..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ben bir kuþum; uçtum yuvadan... Artýk ben nerede, eve dönme isteði nerede?.. -Leyla ve Mecnun, Fuzuli
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Çocuk > Yeþim Þahinkaya




2 Ekim 2006
Huysuz Dede ve Yaramaz Kýz  
Yeþim Þahinkaya
Güneþin batmasýna yakýn, esen lodosla birlikte þýmaran dalgalar sahile vurmadan þahlanýyor, sonra sinsice sahile uzanýyor, küçük kýzýn ayaklarýnda köpük köpük olup duruluyordu. Küçük kýz her dalga geliþinde nefesini tutup sabýrsýzca o coþkun dalgalarýn ayaklarýnda diz çöküþünü çýðlýklar atarak karþýlýyordu. Ýleride, banklardan birine iyice kurulmuþ dedesi, torunun her çýðlýk atýþýnda okuduðu gazetenin üstünden tek kaþýný kaldýrarak kontrol ediyor, sonra tekrar gazetenin satýrlarýna dalýyordu. Zaman zaman okuduðu satýra sinirlenip elinin tersiyle sayfaya vurup aðzýnda bir þeyler mýrýldanýyordu. Her defasýnda da kasketini çýkarýp terleyen kafasýný mendille siliyordu. Ara sýra baþýný kaldýrýp tepesinde uçan martýlara bakýp “Hele bir edin de kafama, bak ben size ne yapýyorum,” deyip etrafýna göz gezdiriyordu. Bir yabancý geldiði zaman iyice bir süzüyor, tek tek inceliyor, sakýncalý bir durum olmadýðýný görünce de gazetesinin satýrlarýna geri dönüyordu.


:CDJC:
Güneþin batmasýna yakýn, esen lodosla birlikte þýmaran dalgalar sahile vurmadan þahlanýyor, sonra sinsice sahile uzanýyor, küçük kýzýn ayaklarýnda köpük köpük olup duruluyordu. Küçük kýz her dalga geliþinde nefesini tutup sabýrsýzca o coþkun dalgalarýn ayaklarýnda diz çöküþünü çýðlýklar atarak karþýlýyordu. Ýleride, banklardan birine iyice kurulmuþ dedesi, torunun her çýðlýk atýþýnda okuduðu gazetenin üstünden tek kaþýný kaldýrarak kontrol ediyor, sonra tekrar gazetenin satýrlarýna dalýyordu. Zaman zaman okuduðu satýra sinirlenip elinin tersiyle sayfaya vurup aðzýnda bir þeyler mýrýldanýyordu. Her defasýnda da kasketini çýkarýp terleyen kafasýný mendille siliyordu. Ara sýra baþýný kaldýrýp tepesinde uçan martýlara bakýp “Hele bir edin de kafama, bak ben size ne yapýyorum,” deyip etrafýna göz gezdiriyordu. Bir yabancý geldiði zaman iyice bir süzüyor, tek tek inceliyor, sakýncalý bir durum olmadýðýný görünce de gazetesinin satýrlarýna geri dönüyordu.
     Tam bir makaleye iyice dalmýþken torunun çýðlýk atarak yanýna gelmesiyle birden irkildi. Telaþla, “Ne oldu kýzým? Ayaðýna bir þey mi oldu?” Kýz heyecanlý bir þekilde elindeki kabuðu dedesine göstererek “Bak dede ne buldum.” Dede, kýzýn elindeki kabuða bakmadan derin bir nefes aldý ve kaþlarýný çatarak “Allah Allah! Ýyi de kýzým niye çýðlýk atýp yüreðimi aðzýma getirdin?” dedi ve kýzýn elindeki kabuða bakýp “Altý üstü basit bir kabuk iþte.” diyerek gazetesinin sayfasýný çevirdi ve sessizce “Ucuz atlattýk. Bir þey olsa annesinin dilinden kurtulamazdým valla!” Kýz dedesinin ilgisizliðine sinirlenip kabuðu gazetenin önüne tuttu “Dede baksana , ne kadar deðiþik bir þey?” Dede hiç kabuða bakmadan “Evet, çok deðiþikmiþ” dedi, gözlüklerini indirip okuduðu satýrý iþaret parmaðýyla izlemeye devam etti. Küçük kýz elindeki kabuða bakýp hafifçe gülümsedi. Sonra suratýný asýp, dedesine yan gözle bakarak kabuðu bankýn üzerindeki minik çantasýna koydu. Sonra ayaklarýndaki kumu temizlemeye baþladý. Tam ayakkabýsýnýn içine koyduðu çoraplarý alýrken çýðlýk atarak “dede” diye baðýrdý. Dede gazeteden kafasýný kaldýrýp heyecanla “Yine ne oldu kýzým?” deyip alnýndaki teri sildi. Küçük kýz “Dede baksana kedi yavrusu,” deyip kedinin yanýna koþtu. Dede gazetenin üstünden “Kýzým rahat býraksana o kediyi, daha yavru, öyle senin gibi canavarlarýn sevilmesine gelmez,” dedi. Küçük kýz dedesinin dediklerine aldýrmadan kediyi sevmeye baþlayýnca dede “Ýyi sev bakalým, seni týrmalayýnca yanýma gelip de caným acýyor deme ama!” diyerek küçük kýza arkasýný döndü ve gazetesini okumaya devam etti. Kedinin acý miyavlamasýný duyunca hemen kýza dönüp “Kýzým ne yaptýn kediye?” Kýzdan hiçbir ses çýkmayýnca iþaret parmaðýný sallayarak “Kuyruðunu çektin deðil mi? O senin evdeki oyuncaklara benzemez. Kuyruðunu çekince caný acýr. Ben senin o iki kuyruðundan çeksem canýn acýmaz mý?” diyerek kýza sert bir þekilde baktý. Küçük kýz yine aldýrmadan bu sefer kedinin kulaðýný çekmeye baþlayýnca dede yukarý doðru kafasýný kaldýrýp “Ya sabýr, ya sabýr!” dedi ve kýza dönüp “Güzel torunum, sen o kediyi baðýrtmaya devam edersen annesi gelir. Ve annesi yavrusunu öyle baðýrtýyorsun diye üzerine atlayýp, yüzünü týrmalar. Hem bence bunun annesi iri cüsseli bir kedi. Yani sana saldýrýrsa ben bile seni týrmalamasýna engel olamam. Ona göre!” deyip attýðý yemin yenmesini bekledi. Küçük kýz kediyi býrakýp hýþýmla dedesinin yanýna koþtu. “Yalan söylüyorsun,” dedi sinirli bir þekilde. Dede kýza hiç bakmadan “Yalan söylediðime inanýyorsan git sevmeye devam et. Valla kedi týrmaladýðý zamanda çok acýr. Hele bu kýzgýn bir kedinin saldýrýsý ise...bilemiyorum artýk. Ama boþ ver sen beni dinleme, ben yalan söylüyorum ya!” diyerek yan gözle kýza baktý. Kýz korkmuþ bir þekilde kediye doðru baktý. Sonra ellerini üzerine silip dedesinin yanýna oturdu. Korkulu gözlerle dedesine bakýp “Þimdi de gelir mi?” Dede, küçük kýza dönmeden hafifçe gülümsedi. Sonra kaþlarýný çatýp “Bilemiyorum, þu anda kedinin canýný acýtmadýn. O yüzden gelmeyebilir. Ama bir daha canýný acýtýrsan kesin gelir. Ona göre” diyerek kýza arkasýna dönüp bir oh çekti “Bunlara laf anlatmasý da ne zor oluyor ya! Ama sonunda baþardýk” deyip tekrar kaldýðý yerden gazeteyi okumaya baþladý. Küçük kýz korkulu gözlerle etrafýna bakýnarak ayakkabýlarýný aldý ve içindeki çorabýnýn tekini alarak giymeye çalýþtý. Korkusunu belli etmemek için de bir þarký mýrýldanmaya baþladý. Dede, küçük kýzýn mýrýldandýðýný duyunca içinden “Ýyiye iþaret, bizim hýrçýn deniz duruluyor yavaþça” dedi. Ama bu durgunluðu bozan alçak sesle söylenen “dede” lafýný duyunca derin bir nefes alýp “Bu sefer ne oldu kýzým?” dedi kafasýný gazeteden kaldýrmadan. Sonra sýcaktan iyice ýsýnmýþ suyu içmeye baþladý. Küçük kýz aðlamaklý sesiyle “Annem ölecek mi?” dediði an dede olduðu gibi aðzýndaki suyu püskürttü. Aðzýný mendille silip þaþkýn bir þekilde “Bu ne biçim soru böyle kýzým? Bunu da nereden çýkardýn?” Kýz dedesine hiç bakmadan “ Hastanedeyken, doktorla babamýn konuþmalarýný duydum. Annem eðer kardeþimi doðurursa...” daha fazla konuþamadan aðlamaya baþladý. Dede iyice þaþkýn bir þekilde gazetesini yana attý ve aðlayan torunun gözlerini silmeye baþladý. “Niye aðlýyorsun ki kýzým, ben hiçbir þey anlamadým. Annen niye ölsün ki?” Kýz dolu dolu gözlerle dedesine bakýp “O zaman doktor amca niye öyle dedi?” Dede iyice çileden çýkmýþ bir þekilde “Ýyi de, ne dedi ki?” Kýz dedesinin elinden mendili çekip gözlerini silmeye baþladý. Dikkatlice bakan dedesine dönerek “Annem kardeþimi normal doðumla yapamazmýþ,” sonra derin bir nefes alýp iyice sesini yükselterek “Annemin karnýný keseceklermiþ!” Dede, kýzýn sözleri karþýsýnda ilk olarak tepki vermedi. Daha sonra gülümsedi, daha sonra da kahkahayla gülmeye baþladý. Küçük kýz dedesinin gülmesine sinirlenerek “Duymadýn mý beni, annemin karnýný keseceklermiþ. Ya annem ölürse!” Dede bir an durarak “O babasýnýn kýzý. ona hiçbir þey olmaz” deyip tekrar gülmeye baþladý. “Karnýný kesecekler ha! Ýlahi kýz, çok güldüm yahu! Zamane çocuklarý deyip dururuz, bunlar hiçbir þey bilmiyorlarmýþ valla!” diyerek cebinden baþka bir mendil çýkardý. Kasketini çýkartýp alnýný ve kafasýný sildi. Beyaz saçlarýný yana yatýrýp tekrar kasketini kafasýna geçirdi. Sonra torununa dönerek “Güzel kýzým, annene hiçbir þey olmayacak. Annen, kardeþini normal yolla deðil de baþka bir yöntemle dünyaya getirecek. Ama ne annene ne de kardeþine bir þey olacak. Bu þekilde bir sürü anne çocuk doðuruyor.” Gazetesini aldý ve düzeltmeye çalýþýrken “Hatta þimdi annen...” devam edecekken cep telefonu çaldý. Heyecanlý bir þekilde elleriyle ceplerini yokladý. “Hay Allah! Nereye koydum ben bu þeyi?” diyerek ayaða kalktý. Tekrar ceplerini yoklayarak “Arka cebimde yok, ön ceplerimde de yok, peki nereden geliyor bu telefonun sesi?” Küçük kýz telefonu çantasýndan çýkarak dedesine uzattý. Dede þaþkýn bir þekilde “Ben sana mý vermiþtim?” Küçük kýz kafasýný evet anlamýnda sallayýnca içinden söylendi “iyice yaþlandýk valla.” Sonra kýzýn elinden telefonu heyecanla alarak “Pek de ýsrarlý çalýyor,” diyerek gözlüklerini aþaðýya indirip açma düðmesini bulmaya çalýþtý. Gözlüklerinin üzerinden kendisine þaþkýn bakan torununa baktý ve telefonu açýp onun yanýndan uzaklaþtý. “Evet oðlum... Çok mu çaldýrdýn... Hadi ya... Ancak duydum,” dedi uzaktan ona bakan torununa göz kýrpýp elini sallayarak. Sonra arkasýný torununa dönerek “Hadi gözünüz aydýn... Kýzým nasýl? Bebek nasýl? Oh oh iyi... Bizimkisi mi? Ýyi olmasýna iyi de biraz korkmuþ... Ne bileyim çocuk aklý iþte, pire dersin deve anlar... Birazdan yanýnýza geliriz... fazla yazmasýn ,hadi görüþürüz oðlum” Dede telefonu kapatmaya uðraþýrken söylenmeye baþladý “Bir iþ yapmýþlar, bari kolay kapanýný yapsalardý ya! Kapanmýyor telefon valla, bozduk herhalde.” Küçük kýzýn yanýna giderek “Kýzým þu þeyi kapat bakayým.” Kýz telefonu eline alýp bir tuþa basýp kapatýnca dedenin yüzü asýldý. “Onu bende yapardým da gözlükler iyi göstermiyor. Zaten bugünlük lazýmdý bana, yoksa ne yapayým ben bunu? Ne iþime yarar?”Kasketini çýkartýp kafasýný kaþýdý “Ben sana bir þey söyleyecektim?” Küçük kýz kafasý karýþýk, þaþkýn bir þekilde dedesine baktý merakla. Dede baþýný öne eðdi. Sonra diyeceðini hatýrlayýp kýzýn yanýna oturdu. Gülümseyerek “Müjdemi isterim kýzým.” Kýz þaþkýnlýkla “Müjdemi isterim ne demek?” dedi elindeki mendille oynayarak. Dede “Müjdemi istemek, sana güzel bir haberim var, bu haber karþýlýðýnda deðerli bir þeyini isterim demek. Bu para olur, altýn olur..” Kýz heyecanla elini çantasýna sokup sahilde bulduðu kabuðu dedesine uzattý. Dede kafasýný yana eðerek “Ben bunu kastetmemiþtim ama neyse...” deyip kýzýn elinden kabuðu aldý. Elinde evirdi, çevirdi sonra torununa dönerek “Gerçekten de deðiþik bir þeymiþ, nereden buldun bunu?” Kýz birden heyecanlanýp banktan kalktý, dedesinin gitme demesine aldýrmadan tek ayaðý çoraplý merdivenlerden iki basamak inip iþaret parmaðýyla sahili gösterdi, “þurada ki kayanýn arkasýnda buldum dede.” Sonra tekrar basamaklardan çýkýp dedesinin yanýna koþtu. Dedesinin elinden kabuðu aldý “Bunu babamýn aldýðý boyalarla boyayacaðým. Þurasýný kýrmýzý, þurasýný sarý, þurasýný da...” lafýný bitirmeden dede küçük kýzýn elinden kabuðu aldý ve kýzýn yüzüne bakmadan “Yavaþ ol bakalým, bu artýk benim,” dedi ve yan gözle de kýzýn tepkisine baktý. Kýz birden dedesinin üzerine atlayarak “Hayýr o benim, ver onu bana!” Dede kýzý kucaðýna aldýðý gibi gýdýklamaya baþladý. “Seni haylaz seni, þimdi nasýl kýymete bindi deðil mi?” Küçük kýz gülmekten bunalmýþ “Tamam dede, ne olursun gýdýklama artýk.” Dede “Söz ver bakalým, bir daha öyle sözünden dönmek, al senin olsun sonra da o benim demek yok. Hem sen onu bana niye vermiþtin?” Küçük kýz dedesinin elinden kurtulup ellerini beline koyarak “Bana güzel bir þey söyleyecektin.” Dede, hafiften gülümseyerek “Hiçte unutmuyorsun bakýyorum da, ama söyleyeceðim güzel haber için bu kabuk yeterli deðil.” Küçük kýza sol yanaðýný dönüp “Þu yanaktan bir öp bakalým dedeni, ama yalancýktan deðil, þöyle kuvvetlice...” Kýz kollarýný dedesinin boynuna dolayarak kuvvetlice dedesini öptü. Dede “Kýz dur, vur dedik öldürdün, boðacaksýn beni!” deyip derin bir nefes aldý. Sinsice gülümseyen küçük kýzla burun buruna gelip “Hadi þu yanaðýmý da öp de küsmesin,” der demez küçük kýz yine kollarýný dedesinin boynuna götürecekken “Yok orasý narin, azýcýk öp” dedi. Küçük kýz dedesini öptükten sonra “Hadi dede, yetmez mi bu kadar?” Dede kýza bakmadan “Aslýnda yetmez ama,” sonra kýza dönüp “Hadi sen yabancý deðilsin. Þimdi kucaktan inde þuraya otur bakalým.” Küçük kýz hemen banka oturup dikkatlice dedesine baktý. Dede derin bir nefes alýp “Güzel kýzým, az önce ne konuþuyorduk seninle. Hani annenin doðum yapma iþini...” der demez kýz hemen suratýný asýp aðlayacak gibi oldu. Dede kýzý öyle görünce mendilini ensesine götürüp hafiften “Ya nasýl söylenir böyle þeyler bilmem ki!” tekrar derin bir nefes alýp “Yani þöyle kýzým, þimdi annen hastanede ama iyi, yani..” devamýný getiremeden torunu aðlamaya baþladý. Dedenin eli ayaðýna dolaþtý. Küçük kýzýn gözlerini silerken “Aðlama kýzým ya! Annen hastanede ama kardeþinin doðumunu yaptýðý için,” dedi. Sonra bir oh çekerek “Ne kadar zor iþmiþ? Hep de zor iþler beni bulur zaten.” Dedesinin dediklerinden sonra kýz aðlamayý kesti, bir süre tepkisiz kaldý. Dikkatlice bakan dedesine dönerek “annem iyi deðil mi?” dedi. Dede torunun normale döndüðüne sevinerek “Hem annen, hem bebek çok iyiymiþ. Anneannen, baban, teyzen , hepsi hastanede. Birazdan biz de oraya gideceðiz. Anneni de bebeði de görebilirsin.” Kýz ayaða kalkýp “Kardeþimi de görmeme izin veriler mi?” dedi . Dede iþaret parmaðýný kýza sallayarak “Sen ne numaracý kýzsýn öyle , önceki gün ne diyordun,” kýzýn taklidini yaparak “Ben kardeþ istemiyorum. Hem ne gerek var bir çocuða daha. Ben varým ya!” kýz baþýný öne eðerek “ama dede...” dede kýzýn sözünü keserek “Tamam, annene bir þey olur diye korktun, ama korkulacak bir þey var mýymýþ?” devam ederek “Hem ne kadar güzel, sana arkadaþ geldi. Þimdi ne kadar küçük, ne kadar tatlýdýr. Senin o hiç yanýndan ayýrmadýðýn bebeðin kadar vardýr herhalde. Düþünsene küçük haylaz ,büyüdükçe ona her þeyi sen öðreteceksin, onu sen koruyacaksýn, onunla oyunlar oynayacaksýn.” Kýz hiddetle “babamýn aldýðý yeni boyalarý vermem ama.” Dede gülerek “Tamam tamam verme. Hadi bakalým giy þu çorabýnýn tekini de geç kalmayalým. Hava iyice de karardý.” Kýz ayakkabýlarýný giyerken de dede gazetesini düzeltti ve su þiþesini alarak ayaða kalktý. Kýza dönerek “Hazýr mýyýz küçük haylaz?” Küçük kýz gülerek kafasýný evet anlamýnda sallayýnca, dede kýzýn elinden tuttu ve yavaþça ilerlemeye baþladýlar. Dede birden omuzun da bir þey hissetti ve durdu. Kýzýn elini býrakýp ceketini yana çekiþtirerek “Hay Allah! Bir bu eksikti” dedi, sinirli bir þekilde kafasýný gökyüzüne kaldýrarak “Bunu yapan martýyý bir elime geçirirsem, tüylerini yolmaz mýyým? Ben baþýma geleceði biliyorum zaten” Küçük kýzýn güldüðünü görünce de “Gülme kýz, gülecek ne var bunda?” dedi ve mendiliyle ceketini silmeye baþladý. Sessizce söylendi, “Þuna bak ya, çocuklara maskara olduk valla!” Dede ceketini sildikten sonra “Hadi kýz , düþ önüme,” dedi sinirli bir þekilde. Kýz koþmaya baþlayýnca da arkasýndan baðýrmaya baþladý, “Dur haylaz koþma, beni bekle... Hiç dinliyor mu beni, baþçavuþun eþeði þey yapýyor sanki... Bak nereye gidiyor... Dikkat et köpek var orada... Kýz elleme o pis köpeði....



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ablam


Yeþim Þahinkaya kimdir?

Sandýklara kaldýrýlmýþ naftalinli iþlemeler vardýr; geçmiþin kokusu ile yaþar, eskidikçe daha da güzelleþir. Her sandýk açýldýðýnda daha da kýymetlenir. Ben de size yaþam sandýðýmýn kapýsýný açýyorum. . .

Etkilendiði Yazarlar:
Sait Faik Abasýyanýk, Aziz Nesin, Dostayevski,Çehov...


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Yeþim Þahinkaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.