..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Tarih, hiçbir zaman orada bulunmamýþ kiþiler tarafýndan anlatýlan hiçbir zaman olmamýþ olaylarla dolu bir yalan. -Santayana
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Fantastik > Mustafa Pýnar




7 Ekim 2003
Üç Harfliler  
Mustafa Pýnar
...


:CIFH:
 
       Akþam olmuþ, hava kararmýþtý. Yapýlasý pek bir þey yoktu. sabahtan beri üzerimdeki uyuþukluk evden dýþarý adýmýmý atmamý engelliyordu. Yine de vakit geç olmadan dýþarý çýkabilirdim, ama arkadaþýmýn telefon açýp bana geleceðini söylemesi, dýþarýya adýmý kesin kes engellemiþti. Bense dýþarý çýkýp orada burada boþ boþ dolaþmaktansa onu beklemeye karar verdim.
       Beklerken bazen müzik dinliyor, bazen kitap ya da dergi okuyor, bazen de kafamý dinliyordum. Fakat kafamý dinlememi engelleyen yalnýzlýðým, korkularýmý canlandýrýyordu. Canlanan bu korkularým sýradanlýktan uzaktý. Tüylerimi diken diken ediyor, aydýnlatabildiðim kadar aydýnlattýðým odada dört dönmeme sebep oluyordu.
       Evin tüm ýþýklarý yanýyordu. Bu korkularýmý az da olsa bastýrsa da, her an arkamdan görmeden yaklaþacak birisinin geleceðini zannedip duruyordum.
       Zaman bir türlü geçmek bilmiyordu; titreyen saniye, uyuþuk yelkovan, donmuþ akrep...
       Nereden aklýma geldi bilmiyorum, ama bir ara eski ve son sevgilim geldi aklýma. Aklýma gelenlerin baþýma gelmesi her zaman olduðu gibi þimdi de muhtemeldi.
       Kýz arkadaþýmý aklýmdan çýkartmak için yoðun çaba harcýyordum. Aklýmdan def edemeyiþim, belki arkadaþýmýn gelmesiyle bir son bulabilirdi.
       Iþýklarýn ne zaman kesildiðini hatýrlamýyorum. Farkýna vardýðým o anda da kesilmiþ olabilirdi, en son ýþýklarýn yanýk olmasýný bir güvence olarak gördükten sonra da kesilmiþ olabilirdi.
       Iþýklarýn kesilmiþ olmasýna bir anlam yüklemem aþýrý þüphecilik olurdu. Tesadüf bu ya, evde ne bir el feneri ne de bir mum vardý. Kibrit ve çakmak da pek uzun süre dayanabilen mamuller deðildi.
       Tüm ýþýk kaynaklarýmýn tükendiðine pek de üzülecek deðildim. Olmamasý bir bakýma daha iyiydi, çünkü ufak ýþýklar etrafta oldukça fazla gölge oluþturuyordu ve bu da sinir bozucu unsurlarýn en önde geleni oluyordu.
       Iþýk kaynaklarýmýn bitmesiyle giriþ kapýsýndan arkadaþýmýn bana seslendiðini iþittim. Evi en az benim kadar iyi biliyordu. Salonda olduðumu söylediðimde hemen yanýmda bitivermiþti.
       Kýsa bir selamlaþmanýn ardýndan kapýyý ben açmadan nasýl içeri girebildiðini sordum. Bana kapýnýn zaten açýk olduðunu söyledi. Bu konuyu benim aptallýðýma yorarak daha fazla uzatmadým.
       Konu doðal olarak kesilen ýþýklara kaydý. Kesilen ýþýklar karþýmda oturan arkadaþýmýn sadece gözlerini görebilmeme neden olmuþtu.
       Arkadaþýmýn üzerinde bir huzursuzluk vardý. Konuþmalarýnda da... Sanki söylemesi gereken bir þeyi söylemekten önceki konuþmalarý yapar gibiydi. Ki bunda yanýlmadýðýmý çok geçmeden gördüm.
       Bana on üçüncü cumada hep kötü þeyler yaþandýðýndan bahsetti. On üçüncü cumayý duymuþtum ama nedenini bilmiyordum, ya da o cuma yaþanmýþlarý...
       Bir müddet bu on üçüncü cumadan bahsetti. Ben önce beni korkutmaya çalýþtýðýný sanmýþtým, ama muhabbet eski ve son kýz arkadaþýma ulaþýnca bunun bir þaka olamayacaðýný, arkadaþýmýn bana böyle bir þaka yapmayacaðýný düþündüm.
       Bana, kýz arkadaþýmýn ölümünden bahsedince þaþkýnlýðýmý karanlýkta dahi gizleyemedim. Þaþkýndým. Bu þaþkýn tavrýmla aðzýmdan çýkan garip sesi nasýl çýkarttýðým konusunda hiçbir fikir sahibi deðildim. Kalbimi sarsan arkadaþýmýn bu tavrý sayesinde korkuyordum.
       Uzun süre ýsrarla açýlmayý bekleyerek çalan sinir bozucu telefonu açtým. Telefondaki ses bana nasýl olduðumu soruyordu. Ama ben karþýmdaki gözlerin telefondaki sese ait olduðunu görmekle nasýl olabilirdim.
      
       Sabah telefonun yanýnda bulunan koltukta uyandým. Doðrulduðumda nerede olduðumu anlayabilmiþtim. Ve dün yaþadýklarýmdan en son hatýrladýðým aný; o bir çift gözü anýmsayabildim. Baþým aðrýyordu, korku, telaþ, titreme, hepsi vardý. Ne yapacaktým, ne yapmalýydým?..
       Kapýnýn çalan zilini duyduðumda aðýr aksak kapýya yöneldim. Kapýnýn deliðinden kim olduðunu anlamak için baktýðýmda arkadaþýmý görmüþ, korkuyla gerilemiþ, yerdeki kilim o andaki ani hareketimle ayaðýmýn altýndan kayýp geriye düþmeme neden olmuþtu. Kafamý yere vurmadýðýma sevinmeliydim.
       Kapý hala ýsrarla çalýyordu. Açmak için bulduðum cesarete nasýl ulaþmýþtým, bilemiyorum. Kapýyý açtýðýmda arkadaþým bana telaþlý gözlerle bakýyordu. Ýçeri girmesini söyledikten sonra salona doðru yavaþ yavaþ ilerledim. Kapýyý arkamdan arkadaþým kapatmýþtý. Arkamdan salona geldiðinde telaþlý gözlerle bana bakýyordu. Neyim olduðunu ve dün gece neden telefona konuþmadýðýmý sordu. Cevabý nasýl vereceðimi bilemiyordum. Bir üç harfliyle (cinle) sohbet ettiðimi nasýl söyleyebilirdim; üstelik ayný arkadaþýma benzeyen bir tanesiyle...
       Korkum anlatýmý kekeleyerek sürdürmeme neden oluyordu. Kýsaca bahsettikten sonra, “On üçüncü cuma ne zamana geliyor bir baksana!” dedim merak ederek. Ben bakmaktan korkuyordum, ama arkadaþým vitrindeki takvime gidip baktýðýnda benim ter içindeki bekleyiþimi gidermesi pek geç olmamýþtý. Dün on üçüncü cumanýn gecesi olduðunu bana söylemese de bakýþlarýndan anlayabiliyordum. Zor zar yutkunabilerek elimle telefon iþareti yaptým ve “Kýz arkadaþýmý ara!” diyerek aðzýmdan çýkabilecek son sözcükleri boþalttým. Boðazýmýn sýzýsýndan zor zar yutkunabiliyordum. Gözlerimin yaþlarla dolmasý arkadaþýmýn telefona yöneliþini buðulu görmeme neden oluyordu.
       Telefonu açýp beklediðimiz o süre içerisinde kalbim durmuþ olmalýydý. Çünkü arkadaþýmýn bekleyiþimizin son bulduðu konuþmasý ve ardýndan telefondan gelen bir konuþmanýn elinden telefonu düþürmesine neden oluþu kalp atýþlarýmý geri getirmiþti. Ama ben o an durmuþ kalbimin keþke bir daha hiç atmamýþ olmasýný düþünüp duruyorum...
Mustafa Pýnar



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Arayýþ
Orasý Neresiydi?

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yok Oluþumu Gördüm [Þiir]
Dün Gece [Þiir]


Mustafa Pýnar kimdir?

-

Etkilendiði Yazarlar:
Tolkien, Clive Barker, H.P.Lovecraft


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Mustafa Pýnar, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.