Bilinç ruhun sesidir, tutkular ise bedenin. -Rousseau |
|
||||||||||
|
“…..yazdýklarýnýzý göndermek istemiyorsunuz bana öyle mi? Ýnanmýyorsunuz bana öyleyse. Kafamda yarattýðým kadýný sarsar mý sandýnýz? ...”* Franz Kafka’nýn yukarýdaki sözlerini okuduðumda kafam bir hayli karýþmýþtý. Üzerinde dakikalarca düþündüm. Öylesine düþündüm ki, uzunca bir süre baþka bir konuya yoðunlaþamadým. Her yazar veya yazý üreten kiþinin hayalinde az da olsa Kafka veya O’nun ayarýnda bir yazara benzemek yatar. Çoðumuz aralýksýz yazarak bu hayale ulaþmaya çalýþýrýz. Benim büyük hayalim ise farklý bir Milena olabilmekti. Çok sayýda kiþinin yazýlarýný gönderdiði bir Milena’dan söz ediyorum. Ne demek istediðimi biraz açmam lazým sanýrým. “Mektuplar” ýn adresini bulmasýna pek de aldýrmayarak sürekli yazýyordum. Yolladýklarýmýn yanýtlanmasý çok önemli deðildi. Ben yazdýkça nasýl olsa bir yerlerde yankýlanýyordu onlar. Zamanla kiþilerin aslýnda birer “kuyu” olduðunu fark ettim. Bu kuyular oldukça tuhaftý doðrusu. Ancak ses verdiðimde onlardan ses alabiliyordum. Oysa ben bir kuyu olup sessizce beklediðimde, bana ulaþan sesleri – birkaç istisna dýþýnda – genellikle doyurucu bulmuyordum. Cýlýz seslerdi bunlar. Halbuki gerçek bir Milena olsaydým, güzel sesler duyabilir ve sonuçta daha güzel sesler yankýlayabilirdim. Görüþ, düþünce ve duygularýný yazabilirlerdi pekala. Ürünlerini gönderebilirlerdi. Ýyi bir dinleyici olduðumu biliyordum. Yanýtlamayý da seviyordum. O halde sorun neydi? Kafka’nýn da iþaret ettiði gibi; belki inanmýyorlar veya muhtemelen seslenmekten korkuyorlardý. Beynimde yarattýðým hayalleri yýkmaktan mý çekiniyorlardý? Öyle idiyse eðer, neden ilk sesi ben veriyordum daima? Bir hayal yaratmýþ olmayý önemsemiyor muydum; yoksa abartýlý bir þýmarýklýk ve özgüvenle verdiðim sese fazlaca mý güveniyordum? Ancak bu sorular ikinci derecede önemliydi. Asýl sorun benim gerçek bir “kuyu”, yani Milena olamayýþýmdý. Bu da beni fazlasýyla üzüyordu. Bu düþümden vazgeçmem gerekiyor artýk. Fazla sayýda seçeneðim olmadýðýna göre ilk sesi vermeyi sürdürmeliyim. Bunun dýþýnda yapacak çok az þey var. Sanýrým bütün mektuplar Milena’ ya yazýldý ve bitti! ...Bana sadece yazmak kalýyor. Son seçeneði ise kendimde saklý tutuyorum. O da hiç yazmamak! ... .................. (*) Franz Kafka: “Milena’ya Mektuplar”
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Naime Erlaçin, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |