‘ Demek artýk bol bol vaktimiz var’ dedi Zuzu telefonda. Anlamamýþtým; ne için vaktimiz var?
—      E madem çalýþmýyorsun artýk, bir sürü boþ vaktimiz var demek ki!

Ona ne cevap verdiðimi hatýrlamýyorum ama günün 15–16 saatini çalýþarak geçiren bir insana ‘ boþ vakit’ kelimelerini birden kullanýrsanýz, ani þok etkisi yaratacaktýr. Ben bu þokla, iþ hayatýma es verdiðimi, kendi hayatýma hala devam ettiðimi söyleyemedim tabi. Ayrýca bir saniye ya! Benim hala boþ vaktim yok ki! Telefonu kapatýp, bahçedeki gülleri budamaya çalýþýrken bunu düþündüm.( daima daha fazla zamana ihtiyacý olanlardaným bende) Severek yaptýðým bir iþe, beni arýndýran, tekrar tekrar tazeleyen zevklerim için ufak bir ara vermiþtim o kadar! Baharýn, aðaçlardaki o patlamýþ mýsýr gibi açmýþ beyaz tomurcuklarýna, iki saniyelik bakýþlarýmdan býkmýþtým çünkü. Çünkü bu hayat telaþý, köpeðimle geçiremediðim saatler için, onun ölümüyle keþke(!) ye dönüþüyordu. Vefasýz olmuþtum hayatýmda ilk defa, dostluklarýmý kýsacýk kahve molalarýnda yaþamaya çalýþýrken.

Ama insanýn çalýþsa da çalýþmasa da boþ vakti olmamalý. Hobisi olmayan insanlar( ki bu ne kadar saðlýklýdýr onu da bilmiyorum) bu durumdan þikâyetçi olabilirler. Ama diyorum ya; benim hala daha fazlasýna ihtiyacým var bu yaþadýðým zamandan. Biraz önce can suyunu verdiðim beyaz gülle konuþmanýn, yýllardýr kendi yaptýðým takýlarýma bir yenisini eklemenin, ‘gündüz okursun artýk kitabýný, gece uykusuz kalmazsýn’ diyen ablama ‘demek ki artýk iki kitap okuyabilirim, kârdayým’ diyebilmenin, ev yapýmý þaraplarý sirke olmadan kurtarabilmenin ve yazmanýn yazmanýn yazmanýn… Bunlar için daha çok vakit gerekmiyor mu yani?

Babamý ilk defa dün gece, elinde bir palet, karþýsýnda þövale, yaðlý boya resim yaparken gördüm mesela. Ýki vadi arasýnda etrafa beyaz köpükler sýçratan bir þelale çiziyordu. Biz onun, modern Michelangelo olduðunu düþünürken, o bütün yorgunluðunu çizdiði þelaleden akýtýyordu sanki. O an daha iyi anladým ki, doðru hobi, yaþý baþý dinlemeden þifa daðýtan gizli bir iksirdi aslýnda. O yüzden annemin, ‘dýþarý çýkmak istemiyorum, bilgisayarda oyun oynayacaðým’ demesine þaþýrmýyorum.

Zamaný ertelemek kadar korkunç bir þey var mý ki hayatta ya da ertelenemeyecek kadar kýsýtlý saatlere bir ‘boþ’ ekleyip kendimize kast etmek gibisi! Astrologlarýn dediðine göre, bugün yeniay baþlangýcýymýþ ve yeni bir þeye baþlamak için ideal bir zamanmýþ.(kaçýrdýk diye üzülmeyin, her yirmi sekiz günde bir tekrarlanýyormuþ bu durum ama ben acele edin derim.) ayrýca ay büyüdükçe, yapmaya karar verdiðiniz her ne ise, oda ayný oranda ilerliyormuþ. Belki çoðu hallerde olduðu gibi, yaþantýmýzdaki deðiþiklikler için böyle ufak tefek motivasyonlara ihtiyacýmýz vardýr. Þimdiye kadar hayata verdiðimiz saatleri geri alabilme lüksümüz yoksa madem, geri kalan ömrümüzü kendimiz için kullanmalýyýz derim. Beden yorgunluðu, ayaklarýnýza biraz daha sancý ekleyebilir ama ruhunuzu azat ederek her þeyi dengeleyebilirsiniz aslýnda. Acilen hayatýnýza yeni güzellikler ekleyin hatta bir hobi daha edinin. Buna deðecek, bana güvenin :)