..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir takým þeyler görürsünüz ve "Niye?" diye sorarsýnýz. Ben ise bir takým þeyler düþlerim ve "Niye olmasýn?" diye sorarým. -George Bernard Shaw
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Sinema ve Televizyon > nihat




11 Ocak 2005
Büyük Ýskender"in "Erken Yaþlanan" Hayali  
Tarih yazýcýlar kadar tarihi kaydedenler de önemli

nihat


Ýskender’in ayak bastýðý yerlerde hayat bir daha eskisi gibi sürmedi. Bu büyük ideal, karmaþa ortamýnýn hüküm sürdüðü meydanlarda ezildi ve tarihten bir sayfa olarak günümüze kadar ulaþtý


:BIEG:
Tarih yazýcýlar kadar tarihi kaydedenler de önemlidir. Asýrlar boyunca gücünü koruyabilen bilgilere rastladýðýmýz gibi üzerinde çokça söz söylenmemiþ konularýn varlýðýnýn dikkat çektiðini görürüz. Tarihi kayýtlar için yorum yapabilmek, biraz elimizdeki bilgilerin saðlýklý olmasýna baðlý, biraz da doðru aktarýlabilmesine. Oliver Stone’un Büyük Ýskender filmini izleyenler için bu söylediklerim yabana atýlýr þeyler deðil. Özellikle Yunanistan’da çýkardýðý gürültüler göz önüne alýnýrsa, tarihi kayýtlarýn bazen hayal ürünüyle yer deðiþtirebildiðini, günümüz moda akýmlarýný bir þekilde tarihi þahsiyetleri de korunaklý halden çýkarabileceðini söylemek mümkün. Ston, Geceyarýsý Expresi ile kýrdýðý kalbimizi onarabilmek için Türkiye’ye geldi ve Büyük Ýskender filmini bu topraklarda çekebilsek daha iyi olabilirdi açýklamasýný yaptý. Tarihe meraklý bir yönetmenin tarihin en çarpýcý sahnelerinin yaþandýðý bir ülkede bu açýklamalarý önemsiz deðil. Biz bu açýklamalarý yapan yönetmenin, uzun yýllar hayalini süsleyen ve çekmeyi düþündüðü filmine, yani Büyük Ýskender’e gelelim.

Öncelikle Anthony Hopkins’in karakterize ettiði tarihçinin anlattýklarýndan yola çýkacak olursak, Büyük Ýskender hayata bir yönüyle yenik diðer bir yönüyle de galip baþlýyor. Soy sop meselesinden tutun da imparatorluðun hangi koldan yürüyeceðine, kimin saha dýþýnda, iktidar yarýþýnda dýþarýda kalabileceðine kadar çeþitli tartýþmalar mevcuttur. Adý büyücüye çýkmýþ annesinin himayesinde bariz bir þekilde babaya nefretle büyüyen bir çocuktur Ýskender. Zamanla bu nefretin, entrikalarý ortaya çýktýkça anneye de yöneldiðini görürüz. Özellikle baba kralýn öldürülmesinden sonra. Tarihi belirlemek, istediði gibi yön tayin etmek amacý taþýyan bir annenin biricik oðlunun önünü açmasýna kim ne diyebilirdi ki? Özellikle de kabul edilmez bir krallýðýn beklentisi içindeyse…

Annenin aðýr baskýlarý altýnda bunalan Ýskender biraz yeni yerler görmek hayaliyle biraz da annesinden uzaklaþmak için çýkar uzun seferlere. Elbet kafasýnda kurduðu hakimiyet bugünün insanlarý için bile “ya olursa” denilebilecek tezlere yaslanýr. Doðu ile Batý arasýnda bir köprü kurmaktan, Batý’nýn hakimiyetinde asimile edilmiþ bir Doðu’dan söz eder Ýskender. ‘Barbarlar’ýn ülkelerinde süren savaþlarý bunu saðlamaya, kendi emrinde düzenli ordular kurmaya yöneltmiþtir onu. Ganimet hýrsýyla desteklenen bu genç komutan her þeyden önce cesaretiyle dikilir düþmanlarýnýn karþýsýna. Ýlk sýnavýný kimsenin binmeye cesaret edemeyeceði atý kendisine uyum saðlatarak göstermiþ, ardýndan kimsenin göze alamayacaðý uzun yolculuklar sonunda büyük savaþlara çýkabilmiþtir Ýskender. Elbet hayallerinin ötelere taþýnmasýnda, büyük bir lider olmasýnda babasýný da payý vardýr. Annesinin bütün öfkesine raðmen, baba-oðul savaþ meydanlarýnda ayný idealleri paylaþýrlar ve gelecekle ilgili planlarda her zaman daha bilinmez diyarlardan söz edilir.

Büyük Ýskender’i unutulmaz kýlan her þeyden önce cesareti, gözükaralýðýdýr. Ama onu asýl Ýskender yapan özelliði yüreðinde taþýdýðý bilgeliði paylaþmayý esas almasýdýr. Büyük bir toplulukla savaþa tutuþtuðunda morali bozulan askerlere ilk takviyeyi Ýskender yapar, onlarýn cesaretlerini övücü konuþmalarda bulunur ve meydanlarda sessiz bir rüzgar gibi dolaþýveren umutsuzluk birden kopan fýrtýnayla gidiverir. Ýskender herkesten çok yaralanmýþtýr ve herkesten çok acý çekmektedir. Genç yaþýnda ömrünün sonlarýna gelen Ýskender’e ‘daha ileri gitmeyelim. Askerimiz yorgun, evlerimize dönelim’ teklifi getirildiðinde vücudunu gösterir ve “vücudumda yara olmayan hiçbir yer kalmadý. Bunu bana nasýl söylersiniz” diyerek göstermiþtir Ýskender, ölümden korkmadýðýný, gireceði savaþlardan yýlmayacaðýný.

Ýçinde büyüttüðü özlem o kadar büyüktür ki yaþýnýn ya da gücünün yetmeyeceðini bile bile çýkmýþtýr meydanlara. Ganimetlerine kavuþmuþ komutanlarý için Barbarlarýn yaþadýðý yerler, yani doðu, sadece zenginliðiyle yetecektir onlara. Ýskender ise bugün bile dünya paylaþým savaþlarýnýn özünü oluþturan düþüncesini açar komutanlarýna. Doðu tamamen istila edilecek ve bir merkeze baðlý pek çok devletler oluþturulacaktý.

Ýskender’in ayak bastýðý yerlerde hayat bir daha eskisi gibi sürmedi. Bu büyük ideal, karmaþa ortamýnýn hüküm sürdüðü meydanlarda ezildi ve tarihten bir sayfa olarak günümüze kadar ulaþtý. Aristo’dan bilgelik dersleri alan Ýskender, hayalleri boyunca büyük seferlere çýktý, hiç kimseni tahmin edemediði kadar uzaklara ulaþtý. Biraz içindeki boþluðu doldurabilecek heyecan denebilir bu büyük hayallerin peþinden sürüklenmesine, biraz da beklentilerin, ufuklarýn kýsacýk alanda kalmasýna isyandý onunki. Yýllar boyu uzak durduðu tahtýna kimlerin göz diktiðini önemsemediði gibi annesinin yalvarmalarla biten mektuplarýnýn söylediklerini de umursamadý Ýskender. Artýk iyice ayrýþmalar içinde olan ordusunun en önünde atýný sürmeye devam etti. Ta ki Hindistan’da fil sürüleriyle yaðmurlu bir havada karþýlaþtýklarýný ana kadar. Ölümden döndüðü bu savaþtan sonra Ýskender iyice umutsuzluða kapýlan askerlerine geri dönme emri ve sözü vermiþ, sevinç naralarý yankýlanýr olmuþtu. Ýskender’in baþýna geleceðini bildiði hadisenin ortaya çýkmasý gecikmedi. Pek çok kere zehirlenme ihtimalini belirmesine, düþmanlarýnýn akýl almaz oyunlarýna karþýn postu koruyan Ýskender, sevinçle kendinden geçmiþ askerleriyle eðlendiði bir sýrada, içkisi zehiriyle birlikte sunulmuþ, son nefesini verirken bir insanýn hayallerinin de nasýl tüketildiðini gösteren hali gözler önünden gitmemiþ, asýrlar sonra Oliver Stone adlý bir yönetmenin filmine de konu olmuþtu.

Büyük Ýskender, lider olmanýn sýrlarýný barýndýran bir hayat yaþadýðý gibi sýradan insanýn yaþantýsýnda sýklýkla görülebilecek bir sadelikle geçirmiþtir ömrünü. Büyük idealler, büyük hedefler belirledi, toplumu için ya da ezip geçtiði toplumlar için bir hayal kurdu ve doðu ile batýnýn buluþtuðu yeni bir anlayýþ ortaya koymak istedi. Liderdi, cesareti, azmi bunu gösteriyordu. Sýradan bir insandý, küçük mutluluklara sevinebiliyor, küçük bir acýya bile ortak olmaktan çekinmiyordu. Askerlerine gerektiðinde þefkatini gösteriyor, onlardan kendisinin yapamayacaðý hiçbir þey istemiyordu. Olmaz gibi görünen hayallerin üstüne atýný sürüyor, ordusunun gücünü bu yiðitliðiyle saðlýyordu. Girdiði memleketlerde çapulcu gibi davranan askerlerini durduruyor, bulunduklarý ülkenin yönetimini bozguna uðratmýyor, kendi kültür kodlarýna uyum saðlatýp, yoluna devam ediyordu. Çevresinde oluþmuþ dalkavuklardan olabildiðine uzak duruyor, sýrdaþý ve dostluðuna güvenebileceði insanlarýn sözünü dinliyordu. Ýçinde bulunduðu durum ne olursa olsun, azminden bir þey kaybetmiyor, topluluklarý ikna edebilecek yöntemler buluyordu. Askeriyle ayný kötü þartlarý birlikte yaþayan bir Kral’ýn sözünden kim çýkmak ister, kim sözlerinden ikna olmak istemezdi ki!

Büyük Ýskender’in asýl hedefinin ne olduðu merak edildi, merak de edilecek. Týpký yaný baþýmýzdaki acýlarýn sonucunun merak edildiði gibi. Ýskender, ya da siz, ya da ben, ne fark eder, hepimizin hayalleri var. Ama küçük ama büyük hayaller. Cesaret, eðer yýlgýnlýklara göðüs gerebilecek bir insanla buluþuyorsa önlerinde durmak pek kolay olmaz. Ýskender’in, ya da Fatih Sultan’ýn ufku (filmi yapýlabilirse konuþulabilir belki) büyük sonuçlarla karþýlaþtýrmýþtýr insanlarý.

Asýrlar geçse de tarih yazýcýlarýn bir þekilde farklýlaþtýrýp anlattýklarý tarihi gerçeklerin varlýðý biraz olsun bulanýklaþmýþsa da tarih kendi gerçekliðini getirir ve önümüze kor. Ýskender büyük ideallarine kavuþamamýþlýk içinde ölürken gözleri daha öteye gidememenin üzüntüsünü yansýtýr. Acaba daha ileride ne var?

Günümüz teknolojisine sahip toplumlar için bu sorunu bir cevabý var. Ama asýl insaný beklenti içine sokan soru þu: Büyük Ýskender, büyük hedeflerinde yalnýz olduðunu bildiði halde kendisini büyük yapan cesareti nasýl oldu da bir emanet gibi deðil de kendisinden ayrýlmaz bir deri gibi taþýyabildi? Ýskender’i Ýskender yapan cesareti, kendine güveni olduðu kadar hayal kurmayý da baþarabilmesiydi. Hayallerini erken bitirense idealinin büyüklüðü kadar gerçekliðe sahip olmamasýydý.

Gerçekler hayallerin cenderesinden geçerek ‘ol’ur. Büyük Ýskender’in atýný fillerin üzerine sürdüðü sahne, engeller karþýsýnda yýlmak nedir bilmeyen, kendine ve gücüne güvenen insanlarýn baþarýnýn kodlarýný çözdükleri sahnedir ayný zamanda.
Büyük insanlar daha çok konuþulacak bu dünya üzerinde. Kimi yaptýklarýyla kimi yapamadýklarýyla. Her iki halde de insan, dinamizmini saðlayan bilgi ve becerinin ayný kaynaktan gelebilmesiyle daha büyük ideallerin çemberinden geçer ve tarih ‘büyük’ olur, ‘Ýskender’ olur…




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn sinema ve televizyon kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Adaletin Emrinde Bir Komutan Selahaddin Eyyubi
Türk Sinemasýna Yapýlan Büyü Bozulacak mý?
Türk Sinemasýnýn Rüzgârý Sensin
Gerilimin Adresi Deðiþti
Beyaz Sinema Rüzgâr mý Bekliyor?
Dünyayý ne kurtaracak?
Iþýn kýlýçlarýnýn gölgesinde
Matrix neyi kaybetti?
diziler kimi anlatýr
Gözyaþýmdan tut kaldýr beni

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Adýný Unutum Þimdi
Siz emredersiniz, biz de ölürüz, deðil mi efendim?

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Haksýzlýk etmemeliyim þairlere [Þiir]
bir gün bir þey olacak [Þiir]
karagümrükte bir türbe yaný [Þiir]
Dünya Sahnesinde Bitmeyen Oyun [Deneme]
Özgürlüðün bir bedeli var! [Ýnceleme]
"Bu Ülkede Kültür Mü Kaldý Lan!" [Ýnceleme]
“Aradan çekil’ diye baðýran kim? [Ýnceleme]


nihat kimdir?

istanbulluyum. yaþarken yazmak nasýl bir þey keþfetmeye çalýþýyorum, inanýlmaz güzel ve bir o kadar da acýlarla dolu.


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © nihat, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.