..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Tüm insanlýk bir tutkudur; tutku olmadan din, tarih, romanlar, sanat, hepsi etkisiz olurdu. -Balzac
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Unutulamayan Dönemler > Ömür Ýsfendiyaroðlu




6 Þubat 2002
Meleklerin Gözyaþý  
Yaðmurda hiç yürümedim.

Ömür Ýsfendiyaroðlu


Hayýr aðlayamýyorum, yaðmur yaðmýyor, gözlerine… Beni düþündüren, yüzünde bir gülümsemeyle, beklediði, yaðmurda yürüyemeden ansýzýn gelen ölüm! Yaðmur yaðmaz sokaðýma, bundan sonra…gözlerim aðlamasa…


:CAHG:


Yaðmur…

Gökyüzünden yeryüzüne inen, küçük damlacýklar beraberinde bir çok duygu patlamasýný
belki de bir yaþam hikayesini taþýyorlar. Belki de her bir damla, yeryüzünde acýsýyla, tatlýsýyla yaþanmýþ ve tüm þehvetiyle, buharlaþýp buharlaþýp geri dönen küçük hayat öyküleri…


Bugün yaðmur yaðýyor…Yeryüzüne düþen her yaðmur damlasýnda, ben yine onu anýmsýyorum; yüreðimin bir parçasýný koparýrlarcasýna içim acýyor. Hastalýðý teþhis edilip ameliyat olalý yaklaþýk 1 seneyi geçmiþti. Doktorlar 5-6 ay ömür biçmiþ olmasýna raðmen, tüm týp kurallarýný yerle bir edip hala yaþýyor olmasý, bazýlarýnýn hoþuna gitmese de kýsacýk inatçý kiþiliðinin, azraili bu kadar zorlayabilmesi ve bedeninin bu kadar zayýf düþse de ölüme meydan okumaya devam etmesi, komik geliyordu ona. Artýk zaman çok yakýndý. Doktorlarýn deyimiyle hastalýk terminal yani son safhadaydý.Onlarýn demesine de gerek yoktu zaten, yaklaþýk bir aydýr, her kez her an ölecekmiþ gibi davranýyordu.

Onunla eskiden olduðu gibi zamanýmýn büyük bir bölümünü geçirmekten zevk alýyordum, onu diðerleri gibi farklý görmüyordum. O gün hava oldukça kararmýþtý ve þiddetle esen rüzgar birazdan yeryüzüne düþecek damlalarýn geliþini kulaðýmýza fýsýldýyordu. Onunla yaptýðým günlük konuþmalar, bizi soluksuz býrakan kahkahalarýmýz; her an ölecekmiþ gibi düþünmesem de ve hastalýðýndan ne kadar az bahsetmeye çalýþsam da ister istemez, onun bu hastalýkla ilgili düþünceleriyle hissettikleriyle ve benim merak ettiklerimle bölünüyordu. Bana birþeyler anlatýrken, sesindeki monotonluk nefes alýp veriþindeki yorgunluk bile, neler çektiðini anlamam için yeterli deðildi. En çok geceleri düþündüðünden, bahsediyordu. Tedavinin olduðu haftalarda sýkýntýsý, aðrýlarý büsbütün dayanýlmaz bir hal alýyordu. Ölümü hiç istemese de böyle gecelerde bir an önce kurtulmak istiyordu.

- O sessiz gecelerde, aðrýlarýmdan uyuyamýyorum. Tavaný seyrediyorum. Yataðýmdan duvarlardaki rengarenk resimler bile siyah beyaz görünüyor. Nefes almakta güçlük çekiyorum. Gözlerim hep açýk, karanlýk yokluðu anýmsatýyor. Ölüm bu kadar çirkin olmasa gerek diye kendimi avutuyorum. Biliyorum, þimdi gece ama yine güneþ doðacak. Sabah olduðunda yine her yer kalabalýk olacak insanlar yine gündelik hayatlarýna devam edecekler, galatasarayý, ekonomik krizi konuþacaklar…

Hayata karþý, ümidini yitirmiþ olmasý beni fazlasýyla huzursuzlandýrýyordu. Onun gidiþinden sonra, çevresindekilerin tepkisiz kalacaðýný ve hayatýn her zaman ki akýþýnda devam edeceðini söylemesi beni kýzdýrýyor ve ona olan sevgimi yeterince hissettiremediðimi düþündürüyordu. Aslýnda, gözardý edilemeyecek bir gerçekti söyledikleri; ne kadar üzülüp aðlasakta hayat bir þekilde yine kendi yolunda devam edecekti. Ama o gülen bebek yüzüne ölümü hiç yakýþtýramýyor,ölüm kelimesinin onun aðzýndan duymaya tahammül edemiyordum .

Ýçinde bulunduðumuz hafta tedavi haftasýydý ve dýþarý çýkmasý, çektiði aðrýlardan ve bulantýlardan ötürü imkansýzdý, bende onu yanlýz býrakmamak için ve ne kadar sýkýldýðýný bildiðimden bir buket çiçekle evlerinin yolunu tutmuþtum. Annesi kapýyý büyük bir þaþkýnlýkla açtý, suratý bembeyaz kesilmiþ elleri titriyordu.
Onun kireç gibi yüzünü ve bu stres dolu halini gördüðümde aklýma, o kötü haberden baþka birþey gelmemiþ, fakat içeriden onun baðýrýþlarýný duyduðumda bir nebze rahatlamýþtým.

- Hepiniz bana yalan söylediniz. Bu kadar erken olmayacaktý...
Caným çay içmek istiyor. Ayran’dan midem bulanýyor, sudan midem bulanýyor…
Nefes alamýyorum...Þarký söylemek istiyorum; þimdiye kadar hiç söylemediðim halde...
Þiir okumak istiyorum, edebi kitaplarla aram pek iyi olmasa da...Konuþmak istiyorum, bir dakikalýk bir kelime, saatler süren enerjimi çalsa da; hiç susmadan konuþmak istiyorum....
Bir ses , biraz ýþýk , ne olur!

Ýstemiyorum... Ölmek istemiyorum... Daha çok erken...

Ýçeri girdiðimde baðýrýþlarýndan tek bir cümleydi, çýnlayan kulaklarýmda…
- Ölmek istemiyorum, Ölmek istemiyorum…

Ona yardým etmek istiyordum, ama kendimi o an ondan çok daha çaresiz hissediyordum. Boðazýnda kocaman bir düðümle, baðýramadan, aðlayamadan, ortalýðý yýkamadan, acý çekmesine engel olmadan, yataðýnýn ayak ucunda oturan bir zavallýdan baþka bir þey deðildim.

-Ayaklarým uyuþtu… Aðzým kurudu, bir yudum su verebilirmisin?

Ben, yataðýnýn hemen yanýbaþýnda duran, küçük dolabýn üzerindeki, mavi sürahiden bir bardak su doldurduðum sýrada o konuþmasýný sürdürüyordu.

-Ara sýra sadece yerinde olduðunu hissedebilmek için diðer elime dokunuyorum.
Dokunmaya o kadar ihtiyacým var ki.... Herþeye dokunabilmek bile bu kadar uzak mý olacaktý... En çok da saçlarýma dokunmak istiyorum, sabah iþe giderken jöle sürmekten býktýðým saçlarýma son bir kez jöle sürmek…Annem aklýma geliyor... Baþýmý okþarken elinde kalan bir tutam saça öyle bakakalmýþtý... Baðýrmak istiyorum... Acý vereceðini bildiðimden susuyorum... Acýlarýmý paylaþmam lazým... Aynada kendimi seyretmek istiyorum...Dansetmek hiç yapmadýðým birþeydi deðil mi... Hiç yaðmurda yürümedim; bir deniz kenarýnda ya da yemyeþil aðaçlýklý bir yolda toprak kokusunu, ciðerlerime çekerek, ne kadar çok ýslandýðýmý umursamadan, yerdeki çamur birikintilerine þöyle bata çýka. Biraz serinlik, biraz nefes, biraz ýþýk. Bu aðrýlar beni öldürecek? Ölüyorsun daha ne olacaktý? Ne yapsam dua mý etsem? Ya hiç birþey yoksa, sadece boþluksa...

O gece ki konuþmalarýmýz onun içinde bulunduðu ruh halinden daha ümitsiz bir duruma sürükledi mi bilemiyorum.Ama ben, fazlasýyla ümitsizliðe kapýlmýþtým. Fiziksel olarak çok iyi olmadýðýný biliyordum ama birazcýk ümidi olsa en azýndan sýkýca sarýlabilseydi hayata, biraz daha diyordum, biraz daha benimle kalabilirdi…Oysa o bas bas baðýrýyordu,
- Dokunamýyorum…diye.

Elim kolum baðlý oturuyordum, hiçbirþey yapamadan, günden güne yanýmda eriyip gidiþine acý çekiþine dayanamýyordum. Onu biraz sakinleþtirmeyi baþarmýþ olmanýn verdiði az biraz huzurla evime dönebilirdim artýk. O, bebek gülümsemesiyle birlikte, yataðýnda uyurken bende kafamda karmakarýþýk düþünce yumaklarý, sýrtýmda koskoca bir yorgunluk çuvalý ile evime varmýþtým.

Sabah uyandýðýmda , serin ama sert olmayan hafif rüzgarlý bir hava vardý dýþarýda… Pencereyi açtým, yaðmurdan sonra duyduðum o muhteþem toprak kokusunu onunda duymasý gerektiðini düþündüm. Ona hemen telefon açýp, balkona çýkmasýný ve o muhteþem havayý koklamasýný söylemek üzere, ahizeye elimi attýðým sýrada telefonun çalmasýyla irkildim.
- Karþý tarafta annesinin sesini duydum.
Evet galiba o benden önce farketmiþti yaðmuru ve benimle paylaþmak istiyor diye düþünürken, düþüncemi bölen tek þey annesinin hýçkýrýklarý olmuþtu. Daha sonra telefonu aðabeyi aldý.
- Sanýrým gelsen iyi olur…
Evden çýkmadan önce pencereyi kapatmak için odama koþtum, dýþarýda her yer meleklerin gözyaþlarýyla ýslanmýþtý adeta…
Otopark’a doðru yaðmur altýnda çýlgýnca koþarken hep onun o bebek gülümsemesini görebileceðimi düþledim. Evet onu kaybettik… Yaðmur sonrasý, odaya dolan güneþ tüm yüzünü aydýnlatmýþ, yüzünde bir gülümseme var, ellerini birbirine kenetlemiþ, çok güzel görünüyor... hiç ölü gibi deðil...onu kaybettim...

Hayýr aðlayamýyorum, yaðmur yaðmýyor, gözlerine… Beni düþündüren, yüzünde bir gülümsemeyle, beklediði, yaðmurda yürüyemeden ansýzýn gelen ölüm!


Yaðmur yaðmaz sokaðýma, bundan sonra…gözlerim aðlamasa…



Yaðmurda hiç yürümedim.

Ömür Ýsfendiyaroðlu
1 Kasým Perþembe


.Eleþtiriler & Yorumlar

:: görüþlerim........
Gönderen: ilknur sayýn / istanbul
19 Mart 2004
öncelikle saygýlar sunuyorum...ama eserinizi baþarýlý bulmadýðýmýda belirtmek istiyorum...bu mailide yapýcý olma adýna yazýyorum..amacým eserinizi kötülemek deðil..sizi daha iyi çalýþmalr yapmaya doðru götürmek...eseriniz sýradan ve bir duygu karmaþýklýðý var...ne ifade etmek istediðiniz açýk deðil...ifade ettikleriniz basit kalmýþ..baþarýlar......




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Hayatýmda Ýlk Kez Bir Kadýn Ýçin Heyecanlanýyorum
Hayata Dokunmak
Nilüfer'e, Nilüferime...
Ýstanbul Calling, Ýstanbul Embracing
Niþa Oyunu
Bir Rüya
Yaþam Mucizedir
Þimdi
Yýldýzlar
Düþümün Öte Yaný

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Bulmaca [Öykü]
Pulkanatlý Öykü [Öykü]
Ýçinden bir isim tut [Öykü]
O Pity Pity Karamela Sepeti [Öykü]
Servi [Öykü]
Buluþma [Öykü]
Seni Seviyorum... [Öykü]
Maskeli [Öykü]
Sinek [Öykü]
Düþmek [Öykü]


Ömür Ýsfendiyaroðlu kimdir?

Kiþiliðimin tam anlamýyla gitmek istediði yoldan gitmek ve bunu yaparken de baþkalarýnýn bam tellerine dokunabilme isteði çoðu zaman hissettiðim. Yaþamýmýn hiçbir evresinde yazý olmadan yaþayabileceðimi düþünmüyorum.

Etkilendiði Yazarlar:
Okuduðum her kitaptan, her satýrdan, her cümleden kýsacasý; yaþamýn sözcüklerinden etkilenirim


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömür Ýsfendiyaroðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.