"Yumuşak olma ezilirsin, sert olma kırılırsın." -Victor Hugo |
![]() |
|
||||||||||
|
![]() Kurgu ne kadar iyi? Dil ve anlatım nasıl? Yazar bunu ticari bir amaçla mı yazdı? Ben bu sorularla ilgilenmeyeceğim. Benim cevabını aradığım soru şu: 3. Dünya Savaşı gerçekte çıkar mı? İşte kitapla bağlantısı olan, 3. Dünya Savaşı’na zemin hazırlayabilecek, gerçekleşmiş veya gerçekleşmesi olasılığı yüksek bilgilerden bazıları aracılığıyla bu sorunun cevabı. Kitap 1215’te Magna Carta Sözleşmesi’nin imzalanması aşamasında tarihten bugüne kadar uzanan gizli bir güç topluluğundan bahsedilmesi ile başlıyor. Kitabın ortasında bu gizli gücün “Ölüm Kardeşliği” adındaki topluluk olduğu ve dünyaya bu topluluğun hükmettiği anlatılıyor. Öyle ki bütün savaşları, ülkelerdeki bütün karışıklıkları, devrimleri Ölüm Kardeşliği’nin planladığından bahsediliyor. Bu topluluk Amerika başta olmak üzere dünyanın önde gelen kişilerinden oluşuyor. Kardinallerden petrol devlerine uzanan bir insan topluluğu. Bunun gerçekte var olması olasılığı çok yüksek. Dünyanın en önde gelen ülkesinin böyle bir güç topluluğuna sahip olmaması olmasından daha garip olur. Amerika kabinesine kadar girebilecek bir topluluk olabilir bu. Romanda Amerika’nın “Golgota” adlı bir uzay aracı üzerinde çalıştığından bahsediliyor. Bu proje insanlara dünyaya yaklaşan bir meteorun yok edilmesini amaçlayan bir proje olarak gösteriliyor. Fakat bu projeyle aslında meteorun Çin’e düşürülmesi ve Amerika’nın muhtemel alternatiflerinden Çin’in büyük bir zarara uğratılması planlanıyor. Gerçekte olası bir savaş için şimdiden önlemini alıyor olabilir Amerika. Bizzat Burak Turna’nın katıldığı bir açık oturumda bundan kısa bir süre önce Nasa’nın bir çalışmasının bu yönde olduğu, Burak Turna’nın romanı yazarken bu olaydan etkilendiği ve bu olayın medyada tıpkı kitapta olduğu gibi çarpıtıldığı konuşuldu. Bu proje veya başka bir proje fark etmez. Büyük bir ihtimalle buna benzer çalışmalar yürütülmekte. Yakın zamanda Rusya ve Çin, iki ülke komutanlarının katılımıyla ortak bir savaş tatbikatı düzenledi. Kitapta patlak veren savaşta Çin ve Rusya ortak hareket ediyor ve batıya karşı birleşerek 3. Dünya Savaşı’nın nedenlerinden birisi oluyorlar. Gerçek dünyada da Amerika’nın alternatifleri Amerika’ya karşı birleşebilirler. Bu da kaçınılmaz bir 3. Dünya Savaşı’na neden olabilir. Yine yakın zamanda televizyonda gördüğüm bir haber şöyle diyor: “Yapılan bir araştırmada bu sene en çok silah satan ülke Amerika, en çok silah alan ülke Hindistan oldu.” Bu haberin Amerika kısmı şaşırtıcı değil. En çok silah üreten ülke olan Amerika başta müttefikleri olmak üzere birçok ülkeye satacaktır silahlarını elbette. Bu haberde şaşırtıcı olan Hindistan kısmı. Neden Hindistan bir sene içinde bu kadar çok silah aldı? İşte bu sorunun cevabı da romanda Hindistan’ın Rusya ve Çin’in yanında yer alması ve Amerika’nın üssü Diego-Garcia’yı ele geçirmesi. Bu düşüncelerden yola çıkacak olursak olası bir 3. Dünya Savaşı’nda Hindistan önemli bir ülke olacak gibi görünüyor. Romanda Avrupa Birliği yok oluyor ve Avrupa Almanya’dan başlayan bir karışıklığa sürükleniyor. Irkçılığın dört nala koştuğu bu karışıklığa Neo-Nazi’ler neden oluyor. Ve kitapta “Ölüm Kardeşliği” diye adlandırılan toplulukta bir kardinal Alman papadan söz ediyor. Ratzinger isim olarak geçmiyor, ama muhtemelen kurgudaki papa da o. Kardinal “Papanın Nazi geçmişi var. Bu yüzden Avrupa’daki karışıklıkları engelleyemeyebiliriz.” türünden sözler sarf ediyor. Bilindiği gibi geçtiğimiz haftalarda Papa’nın gençleri cennet vaadiyle toplaması söz konusuydu. Papa ve onun emriyle kardinaller bu toplantılarla Alman gençleri başta olmak üzere Avrupa gençlerine (ki bu gençlerin büyük bir çoğunluğu da Neo-Nazi düşüncesinden olsa gerek.) ırkçılık aşılıyor olabilirler. Zaman gazetesinde yayınlanan bir haber ırkçılığın sadece Neo-Nazi’ler arasında değil Alman hükümeti içerisinde de yükseldiğini kanıtlar nitelikte. Veya Almanya’da yönetimde olanların da Neo-Nazi düşüncesinden olduklarını kanıtlıyor bu haber. Haber şöyle: “Alman hükümeti tehdidi önceden fark ettiklerinde tehlike oluşmadan önlem alma düşüncesinden yola çıkarak Almanya’da yaşayan bir Türk’ün siyasi görüşü olan bir derneğe üye olduğu için sınır dışı edilmesine karar verdi.” İşte size en basit bir ırkçılık örneği. Bu daha sonra tıpkı kitapta olduğu gibi bütün yabancı uyruklu insanların işkence, sınır dışı edilme gibi eylemlere uğraması olarak tüm Avrupa’ya yayılabilir. Bir bakıma başta Türkler olmak üzere bütün yabancıları Avrupa’dan silme politikası diyebiliriz buna. Burak Turna kitapta geleceği işte bu gerçeklere dayanarak anlatıyor. Bu tespitler daha da çoğaltılabilir. Ama bir gerçek var. Yakın zamanda 3. Dünya Savaşı olma olasılığı çok yüksek.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
![]() | Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2021 | © Özgür Yenigün, 2021
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |