"Ýþimden büyük tat aldýðýmý söylemeliyim." -John Steinbeck |
|
||||||||||
|
Çocukluðum elektiriðin þehirlerde yeni yaygýnlaþtýðý yýllarda geçti. Akþam olunca, þiþeli lambanýn titrek ýþýðýnda, yer minderlerine oturur muhabbet ederdik. Ýnsanlarýn, birbirlerini dinlemekten zevk aldýklarý, muhabbetin en güzel yýllarýný yaþadýðý yýllardý. Herkes, söz sýrasý geldiðinde konuþur, diðerleri pür dikkat dinlerdi. Çocuklar bile konuþur, sorunlarý varsa giderilirdi. Ailede gizli saklý olmaz, tüm sorunlar bir odada konuþulur, büyüklerce karara baðlanýrdý. Sorunlara ortak edildiðimizden, sorumlu olmayý öðrendik! Anne ve babamýzýn,iþ yerlerindeki sorunlarýný,onlara iyi ve kötü davranan,amir ve arkadaþlarýný isimleriyle bilirdik. Dedemin,köydeki tarlalarýna sahiplenmeye kalkýþanlarla,babamýn,mahkemelerde verdiði savaþý, Hakim, katip, mübaþir ve davalý adý ile bilirdik. Sanki, mahkemede, keþif de bizde vardýk, babamýzýn yanýn da gibiydik. Bazen aile içi kavgalar olurdu, küçük büyük araya girer, kavgayý yatýþtýrýr, yanlýþ anlamalarý ortadan kaldýrmaya çabalardýk. O uzun gecelerde, o gölgelerin krallýðýnda yaþadýðýmýz yýllarda, haklýyý, haksýzý ayýrd etmeyi, nefretin, karasevda bir sevgi olduðunu öðrendim. Komþularýmýz vardý, gerçek dostlarýmýzdý. Hani derler ya "sevinçli ve üzüntülülü anlarda hep birlikte" gerçekten öyle idik. Çoðu gecelerde ya misafirimiz vardý ve ya misafirliðe giderdik. O küçük, yarý karanlýk odalarý hatýrlýyorum, misafirlerimizin bakýþlarýyla aydýnlanýr, muhabbet sihrinin etkisiyle geniþlerdi! Dertler anlatýlýrdý çoðunlukla, ara sýra sevinçler! Komþularýmýzla büyük bir aile gibiydik. Sinemalarýmýz vardý, her hafta sonu gecesi komþularýmýzla birlikte olduðumuz, yazlýk ve kýþlýk sinemalarýmýz vardý. Memedeki bebeler, zor yürüyen nineler, dedeler bile sinemada idi. Ne bebek aðlamasý, ne de sahoþ narasý, keyfimizi bozamazdý, çünkü, bebe de bizimdi, sarhoþ oðlan da! Yazlarý, her pazar, konu komþu bir kamyonun kasasýna doluþur, Samsunun mesire yeri Matasyona giderdik. Deniz kenarýnda,çam aðaçlarýnýn gölgelediði,bir yer yüzü cenneti idi. Yenilir, içilir, gramofonun cýzýrtýlý naðmeleriyle göbek atýlýr, denize girilirdi. Aðaçlar arasýna kurulan salýncaklarda sallanýr, gazete kaðýtlarýný sýkýþtýrarak, iplerle tutturarak yaptýðýmýz toplarla ayak topu, el topu oynardýk. Futbol voleybol bilmezdik. Her þeyin türkce söylendiði yýllardý! Akþam alacasýnda, komþunun kamyonuna biner evimize dönerdik. Yorgunluðun bile insaný dinlendirdiðini o günler de öðrendim! Evimizin köþesine kocaman bir kuyu kazdýlar, at arabasý ile getirdikleri bir demir direði o çukura dikip etrafýný betonladýlar. Belediyeci amcalara sordum; Bu direk ne için amca? Alatirik ola alatirik diregi! Alatirik mi,o nedir amca? Geceleri ýþýk yanir, sokkak ala çiçek olir! Þiþeli lamba mý yanacak direkte? Yananda görirsen ne yanar! Ne yanacak? Söyle amca! Hastir ola, ben bilmirem, ne sorirsen! Bir hafta sürmedi direklere tel çektiler, poselen duylarýn üstüne tenekeden þapka taktýlar. Duyun ucuna camdan top taktýlar. Gece oldu yandý, baðýrdým, alatirik, alatirik! Iþýðý odamýza vuruyordu, kapalý perdelerin arkasýnda, alnýmý cama dayýyarak saatlerce elektiriði seyrettim! Aileme sýrtýmý döndüðüm ilk gecemdi,sonrasý geldi! Sokak lambasý elektiriklenince tüm sokak sakinleri evlerine bu parlak ýþýðý almak istediler, tabi babamda! Evimizin duvarlarýna dýþý kurþun içi siyah kaðýt döþeli, parmak kalýnlýðýnda borular döþediler. Borularýn içinden teller geçirdiler, her tavana duy dedikleri fincanlarý, duvara anahtar dedikleri þeyleri taktýlar. Ampül dedikleri cam toplarý duya takýp anahtarý týk edince camlar yandý ortalýk aydýnlandý ki anlatýlýr gibi deðil! Sanki odamýza güneþ doðdu, gölgeler kaçtý kayboldu! O gece elektirik borularýný, duylarý, anahtarý ve ampülleri seyrettim, ne anne babamý, ne abimi farkettim! Ne çiþim geldi, ne de karným acýktý, ama yüz kere mutfaða, yüz kere helaya gittim! Iþýk içinde hela daha pis, mutfak daha bir fakir göründü. Karanlýkla aydýnlýðýn farkýný o gece gördüm ve gerçekleri görmenin her zaman mutluluk vermediðini öðrendim! Bayram Leventoðlu
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Bayram Leventoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |