Adam kurduðu cümlenin onda böyle bir üzüntü yaratacaðýný hesap edememiþti. Sadece iki sözcük insaný bu kadar þaþýrtabilir miydi?. Adam bunu söylemenin, gecenin sonunda hakký olduðunu hissediyor, diðer yandan kadýný üzdüðü için kendine kýzýyordu. "Seni kýrmak istememiþtim" deyiverdi birden, "dilimde olmadan üzdüm seni".. Kadýn oralý bile olmadý, olamazdý çünkü oralý deðildi. Adamýn bir limana demir atmýþ hayatýna, yerinde duramayan zýpýr bir turist gibi dalývermiþti.

Bir sigara, sonra bir sigara daha. Ünlü yazarlarýn fotoðraflarýndaki gibi tutarak sigarasýný, pencerenin önüne gidip dumaný içine üfledi kadýn. Gözleriyle sokak lambasýna bakarken zehir genzini yaktý, sessiz kalýþý adamýn yüreðini. "Sessizlik bir yanýt mý?" diye düþündü adam. Baðlandýðýný hissettiði kadýnýn, kurduðu cümle karþýsýnda tepkisiz kalýþýný seyretti. Ama tepkisizlik uzadýkça umut, acýya dönüþtü.

Kadýnýn yüzündeki gülümsemeyi ahlaklý bulmadý adam. Gülerken kullandýðý yüz kaslarý, daha önce bu sözleri defalarca duymuþ olduðunun kanýtý gibiydi. Adam aðzýnýn içinde, "sanýrým seni onurlandýrdým" diye düþündü. Kadýn duymuþ gibi döndü ama hala birkaç dakika önceki cümleyi düþünüyordu: "neden bunu söyledin ki þimdi bana?".. Adam rakibinin beklenmedik sorusu karþýsýnda rahatladý. Bekleyen deðil, yanýt beklenen konumuna yükselmiþti. Gecenin sonunda söylediði o iki sözcükle en önemli kozu kendi eliyle vermiþti ama anlaþýlan bu durumdan basit bir ret yanýtýyla kurtulamayacaktý.

"Söylemek istedim çünkü içime sýðmýyordu". Evet, vereceði yanýt buydu. Ama þimdi susacaktý. Yanýtý hazýrdý, o yüzden rahatça birkaç dakika bekleyebilirdi. "Keþke sigara içseydim" diye düþündü, "ben de bir tane yakýp zaman kazanabilirdim"..

Kadýný tanýyalý henüz bir gün bile olmamýþtý. Onun, sorduðu sorunun yanýtýný alma konusunda pek de hevesli olmadýðýný gördü. Bu iyi deðildi. Birden ona döndü kadýn. Öyle bir bakýþ vardý ki yüzünde, adam o an cehennemin aslýnda buz gibi bir yer olduðunu düþündü. "Saçmalamayalým istersen, ben gidiyorum" dedi, "paramý vermeyecek misin?. Adam, gecenin baþýnda anlaþtýklarý paranýn fazlasýný ona uzattý, "bu seni üzdüðüm için"..

Sigara kokusunun sindiði pencereden, kadýnýn taksiye atlayýp uzaklaþmasýný seyretti. Geceye hiç de uymayan o saçmalayýþýný düþündü. "Seni seviyorum".. Laf mýydý bu? Neden bunu, sadece cinsel zevk için birkaç saatliðine birlikte olduðu kadýna söylemiþti ki? Durup dururken deðildi aslýnda.. Gerçekten de içinden taþmýþtý. Baþka bir kadýna, çok daha özel birine söyleyemediði "seni seviyorum"u, hazzýn etkisiyle bir yabancýya söylemiþti. Adam anladý, yola çýktý ve bir taksiye atlayýp sevdiði kadýna gitti. Þoför nereye gideceklerini sorduðunda "keþke böyle bir kadýn olsaydý" diye düþünüyordu.