Mutlu insanlar tatlý þeylerden söz ederler. -Goethe |
|
||||||||||
|
Hepte söyleriz, ne kadar da çok kullanýrýz, bu sözcüðü! Eþimize, çocugumuza, anamýza, babamýza, kardeþimize, dostumuza daha kimlere, nelere. Hem ne seviniriz, karþýmýzdaki insanýn mutluluðunu görünce sözcüklerin karþýsýnda. Ne güzel, ne etkili sözdür “Seni seviyorum” demek, hele kalpten söylenmiþse! Hatýrlarým, çokca zaman önce bir televizyon programýnda kaçýþan insanlarýn arasýnda, muhabir kadýn yakaladýðýna soruyordu soruyu “Sevgi ne demek?” Þaþalayan gözler, gevelenen sözler, cevap vermeden kaçanlar, ne ararsan vardý, hatta bir tanesi anlamadýðýný þöyle dile getirdi. “Ne” diye sordu. Kadýn hasmýný köþeye sýkýþtýrmýþ boksörün seri yumruklarýný sýralamasý gibi zevkle tekrarladý soruyu bir kaç kere “Sevgi ne demek diye soruyorum beyfendi, Sevgi”. Böyle bir soruya anýnda cevap verememek adam için zaten o kadar büyük bir darbeydi ki, ayrýca evine hýzlý adýmlarla giderken önünün kesilip bir de aþaðalanmasý da iyici aðýrýna gitmiþti. Belki de ne kadar zamandýr pek düþünmemiþti, belki de yaþamamýþtý. Sevgiye aç muhabire müthiþ bir zafer imkaný vererek “Ben nereden bileyim” diye geçiþtirdi. Kadýn matadorun boðaya vuracaðý son kýlýç darbesi öncesinde kibirli edasýyla programýnýn devamýnda bu ve bunun gibi insanlarýn cevaplarýyla alay ederek geçirdi, kendine büyük bir ödül verdi, o sevgisiz insan. Belki daha da çok sorsa daha da eðlenecekti mübarek, hepimizin pek de vakit ayýrmadýðý temel deðerlerle. Durun ben de sizinle dalga geçmeyeceðim! Ama lütfen bir de ben sorayým size “Sevgi nedir?” diye. Sevgi, o güzelim enerji dolu söz. Sevgi? Lütfen kendinizi yaptýðýnýz iþten, meþgaleden bir kaç dakikalýðýna ayýrýn, birazcýk düþünün lütfen. Çok da deðil istediðim bir kaç dakika! Býrakýn yazýyý burada okumaya en azýndan bir dakika ayýrýn, hadi acilen yapacak iþiniz yoksa beþ dakika, bir taným arayýn kafanýzda Sevgi’ye. Maksadým sizleri üzmek, kafanýzý kurcalamak, ya da olaya duygusallýk katmak deðil kesinlikle. Maksadým insanlara bu deðerli sözcükleri kullanýrken anlamýný, kuvvetini ne kadar düsünüyoruz diye biraz da olsa sorgulatmak. Hatýrlasanýza anlamýný kaç kere düþündük, üzerinde kaç kez sohbet ettik, içindeki anlamý ya da enerjiyi bulmaya ne kadar çalýþtýk Sevgi’nin? Þimdi ne gerek var? Neden Sevgi kelimesi de baþkasý deðil? Aman caným sende, senin de iþin yok mu? Beni bu meþguliyetimde, bu boþ iþlerle uðraþtýrma lütfen! Sen biliyor musun benim yaþadýklarýmý çekdiðim acýlarý, aldýðýmý yaralarý, bir de kalkmýþ sevgiden bahsediyorsun! Benim içim kinle, kýzgýnlýkla dolu, bana ne sevginin anlamýndan! Tabi ki aranýzdan bazýlarý bunlarý söyleyecek, ya da benzerlerini mýrýldanacak ya da ne münasebet deyip geçiþtirecek. Tabi ki olacak, bu da çok doðru olacak. Onlar için yazýnýn devamýný okumaya da gerek olmayacak, belki bir baþka zaman ya da baþka bir an daha uygun olacak. Ýnsana bazen duygularý sorulduðunda, ya da çok mutlu bir anýnda, hani bir þey baþardýðýnda, örneðin bir atlet çok önemli bir yarýþý önde bitirdiðinde sorduklarýnda çokca söyle duymuþuzdur, “duygularýmý kelimelerle tarif etmek çok güç, çok mutluyum”. Sevgi de böyle bir þey olsa gerek, sorduðunuzda insanlara o anda bir þey toparlayýp da bir taným vermeleri çok güç olur. Herkes bir anlam verir, kimisi aþkla baðlandýrýr, kimisi çocuðuna duyduðu sonsuz baðlýlýkla iliþkilendirir, kimisi Allah der, kimisi kendinde bulur. Biraz düþündüðünde herkes bir anlam bulur kendince Sevgi’ye. Ama gelgelelim, biraz düþününce anlam bulduðumuz Sevgi’yi niye yaþýyamýyoruz bu dünyada? Nedir bu içimizde ki sevgisizlik? Acaba tanýmýmýz mý yanlýþ? Yoksa karþýlýklý mý Sevgimiz? Bir þey almadan, bir deðer vermemeye çok mu alýþtýk? Düþenin elinden tutmamaya. Otomatik mi oldu sevgimiz, yoksa sevgimiz bedensel ve duygusal masturbasyon mu oldu? Bir düþünsenize? Sýraladýðýnýz bütün sevgi tanýmlarýnda birilerinden bir karþýlýk bekliyoruz, belki pek açýk gözükmüyor kendimize, ama iyice derinden baktýðýmýzda bal gibi ortada deðil mi? Ben eþimi seviyorum, o beni aldatmasýn, beni býrakmasýn! Ben çocuðumu seviyorum, büyüyünce adam olsun mevki sahibi olsun benim gururumu okþasýn yok yaþlandýðýmda yanýmda olsun, benimle ilgilensin! Ben Allah’ý koþulsuz seviyorum, öldüðümde cennette bana iyi bir yer bulsun, sýralanýr gider bizim karþýlýksýz sevgimizin gizli koþullarý böyle. Çok mu duygusal sevgimiz? Tatmine ve almaya dayalý mý yoksa sevgimiz? Bunlar karþýlanmadýðýnda yoksa nefrete, kýzgýnlýða mý dönüþüverir bir anda? Eh öylese Sevgi bunun neresinde? Yoksa çoðumuzun yaþadýðý bu duygusal Sevgi bize beraberinde kýskançlýðý, bencilliði, alýnganlýðý ve sonunda öfke ve nefreti mi getirdi? Baþka sebebi yok mu? suç sadece bizde mi? Yoksa bizlerin oluþturduðu rahatlýk ve mutluluk tutsaðý mekanik toplumun da suçu yok mu? Biliyor musunuz acaba? Seyrettiðiniz, filmler, aktüalite programlarý, býrakýn haberler nasýl programlýyor bizleri hep kendimize yontmaya! Nerede doðallýðýmýz, içtenliðimiz, samimiyetimiz? Kurtaralým sevgimizi korkularýmýzdan, eþ koþmalarýmýzdan serbest býrakalým onu gönlünce paylaþalým diðerleriyle. Bende buldum kendimce bir taným Sevgi’ye, hatta öðrendim belki de okuduklarýmdan yaþadýklarýmdan, kendime göre öðretimden. Bana göre Sevgi; bir enerji, bir kuvvet, hatta bir kudrettir. Sevgi varlýklar arasýnda temel baðlantýyý, iletiþimi saðlar. Sevgi kalktýðý zaman o baðlantýda kopar, iletiþim kuramayýz. Hiç yaþamadýk mý? tanýþtýðýmýz yeni bir insanýn tipine, konuþma þekline, giyimine, hatta fikrine bakarak yanýmýzdan uzaklaþtýrdýðýmýzý, hatta býrakýn daha uzaktan gördüðümüzde kafamýzý çevirerek onu yok saydýðýmýzý! Bence asýl Sevgi almýþ olduðumuz yüksek enerjileri ayrým yapmaksýzýn ilk baþta kendinizle ve sonra varlýklarla paylaþmaktýr. Paylaþmak deyince aklýnýza kolayý gelmesin, her yolda gördüðünüze “Seni Seviyorum” demekle olmaz bu, yok biraz psiþik olsun “Ben kalbimi insanlara sevgiyle açýyorum” gibi safsatlarla da! Biraz çaba biraz fedakarlýk, biraz tolerans, biraz özveri, biraz uyum ister, bedavadan olmaz, ilk baþta siz içinizde yaþayacaksýnýz ve davranýþlarýnýzla örnek olacaksýnýz, içinizde nefret, önkoþul, filtreler olmayacak, onun baþý baðlý, ötekini kýçý açýk diye ayýrmayacaksýn, býrakacaksýn oda hayatýný yaþayacak senin yaþadýðýn gibi, onu olduðu gibi kabul edeceksin, onun hayatýný sorgulayacaðýna sen kendine bakacaksýn, nerede çuvalladýðýný fark edip oraný yontacaksýn! Kalýpsýz olacaksýn kalýpsýz! Takmayacaksýn ona buna, ötekinin þekline. Bak o zaman batmayacak senin fikrinin tam zýttýný söyleyenler! Hoþ göreceksin garibi. Býrak insanlar senin erdemlerini görsünler, seni tatbik etsinler, sen böbürlenmeden. Bence Sevgi böyle bir þey ya. 27.07.2004 Temenniler Yeter mi? nin devamý Alýntýlar: Ergün Arýkdal – Evrensel Insan (RM Yayýnlarý)
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Eralp Elli, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |