ÖLÜMÜNE AÞKLAR


Ýnsanlar arasýnda ilk aþk, Adem ile Havva arasýnda baþladý. Adem, Havva' ya öyle bir tutkuyla baðlandý ki, þeytanýn Havva' yý kandýrdýðýný; yasak meyve olan elmayý yiyerek cennetten kovulacaðýný ve bir daha birebir Tanrý ile konuþamayacaðýný anlayamadý. Havva' nýn kýþkýrtmalarý sonucunda yasak meyveyi yedi ve ikisi birlikte cennetten kovularak dünyaya sürüldü.

Yaratýlmýþlar arasýndaki ilk aþk budur, tarihte sürgüne uðramýþ ilk aþk da budur.

Dünyaya ayak bastýklarýndan sonra çocuklarý oldu, büyüdüler. Bu çocuklarýndan Habil ile Kabil' e birer eþ bulup evlendirdiler. Evlenmesine evlendirdiler ama, tarihte ilk aþk isyaný Kabil' den baþladý ve annesiyle babasýna kafa tuttu, "Habil' in karýsý güzel; benimki neden çirkin?" diyerek ortalýðý birbirine kattý. Bu arada þeytan da cennetten kovulmuþ ve durmadan Kabil' i kýþkýrtýyor, içinden de, " Siz insansýnýz, siz üstün yaratýksýnýz ha, ben size gösteririm benden üstün olmak, Tanrý ile aramý açmak ne imiþ!"diyordu.

Kýþkýrtýlan Kabil, durmadan Habil' in eþini taciz ediyordu, iþi o kadar ileri götürüyordu ki, anne ve babasýna hakaretler yaðdýrýyor, kavga etmek için bahaneler arýyordu.

Bir gün Habil' in karýsýný taciz ettiðinde, Habil kardeþinin hakaretlerine dayanamayarak kavga etmiþ ve bu kavga sonunda Kabil, Habil' i öldürmüþtü. Bu olay insanlýðýn ilk kanlý ve ölümle biten ilk aþk cinayetidir.


Bugün bütün çektiklerimizin temelinde, Havva'nýn Adem' i kandýrmasý yatmaktadýr. Aksi takdirde, hala insanlar cennette yaþýyor olacaklardý ve bugün çekilen acýlarýn hiçbiri çekilmeyecekti...Eðer insanlar bugün bile aþk cinayetleri iþliyorlarsa, Kabil'i örnek aldýklarýndandýr.

Bütün bunlar þeytanýn üstün baþarýsýdýr.


Daha sonralarý, çok güzel bir insan olan Yusuf'un baþýna aþk yüzünden gelmeyen kalmadý. Mýsýr azizinin eþi(þimdiki karþýlýðý bakan) Yusuf' a aþýk olur, bu dedikodular üzerine kendisi de bir prenses olan Züleyha, Mýsýr' ýn kalburüstü insanlarýnýn eþlerini, sadece kadýnlarý saraya davet eder. Ellerine birer elma ile birer býçak verdirir ve onlar elmalarýný soymaya baþlarken Yusuf'a seslenir ve içeri girmesini söyler. Yusuf içeri girince, elmayý soyan kadýnlarýn elinden býçak kayar ve avuçlarý enine olmak üzere boydan boya kesilir.

Avuçlarýnýzýn içine lütfen bakýn, gördüðünüz derin çizgiler o býçaklarýn izleridir ve onlarýn cerimesini de biz çekmekte ve bu izi avuçlarýmýzda taþýmaktayýz.

Bir gün güzel kadýnlarla evli, maddi durumu iyi olan insanlarýn çok mutlu olduklarýný gören ve diðer güzel olmayan kadýnlarla evli ve fakir olan insanlar Tanrý'ya topluca þikayete giderler. Derler ki, " Yüce Tanrýmýz, onlar hep güzel kadýnlarla evliler, hepsi zengin, çocuklarý güzel giyiniyor, güzel yaþýyorlar; onlara neden çok akýl verdin, neden bizim aklýmýz kýt?" Tanrý, bütün akýllara emir verir; akýllar baþlardan dýþarý çýkar ve yere dizilirler. Tanrý der ki, herkes beðendiði aklý alsýn, herkes gider yine kendi aklýný alýr.

Ýþte o gün bugündür, kimse akýl danýþmaz, herkes kendi aklýný beðenir ve sil baþtan en baþa dönülür, ta ilk insanlarýn ilk aþklarýna, ilk cinayetlerine, sevgisizliklerine, aþklarýna dönerler ve milyonlarca yýlýn sadece tekrarýný yaparlar.


Gelelim günümüzün ölümüne aþklarýna; günümüzde hep görürüz aþklarý, iþte basýndan örnekler : Adam, eþini baþkasýyla yakalar, cinnet geçirir ve ikisini birlikte, ya da sadece eþini öldürür. Kadýn, dostu olan eþini gece uyurken býçaklayarak öldürür. Sevdiði adamla birlikte yaþamak için evli kadýn, gece uyuyan eþini dostuyla birlikte öldürür. Eþi evi terk edince, adam intihar eder. Üç çocukla ortada kalan kadýn eþinin dostuyla kaçtýðýný söyler. Eþini baþka erkeklere peþkeþ çeken koca yakalandý. Eþini döverek zorla pavyona satan koca yakalandý. Eþi tarafýndan terk edilen kadýn, çocuklarýnýn uyuduðu bir sýrada cinnet geçirerek evi yaktý, kendisi de feci þekilde can verdi. Karý koca baþka bir evde, baþka bir karý kocayla birlikte alem yaparken komþularýn þikayeti üzerine gözaltýna alýndý.

Bütün bunlar, son bir kaç gün içerisinde okuduðum gazete lerden baþlýklar...Bu örnekleri çoðaltmak, deðiþik þekillerde anlatmak mümkündür. Ancak görülmektedir ki sevgi dolu, mutlu bir aile olmak çok zordur. Evlenmiþ olmak için evlenenlerin, ya da evlenmeyi bir güvence sananlarýn, nikahta keramet vardýr diyenlerin ettikleridir bunlar.

Ölümüne aþklar yok mudur, mutlaka vardýr; ancak çok azdýr. Bizim anlattýðýmýz geniþ bir kitledir, halktýr. Evlenmeyi, bir cinsel dürtülerin giderileceði yer, bir güvence, çocuklarým olur, gün olur severim, durumu iyi, bana bakar þeklinde algýlamamalýdýr.

Bu nedenledir ki, ekonomik özgürlüðünüzü elde etmeden, birbirinizi çok, ama pek çok sevmeden, çok iyi anlaþacaðýnýza inanmadan asla evlenmeyiniz!

Öyle bir yaþam kurunuz ki, bu ölümüne bir aþk olsun; yuvanýzda huzur, mutluluk, sevgi, saygý, karþýlýklý güven, özveri, dayanýþma, iyi ve kötü günde sahiplenme olsun; bunlarýn birisi bile asla eksik olmasýn!

Hepinize gönül dolusu mutluluklar, ömür boyu sürecek; 'ölümüne aþklar' diliyorum!...

ERDEN ERKÝN
ÖLÜMÜNE AÞKLAR