Umutlarým her zaman gerçekleþmiyor, ama yine de her zaman umuyorum. -Ovid
 |
|
 |
|
|
||||||||||
|
Senin için bir iklimi sevmek sýradan ve yapmacýktý. Sen her iklimden yeni bir sen yaratýr, insanlarýn hizmetine sunardýn. Yollarýn senin hakkýnda kime, ne söylediðinin bir önemi yoktu. Sen herhangi bir zamanda, her hangi bir asfalta basýlmasý gerektiði için basardýn! Ayaðýnýn tozuyla geldiðin tüm þehirlerde özveriyle bekleyenlerin olurdu ve sen hepsinin beklentilerini kendinle tamamlardýn. Gözü tok, yüreði enkaz adamlardandýn; Canýn çekmesin cehaleti, bir anlýk gaflet için iffet yakardýn! Çok insan dayanýrdý kapýna vakit geceyi vurduðunda. Onlar için sen durduðun yerde öylece þekillenen koca bir puzz-le'dýn. Herkes kapýyý hangi parçalarýnla açacaðýný merak ederdi en çok. Öyle her olmaza ser býrakacak adamlardan deðildin, gölgeleri farkeder faretmez kapý eþiðinden; tamamlanýrdýn... Kent sinsi bir açlýkla doðardý yüzüne... Ne zaman insanlarýn içine karýþsan, seni onlardan önce davetsiz konuklar karþýlardý.. Sýrlar sýkýlgan ve göçebeydi. Hiç bir sýr bir kentte gölgede on iki saate katlanamaz, gecenin gizemini bertaraf edip, insanlarýn arasýna katýlýrdý. Bir sen görebilirdin onlarý; büyük küçük her sýrrý olduðu yerde yakalayýp, toplardýn. Ýnsanlar senden en çok bu yüzden korkardý. Sen içinde sýr boþluklarý, monoton ihaleler, kýr ikindileri taþýmazdýn... Sana göre en mahrem sýrlar bile insanlarýn arasýna karýþtýðýnda özünü kaybeder, kendi gerçeðine yabancýlaþýrdý.. Bu yüzden senin tüm sýrlarýn temkinli ve aðýrbaþlýydý. Gün doðmaya baþlar baþlamaz onlarý ait olduklarý kafeslere hapseder, diðer insanlarýn geliþi güzel sýrlarýyla gömerdin... Konuþtuðunu gören olmazdý pek. Susmayý erdem bilen adamlardandýn... Senin için cümlelerin taþýdýklarý anlamlar derin yamaçlarý ört-pas etmeye yetmiyorsa, sonlarýna konulan noktalar kadar bile önemi yoktu. En kaçamak bakýþ bile bir çok firariyi yakalatabilirdi sana. Varolan tüm yeteneklerin kanamalý hastalarý tedavi için oluþturulmuþtu ve sen tüm insanlarýn yaralarýný kapalý kapýlar ardýnda sakladýklarýný bilirdin. Yüzde barýnan, gözde parlayan herhangi bir renkten hangi anahtarýn nerde olduðunu keþfeder, o kapýya yaklaþýrdýn... Kini, nefreti ya da sevgiyi betimleyebilmek için dile ihtiyacýn yoktu senin; en küçük hareketinle tarifler yaratýrdýn... Sana göre deðildi boynu bükük gitmeler... Bir gittin mi, kapýlar çarpar, depremler olur, tüm þehir yýkýlýrdý! Nefes alan her bir canlý gittiðini ve bir daha asla dönmeyeceðini anlardý. Kimsenin bilmediði adreslerin, aramazsan çalmayan telefonlarýn vardý. Her þehir seni tanýr, sana göre programlanýrdý.. Ýmbat ve karayeli sana göre ayarlardý denizler, yollar geçtiðin yerlerden geçmek için birbiriyle yarýþýrdý. Ve her gidiþinde senden kilometrelerce uzakta dizleri üstünde bir kadýn aðlardý. Her þehirde aðlayanlarýn, yas tutanlarýn, umanlarýn vardý mutlaka ama O, sen hangi þehirden gidersen git, baþka bir yolculuða hazýrlandýðýný, kanayan yanlarýný, iç gýcýklayan yalnýzlýðýný tanýr, en çok sana acýrdý... Yollarda bulurdun kendini her yerden fazla. Öylece durup enkazýn içinde az sonra baþlayacaðýný bildiðin çýðlýklarý beklerdin. Ýnsandýn nihayetinde; her gidiþin mutlak bir bedeli vardý ve sen bu bedeli her seferinde eksiksiz öderdin! En çok böyle zamanlarda korkardýn kendinden! Avuç içleri derin adamlardandýn; ne zaman bir yerlerinde bir kanama baþlayacak olsa, kimseden aman dilenmez, yaraný kendin keserdin... Acýya ayrýlacak tek bir an bile yoktu senin için. Ardýnda býraktýðýn bu kente bir kez daha bakmadan, çekip gitmeliydin... Bakire yüreðinde bir kadýn, bu gidiþleri bilirdi hep... Ne zaman yeni bir kýyýma baþlasa avuçlarýn, kadýn duyardý sýzýný. Üþüyen yanlarýný sarar, kendinden bir þeyler eklerdi sana. Herkes seni eksiksiz hatýrlarken sen, uzaklarda kimliksiz bir kadýnýn varlýðýyla tamamlanýrdýn. Her þehirde gömülü býraktýðýn sýrlarýndan biriydi bu da; hemen önündeki hendeðe bir çukur daha kazar, eksilen yerlerini buraya gömer, kadýndan aldýðýn parçalarla eksiksiz uzaklaþýrdýn.. Kadýn senden kilometrelerce uzakta, herhangi bir þehirden bakardý yine; kambur gölgene...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Anasayfa
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Beste Sultan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |