..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Sevmek bir baþkasýnýn yaþamýný yaþamaktýr. -Balzac
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Þiir > Baþkaldýrý > cankor sönmez (CEMÝL CEVÝZ)




13 Aðustos 2001
sakýncalý(!) dizeler  
cankor sönmez (CEMÝL CEVÝZ)

:DAAA:
(KARANTÝNALIK ÞÝÝRLER)

CEMÝL CEVÝZ
1990-2000

SAHNEDE NAZIM

Demir rengindedir tahta ranzalar
Güneþsiz/yalnýz ve loþ
Ve demir rengindedir tahta parmaklýk...
Tavan arasýndadýr zaman
Daraldýkça daralan
Ve tüm acýlarýn dolduðu
Bir göðüs kafesi
Bir sahnedir mekan...

Süleymaniyeli Þoför Ahmet’tir
Afyona silah yetiþtirir.
Kaðnýlar geçer ay ýþýðýnda
Ay ýþýðýnda kadýnlar
Ayaklarý yara
Sýrtlarýnda bebeler ve
Çoðu süttedir bebelerin
Ve zaferi emeceklerdir...

Arhavili Ýsmaildir kimi
Karadeniz de dalgalar
Su bir iner bir çýkar.
Derdi Ýsmilin,Makinalýsýný korumktýr
Nemden hainden!..

Kuvai Milliyecelerin postallarý kocaman
Kocatepede Mustafa Kemaldir her biri
“...ince uzunbacaklarý üstünde yaylanarak
ve karanlýkta akan bir yýldýz gibi kayarak
Kocatepeden Afyon Ovasýna atlayacaktýr...

Demir rengindedir tahta ranzalar
Demir renginde tahta parmaklýk
Aydýn Karaburunda
Þeyh Bedrettinin
Mülhit yoldaþýdýr zaman
Daraldýkça daralan
Ve tüm umutlarýn dolduðu
Baþtan ayaða hasret
Uçtan uca memlekettir mekan...

Bir yürek vurur sahnede
Yürekte yürektir hani
Nazýmýn Yüreðidir
Genco Erkalin göksünde
Çýrpýnýp duran
Yadýrgamadan...

1995 / MALATYA




GÖRÜÞGÜNÜ

Ellerim deðil avuçlarýnda vuran
Yüreðimdir(!) sýký tut!
Ömrümdür damarlarýnda duyduðun
Ilgýt ýlgýt akan.
Doðuracaksýn Güneþi bir gün
Yýllarýn arkasýndan...

Sevginin zýrhýna zincirli yüreðim
Yarý Açýk Tutukevidir.
Durma! Kapýsýndan gir...
Bu yýldýzlar bizim
Þu mermi gibi
Kayýp giden Dilek Taþlarý
Ve ayný ay ýþýðý sývanacak üstümüze
Sýký dur!...
Güneþin toprakla seviþmesi kadar doðal
Güpegündüz öpüþ benimle...

Taþ avluda akþam sefalarý voltadadýr
Bu yaz Yediverenler firarda!
Kent rüzgarlarý
Susam kokar demiþtin
Mazotlu akþamlarýnla
Saçlarýmý daðýt!
Konuþ benimle...

Bugün öngünü þölenimizin
Görüþ yarýna kaldý.
Aldýrma(!) tel örgülerin sýrnaþtýðýna
Gelin duvaðý say!
Öyle sar beni...
Korkma acýmaz yaralarým.
Özgürlüðün izleridir bu
Sen öptükçe açar her görüþ günü,
Sen sardýkça kanar!
Besler içimde ki hüznü...

1995 MALATYA




SEVGÝYE MÝLÝTAN

Bu havalar!
Biliyorum, bu havalar
Öldürecek bizi!
Bu kömür iþçilerinin
Kara öksürükleri...

Halepçe de ölmediysek
“Hardal Gazýyla”
Ve Tienenmann Meydanýnda
Kurþuna dizilmediysek çocuklarla;
Bu havalar öldürecek bizi –iki gözüm-
Bu havalar(!) ülkemin sokaklarýnda...

Bu havalarda, seninle
Seyrana çýkmak boþuna!
Boþuna umut devþirmek
Samanyolunda yýldýz kümelerinden...

Ay ýþýðýna sývanmamýz boþuna!
Bunca kirli(!) savaþlara inat
Durmamýz(!) ölümün alnacýna silahsýz
Biz seninle, Sevgiye Militanýz!...

1995 MALATYA



MAVÝ ÖLÜM VALSÝ

Çývgýn deðil bu iki gözüm
Kordoba ritminde bir tangonun
Islak kahrý!
Bir çigan çýðlýðý Buda-Peþte
Sokaklarýndan taþan
Ve Belgrad Tren Ýstasyonundan
Býçakbýçaða çýkan
Üleþilmesi deðil sevginin;
Umudun aramýzda ezilen sesi!...

Karla karýþýk bu sulusepken
Bu yüzümüze sývanan acý,
Bu yasaklar arenasýnda boynuzlanan
Bir matadorun ölüm dansý!
Bu yapýþ yapýþ(!)
Ellerimize bulaþan kan,
Neretva Irmaðýndan akan
Sarayovalý Nina Vidoviçi’n
Mostar Köprüsünden atýlan
Bir Mavi Ölüm Valsi...

1995 MALATYA




EBEYÝM OYUNUNUZDA ÇOCUKLAR

Ah ben ne yapayým!?
Havalar karlý / havalar yaslý;
Sularým yanýk kokar/sularým kanlý!...
Ah ben saçlarýmý yolayým!
Saçlarýmý; sýrma sýrma
Ak perçem saçlarýmý!...
Göz görmez/ Yol bulunmaz geçmeye
Yollarým dikenli
Yollarým acý döþeli...

Ah ben ne çekeyim!?
Ne çekeyim dert yerine?
Çocuklar vurulmuþ düþ siperlerinde!
Çocuklar umuda kavruk
Çocuklar kara sevdalý...
Siz asmamda koruk/ tarlamda göðekin
Siz ölmeyi nerden bileceksiniz(?)
Hadi söyleyin!..,

Ah çocuklar! Vah çocuklar!..
Oyunlarýnýzda ebe olayým.
Belki ebeleri vurmazlar!..
Þiirler býrakayým
Çelik-çomak çukurlarýnýza.
Yada Güneþ doldurayým
Silme Güneþ;
Her bahar doðsunlar ölüme karþý...

Bilemediniz oynamayý bizimle ah!
Koþmayý/ uçmayý
Uçurtmalarýn kanadýnda.
Ve kanatlarým ýslanýr göz yaþlarýnýzla
Ah ben daha ne söylesem
“kör talihim kör gözüne(!)”
bu geðirtili / bu osuruklu düzenin
bilvesile(!) sömürüsüne katýk
Bir sancýlý ozanýyým...


HAYDÝ BRE

Yazacaksak yazalým þiirlerimizi!
Baka baka gözlerine korkunun!
Vurulacaksak vurulalým birlikte!
Kör kurþunlara gelelim!..
Gelmesin çocuklar
Gömütlüklerimize...

Geçeceksek geçelim karanlýklarý,
Tutukevleri/ duvar zincirleri
Ýþkence! Zulüm!
Öleceksek ölelim özgür kelebekler gibi
Ellerin ellerimde gülüm...

Çocuklar yazsýn
Sevdayý / sevgiyi þiirlere,
Ýyiye güzele dair ne býrakmýþsak geriye.
Bizim için yazýlsýn
Ölüm türküleri!
Yeter ki Onlar
Kör kurþunlarla vurulmasýnlar...

1995 MALATYA




BOMBA

Bir bomba patlar usumda;
Beynim paramparça!
Damarlarým yýrtýlýr bin yerinden...
Bir namlu parýldar Güneþe karþý
Bir gül açar
Herþeyden habersiz!
Bir bülbül susar dalýmda;
Tekmil papatyalarda
Kan telaþý!...
Bir karýnca boðulur göletinde acýnýn
Bir aðustos böceði
Yarýda býrakýr þarkýyý
Ve yýldýzlar üþüþür
Samanyolu diye
Kan birikintilerine!..
Bir bomba patlar usumda;
Beynim paramparça!
Düþlerim yýkýlýr temelinden...
Bir kara delik açýlýr topraðýn baðrýnda,
Yýkýntýlarda çocuk sesleri!..
Bir kadýn bebeðini arar
Lunaparklarda
Ve atlý karýncalarda
Gülücüklerin donuk sabahý.
Ben, seni bulurum
Kollarýnda yitikliklerin;
Aþkýmýzda kan çiçekleri...
Bir bomba patlar usumda;
Masamda, beynim paramparça!
Þiirlere siner vahþeti savaþýn;
Ýmgelerimde barýþ çýðlýklarý!..
Ve bir þampanya patlar
Yan masada;
Beynim paramparça!
Yeniklerin kaný buðulanýr bardaklarda...


KAHRAMANLARIN TÜRKÜSÜ

Ülkeyi kurtarmaya soyunduk
Soyluyduk/ aþýktýk / þairdik
Yüreklerimizde ateþler yaktýk
Yoksulduk /yolsuzduk/umuttuk;
Umudu kanattýk
Yüreklerine halkýmýn
Ve aðýtlarýyla biledik
Kýlýçlarýmýzý!...

Yedi düvele karþý
Samsun’a çýkanlardýk.
Zulüm esnafý/ iþkence uzmanlarý
Ve iþbirlikçi mutagallibe
Ve kan emicilerin karþý safýnda birdik.
Beþ olduk/ onduk
On bin olduk!
Bir dereden ýrmaða;
Irmaklardan denize dolduk...

Sevda içtik su yerine
Ekmek yerine umut böldük aramýzda;
Özgürlük bir uzak pýnar,
Devrim tutkuydu tümden.
Türküydük/ coþkuyduk
Ve delikanlýlýðýn baharýnda
Ülkeyi kurtarmaya soyunduk...

Saltanat artýklarý/ hilafet sayrýlarý
Din bezirganlarý
Ve kul köle olanlar aðaya /paþaya!
Saf saf durdular karþýmýzda.
Yýlmadýk/ çoðaldýk
Ölümden öte!?..
Ant içtik Devrim üstüne:
“Hakça ve adil
paylaþýlmadýkça ülkemin ekmeði
korunmadýkça çalýþanýn emeði
ve özgür doðmadýkça Güneþ!”

Vurulduk!
Mustafa Kemallere sýkýlan kurþunlarla!
Asýldýk! Baharlara inat!
Ama
Topraðýný Ülkemin gebe býraktýk...
O toprak ki bir gün;
Doðuracaktýr Devrimi
Ve aðrýsýný çekmektedir hala.
Biz bu günlere inanan kahramanlardýk...

27 - HAZÝRAN- MALATYA






AYDINLIK

Gökyüzü,
Bir bulanýk su/ bulutlar hüzün yüklü.
Bir kara ýþýðýn barýþýklýðý
Aydýnlýkla(!)
Öyle gülüyorsun!
Gülüþün, yüzünde alýþýlmamýþ korku!..
Sokaklar kahýr karasý
Sevginin dumuru yüreklerde!
Ama ellerin kocaman
Ve akara uzanmýþ ellerin;
Ve kapatmýþ gözlerini aydýnlýk(!)
Yarýnlar ziftleniyor karanlýkçadan!...

Yine de gülümse(!)
Bir ýþýk hüzmesi girer belki;
Bir umudun çýrpýnýþýna çare...
Ama düþlerin sende kalsýn;
Kan emicilerin aðzýnda kanasýn!...

Ey zindanlarý ýþýtan aydýnlýk!
Ey kara cellatlarýn korkulu maský;
Uyandýr artýk.
Bin yýldýr uyuyan aþký
Ve kýzýl sabahlarýn saðrýsý terli atlarýný
               Ve atlýlarýný Devrim Ordularýnýn...

Ey zincirleri kýran aydýnlýk!
Ey bir balyoz gibi
Parçalayan karanlýklarý!..
Çöz incecik bileklerinden
Ýncecik kýzlarýn
Çöz! Yeþil Renkli Yýlanlarý!..
Ve çocuklarý ülkemin
Özgür doðsun, özgür yaþasýn yarýnlarý...

1993 malatya





ZOR VE KOLAY

Anlatabilmek sevgiyi zor!
Ve dizelere yükleyebilmek sevdayý...
Sözcüklerin yürekdaþlýðýnda beynin
“Aþk Giruslarýna” girebilmek seninle.
Ve doruklanabilmek ve kalabilmek zirvesinde
Çýkarsýz kavganýn...

Anlatabilmek acýyý zor!
Ve derinine yürüyebilmek aðrýnýn...
Sancýnýn dehlizlerinden onuru
Çekip alabilmek seninle;
Göksünde mitralyöz yarasý bir kadýn
Taþýyabilir mi gebeliðini süngü deþikliði içinde
Ve vahþetin süt gibi emzirildiði
Çocuksu sabahlarýn bitimine?...

Anlatabilmek sevinci zor!
Ve mutluluklarý yaþayabilmek korkusuzca...
Ýletilerin karanlýk dudaðýndan öpüþü
Koklayabilmek seninle;
Yollarýn olmazlýðýný bile bile bir ayrýlýðýn
Paylaþýlabilmesi yataðýnda aþklarý
Ve dirilebilmek ve diriltebilmek devrimi
Küllerinden dev yürekli devrimcilerin.
Ellerin kan içinde!..


Diyebilmek, öylesine kolay ve öylesine sabýrla;
“bu topraklar bereketli kardeþim
bu ormanlar geniþ
ve pýrýl pýrýl makinelerle iþlense bir
bir sulansa
bir girse Güneþin sonsuz ýþýklarý
topraðýn koynuna...”

Ama bir damla fazla içtiðin su
Bir lokma fazla yediðin ekmek
Boðazýna duruyorsa
Ve haykýrabiliyorsan haksýzlýðýn alnacýnda
Ve topuna / tüfeðine / tankýna karþý
Karanlýk güçlerin!
Ve tutsaðý olmadan artý girdilerin
Ve saltanatýna kan emicilerin
Dur diyebiliyorsan
Ve saygý duyabiliyorsan
Emeðe/ beyin terine/ güzelliðe
Ve barýþ için/ ve özgürlük için
ölebiliyorsan;
Yaþamak kolay be kardeþim
Sevdalanmak sudan ucuz...

1993 MALATYA








ÝÞKENCE TABLOSU
“Abidin Dino’ya saygýlarýmla”
               
Bu eller?
Ellerimden ayak bileklerime uzanan
Bu kanlý zincirler!? / Bu paslý düþlerin
Sýrýtkan gülüþü!...
Bu gözler gözlerimdi,
Ýlk sabah ýþýklarýna hasret!
Bir sonsuz gece / Bu buz tutmuþ suyun
Dökülmesi üstüme!...

Bu sözler sözlerimdi;
Bitmez tükenmez tractý acýnýn!?
Bu eski MANYATO
Bu tellerden geçen elektrik
Bu teklemesi yürekte aþkýn!?..
Bu husyeler husyelerimdi;
Unutulmaz aþklarýn mor ve meramlý!
Bu avuçlarýnda tutarken gülen
Bu kancýklýk bu soysuzluk neden!?
Bu esrik bakýþlý cellat(!)
Bu sapkýn haz dokularýnda;
Orgazm oluyor gülerken!...

Bu ateþler kirvem,
Bu damarlar boyunca beynime
Çakýlan çivi!
Tuz – buz eden düþleri
Bu sancýlý sevi(!?)
Ve sonsuz ölümü sevdalarýn !?
Kimin zulmü!?...

Gün doðar mý artýk kirvem
Minicik çiçeklerin çiðlendiði þafaklara!?
Vurur mu bu yürek daha!?...


ÞARTOLSUN

Ýstiyorum, þartolsun!
En güzel þiirlere katmak istiyorum seni;
Daha ilk dize de
Gözlerin itiyor gözlerimi...
Gözlerin, paragöz senin!
Þiirler de mor binlik gibi
Yazýlmaz ki!?
“para, her þey mi a caným!?”
Bir kuru soðan kýrsak seninle,
Bir ekmeði bölüþsek hilafsýz(!)
Su beleþ, nasýlsa;
Bastýrsak düþlerimizi tuza...
Yok!
Ýlle varsýllar gibi olmalýyýz
En büyük ev/en pahalý araba/en çok para...
Gözlerin, paragöz senin a caným!
Görmemek imkansýz...

Ýstiyorum, þartolsun!
En güzel þiirlere katmak istiyorum seni;
Daha ilk sözcükte
Sözlerin itiyor sözlerimi...
Þöhret düþkünüsün sen!
En çok senin adýn geçmeli þiirlerde
En çok senden söz etmeli imge
Ve þiirim para etmeli(!)
Medya/ renkli basýn/ yarýþma!..
Oysa, bir kelepir kitapçýda
Promosyon diye verilse þiirim –ne çýkar?-
Haytalar okusa/beleþçiler/býçkýnlar(!)
Gözlerinin býçkýn kenarlarýyla...
Sokaða düþmüþ güzel kadýnlar gibi
Yerden kaldýrsalar þiirlerimi...

Bilmiyorsun sen;
En güzel kadýnlardan çýkar en güzel fahiþeler
Ve en güzel fahiþeleri
En býçkýnlar fark eder...
Býrak onlarýn kitaplýðýnda olsun þiirlerim,
Onlarýn dudaðýnda kurusun
Þiirlerimin ruju...

Ýstiyorum, þartolsun!
En güzel þiirlere yazmak istiyorum seni;
Daha ilk imgede
Düþlerin itiyor düþlerimi...
Sen sevda özürlüsün –iki gözüm-
Yüreðin sevda yoksulu...

Bilmiyorsun sen;
Gözlerin Evreni boyar aslýnda.
Yýldýzlarýn þavkýmasýnda dursak seninle;
Binsek dolu-dizgin Pegasus Atlarýna;
Güneþte yaksak cigaramýzý;
Þartolsun(!) her þiire koyardým adýný...






ÜÇ GÜVERCÝN

Siz böyle günlerin yýðýný altýnda ezik
Böyle günlerde sancýlanan
Ve yüreðimde ki
Zehirli esriklik...
Damarlarýmda akan siyah kan
Bencilliðin bataðýnda
Korkunun beslediði yýlan!...

Siz sokak ortasýnda vurulan
Çocuk aðýtý bayramlarda.
Mayýs aylarýnýn
Daraðacýnda ki hüznü...
Siz bir ana gibi
Çaresizliðin emzirdiði türkü;
Durdunuz nedense !?
Þiire bir adým kala...

Sözcüklere prangalanan imge
Gecenin içinde açan karanfil;
Siz sabahýn üçünde
Bileklerime vurulan kelepçe;
Durdunuz nedense
Þiire bir adým kala...

Kara gözlük takmýþtý” Terazili Yosma(!)”
Ve gecenin rýhtýmýnda bir gemi bekliyordu;
Güneþ ufkun ardýnda ikircikli!
Sordunuz þiire bir adým kala:
Ýlk dizesini özgürlüðün
Sözcüklerin yüzü yoktu!
Yanýtlarda
Utanmýþlýk saklanýyordu!..

Üç dize havalandý karanlýðýn avlusundan.
Üç dize, el ele...
Þiire durdu zaman
Ve üç güvercin daraðacýndan
Kanat vurdu þiire!...
Ülkem, gözlerini kapatýyordu
Utancýndan!...

6 MAYIS ÞÝÝRLERÝ



MAHSUR

Gönlüm, zirvelerinde gezinir yiðitliðin(!)
Yiðitliðim, kendimedir...
Ayaklarým üzüm baðlarýnda koruk
Ve korkuluk yüreðim
Korkunun tutukevindedir...

Kardelenler saplanýr bir býçak gibi tenime.
Gül deðil kýþ bahçelerinde
Derdiðimiz seninle.
Aðýtý, morg kapýlarýnda analarýn
Sevdalar kýþta kalýr
Umarlar bahara...

Bir çýðlýk dolanýr bulut bulut baþýmda.
Bir çývgýn çýkar
Bir saðanak ýslatýr saçlarýmý;
Ne ellerinden tutabilirim
Ne gözlerim saklanýr gözlerinde;
Yiðitliðim korkularda mahsur kalýr...

Attýðým kurþun, deðmez yüreksize
Vurmaz, korkaðý / kahpeyi(!)
Döner beni vurur
Devrimcilerin yattýðý yerde...






GÜNEÞ ZOR DOÐACAK

Vurmana gerek yok kapýmý aralýk.
Yakma sönük kalsýn istersen;
Yetiyor karþý kaldýrýmýn ýþýðý
Arada bir giriveren
Damlalarý yaðmurun.
Býrak serinlik getirsin penceremden...

Hüznüme aldýrma sen
Bir kadehte kendine doldur.
Ayakta durma öyle!
Ýnce geceliðinle üþüyeceksin;
Gel! Yanýma sokul istersen...
Sabaha çok var daha,
Korkma!
Bu gece Güneþ zor daðar

Hiç bir þey olmamýþ gibi
Uzanýver istersen / Bildiðince yanýma;
Elerimde ýsýnsýn ellerin.
Sürüver ayva tüylerini tenime;
Teri kurusun tenimde teninin...



AKREP

Kaldýrýmlarý Ankara’nýn
Taþý / topraðý...
Kaldýrýmlar kavuþmuyor kaldýrýmlara.
Dað daða kavuþmaz hesabý...

Ankara Atatürk Bulvarý.
Yýllarýn yeþil
Yaðmurun sünepe ve serçelerin
Haytalýk zamanlarý...

Daha el deðmemiþ memelerine
Bir yaz
Dudaklarýn, Roma Dondurmasýnca soðuk.
Okullar henüz kapanmýþ
Kaldýrýmlar silme sevda;
Biz ayrý kaldýrýmlarda
Sen yazlýða/ben staja
Bir çileli yaz!...

Gelecek kýþa ýsmarlamýþýz aþký.
Ýlk yaðan karda
Unutma(!)
Öpeceðim dudaklarýný...
Ýlk yaðan karda ve ilk baharda...
Ve uzaklaþýp giden
Birbirinden
Kaldýrýmlar, kavuþmadý sonra...


Tiyatrolarý Ankara’nýn
Barlarý / pavyonlarý...
Bulvarlarý baþtan baþa sen
Ve bilsen;
AST’TA Göz gözü görmüyor!
Fuayesindeyiz Astýn.
“EÞBER’ÝN AKREBÝ” sokmuþ her birimizi!
Alkýþtan ellerimiz kýzarmýþ
Göz yaþlarýmýzla ýslatmýþýz
Eþber’in görmeyen gözlerini...
Yýl 1997
Ýçimizda hala o toplumsal sancý.
Bu kez ”Birinci” içmiyoruz;
Sen Malboro belki/ ben Parlament...
Ayný dudakta yakmamýþýz ki
Hiç cigaralarýmýzý;
Nereden bileceksin dudaklarýmdaki acýyý...

Biliyorum, sen o’sun!
Bir duruþ, ancak sende böyle durur.
Bir gülüþ böylesine içten...
Ve gözlerin hala
Eski bir devrimcinin bir çift
Tabanca mermisi(!)
Ve namlusunda sevda çiçekleri...
Adýný, kýzýma ünlüyorum;
Dönüp bakýyorsun.
Evet evet!
Sen o’sun!...
Karþýnda ki kocan besbelli.
Boyunu geçmiþ oðlun boyu
Ve kýzýmla yaþýt. Doðru...

Kaldýrýmlarý Ankara’nýn
Sevdalarý / ayrýlýklarý...
“ANKARA hala güzel”diyorum kýzýma;
“Dað daða kavuþur
kavuþmaz, kaldýrým kaldýrýma...”gülüyoruz...

1997 /ANKARA


ÞÝÝR SAÐANAKLARI

Þiir saðanaklarýnda tutuldum size.
Sýrýlsýklam dizelenmiþtik...
Sözcükler ýslanýyordu saçlarýnda;
Býçkýn duygu çukurlarýnda imgelenmiþtik...
Az kalsýn
Altýnda kalýyorduk
Þehvet yüklü kamyonlarýn!
Zamansýzlýk tümseklerine basarak geçtik
Ýçimizde ki sel sularýný...
Gündelik sevda kuytuluyorduk
Saçak altlarýnda;
Sevdamýzý, öpücüklerle avutuyorduk
Ve her öpücük dudaklarýmýzda
Altý punto çýkýyordu.
Ürpertiliydik! Korkulu!
Ve yarým býrakýlmýþ dizeler gibi
Titriyorduk...

Saygýnlýðýmýzý soyunduk önce
Sonra korku kemerlerimizi çözdük belimizden;
Yaðmur sularýndan topladýðým
Birkaç kaçak Yýldýzý sundum size
Ve neon ýþýklarýný örtündük üstümüze...
Arkaik bir kadeh gibiydiniz
Topraktan mamul ve sýrlý,
Sözcüklerle sýrlýyordunuz yasaklarý
Ve batmýyordu yasaklarýnýz tenime
Ve o gece
Þiir saðanaklarý
Durmak bilmiyordu...

1997/ EKÝM/ MALATYA



BOÞLUK

Her þey var masamda.
Kaðýt / kalem / kitap / koltuk...
Yokluðun geliyor usuma
Her yaným boþluk!...

Odam eþya dolu
Halý / kilim / kanepe/ yolluk...
Acý var /hüzün var duygu / dize sözcük...
Gece var / gündüz var soðuk / ýþýk / loþluk...
Gözlerin geliyor usuma;
Her yaným boþluk!...

Ýnsandan geçilmiyor sokaklar.
Eþ var / dost var / düþman var
Selam / sabah / hal / hatýr...
Sabah var / öðle var / kuþluk
Bir sen yoksun yanýmda;
Her yaným boþluk!...

1995 MALATYA





YETER DE ARTAR BANA

Gök gürlemesi! Þimþek!..
Ay / Güneþ / Yýldýzlar/ Galaksi
Hatta Evren...
Bana ne devinimlerinden
Kuantum Fiziðinden/Kara Deliklerinden Evrenin!
Ben iþime bakarým arkadaþ
Sevdama / sevgime
Dudakta nar kýzýlýna
Usumun girintisine / çýkýntýsýna
Ýlle de göksümde ki
Yürek vuruþuna...

Penceremden giren bir demet ýþýk
Bir esinti hüzmesi
Bir serinlik alnýmda
Dudaklarýn deðmiþ gibi dudaklarýma;
Bir öpüþün
Yeter de artar bana...

Samanyolu / Jupiter / Pegassus Atlarý
Kasýrga / sel / salgýn / din savaþlarý!
Açlýkmýþ!binlerce ölüm!
Bana ne Gülüm?
Öyle koca sözcüklerden
Þiirlerime bol gelen devlerden!...
Dizelerimde bir tatlý söz
Bir çift göz gözlerimde
Bir ince karýnca yolu/ bir yoncanýn gölgesi
Bir fallýk papatya
Bir küçük çiðdem soðaný
Taze toprak kokulu bir ince yaðmur
Ve çocukluðumdan kalan
Sýradan / sevda dolu
Bir yasak saklambaç oyunu
Yeter de artar bana...




ÖZGÜR ÞAFAKLAR

Tenimizde yolsu cýlgalar
Dilimizde sözcük ekimozlarý
Yüreðimiz tekmil hematomdu!
Gökyüzü, kare kare bölünmüþtü
Çizgi çizgi.
Ve gözlerimizde
Demir parmaklýk izi...

Ne sevdalar doyurdu bizi
Ne soframýzda eksik olmayan umut;
Ölümü bölüþtük aramýzda yarýþýrcasýna!
Ve aðzýmýzda
Demir leblebiydi özgürlük...

Acýlara aldýrmadýk
Zemherisinde kavganýn.
“Moltof Kokteyl”gibiydi yýldýzlar zulamýzda...
Yaðmurlarla kamufle ettik göz yaþlarýmýzý,
Gülücüklere sardýk da
Öyle büyüttük direnci, tutsaklýða!...
“Filistin Askýlarýna!”/ coplara!”Manyatolara!”
Ve aþaðýlamalara!...
Ama aþaðýlanmadýk; aþaðýlandý
Konserve Beyinli Uþaklýk(!)
Cýlkýdý iþkence / bozuldu zulüm
Ve diz boyu bataðýnda çýkarýn
Selama durdu korkaklýk!...

Bilemediler!
Bilemediler karanlýðýn ussal bir esrime olduðunu;
Zincirlere vurmakla Güneþi
Sabahý olmaz bellediler!
Oysa
Günboyu duvarlarýmýza çizdiðimiz Güneþti
Ve özgür þafaklardý
Bizi öldükçe dirilten...





23 NÝSAN

Bugün, 23 Nisan Dünyanýn tüm çocuklarýna;
Somali’de /Sudan’da /Ruanda’da
Ve tüm kentlerin Varoþlarýnda.
Kara derili /ak derili /sarý / çekik gözlü
Ama gülücüklerin,
Gamze gamze açtýðý baharlarda...

Bugün 23 Nisan, Dünyanýn tüm çocuklarýna;
Öksüz / yetim / terkedilmiþ
Üç / beþ / yedi
On yedi/ kýrk yedi / yetmiþ yedi
Ama yürekleri çocuk kalmýþ
Tüm yaþýtlara...

Bugün 23 Nisan, Dünyanýn tüm çocuklarýna;
Lösemili / hodcginli / kýzamýklý
Aç / açýk / çýplak!
Savaþlarýn yaktýðý yanýklarla
Ama umutlarýn
Þafak þafak
Doðduðu yarýnlara...

Bugün 23 Nisan, Dünyanýn tüm çocuklarýna
Ve özgürlüðün bir ekmek gibi
Bölüþüldüðü tüm zamanlara...

23 Nisan 1995 / C. Atuf Kansu’ya saygý




BONDORELLA

Yaðmur çisil çisil, yaðsa üstüne SEN’ÝN;
O yaðmur Parisli midir?
Sen,
Paris’in, Moskova’nýn kýzýllýðýna düþsen,
Tienenman Meydanýnda Pekine;
Güneþ, ellerinde ki kaný
Sen’demi yýkar?
Yoksa Atlantik de mi/ Pasifik de mi
Bilemezsin...

Seni kollarýma düþüren
Yalancýlý gebeliðidir Ay’ýn.
Ne kadar geniþ olursa olsun yüzü
Ne kadar aksa ak;
Doðurabilir misin Dünyayý
Güneþi yok sayarak?...

Sen’de ki yaðmura duayý
Guatemala’da duymak;
Öykünmesi midir Muhammet’e Ýsa’nýn?
Yoksa Torsedor Kadýnlarýn,
Puro sararken dizlerinde;
Yýðýlýp kalmasý mý Bondorellalarýn...





AKBABALAR

Bir köy vardý buralarda, uzak olmayan çok.
Bir köy vardý;
Sevdalarla damlarý sývalý
Ve
Bað Bozumlarýnda sevgiler þýralanýrdý...

Bir köy vardý buralarda, suyunda deðirmen dönen.
Bir köy vardý;
Süt kokardý memeleri kadýnlarýn
Ve
Çocuklar koþardý okul yollarýnda;
Kýzamýktan / boðmacadan/ tifodan baþka
Alamadýðý ölümlerin...

Bir köy vardý buralarda, acýlarý düðüm düðüm.
Bir köy vardý;
Korku / ayrýlýk / ölüm!
Bir köy vardý buralarda, iki gözüm;
Yaktýlar akbabalar!
Akbabalara kaldý köyüm...

1990 MALATYA





IRMAK VE ÇOCUK

Bozkýrda bir baþýna bir ýrmak,
Gözesi dað yamacýnda
Bir kayanýn gözünden ýrdýðý
Yalnýzlýðýn göz yaþlarýydý...

Birkaç yaban nanesi ve birkaç yarpuz yapraðýný
Islatarak
Ýncecik cýlgasýnda
Akar giderdi ýrmak...

Gecesi, kendince sessiz / gündüzü ikirciksiz...

Kara kaplumbaðasý, su içerdi kenarýndan
Toprak yeþili kertenkelesi
Ve
Sesini dinlerdi onca börtü böcek ve
Ve bir küçük çocuk
Irmaðýn duru sesini...

Bir sabah duyulmadý ýrmaðýn sesi!
Kara kaplubaðasý / yeþil kertenkele
Ve yarpuz ve nane;
Çocuða baktýlar birlikte.

Bekleyin dedi çocuk;
Bakar gelirim þimdi.
Kertenkele / kaplumbaða /birkaç çekirge
Ve bir çift aðustos böceði
Yola çýktýlar hemen.
Su yolu, yol boyu susuzlukla dolu!
Bir alabalýk kanat çýrpýyordu son göletinde
Ve binlerce
Kurbaða larvasý / þeytan kýrbacý / gelin tokasý
Can çekiþiyordu!..

Onlar da katýldýlar çocuða,
Kaynaðýna yürüdüler suyun.
Salkým söðüt/ yavru kavak / kuþburnu
El salladýlar umutla ardýndan
Çocuðun...
Çocuk, bekleyin diyordu;
Su getireceðim size...

Güneþ, gülüyordu / yaðmursuz bulutlar sessiz
Sýcaklýk ve erezyon
Bu kafileye dil çýkarýyordu(!...)

Ak bir kayanýn gölgesinde,
Islak ve serin
Gözesini buldular derenin.
“Nerede suyun!?” diye, seslendi çocuk.
“...de suyun!?” diye, yansýladý boþluk!

“...Bekleyin, su getireceðim size
Bekleyin, su getireceðim size...”

..?..

Yýllar sonra döndüðünde köyüne;
“Su getirebildim mi?”
Diye
Hep sordu kendi kendine...



GÜNEÞE GÖLGE DÜÞTÜ

68 LERDE oylumlandý yüreklerimiz
O günler de zincirlendik sevdaya
O günlerden kaldý
Bileklerimiz de ki kelepçe yarasý!
O günlerde çýktýk al yeleli atlarýmýzla
O günlerde Güneþe yolculuða...

Bir baþka doðdu tan þafaklarda
Bir baþka, bin ülkede birden!
On binler birlikte içtik taný
Birlikte gelincik tarlalarýnda...
O günlerde çýktýk al yeleli atlarýmýzla
O günlerde Güneþe yolculuða...

Türkülerimiz yiðitti/ aþklarýmýz devlere özgü
Kavgalarýmýz karanfil kýzýllýðýnda
Utkularýmýz, kardelence ak
Ve sýðýnarak
Ölümün sýcak kollarýna;
O günlerde çýktýk al yeleli atlarýmýzla
O günlerde Güneþe yolculuða...



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn þiir ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýstanbulu Yaþamak Ýstanbulsuz
Hayallerim Kederlerim Vebalim
Yine 14 Þubat
Sevgililer Günü
Tut Ki

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Sýradýþý Bir Gün [Öykü]


cankor sönmez (CEMÝL CEVÝZ) kimdir?

sonradan olma Malatyalý, aslen ANKARA\'lýyým. TIP DOKTORU VE genel cerrahým. Yazmaktan arda kalan zamanlarda sayrýlarla uðraþýyorum. . .

Etkilendiði Yazarlar:
EZÝZ NESÝN, E. HEMÝNGWAY, ORHAN VE YAÞAR KEMAL, CRONÝN, J. KOSÝNSKY vs


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © cankor sönmez (CEMÝL CEVÝZ), 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.