Yalnýzlýk güzel birþey, ama birilerinin yanýnýza gelip yalnýzlýðýn güzel birþey olduðunu söylemesi gerekir. -Balzac |
|
||||||||||
|
Yaðmurun acý veren taneleri kürek çeken tayfalarýn ýslak terine karýþýrken öfke dolu Fenikeli kaptan yolunu kaybetmenin çaresizliðindeydi. Rüzgâr öç alýr gibi çökmüþtü üstlerine, yelkenleri var gücüyle dolduruyor, ardýndan aniden dolanýp karþý yönden ýslýklarla esiyordu. Helios arabasýný gün boyu sürüp Herakles sütunlarýnýn ardýna varalý epey olmuþtu. Kapkaraydý gece, sakalýndan yaþ damlayan kaptan ona yolunu gösterecek bir yýldýz arýyordu, ümitsizce. Dönüp ardýna baktý, güvertenin ardýnda direðe tutunup hýzlý yele direnen kýsa boylu adama ne diyeceðini bilemiyordu. Kýsa yolculuðuna isteksizce baþladý. “Kaybolduk, sanýrým!” “Þimdi hayýflanmanýn sýrasý deðil, kaptan. Fýrtýna birazdan dinecek. Gökyüzünü iyi oku. Büyük kepçeyi deðil küçük olanýný izle.” Kaptan baþýný kaldýrýp delinen bir fýçýya benzeyen göðe sol gözünü kapatarak baktý. Kalýn parmaklarýný dolayýp kývýrcýk saçlarýna avucuyla baþýný sýktý. Diþleri birbirine vuruyordu, yine de sakin olmaya çalýþtý. “Fýrtýna dinecek mi? Bütün yýl sürecek gibi.” Kýsa boylu adam, tutunduðu direði býrakýp hafifçe olduðu yerde sendeledi. Kaptanýn büyük omuzunu kavramaya çalýþarak onu kendine doðru çekti ve bir bulutu delip kendine yer açmaya çalýþan ayý iþaret etti. Gökyüzünde açýlan delik giderek büyüdü büyüdü, önlerinde ýþýktan bir yol oluþtu. Kaptan þaþkýnlýktan aralanan aðzýna dolan yaðmur tanelerini can havliyle eðilip kusarken, kýsa boylu adam onun sýrtýna okkalý bir tokat kondurdu. “Her zaman bir ümit vardýr, kaptan! Her zaman!” ### Pencerenin buðusunda silikleþen suretini inceledi, Lyco. Yüzünün kýrýþýklýðýnda geçmiþini aradý, yurdunu o görkemli limanlarla süslü Milet’i hatýrlamaya çalýþtý. Aðýr aðýr geri çekildi, sedirlerin üzerinde sessizce oturan öðrencilerine döndü. “Bana Milet’i soruyorsunuz. Ruhunuzun rahatça dolaþtýðý sokaklarý hayal edin. Söylediðiniz sözlerin duvarlara çarpmadan haþmetle yükseldiðini…” “Burada her sözümüz kapýlarýn ardýna sýkýþmýþken mi?” Fýsýltýyý iþittiði yöne çevirdi bakýþlarýný, bilge. Baþtan aþaðý siyaha bürünmüþ genç bir öðrenci, aklar içindeki diðerine eðilmiþ zehrini boþaltýyordu. Umursamadan kesik adýmlarla gezinmeye devam etti. “Dünyanýn her yanýndan insanlarý görebildiðiniz, çarþýlarý meyvelerle dolu, insanlarýn hep güldüðü kenti getirin gözünüzün önüne…” Beyaz urbasýyla ýþýldayan uzun saçlý gencin önünde duraksadý, tatlý tatlý gülümsedi. “ Eðip büktüðün sayýlarý kuzularý saymak için mi kullanmak istersin Meno? Yoksa o geniþ caddelerde cebindeki altýnlarý saymak için mi?” Aðýrbaþlý Meno yüzünü yere indirince, yanýndaki arkadaþý ona güç vermek için iri elini uzattý, Meno’nun narin parmaklarýný sýmsýký kavradý. Lyco beyazlý genç adamýn çenesini tutup utangaç bakan gözleri delercesine izledi. “Kötü fikirlerden uzak durmalýsýn ama önce!” Kararlý bilge yeni yeni tüylenen yanaðý býrakýp adýmlarýnýn arasýný uzattý, odanýn içinde çabucak tur atýp iþaret parmaðýný diðer öðrencilerine uzattý. “Hepinizin bakýþlarýnda Milet’in hayalini görebiliyorum. Sokaklarýnda yürümek, havasýndan nefes alabilmek, büyük evlerinde uyumak istiyorsunuz. Þunu bilin: Orada yaþayanlar tekrar tekrar doyacak, yaþadýklarý ne varsa sürekli anlatýlacak!” Kara giysili, hýnç dolu gencin önünde durup nefesini tuttu Lyco. Ardýndan bir þimþek misali boynuna uzandý. Sivri çenesini kaldýrýp gergin yüzüne dik dik baktý. “Siz soluk yeni yetmeler! Sadece kendinizi bilin! Boþ hayallere kapýlmayýn! Kendi þehrinizi korumaya bile gücünüz yokken!” Yumruklarýný sýktý siyahlý delikanlý, içinde kopan fýrtýnaya karþý hareketsiz kalakaldý. Kaný çekilmiþ, çehresi toz renkli kayaya kesmiþti. Þaþkýn Meno, arkadaþýnýn aklýndan geçeni sezip yumruðunu küçücük ayasýyla usulca örttü. “Çýkýp bir kadýn gibi aðlamak istiyorsan durma Demon” Kara bir yel esti birden odanýn içinde, ayaklanýn tahta kapýya ulaþtý, ardýndan bembeyaz beyazý sürükleyip. Demon gözünden düþen hýrs dolu yaþlarý aceleyle toplamaya uðraþýrken, Meno dostunu yakalamaya uðraþýyordu. Ýki delikanlý çamurun içinde bata çýka ilerledi. Bir ýhlamur aðacýnýn altýnda buluþup uzun uzun nefeslendiler. Gök gürültüsü kulaklarýný saðýr ederken, tepenin üzerinde parlayan þimþek gözlerini kamaþtýrdý. Karþýlarýnda kaynayan kuyuyu seyretmeye koyuldular, suskunluðun yatýþtýrýcý ilacýna sarýlýp beklediler. “Öfken yersiz, kardeþim” “Her aðzýný açtýðýnda ondan nefret ediyorum. Bize bakýþýndan, aþaðýlayan sözlerinden… Öfkem az bile! Çekip gidecekleri günü bekliyorum, düðünümü bekler gibi.” “Bence gitmeyecekler. Barýþ içinde yaþamayý öðrenmeliyiz. Bunun için ders alýyoruz.” Demon’un gözlerinde bir þimþek belirdi, Meno’nun sözlerinin ardýndan, uzun süre yok olmadý, çakmak çakmaktý kara ebrularý. Çömeldiði yerden kalktý, dostunun gül yanaðýna sert fiskesini savurdu. Daha elinin izi geçmemiþken piþman olmuþtu, Meno’yu tutup kendine çekti, geniþ baðrýna bastý. “Bir gün Meno, bir gün burada özgürce birbirimize sarýlacaðýz. Sinope’de bir tek Miletli kalmayacak!”
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bülent Efe, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |