"Küle deðil, ateþe üflemelidir." -Divanü Lügat-it Türk, Savlar |
|
||||||||||
|
Kayýt yapmak için adýný sorduðumda: "-Mustafa", dedi. Hiç de çekinmeyen bir tavýrla... Ve ekledi: "-Eðer hafýz yaptýrmazsanýz kayýt yaptýrmak istemiyorum". Böyle tehdit edercesine konuþmasý onu yaþýndan daha olgun gösteriyordu. Tebessümle: -Korkmayýn küçük bey siz isteyin hafýz da yaparýz, hoca da..." O küçük gözlerinin içi parýldadý birden. Babasý: "-Hocam kusuruna bakma hele sen, ille de hafýz olacam der de baþka bir þey demez. Bizim köyün hocasýndan duymuþ. Peygamberimiz hafýz olanlara cennette taç giydirilecek demiþ herhalde. Siz daha iyi bilirsiniz ya köylü kafasý, biz de bu kadar duyduk anladýk. Bu da çocuk iþte". "-Tabi amca ne demek, keþke herkes sizin gibi duyduklarýndan etkilense de teslim olsa... Siz hiç merak etmeyin oglunuz önce Allah'a sonra bize emanet."Adamcagýz" elime yapýþtý, öpecekken geri çektim, utandým. Tuttum, ben onun elini öptüm. Gözleri yaþardý. "-Hocam bu eller, gözler hep günahlý asýl sizinkiler öpülmeye layýk". "-Estaðfirullah amca", dedim. O ahirette belli olur. Bu konuþmadan sonra kaydýný yaptýðým Mustafa'nýn Erzurumlu olduðunu öðrendim. Bir an düþündüm. "Küçük nasýl kalacak bu kadar zaman buralarda"... Zaman ilerledikçe Mustafa'nýn edepli tavýrlarý daha da çok etkiledi beni. Azimliydi. Geceleri uykusunun arasýnda ayetleri sayýklarken görüyordum çoðu kez... Böyle devam ederken arada bir bana gelip sorular soruyordu. Bir gün: "-Hocam hafýz olmak için Kur'an'ý bitirmek mi lâzým" diye sordu. Ben de: "-Tabiiki hepsini ezberleyeceksin ki hafýz adýný alacaksýn". Bu cevabýma çok üzülmüþ gibiydi. Birþeyler demek istiyordu sanki... Teþekkür etti ve döndü arkasýný gitti. Derslerim arasýnda onlara sürekli Kur'an ezberlemekle iþin bitmeyeceðini mutlaka içindekileri uygulamanýn gerektiðini hatýrlatýyordum. Talebelerden biri: "-Hocam", dedi. "Mustafa'nýn babasý ona abdestli olmayanýn hafýzlara dokunamayacaðýný söylemiþ doðru mu?" diye sordu. Çok ilginçti doðrusu. Maþallah dedim. "Osmanlý zamanýnda atalarýmýz Kur'an'a ve hafýza kýymet verdiklerinden öyle yaparmýþ" dedim. Çok hoþlarýna gitmiþti bu iþ. Hepsi adeta kendilerini ulaþýlmasý zor, kasa içindeki altýn gibi görüyorlardý. "Görsünler" dedim içimden, bu yaþta buralara gelmiþler. Allah'ýn kelamýný ezberliyorlar, onlara fazla görmem bunu. Bu arada Mustafa ara sýra rahatsýzlanýyor ve revirde yatýyordu. Zaman geçtikçe Mustafa'nýn morali ve saðlýðý daha da çok bozuluyordu. Bir gün dersini 2 kez aksatýnca sordum. "-Ne oldu yoksa baabný ve anneni mi özledin?" "-Hayýr", dedi. "-Neden moralin bozuk? Sýk sýkta hasta oluyorsun", dedim. "-Yanlýþ anlamayýn, inan kibabamý ve annemi özleyipte gitmek istediðim yok. Burayý çok seviyorum. Allah'ým'dan çok korkuyorum. Buralarý terk edersem bana ahirette hesabýný sormaz mý?" Bir þey diyemedim. Suçlu bile hissettim kendimi. O küçük kalpte bu ne imandý Ya Rabbi! Onu hayranlýkla izliyordum. Bir gün çok rahatsýzlandý. Doktora götürmek zorunda kaldýk. Bir çok tahlillerden sonra arkadaþým olan doktor haným: "-Hocam derhal bu talebeyi ailesinin yanýna gönderin" dedi. Þaþkýnlýkla: "-Neden?" diye sordum. Bana: "-Belki üzülecek hatta inanmayacaksýn ama bu talebe "Kanser". Adeta baþýmdan aþaðýya kaynar sular dökülmüþtü. Sanki her tarafýma Rabbimin Rahmet sýfatý tecelli etmiþ, þefkat sarmýþtý. Hastahaneden ayrýlýrken Mustafa'ya hiç bir þey diyemedim. Oysa anlamýþ gibi bana sorular sorup dikkatimi daðýtmaya çalýþýyordu. Kulaðýma eðilerek "-Hocam" dedi. "Azrâil insanlarýn canýný alýrken nasýldýr?" Aðlamamak için zor tuttum kendimi: "-Güzel bir surettedir, mü'min kullara", dedim. Sevindi, sanki mýrýldandý: "-Belki hafýz olamam ama Elhamdülillah mü'minim" diye. Þimdi anlamýþtým bana önceden sormuþ olduðu soruyu. Demekki hastalýðýný biliyordu. Hafýz olmak için Kur'an'ý bitirmek gerektiðini söylediðimde neden üzüldüðünü þimdi anlamýþtým. Bir kaç gün sonra eþyalarýný hazýrlamaya baþladýk. Çünkü dayanýlmaz acýlar içinde olduðunu görüyorduk. Evine gitmesi gerekiyordu. Ailesi geldi. Mustafa yanýma gelerek: "-Bana kýzmadýnýz deðil mi? Eðer söyleseydim belki kursa almazdýnýz". "-Ne demek nasýl kýzarým sana" dedim. "Hem sonra sakýn üzülme hafýzlýðýmý bitiremedim diye. Bu yola girdin ya. Rabbim seni hafýzlar zümresinden yazmýþtýr Ýnþaallah", dedim. Öyle sevindi ki sarýldý boynuma; "-Gerçekten ben þimdi hafýz sayýlýr mýyým? Baba bak duydun deðil mi?" Ya Rabbi bu ne aþktý. Rabbimin hikmeti tecelli etse de iyi olsaydý þu Mustafa ne güzel bir kul olurdu. Böylece Mustafa'yý Erzurum'a uðurladýk. Çok geçmedi. Bir iki hafta sonra ailesi aðýrlaþtýðý haberini verdi. Bu bir iki hafta içinde ondan iki mektup almýþtým. Bana hep hafýzlýk tacýný merak ettiðini, rüyalarýna bile girdiðini yazýyordu. Bir gün sabah namazýndan sonra telefon çaldý. Mustafanýn babasýydý karþýmdaki ses. Aðlamaklý bir sesle: "-Hocam Mustafa'yý uðurladýk. Rica etsem bir hatim okurmusunuz" deyince bende dayanamadým aðlamaya baþladým. Babasý beni teselli edercesine telefonu kapatmadan: "-Size ölmeden önce þunu söylememi istedi", dedi. Hýçkýrarak: "-Babacýgým hocama söyle Azrâil söylediðinden de güzelmiþ". "Ey Rabbim senin kelamýn için yanýp tutuþan, yoluna yapýþýp kelamýna sýmsýký sarýlan kulunu sen son nefesinde yalnýz býrakýr mýsýn hiç?"
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Coþkun ERDOÐAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |