Bilinen bin türlü duruma inat bir dikleniþ adeta bu günlerim ! Sýkýntýlýyým , ziyadesiyle üzgün ve pek kaygýlý olmak lüzumundayým hal bu ki . Peki tarafýmdan yýðýnlanmýþ olmasý gereken binlerce derdin oluþturduðu o kocaman dað nerede? Neden acý çekemiyorum ? Neden sadece kendimi kötü hissetmeye ikna edebildiðim zamanlarda kötü hissedebiliyor , neden saman tadý gibi etkisiz fikirleri aklýmdan atamýyor, ve neden kendimi yaþadýklarýmýn doðal sonucu olmasý gereken karamsarlýða ve sonrasýnda tüm sýkýntýlarýma son verecek olan o aydýnlýk sabaha doðru yöneltemiyorum. Hal bu ki ben kendimi kötü hissetmek istiyorum. Zira ne kadar sürerse sürsün kendimi ancak kötü hissettiðim dönemlerin bitiminde biraz sevebiliyorum. Ve kötü hissederken de kendim için üzülebiliyorum bir parça. Bunun dýþýndaki tüm ruh hallerini sevmediðimi iyice anladým artýk ?
Benim bile bazen anlamakta güçlük çektiðim karma karýþýk cümleler kurarak geçirdiðim ve uyuyamadýðým gecelerimden daha kaç tane geçecek ? Kumandanýn üzerindeki sergiraf baskýlarý parmak uçlarýmla özümsedim. Tuþlarýn yerini ezbere biliyor ve oradaki boyalarý oluþturan kimyasallarý hücrelerimde hissedebiliyorum artýk. Zira onlarý parmak uçlarýmla sildiðim sýkýntýlý zapping gecelerimde sevdiðim bir türkü programý yahut TRT 2 de gündüz yayýmlanan doða belgeselinin tekrarý bile eskisi kadar sevindirmiyor beni artýk. Ne köpek yavrularý nede güzel kalçalý kadýnlarýn yürüyüþündeki ahenk dikkatimi eskisi kadar çekmiyor sokakta geçirdiðim nadir zamanlarda. Ne bu yazdan bir aný yada neden geçen kýþtan soðuk bir gecenin yarým býrakýlmýþ iki satýr kelamý gelmiyor aklýma nedense.

Mesela mektup yazmak ihtiyacýndayým. Ama ne yazacak biri nede kendiminkinden baþka ezbere bildiðim bir mektup adresi var akýmda. Sadece bir mektup yazmak ve cevabýný beklemek istiyorum o kadar. Ne bunun nedenini biliyorum ne de yaparsam ne olacaðýný ? yani neticesini ama yapmaya ihtiyacým var nedense. Bir de yaðmur yaðmasýna ihtiyaç duymaktayým her ne kadar çýkýp dolaþmayacak olsam da yaðmurun altýnda. Mesela bunu hiç düþünmedim hayatýmda. Yaðmurda dolaþmayý sevip sevmediðimi. Halbuki bunu bana düþündürmeyecek düzeyde büyük meþguliyetlerden hep uzak durdum. Yani yeterli vaktim vardý bu güne dek. Ama düþünmemiþim iþte bilmiyorum yaðmurda dolaþmayý sevip sevmediðimi. Ama nefret etmediðim kesin zira hiç bir þeyden nefret edemiyorum. Çok etmem gereken kimseler ,olaylar ve durumlara sahip olmama raðmen hem de. Onu analiz ettim bünyemde ; Nefret edemiyorum ben. Yeteneklerim sýnýrlý bu konuda benim. Sadece uyuz olabiliyorum o kadar ! Mesela bu günlerde en çok ve sýrasýyla gülben ergen, ferrari formula bir takýmýnýn tüm fertleri , özkan sümer , siemens marka cep telefonlarý , yasemin dalkýlýç , ebru yaþar , oðul bush , cnn türk deki beþinci vites programýnda arabalarý test eden þahýs , ayça þen , home theatre dvd sistemlerim tümü , berdan mardini , fabio pinto , fýs fýs ismail , yulaflý yiyecekler ,savaþ ay , mahmut tuncer ve erdoðan þenay a uyuz olmaktayým çeþitli nedenlerden ötürü. Birde tabi ki (Ýsmini sayamadýklarým kusuruma bakmasýn) nena , bon jovi , kenan evren , abdullah çevrim , fatih altaylý , ece erken , enver paþa , bukovski , jirinovski , prof.dr nejmettin erbakan , selçuk yula , keny g , la toya jackson , , baba bush , neil armstrong , aðabeyim , fikret hakan , kýsa samsun sigarasý , acayip renk ve þekilllerdeki telefon makineleri ( cep telefonlarý da dahil) , mikasa marka futbol toplarý , takýmýn rengine boyanmýþ kale aðlarý , istavrit balýðý , u botlar , hitler ve alkolsüz bira gibi kendimi bildim bileli uyuz olduklarým var .
Neyse konumuza dönersek uyuz olabilmenin ötesine geçemiyorum demiþtim en son. Hatta geçenlerde çok eskiden þiddetli sinir olabildiðimide hatýrladým. Ama bu günlerde nedense sadece uyuz olabiliyorum. Sinirlerimi aldýrmýþ gibiyim adeta. Kimseye sinir olamýyor , nefret edemiyor ve hakkýyla kýzamýyorum yani. Bunu nedeni galiba çok ama çok sevdiðimi insanlarýn bu sevgimi anladýklarý vakit bi þekilde benden uzaklaþmalarý olsa gerek. Zira bunu en son sevgilimden yola çýkarak örneklemek gerekirse : Ben onu ömür boyu uðrunda her türlü fedakarlýðý yapabileceðim bir dost olarak kabullenmiþken o bana en son görüþmemizde "GÜME GÝTTÝN" diyebildi. Yani kalan hayatýmýzda bir daha görüþemeyenimizi bana bir baþkasýnýn arzusuna baðlý olarak kararlaþtýrmamýz gerektiðini anlatýrken ; Benim durumumu betimlemek için layýk gördüðü tabir "GÜME GÝTTÝN" olabildi. Acayip uyuz olmuþtum o gün. Ve takip eden günlerde. Ama nefret edip kýzamadým iþte. Beceriksizim. Kýzýp nefret edemiyorum. Nefretimin nasýl bir yýkýcýlýðý olabileceðini bilecek kadar yakýnlaþamadým daha o duyguya otuz beþ senelik hayatýmda. Tek bildiðim uyuz olmak gibi kiþiliksiz bir tavýr edinip geçiþtirmek oldu hep konuyu her neyse. Belki de nefret edilmek yerine uyuz olunarak geçiþtirilmek arzusu da olabilir derinlerde yatan nedeni bunun. Zira kendimi çok sevdiðim söylenemez. Ve sevilecek biri olup olmadýðý sorusuna verilecek en samimi cevap ta "bilemiyorum" olmalý bence. Zira gerçekten bilemiyorum. Demirel’den duyduðum ve onun zannettiðim bir söz vardýr "kalbim dost mezarlarýyla dolu" demiþti bir gün aðlamaklý bir yüzle siyah beyaz bir TRT açýk oturumunda. Daha küçücüktüm. Ama hala hatýrlýyorum. Kalbimde bir çok dostun mezarý var biliyorum. Merak ettiðim kaç kiþinin kalbinde mezar taþýmýn olduðu. Acaba nefret edebilen üstün nitelikli eski dostlarýmýn kalplerinde biz mezar taþým var mý yoksa üzerinden doðancýlardaki gibi bir asfalt geçti de nakil etmeyi unuttular mý mezarýmý. Ýþte asýl bunu bilmek istiyorum.

Kasým doðumlu olduðuma göre otuz altýncý kýþýma doðru ilerlemekteyim aðýr aðýr. En sevdiðim mevsim olan kýþlarýn otuz altýncýsýnda neler bekliyor beni acaba ? Acaba onu görebilecek miyim. Acaba otuz altýncý kýþýmýn soðuk hatta en soðuk þubat gecelerinden birinde bir þeyler yazabilecek miyim ? Neler yazacaðým konusunda bir merakým yok. Elbetteki þu an olduðu gibi saçmalayacak birtakým altyapýlar yaratacaktýr kafamda bir türlü dinmeyen o büyük karýþýklýk. Sadece o zaman ben olacak mýyým ? Yada o zamandan bir hafta , bir ay evvel olacak mýyým ? Ve daha önemlisi ve elle tutulabileni : Þu an var mýyým ? Þayet varsam neden hatýrlanmýyorum ???