|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katýlýmý |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
4 Aralýk 2003
Ýþkence ve Hekim
Hira Selma Kalkan
hekimler iþkenceye ne kadar yardým ediyorlar ne kadar karþýsýnda yer alýyorlar.seçimlerinin sonunda nelerle karþýlaþýyorlar. |
|
ÝÞKENCE VE HEKÝM Hekimler þu veya bu þekilde varolan ideolojinin piyonlarý haline getirilebilirler. Örneðin iþkencede aktif yada pasif olarak kullanýlabilirler. Bu durumu kabul eden, bizzat uygulayan hekimler olduðu gibi , verdiði “iþkence görmüþtür” raporunu herþeye karþýn deðiþtirmeyenler de var.Yarýn bu ikincilerin ellerindedir.”Önce zarar verme” diye baþlar týp etiði.Yani “yapabileceðin bir þey deðilse, yetki alanýnda deðilse müdahale bile etme”dir bunun anlamý. Ýþ böyleyken, asýl görevi insan hayatýný kurtarmak ve kaliteli yaþam sunmak olan doktorlarýn iþkenceye alet edilmesi ne büyük çeliþkidir. Ýþini yapanlar cezalandýrýlýrken tam tersini yapanlar ödüllendiriliyor. Ýþte onlar Foucault ‘un dediði “doktorlar ideolojinin piyonudur “sözünü doðrulayanlar. Örneðin II.Dünya Savaþý sýrasýnda 1943-45 yýllarý arasýnda Auschwitz toplama kampýnda baþhekimlik yapan Dr Josef Mengele...Kampa getirilen yahudiler arasýnda öldürüleceklerle, çalýþabilecek olanlarý ve laboratuar deneyleri için kurban seçmeye yönelik ayýklama iþlemlerini yürüttü. Ari soyunu çoðaltmak için doðurganlýðý artýracak yöntemler geliþtirmek üzere tutuklular üzerinde özellikle cüce ve ikizleri kullanarak deneyler yaptý. Laboratuarýnýn bir duvarý öldürdüklerinin mavi gözleriyle doluydu. Beþ milyon insanýn ölümüne katkýda bulunan Mengele , Güney Amerika’ya kaçarak1979’da denizde boðulana dek rahat bir yaþam sürdü. II.Dünya Savaþý sýrasýnda buna benzer , insanlara acý çektirme veya insan yaþamýna yönelik çeþitli uygulamalar sonrasýnda Dünya Týp Birliði'nin desteði ile birlik oluþturulmuþtur. 1960 ve 1970'li yýllarda birtakým ülkelerde hapishanelerdeki iþkence ve insani olmayan yöntemler içerisinde doktorlarýn da yer aldýðý tespit edilmiþtir. 1975 yýlýnda Tokyo'da 27.Dünya Týp Birliði toplantýsýnda iþkence, insani olmayan tedavi ve tutuklularýn cezalandýrýlmasý ile ilgili olarak týp doktorlarýna þu tavsiyelerde bulunulmuþtur a). Her ne koþulda olursa olsun doktor iþkence, insani olmayan yöntemler ve diðer zulümler içerisinde hiçbir þekilde yer almamalýdýr. b). Bu deklarasyonun amacý iþkencenin bir kiþi veya bir otorite tarafýndan baþka bir kiþiye yavaþ, kasti, sistematik bir þekilde mental veya fiziki bir acý çektirmek olduðunu tanýmlamaktýr. c.) Doktor iþkence için bilgi, alet, yer veya herhangi bir baþka destek saðlamamalýdýr. d.) Doktor iþkence sýrasýnda görevli olarak yer almamalýdýr. e.) Doktor hastanýn bakýmý ile ilgili tek baþýna denetimsiz karar verememelidir. f.) Bir tutuklunun beslenmeyi kabul etmediði açlýk grevlerinde doktor tarafýndan bu davranýþýnýn sonuçlarý ile ilgili saðlýklý muhakeme yürütebileceði kabul edilirse, tutuklu suni olarak beslenmemelidir. Tutuklunun bu tip bir muhakeme yapýp yapmayacaðý bir baþka doktor tarafýndan onaylanmalýdýr. g.) Dünya Týp Birliði iþkence, diðer zulümleri ve yýkýcý tedavi uygulamayý kabul etmeyen doktorlarýn her türlü tehdit karþýsýnda onlarý destekleyen diðer doktorlarý uluslararasý komiteler ve Ulusal Týp Birliði cesaretlendirecek ve destekleyecektir. h.) Doktor her koþulda meslektaþýnýn sýkýntýsýný hafifletme amacýyla yanýnda olmalýdýr. Bu kiþisel ve politik her türlü yüksek deðerin üzerinde düþünülmelidir. Mevcut adli ve idari yasal düzenlemeler hekimlere çalýþmalarýndan dolayý baskýlara zemin hazýrlayan bir içeriktedir. Evrensel týbbi etik ve kurallar mevcut yasal düzenlemeleri aþýyor. Anayasanýn 90. maddesi "devletin imzaladýðý evrensel kaðýtlarý iç hukukta da geçerlidir", hükmünü koymuþtur. Ancak bunun evrensel týbbi etik ve kurallarý ne kadar bilgilendirdiði tartýþýlmamýþtýr. Evrensel olan bu kurallar saðlýk emekçileri için baðlayýcýdýr ve temel moral kaynaðýdýr. Eðer iç hukukta istenilen düzenlemeler yapýlmamýþsa, bu hükümetin sorunudur.
Cezai yaptýrýmlarý olmasa da bu ilkelerin hekimleri iþkence ve insan haklarý ihlallerine karþý bir tutum almak açýsýndan baðlayýcý olmalýdýr. Bunlar yazýlý ilkeler olmaktan çok insani ilkeler olarak kabul edilmelidir. Ne yazýk ki bu insaniliðin çok üzücü sonuçlarý oluyor ülkemizde. Türkiye, iþkenceyi önlemeyi amaçlayan birçok uluslararasý sözleþmeyi imzaladýðý gibi, CMUK 135/A Maddesi de iþkenceyi “yasak bir sorgu yöntemi” saymakta. Ancak, yazýlý hukuk ile uygulama arasýndaki her zamanki gibi korkunç uçurumlar var. Ýþkence, yazýlý hukuk ile yasaklanmýþ olmasýna karþýn sistematik olarak uygulanmasý sürüyor. Bu süregenliðe hekimler de aracý edilmek isteniyor. En baþta önemli bir sorun olarak “iþkencenin belgelenmesi”duruyor karþýmýzda. Türkiye’de halen resmi bilirkiþilik kurumu geçerli. Yargý organlarý, tüm baðýmsýz hekim raporlarýnýn Adli Týp Kurumu ‘nca onayýný istemekte. Oysa ki, Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi kararlarýnda da görüldüðü gibi, iþkencenin belgelenmesinde, baðýmsýz hekim raporlarý esas alýnmalýdýr.”Ýþkence yapýlmýþtýr” diye rapor veren hekimler binbir türlü yýldýrma ve baskýyla karþý karþýya býrakýlýyor. Bir yanda mesleðini uygulamak isterken diðer yanda hayati tehditler arasýnda çýkmazda kalýyor. Bunlara karþýn raporunu insan dan yana haktan yana kullananlar bir çok þekilde cezalandýrýlýyor. Ýnsanýn hizmetinde olmasý gereken doktor, ideolojinin hizmetine alýnmak için , iþkence görmüþtür yazýsý yanýnda iþkenceye bizzat kendisi maruz kalýyor. 2000’ li yýllara geldiðimizde bile, mesleklerinin insan haklarý ile ilgili boyutunda duyarlý ve sorumlu davranýþ gösteren hekimler idari, adli baskýlar, sürgün, iþsizlik, gözaltý, iþkence, cezaevi ve mahkeme salonlarýyla içlidýþlý oldular. Yüzümüzü nereye çevirsek bunun örnekleriyle karþýlaþmak mümkün: * Ýstanbul Týp Fakültesi Adli Týp Anabilim Dalý Baþkaný Dr. Fircancý, gözaltýnda ölen sendikacýnýn otopsisine katýldýðý ve iþkence ile ölüm raporuna imza attýðý için, adli ve idari baský ile karþýlaþýyor. Ýstanbul Valiliði görevden alýnmasý yönündeki baskýlarýný arttýrýyor. Dr. Fircancý yalnýzca mesleki görevini yapýyor ve otopsi heyetindeki diðer altý hekim gibi kararýný bildiriyor. Emniyette ölümün iþkenceye baðlý olduðu belgelenince resmi yetkililerce baskýlarýn gerekçesi de ortaya çýkmýþ oluyor. Ýþkenceci polislerin varlýðý tespit ediliyor. Bütün bu zorlu ve sabýrlý araþtýrmalarýn yanýnda bir taraflarý tutuþan Ýstanbul Valiliði'nin tepkisi nasýl oluyor?-Ýþkencecilerin cezadan kurtarýlmasý yönünde...Burada tek tek iþkenceci polisin cezalandýrýlmasý sorunu çözmüyor , bu iktidarýn iþkenceye yaklaþýmý ile ilgili. Bu yaklaþýmýn ne olduðu ise yýllardýr biliniyor. Avrupa birliðine girebilmek için insan haklarý ihlallerini yok etmemeleri gerektiðini onlar da biliyor , ihlali yapýyor pisliði doktorlara örttürmeye çalýþýyorlar. Buna yanaþmayaný da kendi yöntemleriyle “suçlu” ilan ediyorlar,”vatan haini”ilan ediyorlar. Bunu ne da kolay yapýyorlar.Ama bilmedikleri þey, böyle insanlarýn bir gün onlarýn iki yüzlü , sahtekar uygulamalarýný yok edecekleri. Çünkü onlar insanlýðýn geçirdiði süreci, insanlaþmanýn geçirdiði süreci bilmiyorlar. Ýnsanlýk bir yerden ýþýk yaratýp yolunu bulur. Kýsaca bir geriye dönüp, insanlýk mücadelesi vermiþ hekimleri görecek olursak öykülerinin çok da farklý olmadýðýný görürüz: *1989 yýlýnda Nevþehir E-tipi cezaevine hekim atanan Dr. Murat Çobanoðlu ‘dur namlunun ucundaki. Hiçbir mahkuma “hücre hapsi ve iþkence için saðlýklýdýr” raporu imzalamaz. Bu yüzden baský görür. Sonraki günlerde tek tip elbise baskýsý yüzünden dövülen tutuklulardan biri, bu yetmiyormuþ gibi rahat makamýndan kaldýrýlmasýna sinirlenen savcýnýn(Nevþehir Cumhuriyet Baþsavcýsý) dayaðýna da maruz kalýr. Tutukluyu muayene eden Dr Çobanoðlu hastaneye sevkini uygun görür. Bu yüzden odasý basýlýp eþyalarýna zarar verilir. Þikayeti üzerine Baþsavcýnýn yanýtý ise evlere þenlik: Bütün yaptýklarýný devlet için yaptýðýný, kendisinin henüz yeni olduðunu ve bu iþleri bilmediðini söyler. Her nasýlsa devlet için neyin iyi neyin kötü olduðunu kendileri belirlemiþ. Platon bunlarýn yakasýný býrakmýyor. Doktorun yaptýðý, onlarýn idealar dünyasýnda “vatan hainliði”. Dr yine de sevk eder.Hastanedeki, onlarýn vatan sever ortopedistlerinden biri , beli kýrýlan tutukluya saðlam raporu verir. Çobanoðlu yýlmaz yine sevk eder. Bu sefer bel kýrýðý raporu düzenler iki hekim, fakat rapor hiçbir makamca alýnmaz. Sonra her nasýlsa bir milletvekilinin eline geçen bu rapor üzerine Adalet Bakamlýðý bir soruþturma açar. Oh ne güzel adalet yerini buldu diyesi geliyor insanýn ama öyle deðil. Yargýlananlar Dr Çobanoðlu ve raporu düzenleyen iki hekimdir. * Yakýn geçmiþte Aydýn Ýncirliova'da bir hekim iþkence raporu verdiði için adli kovuþturmaya uðramýþtýr. Kamuoyuna yansýmayan saðlýk emekçilerinin uðradýðý baskýlar, bilinenden daha fazladýr. *Diyarbakýr Tabip Odasý Baþkaný halen sürgündedir Hadi diyelim bu olay nerdeyse 13 yýl önce olmuþ. Henüz 2000’lerde olan baþka bir olay hiç de diðerini aratmýyor: *.Bu sefer yer: Diyarbakýr Devlet Hastanesi Dr: Burada görevli Zahit Porsuk. Jandarmanýn getirdiði iki tutkluyu muayene eden hekim tespit ettiði darp izlerini adli rapora yazýyor. Ancak jandarma raporu bu haliyle alamayacaðýný söyleyerek ayrýlýyor. Jandarma Karakolundan il Saðlýk Müdürü Emirhan Yardan aranýyor. O da yardýmcýsý Serdar Ýnalöz’e sorunu çözmesini söylüyor. Sorun çözme yöntemleri hem basit hem klasik: Tehdit. Ýnalöz, Dr Porsuk’a valilikçe atandýðý bu görevinde sorun çýkarmamasýný altýný çizerek söylüyor. Ýstenmeyen tayinlere sebep olmak istemediðini de kibarca (!) ekliyor. Dr Porsuk bu yumuþak görünen süslenmiþ baskýlara aldýrmayýp raporunda ýsrar ediyor. Sonra da baðlý bulunduðu tabipler odasýna þikayette bulunuyor. Bu sefer sanýk koltuðunda baskýcý müdür Emirhan Yarman oturuyor. Müdürün görevi kötüye kullandýðý ve tehdit edildiði kesinleþiyor. TCK’nýn 240.maddesi uyarýnca ve 3679 sayýlý yasanýn 2. maddesi dikkate alýnarak sanýða bir yýl hapis doksanbir milyon aðýr para cezasý veriliyor. Bu ceza þurasýsýndan burasýndan kýrpýla kýrpýla sadece iki ay onbeþgün memuriyetten yoksun kýlýnma cezasýna dönüþüyor. Adý ceza ama bu, müdüre güzel bir tatil olur. Göstermelik bir cezalandýrma,”Ýþte ceza veriyoruz” diyecekler güya. Asýl þaþýrtýcý olan doktorun yargýlanmayýþý...
Baþka bir trajikomik durumda ttb onur kurulu 17 üyenin baþýna gelenler: Türk Tabipleri Birliði Yüksek Onur Kurulu Üyeleri 17 Nisan 2001 tarihinde "bilinci açýk olan açlýk grevcilerinin zorla beslenmesinin hekimlik deðerlerine aykýrýdýr" ilkesini savunmak için bir açýklama yapýyorlar. Bu açýklama nedeniyle haklarýnda"intihara ikna ve yardým" suçlamasýyla ve 3-10 yýl hapis cezasý istemiyle Ankara 5 Aðýr Ceza Mahkemesinde dava açýlýyor. Neyse ki Adalet Bakanlýðýnýn Meclise sunduðu ve yasalaþmak üzere olan Cezaevleri yasasýyla hekim baðýmsýzlýðýný tümden ortadan kaldýrmayý amaçladýðý bugünlerde Türk Tabipleri Birliði Yüksek. Onur Kurulu Üyeleri 4.12. 2001 günü yapýlan duruþmada beraat ettiler. Bu kadar olay olmaksýzýn da hekim suça katýlabilir.Örneðin:Yasalara göre her tutuklu tutuklandýðýnda muayene edilmelidir. Bu muayenenin baþtan savma yapýlmasý veya yapýlmamasý da iþkenceye katýlmak demektir. Sonra muayene edip darp izlerini “aman ne olacak bunlar hapishanelerde olur, ben ne onlarýn ne benim baþýmý yakayým, hem ben yazmasam da onlar nasýlsa yazacak birini bulurlar” gibi yaklaþýmlar da ayný katýlýmýn farklý biçimleri. Ne biçim de olursa olsun hekimlerin iþkenceye ortak olmasý kabul edilemez. Bilgisini, emeðini, gücünü insanýn lehine kullanmalýdýr. Olmuyorsa hem mesleðine hem kendine hem insanlýða ihanet etmeyip yerinden ayrýlmalýdýr. Devletin politikasý iþkence olabilir ama hekim kafasýný kumdan çýkarýp önüne bakmalýdýr. Ýþi sadece yarayý sarýp ilaç vermek deðildir, insaný bütünlüðü içinde düþünmeli insandan yana olmalýdýr.
Söyleyeceklerim var!
Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?
Yazýlarý
yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz
ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz,
yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.
Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.
|
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
Hira Selma Kalkan kimdir? |
|
|
. . . . .
Etkilendiði Yazarlar:
...
|
|
bu
yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler |
|
|
|