþýladý. Hemen bir taksiye atlayýp otele doðru yol aldýlar. Odasýna çýkmadan önce kendisini otele getiren ajanla vedalaþtý.
     - Teþekkür ederim mösyö. Merak etme en kýsa zamanda görev baþarýyla tamamlanacaktýr. Bunu üstlerine bildirebilirsin. Bon suar!
     - Memduh abi biz senle daha önce Londýra’da falan karþýlaþmýþ mýydýk? Memduh bir an duygulandý. Beþ yýl önce yaptýðý iþlerin unutulmamasý hoþuna gitmiþti.
     - Zannetmem dostum, ben hiç Londýra’da bulunmadým. Bi-riyle karýþtýrýyor olmayasýn? Böylece Memduh kendini gizlemiþti. Adam hemen cevap verdi,
     - Ýyi o zaman, bizim porton dedi ki, bi öðren bakalým Londra’da iþi berbat eden salak sen miymiþsin? Yoksa sadece isim benzerliði mi? Onun için sorduydum.
     Memduh sinirlendi.
     - Sadece isim banzerliði mösyö. Hadi güle güle.
     Ertesi gün dün olanlarý unutup büyük bir çalýþma aþkýyla oturdu bilgisayarýn baþýna. Öncelikle þu siteyi bir de kendisi gör-mek istiyordu. Birkaç saat uðraþtýktan sonra otelin resepsiyonunu aradý ve bir görevli göndermelerini istedi. Az sonra kapý çalýndý. Bilgisayardan kafasýný kaldýrmadan baðýrdý Memduh,
     - Giir! Kapý açýk. Görevli yaklaþýnca sordu,
     - Þu internet denen hadiseye nasýl giriliyordu mösyö?
     - Önce bilgisayarý açmalýsýnýz efendim.
     - Açmamýþ mýyým? Hay Alah, ben de niye bir saattir hiçbir þey olmuyor diyorum kendi kendime. Büyük insanlar hep dalgýndýrlar mösyö. Anþtayn’ý bilirsiniz, arabasýný park ettiði yeri unutur, saatlerce ararmýþ.
     - Anlýyorum efendim.
     - Peki nasýl açýlýyor bu meret?
     - Þu düðmeye basacaksýnýz efendim.
     Üç saat sonra Memduh bilgisayarýn açma kapama düðmesini öðrenmiþ. Bununla da kalmayýp klavyedeki enter tuþunun ne iþe yaradýðýný da anlamýþtý. Altý saat sonra bu iþi kývýramayacaðýný ve yardýma ihtiyacý olduðunu anladý.
     
     Flaþ, þok geliþme...Öykümüze þimdi aldýðýmýz bir haberle ara veriyoruz. Ünlü popçu Serdar Ortaç’ýn yeni aldýðý jipinin sað ön tekerleðine 30 birim, sol ön tekerleðine 33 birim hava doldurup kaza yapmasýna neden olan tamirci kim? Az sonra....
     
     Memduh’un bilgisayar kullanabilen bir otel görevlisinden yardým almasýyla iþi kolaylaþmýþtý. Ýlk olarak sitenin yayýnlandýðý yeri tesbit ettirdi. Site Paris’te bir evden yayýnlanýyordu. Memduh taksiye atladýðý gibi soluðu o evde aldý.
     Kapýyý omzuyla iterek açtý. Ýçerde bilgisayar masasýnýn baþý-na çökmüþ, gözlerini hala monitörden ayýrmayan, uzun saçlý, göz-lüklü bir genç oturuyordu.
     
     Flaþ, þok geliþme.......Öykümüze yine ara veriyoruz. Tendon baðlarý kopan Ümit Davala artýk hangi baðýný kullanmaya karar verdi? Yoksa ayakkabý baðlarýný mý kullanacak? Hepsi az sonra....
     
     Memduh gence seslendi,
     - Hüooop, alooooooo?
     Genç umursamaz tavýrla Memduh’a döndü.
     - Ne var? Sen de kimsin? Kapýyý niye zorladýn? Zaten açýktý.
     - Teslim ol alçak, eller yukarý. Yakaladým seni. Ülkemizin a-leyhinde site yayýnlamak neymiþ, görürsün þimdi.
     Genç oturduðu yerden kalktý. Memduh’a yaklaþtý,
     - Evet, dedi. Yaptým ama niye yaptým bir sor hele?
     - Niye yaptýn?
     Genç eliyle kanepeyi iþaret ederek, Memduh’a,
     - Otur, dedi. Memduh oturunca genç anlatmaya baþladý,
     - Yýllar önce küçük bir çocukken gelmiþtim Paris’e. O zamanlar Paris Ýngiltere’nin Londra’sý. O kadar güzel yani... Paris’e geliþimizin altýncý ayýnda annemi kaybettim. Aradan iki yýl geçti ba-bam öldü. Birkaç yýl sonra da teyzem hepatit C oldu ancak bunun beni çok etkilediðini söyleyip seni kandýrmak istemem.
     Memduh duygulanmaya baþlamýþtý. Ne acýlý bir hayattý bu?
     - Birkaç yýl Türkiye’deki amcamýn gönderdiði parayla idare ettim. Sonra amcam da öldü. Ardýndan dayým para göndermeye baþladý ancak o da kýsa zamanda öldü.
     - Demek bütün akrabalarýný kaybettin?
     Flaþ, þok geliþme...
     - Dur bir dakika yahu! Býrak anlatsýn çocuk...
     Tamam abi ne kýzýyon?
     - Eee? Anlat koçum, kim vefat etmiþti son olarak?
     - Dayým.
     - Sonra?
     - Sonrasý parasýzlýk. Restoranlarda bulaþýkçýlýk yaptým. Oto-park bekçiliði yaptým. Bu arada bilgisayarla ilgili eðitimimi tamamladým. Sonra bir gün iki adam geldi evime, bir site yayýnlayacaksýn, Türkler Ermenileri kýrdý diye yazýlar yazacaksýn dediler.
     - Sen ne dedin?
     - Yazmam dedim.
     - Niye yazdýn?
     - Bir milyon dolar verdiler.
     - Yapma be, nakit mi?
     - Nakit.
     Memduh bir an düþündü bu genci polise teslim etmeliydi ancak ekmek parasý için iþlemiþti bu suçu. Onu affetmeye karar verdi.
     - Peki, dedi, seni anladým. Þimdi bu siteyi kapat ben de yaptýklarýnýn hepsini unutayým. Bir daha olmasýn.
     - Saðol abi, bu iyiliðini hiç unutmayacaðým.
     Memduh genci orada býrakýp yeni maceralara doðru yelken açtý.
     
     Flaþ, þok geliþme... Memduh bilgisayar korsanýný neden affetti? Memduh salak mý? Memduh çok kültürlü ayný zamanda çok kültürsüz nasýl oluyor da oluyor? Memduh kimin adamý? Memduh kaç numara ayakkabý giyiyor? Memduh’un yeni macerasý ne zaman baþlýyor? Paris cafeleri öykünün adýnda var, öyküde niye yok? Saat kaç? Dolar kaç lira? Hepsi az sonra!..
     
     Bitti.