"Ýnsanlarýn bazen neye güldüklerini anlamak güçtür." -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Bu sýrada annem içeri girdi ve bana suyu uzattý. Anneme neden hastanede olduðumu sordum. Annem , “Hatýrlamýyor musun?” diye sordu. Birden istemsiz bir þekilde beynim içinde bir þeylerin dolaþtýðýný hissetim. Sanýrým hatýralarým bir çamaþýr makinesinin devir hýzýyla doðru anýyý bulmaya çalýþýyordu. Oysa benim en son hatýrladýðým þey dün gece Tuðba’yla beraber yediðim yemekti. Tabii bu da hatýralarýmýn dönüþü sýrasýnda belirmiþti. Ben de doðal olarak anneme Tuðba’yý sordum. Bendeki de iþti yani. Daha kendim hakkýnda sorduðum soruyu cevaplayamýyorken ona sevdiðimi sormuþtum. Tabii yeni bir bulmacanýn beni beklediðinden habersiz olarak. “Merak etme Yalçýn , baban birazdan gelecek” demiþti annem. Önce kesinlikle algýsal bir problem yaþadýðýmý düþündüm. Herhalde Tuðba’mý sorarken yanlýþlýkla babamý sormuþtum ya da annem Tuðba’nýn geleceðini söylerken ben babamý anlamýþtým. Tekrar neden hastanede olduðum sorusu aklýma geldi ve tuvalete gitmek istedim. Aslýnda amacým biraz hava almaktý ve tabi biraz annemin yanýndan uzaklaþýp baþýmý dinlemekti. Annemin bakmadýðý bir sýrada , gene beni tutmamasý için , ayaða kalkmak istedim. Birden bire yere devrildim. Ne olduðunu anlayamamýþtým. Kafam yataðýn kenarýna çarpmýþtý ve zaten büyük ama belli belirsiz acýlarýma bir yenisi daha eklenmiþti. Annem yanýma koþtu. Ben “Yavrum , biraz dikkatli ol” gibisinden bir sýzlanma beklerken dolu gözlerle beni güçlükle yataðýma yatýrýp tekrar yanýma oturdu ve hiç konuþmadý. Kafamdaki koca þiþliði bile umursamadý. Sanýrým bu benim için annemin anlatacaðý bazý þeylerden daha açýklayýcý olmuþtu. Tabii en azýndan annemin anlatabileceði bazý þeylerden. Ortada dönen terslikleri anlamamak için biraz saf olmak gerekirdi. Oysa benim anladým sandýklarým , anlamam gerekenlerin yarýsý bile deðilmiþ. Babam içeri girdi. Ýlk defa babamýn suratýndaki ifadenin sýrýtan bir hal aldýðýný gördüm. Uyandýðýmý görünce hemen yanaðýmdan öptü. Elindeki poþetlerden bir paket mýsýr gevreði ve bir kutu süt çýkardý. Çok sevdiðimi biliyordu. Annem onlarý alýp hemen bir tabak içinde hazýrlamaya baþladý. Bense sorum olduðunu (sorun olduðunu) babama , konuþmadan sadece bakarak anlatmaya çalýþýyordum. Babam bana bakýnca cevap aradýðýmý anladý. Bende beni anladýðýný gözlerinden anladým ve sevindim. Ancak babam gözlerini kaçýrýp , sigara içmeye gittiðini söyleyerek , koþar adým dýþarý çýktý. “Oysa babam sigara kullanmýyordu.” Gittikçe korkularým büyüyordu. Aðlamaya baþladým. Bu sýrada içeri amcam girdi. Aslýnda beni buraya o getirmiþ ama kahvaltý için aþaðýya inmiþ. Babam onun yanýna aðlayarak gidince de gelmesi gerektiðini anlamýþ. Suat amcam benim biricik amcamdýr. Onu görünce hemen annemden dýþarý çýkmasýný rica ettim. Annem istemedi. Çünkü amcamla konuþacaðýmý iyi biliyordu. Ancak ben hasta nazý ve oðul sinirinin birleþimi bir ses tonuyla tekrarlayýnca çýkmaya mecbur kaldý. Aslýnda amcam da konuþmak istiyordu çünkü bazý þeylerin ertelenerek çözülmeyeceðini ve birilerinin konuþmasý gerektiðini gayet iyi biliyordu Amcam önce benden klasik mantýklý davranma sözünü aldý. Bense sadece gülümsüyordum. Çünkü amcam her durumda mantýktan çok duygularýn davranýþlarý yönlendirmesi gerektiðine inanýr ve açýkçasý zaten bu sözü de mantýksal bir davranýþ deðildi. Ancak benim bazý þeyleri zaten az çok anlamýþ olduðum düþündüðü için lafý bundan fazla gevelemeden her þeyi “deyim yerindeyse” patýr kütür anlattý. Benim dün gece Tuðba’yla yediðimi hatýrladýðým yemeði aslýnda 4 gece önce yemiþ olmam , eve dönerken bindiðimiz taksinin densiz bir otobüs þoförü tarafýndan çarpýlmasý , Tuðba’nýn hemen ölmesi , benim açýlan kapýdan düþmem ve hayatta kalmam , ancak bir omurilik zedelenmesi sonucu vücudumun belden aþaðý kýsmýnýn felç kalmasý gibi düþünemediðim bazý ayrýntýlar hakkýnda fikir sahibiydim artýk. Bazý cevaplar yerine oturmamýþtý halen. Amcama sordum. Ben neden ölmemiþtim? “Açýlan kapýdan düþmüþsün” dedi. Oysa ben bunu biliyordum. “Amca ben neden ölmedim? Tuðba’ya söz vermiþtim amca , biz beraber ölecektik. Ben kendime de söz vermiþtim amca. “ Gülmeye baþladým. Sanýrým amcam delirdiðimi sandý ve bana okkalý bir tokat attý. Belki de gerçekten deliriyordum. Gül güzeli ölmüþtü. Oysa týlsýmlýydý o. Ben delirmiþtim. Amcam yalancýydý. Bugün doðum günüm olmalýydý ve herkes bana bir oyun oynuyordu. Eþek þakasý demiyorum çünkü ben olsam birine böyle bir oyun oynayabilirdim rahatlýkla. “Amca , Tuðba kaçta gelecek?” diye sordum ve yine gülümsedim ama bu delirdiðimden deðildi. Bana oyun oynadýklarýný anlamýþtým. Oyunu bozmuþtum. Mutluydum. Ve bir tokat daha yedim. Bu sefer gülmeden sordum , gayet ciddi bir þekilde ; “Amca , Þaka yapýyorsunuz deðil mi , hadi uzatmayalým ben de sizi seviyorum , Tuðba’yý yollayýn artýk. Annemle babam da girsinler , arkadaþlarým da herkes gelsin , yanlarýnda Tuðba’yý da getirsinler , söz veriyorum anlamamýþ gibi yapacaðým...” “Yalçýn , oðlum kendine gel. Söz vermiþtin , mantýklý olacaktýn. Tuðba yok artýk.” Gözlerimden yaþlar süzülüyordu. , “Amca , peki biz ona gidelim o zaman , muhtemelen evdedir , beni bekliyordur. Hem senin de çok sevdiðin beþemel soslu makarnadan yapmýþtýr. Annemlere söylemeyeceðim. Gizlice gidelim. Ayaðýma ne yaptýðýnýz bilmiyorum ama ben tek baþýma kalkamýyorum.” Amcam aðlaya aðlaya dýþarý koþtu. Amcamý ilk defa böyle görüyordum. Acaba gerçekten görüyor muydum? Tabi tabi hayal olmalýydý , gerçi kafamdaki þiþlik hala pansumansýzlýktan aðrýyordu , bir hayale göre oldukça gerçekçi bir acýydý ama olsun uyanýnca geçer nasýl olsa. Kafamý çevirdim. Annemin uyku haplarý oradaydý. Nasýl olsa uyanýnca týlsým geri gelecek , gül güzeli uyanacaktý. Ama ben bir uykunun bitmesini bekleyemeyecek kadar seviyordum gül güzelini. Uyku haplarýnýn hepsini yuttum ve kutuyu yastýðýmýn altýna sakladým. Annemi ve babamý çaðýrýp olanlarý öðrendiðimi ve mantýksýz karþýladýðým için üzgün olduðumu söyledim. Ne kadar þaþkýn baktýklarýný bilemezsiniz. Onlar benim rüyada olduðumu bilmiyorlar çünkü , gerçekten felçli olduðumu ve Tuðba’nýn öldüðünü sanýyorlar. Ben de bunlarýn gerçek olduðunu görsem muhtemelen ben de çok üzülürdüm. Annem ve babama uyumak istediðimi söyledim. Çýkmalarýný istedim. Annem gene naz yaptý , babam da istemedi. Onlara bir güzel sarýldým ve yataðýmda sýrtýmý dönüp uyku pozisyonu aldým. Gerçekten uyumak istediðimi anlayýnca çýktýlar. Halbuki ben uyanabilmek için uyuyacaktým.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Yalçýn Vural, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |