..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
En bilge insanlar bile arasýra bir iki zýrvadan hoþlanýrlar. -Roald Dahl
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Aþk ve Romantizm > Merve Yýldýrým




25 Aðustos 2003
Küçük Bir Sevda Masalý  
Merve Yýldýrým
Ýþte son olarak da az önce aramýþtý Ali. Onu yazlýk evinde bir hafta sonu geçirmeye davet ediyordu. Reddedememiþti Elif. Sanki ayný çatý altýnda geçirilecek bir gece,


:BGHA:
Yüzünde þaþkýn ama mutlu bir ifadeyle telefonu kapatýrken, son bir yýl bir film þeridi gibi gözlerinin önünden geçti Elif’in. Üniversitenin son yýlýnda aldýklarý bir ortak derste tesadüfen tanýþmýþtý Ali ile. Her þey bir merhaba ile baþlamýþtý. Sonra ders bitiminde yapýlan sohbetler, kantinde içilen çaylar ve beraber çalýþmalar sonucu güzel bir dostluk oluþmuþtu aralarýnda. Bir süre sonra Elif Ali için arkadaþlýktan daha farklý þeyler hissettiðini anlamýþtý ama bunu Ali’ye itiraf etmeye çekiniyordu. Ýki sebebi vardý kendine göre. Öncelikle Ali ondan iki yaþ küçüktü. Kendinden küçük birine ilgi duymak suç deðildi ama yine de Elif bu konuda rahatsýzlýk hissediyor, ona olan hislerini Ali’nin nasýl karþýlayacaðýný tahmin edemiyordu. Ayrýca duygularýnýn karþýlýksýz olduðu ve Ali’nin onu sadece dost olarak sevdiði gerçeðiyle de yüzyüze gelmek istemiyordu.

Aslýnda Ali’nin bazý söz ve davranýþlarýnda özel bir þeyler hissetmiyor deðildi. Beraber ders çalýþtýklarý zamanlarda, bir an baþýný notlarýndan kaldýrýp da Ali’ye baktýðýnda onun o güzel yeþil gözleriyle karþý karþýya geliyor, onun tarafýndan seyredilmekten hoþlandýðýný gizleyemeyip gülümsüyordu. Havadan sudan konuþurlarken birden ortaya atýlan bir sözü neye yoracaðýný günlerce düþündüðü de çok olmuþtu. Öylesine söylenmiþ gibi görünen ama farklý anlamlar yüklenebilecek, Ali’nin ona duyduðu ilginin esprili ifadeleri sayýlabilecek sözler. Ali çoðu zaman ona karþý korumacý da davranýyordu. Genelde þefkatli bir insan olduðunu duymuþtu, ama ...

Ýþte Elif bir yandan bütün bunlarý düþünüp, aklýndaki soru iþaretlerini silmeye çalýþýyor, diðer yandan da gerçekçi olamamaktan, Ali’nin söz ve davranýþlarýný sadece kendi açýsýndan yorumlamaktan ve sonunda da bir çýkmazda kalmaktan korkuyordu.

Günler, aylar akýp geçti ve Elif bu iliþkinin arkadaþlýk mý yoksa platonik bir aþk mý olduðuna bir türlü karar veremeden mezuniyet günü geldi.

Elif bir taraftan arkadaþlarýyla vedalaþýyor, bir taraftan da gözleriyle Ali’yi arýyordu. Törenin sonunda Ali yanýna geldi. Elif tebrik etmek ve þans dilemek üzere ona baktýðýnda yine o yeþil derinliðin içinde buldu kendini. O anda Ali’yi bir köþeye çekip bir nefeste onu sevdiðini söylemek gibi çýlgýnca bir fikir geçti aklýndan ama ayný saniyelerde Ali ellerini onun omuzlarýna koymuþ, veda sözleri söylemeye çalýþýyordu.

Artýk yolun sonunun geldiðini ve bu güzel rüyanýn burada bittiðini düþündü Elif. Hayal kýrýklýðýna uðradýðýný belli etmemek için gülümsemeye ve hayatýndan memnun görünmeye çalýþtý. Açýkça anlýyordu ki yanýlmýþtý iþte. Özel olduðunu sandýðý her þey, o bakýþlar, o sözler sýcak bir dostluðun iþaretlerinden baþka bir þey deðildi. Eðer duygularý karþýlýklý olsaydý Ali yollarýnýn böyle ayrýlmasýna izin vermezdi.

O günün üzerinden tam bir yýl geçmiþti. Bu süre içinde Elif Ali’yi duygusal anlamda kalbinden söküp atmayý bir türlü baþaramadý ama Ali’nin ona daima sadece arkadaþ gözüyle baktýðýný ve artýk kendi yolunu çizmesi gerektiðini kesin olarak anlamasýný saðlayan bir olay oldu. Ali mezuniyetten birkaç ay sonra evlendi. Onu bir baþkasýyla evlenirken görmek Elif için bir kabustan farksýzdý ama dostluklarýnýn hatýrýna nikaha gitmek zorunda hissetti kendini. Törenden sonra onu kutlamak için yanlarýna gittiðinde o yeþil bakýþlarla bir kez daha içi titredi. Aylardýr sevdiði insana duygusal açýdan sonsuza kadar veda etmenin ona verdiði acýyý göstermemek için çaba harcadý ve sahte tebessümlerle mutluluklar dileyip salonu terk etti.

Balayýndan sonra Ali birkaç kez aradý Elif’i. Ne olursa olsun bu dostluktan vazgeçemeyeceðini, zaten vazgeçse bile bunu Ali’ye açýklamak için mantýklý bir bahane bulmayacaðýný bilen Elif de onunla görüþmeye hiçbir þey olmamýþ gibi devam etti.

Ýþte son olarak da az önce aramýþtý Ali. Onu yazlýk evinde bir hafta sonu geçirmeye davet ediyordu. Reddedememiþti Elif. Sanki ayný çatý altýnda geçirilecek bir gece, ayný masada yenecek birkaç yemek kalbinde açýlan o yarayý biraz olsun saracakmýþ gibi.

Hafta sonunu düþündükçe hem seviniyor hem de korkuyordu. Ali’ye yakýn olma fikri güzeldi ama ayný zamanda onun eþiyle, en büyük platonik aþkýnýn kalbini çalan insanla ayný evde olmanýn vereceði acýyý düþündükçe zaten hiçbir zaman ona ait olmamýþ bir erkeði deli gibi kýskanýyor ve bu duygu karmaþasý içinde o iki günü nasýl geçireceðini kendisi de bilmiyordu. Buna raðmen içinden gelen sese kulak vermiþ ve Ali‘nin davetini geri çevirememiþti.

Ali’nin eþi kendisiyle ayný yaþta, oldukça güzel ve sempatik biriydi. Uzun boylu, siyah saçlý ve mavi gözlü, Sibel adýnda bir bayan.

Elif’i Cumartesi sabahý kahvaltý saatinde bekliyorlardý. Elif nikahtan sonra ilk kez görecekti Sibel’i. Sibel de konuðunu en iyi þekilde aðýrlayabilmek için uðraþýyordu. Muhteþem bir kahvaltý terastaki masada yerini aldýðý sýrada kapý çaldý. Elif elinde küçük bir sýrt çantasý ve hediye paketiyle eve girdi. Ev sahipleriyle selamlaþýp paketi onlara uzattý. Elinde olmadan gözünü Sibel’den alamýyordu. Üstüdeki daracýk bluz ve pantolonla týpký bir manken edasý vardý onda. Eðer göründüðü kadar þirin biriyse Ali’nin iyi bir seçim yaptýðýný kabul etmesi gerekiyordu Elif’in.

Biraz yol yorgunluðu biraz da evin hanýmý ile çok yakýn olmamasýnýn verdiði çekingenlik sonucu kahvaltýda pek bir þey konuþamadý Elif. Ortada bu iki sebep olmasa herhalde Ali de pek anlam veremezdi üniversitedeki o hoþsohbet dostunun nasýl bu kadar sessiz olabildiðine.

Evin ön tarafýnda, içinde birkaç aðaç, güller ve baþka çiçekler olan çok þirin ve küçük bir bahçe vardý. Ali eþinin ve arkadaþýnýn birbirini daha yakýndan tanýyýp sohbet edebilmeleri için en iyi yolun bir süre ortadan kaybolmak olacaðýný düþünerek bir iþ bahane etti ve bayanlarý bahçede, çiçeklerin içinde býrakýp evden ayrýldý. Elif Ali’nin ne yapmak istediðini anlamýþtý ve her ne kadar Ali’nin olmadýðý bir ortamda onun eþiyle baþ baþa olmaktan pek rahat deðilse de Sibel’e uyum saðlamaya çalýþmanýn herkes için daha iyi olacaðýný düþündü. Böylece aralarýnda güzel bir sohbet havasýnýn doðmasý çok sürmedi.

Elif’in çok merak ettiði ama alacaðý cevaptan korkuyormuþçasýna sormaya çekindiði bir soruyu Sibel misafirinin aklýndan geçenleri okuyormuþ gibi kendiliðinden cevapladý.

Ali ile nasýl tanýþtýðýnýn ve bu noktaya nasýl geldiðinin hikayesiydi bu.

“Üniversitedeyken eþimin yakýn dostuymuþsun. Evliliðimizin hikayesini o sana anlattý mý bilmem ama istersen ben biraz bahsedeyim.”

Bu söze karþýlýk olarak sadece sen bilirsin anlamýnda bir iþaret alan Sibel anlatmaya baþladý.

“Bu çok ilginç bir hikaye. Ali benim çocukluk aþkýmdý. Oniki onüç yaþlarýndayken çok yakýndýk. Parklara gidip banklarda oturur, gelecekle ilgili hayaller kurardýk. O hayallerde sadece ikimiz vardýk. Sanki hepsi gerçek olacakmýþ gibi. Çocukluk iþte... Sonra biz baþka bir yere taþýnmak zorunda kaldýk. Senelerce hemen hemen hiç görüþemedik. Birbirimize olan baðlýlýðýmýz hep bir yerlerde gizlice sürmüþ olacak ki geçen sene bir tesadüf bizi tekrar karþýlaþtýrdýðýnda kendimizi hiç ayrýlmamýþ gibi hissettik. Böyle þeyler de oluyormuþ demek. Düþünsene, neredeyse on yýl doðru dürüst görmediðin ilk aþkýnla birden yine yakýnlaþývermek. Film senaryosu gibi ama gerçek. O karþýlaþmada oturup saatlerce konuþmuþ, o yýllarda neler yaþadýðýmýzý birbirimize anlatmýþtýk. Tuhaf bir þeyler vardý aramýzda. Ýkimiz de ya hiç deðiþmemiþ ya da yaný yönlerde deðiþmiþtik. Yine ayný þeylere gülüyor, kýzýyor, ayný þeylerden zevk alýyorduk. Bu kez birbirimize gerçek anlamda aþýk olmuþtuk. Ayný zamanlarda seninle de tanýþmýþ olacak ki senden ara sýra söz ederdi.”

Burada Elif þaþkýnlýðýný gizleyemedi. “Bana senden hiç bahsetmedi. Hayatýnda biri olduðunu ancak nikah davetiyesini aldýðým gün öðrendim ve þaþýrmadým desem yalan olur.”

“Biz de evlenmeye çok ani karar verdik aslýnda. Birlikteydik ve mutluyduk ama bunu resmileþtirmeye hazýr olup olmadýðýmýzý anlamak için bir süre beklemek istedik. Ali okulunu bitirdi. Beraber tatile çýktýk, döndük, ancak ondan sonra Ali bana ciddi olarak evlenme teklif etti ve ben de evet dedim.“

“Peki nasýl gidiyor?”

“Ali zor bir insan deðil. Sen de tanýyorsun, bilirsin. Þimdilik bir problem yok. Umarým hiçbir zaman da olmaz.”

“Onu seviyor musun?”

“Elbette. Yoksa burada ne iþim olabilir ki?”

Elif Ali’yi her dakika biraz daha kýskandýðýný hissediyordu. Ne oluyordu böyle? O artýk baþkasýyla evliydi ve bunu deðiþtirebilecek bir þey yoktu. Duygularýna boyun eðip Sibel’i yok saymak kendi kendine iþkence etmekten baþka iþe yaramazdý. Elif bu düþüncelerle boðuþurken Ali kapýda göründü.

“Hanýmlar, konuþmanýzý bölmedim deðil mi?”

Sibel sanki günlerdir ilk kez görüyormuþ gibi gidip kocasýna sarýldý ve onu öptü.

“Hayýr caným. Biz de seni çekiþtiriyorduk.”
“Arkamdan kötü konuþmadýðýnýzý umarým.”

Elif Ali’nin yanýna gidip gözlerinin içine bakarak söze girdi.

“Sibel ne kadar hoþ bir beraberliðiniz olduðundan söz ediyordu. Seni böyle seven bir eþin olduðu için çok þanslýsýn. “

Elif’in sesindeki hafif iðnelemeyi ne Ali ne Sibel fark etmiþ olacak ki ikisi de ayný anda evet diyerek onu onayladýlar.

Ortadan kaybolma sýrasý bu kez Sibel’deydi.

“Aliciðim konuðumuzla biraz da sen ilgilenir misin? Benim mutfaða gitmem gerek.”

Ali baþýyla tamam iþareti vererek Elif’e döndü.

“Söyle bakalým dostum, buralarý beðendin mi?”
“Çok güzel bir ev olduðunu itiraf etmeliyim. Bahçeyi de beðendim. Oldukça dinlendirici bir ortam.”
“Sibel’le neler konuþtunuz? Umarým biraz yakýnlaþabilmiþsinizdir.”
“Bizi bu nedenle býraktýðýný anlamýþtým.”

Elif tüm çabasýna raðmen bir türlü kendini rahat hissedemiyor, içindeki duygu karmaþasýný Ali’ye fark ettirmemek için ona bakmamaya çalýþýyordu. Sanki tam o anda bir kez göz göze gelseler Ali her þeyi anlayacakmýþ gibi. Sessizliðin sinir bozucu etkisinden kurtulmak için sözüne devam etti.

“Çok merak ettiysen söyleyeyim. Sizden söz ettik.”

Ali yapraklarýyla uðraþtýðý çiçeði birden býraktý. Þaþýrmýþ bir ifadeyle sordu.

“Bizden mi?”

Sonra Elif’in cevabýný beklemeden devam etti.

“Herhalde birbirimizi nereden tanýdýðýmýzý anlatmýþtýr. Ben sana bunlardan bahsetmemiþtim.”

“Neden?” diye sordu aniden Elif. Asýl merak ettiði konu buydu zaten.
“Seni tanýdýðým süre boyunca hayatýnda hep özel biri vardý ve sen bana tek kelime etmedin. Oysa okuldaki en yakýn dostunun ben olduðumu sanýyordum.”

Ali Elif’e yaklaþtý, cevap verecekmiþ gibi gözlerinin içine baktý. Elif neredeyse bu bakýþýn içinde kaybolacaktý ki Ali “Boþ ver” deyip arkasýný döndü. Artýk ne hissettiðini ya da ne düþündüðünü bilmiyordu Elif ama Ali’nin ondan bir þeyler gizlediðinden emindi. Bir açýklama borçluydu Elif’e, aylardýr, oysa umursamýyormuþ gibi davranýyordu. Tam dört ay diye düþündü Elif, dört ay her gün birkaç saati beraber geçirmiþler ve bir sürü þey paylaþmýþlardý. Neydi bütün bunlar? Bu Sibel de kimdi ve hikayesi doðru muydu? Elinde olmadan, olanlarý düþünüp duruyordu. Belki de buraya hiç gelmemeliydi. Dayanamýyordu iþte onu baþkasýyla görmeye. Ya bundan sonrasý? Ona bu kadar aþýkken ve o baþkasýna aitken onunla görüþmeye daha ne kadar katlanabilecekti? Diðer yandan, görüþmemek ne kadar akýllýca bir çözümdü? Ali’ye ne diyecekti, itiraf mý bahane mi? Ya özlerse, ya bir gün yine telefona atýlýp Ali’yi ararsa? Asýl garip olan, onu ne kadar çok sevdiðini, tam olarak ancak þu son birkaç saat içinde anlamýþ olmasýydý, en kötüsü de artýk bunu asla belli etmemesi gerekiyordu.

“Elif?”

Elif Ali’nin sesiyle birden irkildi.

“Nereye dalýp gittin Allah aþkýna? Burada deðil gibiydin.”
“Bilmem, öylesine dalmýþým iþte. Bir þey mi söyleyecektin?”
“Çýkýp terasta oturalým. Burasý fazla güneþ almaya baþladý.”

Ali’nin ardýndan merdivenlere yöneldi Elif. Bir taraftan basamaklarý birer birer geride býrakýyor, diðer taraftan da son kez görüyormuþ gibi Ali’yi inceliyordu. Siyah saçlarý uzun boyu ve hafif kaslý yapýsýyla arkadan bakýnca bile yakýþýklýydý.

Günün kalan kýsmý oradan buradan sohbet etmekle geçti. Elif biraz kendinden söz etti. Bütün gün Ali ya da Sibel hakkýnda konuþmaya dayanamazdý zaten.

Akþam yemeðinden sonra arabayla bir süre etrafý gezdiler. Çevrede her þey çok güzeldi, evler, bahçeler ve deniz kenarý. Hoþ bir hayat diye düþündü Elif. Geçen yýl cesaret edip de Ali’ye duygularýný açabilseydi þimdi kendisi bu hayatýn bir parçasý olabilir miydi? Ali’nin eþi, ömür boyu onun yanýnda olacak kadýn. Yine dönüp dolaþýp ayný noktaya geliyordu. Bu karþýlýksýz aþk artýk onda bir sabit fikir haline gelmiþti. Kaçmaya çalýþtýkça yakalanýyor, baþka þeyler düþünmek için kendini ne kadar zorlasa da bu evlilik hayali bir türlü aklýndan çýkmýyordu. Umutsuzca seviyordu Ali’yi.

Bütün bu gezi boyunca, Ali’nin çevredekilerle ilgili açýklamalarýna tepki vermenin dýþýnda neredeyse hiç konuþmadý Elif. Ali bu sessizlikten þüphelenmeye baþlamýþtý artýk. Onun tanýdýðý Elif böyle deðildi. O devamlý konuþacak bir þeyler bulabilen neþeli bir kýzdý. Oysa arabanýn arka koltuðundaki konuk dalýp dalýp gidiyor, ev sahiplerinin neler söylediðini bazen duymuyordu bile.

Sonunda eve döndüler. Vakit geç olmuþtu. Araba gezisinin de vermiþ olduðu yorgunlukla yatmaya karar verdiler.

Elif herkese iyi geceler dileyip odasýna çekildi. Yorgun olduðunu sanýyordu ama bir türlü uyuyamadý. Bir süre sonra yatakta dönüp durmaktan siniri bozuldu. Kalkýp terasa çýkmak istedi.

Dýþarýda gerçekten nefis bir hava vardý. Gökyüzü olduðu gibi görünüyordu, ay parlak, yýldýzlar teker teker sayýlacak kadar netti. Tatilin bir günü geçmiþti. Elif’in kafasý öyle karýþýktý ki günlerdir bu evdeymiþ gibi hissediyordu. Gözlerini kapayýp, temiz havayý birkaç kez içine çekti. Nefes alýp verdikçe rahatlýyordu. Birden içeriden ayak sesleri geldiðini fark etti. Biri daha uyuyamamýþtý anlaþýlan. Acaba Sibel mi Ali mi? Terasýn kapýsýna baktýðýnda Ali’nin üstünde bir þortla öylece durdurduðunu gördü. O da kendisine burada ne iþi olduðunu sorar gibi bakýyordu. Elif omuzlarýný silkerek cevap verdi.

“Uyuyamadým. Sen de mi?”
“Su içmek için kalktým. Odanýn açýk kapýsýndan içeride olmadýðýný anlayýp buraya sana bakmaya geldim. Sen iyi misin? Bugün bu evde bambaþka bir Elif vardý sanki.”

Elif soruyu duymamýþ gibiydi. Ali’nin gözlerine geniþ omuzlarýna, kaslý kollarýna, þortuna ve uzun bacaklarýna bakýyordu. Birden kalbi yerinden fýrlayacakmýþ gibi atmaya baþladý. Kalkýp ona sýmsýký sarýlmamak için zor tutuyordu kendini. Ali incelendiðinin farkýndaydý.

“Bana niye öyle bakýyorsun?”

Elif birdenbire öyle bir duygu yoðunluðu içine girmiþti ki, sonu ne olursa olsun hissettiklerini açýklama zamanýnýn geldiðine karar verdi. Ýkisi baþ baþaydý ve ortam çok güzeldi. Bu itirafýn Ali’yi ona kazandýrmayacaðýný biliyordu ama artýk bu yükü taþýyamayacak kadar yorgun hissediyordu kendini. Hayatýnýn Ali’nin hiç bilmediði bir döneminden bahsediyormuþ gibi söze girdi.

”Bir zamanlar birini tanýmýþtým.”

Rahat konuþabilmek için Ali’ye bakmamaya çalýþýyordu.

“Çok kültürlü, yakýþýklý, yanýnda kendimi rahat hissedebildiðim biri. Dost olmuþtuk onunla. Bir gün ona artýk dost gözüyle bakmadýðýmý, onu özlediðimi ve ona her an ihtiyaç duyduðumu fark ettim. Onun sevgisi bana hava ya da su kadar gerekliydi.”

Bu arada Ali ona iyice yaklaþmýþ, neredeyse bir fýsýltý gibi dudaklarýndan dökülen sözcükleri duymaya çalýþýyor ve konuþma ilerledikçe, sözün ilginç bir yere baðlanacaðýný hissediyordu.

“Ona hiç bunlardan bahsettin mi?”
“Hayýr, sanýrým korktum.”
“Neden korktun?”
“Ayný þeyleri ondan duyamamaktan.”

Ali birden çok garip hissetti kendini. Merakla ama alacaðý cevaptan korkuyormuþ gibi sordu.

“Nasýl biriydi bu? Biraz daha anlat.”

Sözcükler hayranlýk dolu bir ifadeyle döküldü Elif’in aðzýndan.

“Esmer, yeþil gözlü, uzun boylu, esprili, harika biri. Bir erkekte aradýðým her þey onda vardý.“

Artýk gözlerini tamamen göðe çevirmiþti. Kafasýnýn birden boþaldýðýný hissediyordu.
Ali derin bir nefes aldý ve sadece “Olamaz!” diyebildi. Þimdi de onun aklý karýþmýþtý.

“Þu anda nerede o?”
“Uzansam dokunabileceðim kadar yakýn ama asla ulaþamayacaðým kadar uzak."

Ali Elif’in neden söz ettiðini çoktan anlamýþtý. Tam olarak emin olmak için konuþmaya devam etti.

“Neden böyle düþünüyorsun?”
“Çünkü artýk onunla özel bir iliþkimiz olamayacak. Onu bu açýdan sonsuza dek kaybettim.”

Yýllardýr sýrtýnda taþýdýðý bir yükten kurtulmuþ gibiydi Elif. Konuþurken hiçbir þey düþünmüyor, içinden geçenleri, Ali’nin üstünde ne etki yaptýðýný umursamadan öylece söylüyordu.

Ali Elif’in tam karþýsýna geçti. Onun karanlýkta parýldayan gözlerine baktý ve duymaktan çoktan umut kestiði bir þey söyledi.

“Ya bu erkek de o sýralarda sana karþý ayný þeyleri hissettiyse?”

Elif hiç beklemediði bu söz karþýsýnda çok þaþýrmýþtý. Gözlerini kocaman açmýþ Ali’ye bakýyordu. Ne demek istiyordu? Bahsettiði erkeðin kendisi olduðunu anladýðýndan emindi. O halde þimdi Ali onu bir zamanlar sevdiðini mi söylüyordu? Artýk bu küçük hikayedeki erkek rolüne Ali’yi koymanýn zamaný gelmiþti.

“Yani...sen...”

Cümleyi bitiremedi Elif. Çok uzun zaman beklemiþti bunu Ali’den duymak için ve o, aylar önce söylemesi gereken þeyi ancak ikisi için de her þeyin çoktan bittiði bir anda itiraf edebilmiþti.

“Ben de seni sevdim.”
“Neden bana hiçbir þey söylemedin?” Neden baþka birinin hayatýna girmesine izin verdin? Nasýl beni öylece býrakýp gidebildin? Nasýl...”

Elif sorularýný bitiremeden Ali sözünü kesti.

“Bu çok karýþýk bir hikaye. Anlatýp seni daha fazla üzmek istemiyorum.”
“Olanlarý anlatarak, nikah davetiyeni aldýðým günden bu yana ve özellikle de bu sabahtan beri yaþadýðým üzüntüden ve acýdan daha fazlasýna neden olacaðýný sanýyorsan yanýlýyorsun. Zaten acý çekiyorum ve hikayenin aslýný duymak en azýndan kafamdaki binlerce soru iþaretini silecek.”
“Her þeyi bilmek istediðinden gerçekten emin misin?”

“Evet, çünkü evlendiðin günden bu yana bu iliþkinin nereden ortaya çýkmýþ ve nasýl buralara varmýþ olabileceðini kurup durmaktan yoruldum. Artýk söyle de bileyim. Ne zaman tanýþtýnýz? Ben varken o da mý vardý? Beni sevdiysen onunla nasýl evlendin? Ýkimize de mi aþýktýn?”
“Dur, tamam, seni anlýyorum, haklýsýn ve özür diliyorum. Olanlarý, hayatýmýn Sibel tarafýný senden saklamak zorunda olduðum için üzgünüm. Anlatacaðým, dinle.” Elif hem sevgi hem merak hem korku hem de endiþe dolu gözlerini Ali’nin üzerinden ayýramýyor. Bir yandan hikayeyi kelimesi kelimesine öðrenmek, diðer yandan da sanki kalýrsa korkunç þeyler duyacakmýþ gibi kaçýp gitmek istiyordu.

Ali Elif’i en az incitecek þekilde olanlarý nasýl dile getireceðini düþünerek anlatmaya baþladý.

“Sibel aslýnda benim yeni deðil yýllar öncesinden tanýdýðým bir insan. Daha çocukken ayný mahallede oturuyorduk. Sokakta oyunlar oynarken arkadaþ olmuþ sonra da hep birlikte gezer hale gelmiþtik. Hatta aramýzda çocuksu bir aþk bile doðmuþ olacak ki, “Büyüyünce baþkasýyla evlenmek yok, tamam mý?” diye birbirimize masum tehditler savururduk. Sonra onun babasýnýn tayini çýktý ve baþka bir þehre taþýndýlar. Biz de çok uzun bir süre boyunca birbirimizden pek haber alamadýk.”

Hikaye bu noktaya kadar Sibel’in anlattýðýyla aynýydý. Asýl can alýcý geliþmeler de bundan sonra oluyordu zaten.

“Geçen kýþ okulun sömestre tatilinde, bir akþam ailemle beraber yemeðe çýkmýþtým ve karþý masada yemek yiyen ailenin kýzýný görünce birden donakaldým. Çocukluk aþkým Sibel karþýmdaydý. Ben ona öylece bakarken o da beni fark etmiþ olacak ki, önce “Bu gerçekten sen misin?” der gibi bir bakýþ attý, sonra da masasýndan kalktýðý gibi yanýma geldi. Bizi yýllar sonra karþýlaþtýran bu tesadüfe ikimiz de hem þaþýrmýþ hem de sevinmiþtik. Meðer babasý emekli olmuþ ve tekrar buraya dönmüþler. Sonraki günlerde görüþmeye devam ettik ve arkadaþlýðýmýz kaldýðý yerden sürdü. O zamana kadar çok samimi olmamýþ ailelerimiz de o günden sonra görüþmeye baþladý ve kýsa süre sonra hem ailelerimiz hem biz birbirimize yakýnlaþtýk. Henüz aþk deðildi bizim aramýzdaki ama onunla zaman geçirmekten çok hoþlanýyordum. Ýþin ilginç tarafý annem Sibel’i çok sevmiþti ve bazen kendi aramýzda konuþurken Sibel için ‘gelinim’ diye espri yapýyordu. Benim henüz onunla evlenmek gibi bir niyetim yoktu tabi. Sonra okul açýldý ve seni tanýdým. Sen de en az onun kadar güzel, hoþ, insan canlýsý ve yanýnda rahat olabildiðim bir kýzdýn ve beraber yaptýðýmýz her þeyden zevk alýyordum. Benim için özel bir arkadaþ olmuþtun. Ve iþte baþkalarý yapýnca kýzdýðým ve hoþ görmediðim bir þey benim baþýma gelmiþti. Ayný anda iki insandan hoþlanýyordum. Böyle olmamasý gerektiðini biliyordum ama mantýðým duygularýma bir türlü hakim olamýyordu. Þimdi sen de, tanýdýðýn o iyi niyetli, dürüst Ali’ye bunu yakýþtýramýyorsundur elbette. Sonunda bir gece sabaha kadar uyumadým, duygularýmý tarttým, bir seni düþündüm bir onu. Aslýnda birlikte geçirilen süre olarak seninle daha yakýndýk, Sibel ile çok sýk görüþemiyorduk ve bu nedenle seni biraz daha iyi tanýdýðýmý sanýyordum. Ýçimdeki bu duygu karmaþasýna bir son vermek ve kendimi de sizleri de daha fazla aldatmamak için, kýz arkadaþým konusunda kesin bir karara varmak ve yolumu çizmek zorundaydým. Kadere bak ki o günlerde kararýmý sen yönünde vermiþtim ve senin daha iyi bir eþ olacaðýný düþünüyordum. Henüz bana açýlmamýþtýn tabi ama hareketlerin ve sözlerinle zaten beni sevdiðini çoktan söylemiþtin. Tam sana duygularýmý açmaya karar verdiðim günlerde hayatýmý deðiþtiren o korkunç kaza oldu.”

O ana kadar sessizce Ali’yi dinleyen Elif birden Ali’nin sözünü kesti.

“Ailenin geçirdiði trafik kazasýndan mý söz ediyorsun?”
“Evet. Olanlarý, daha doðrusu olaylarýn Sibel dýþýndaki boyutunu biliyorsun.”
“Konunun onunla ne ilgisi var?”
“Annemin Sibel’i çok sevdiðini ve bizi hep birbirimize yakýþtýrdýðýný söylemiþtim. Bildiðin gibi babam kazadan fazla yara almadan kurtuldu ama annemin durumu aðýrdý. Bir gün beni yanýna çaðýrdý ve benden son bir isteði olduðunu söyledi. O benim annemdi, çok az ömrü kalmýþtý ve ne isterse yapacaðýný söyledim. O da benden Sibel ile evlenmemi istedi, onun bana iyi bir eþi olacaðýndan ve beni mutlu edeceðinden emin olduðunu söyledi. Ölüm döþeðindeki bir insana, hele ki bu kiþi annense, son isteðini gerçekleþtiremeyeceðini, asýl evlenmek istediðin kiþinin bir baþkasý olduðunu söylemek öyle zor ki. Bu açýklamayý dinleyecek ve anlayýþ gösterecek durumda deðildi zaten ve ertesi sabah da onu kaybettik.”

Elif ne söyleyeceðini bilemiyordu. Sadece filmlerde olduðunu sandýðý bir þeydi bu ve aynen yaþamýþlardý iþte. Artýk gerçeði biliyordu ve gerçek çok acýydý. Her þey Ali’nin iradesi dýþýnda geliþmiþti ve bütün olay ailesine çok baðlý bir insanýn annesinin son dileðini yerine getirme zorunluluðundan baþka bir þey deðildi.

“O günleri hatýrlarsýn, mezuniyet yaklaþmýþtý ve önce o kaza, sonra da annemi kaybetmem ve ona verdiðim bu sözü yerine getirmek zorunda olmam nedeniyle okulu bitireceðime sevinemiyordum bile. Sana açýlamamak bir yana, seni tamamen kaybetmek korkusuyla olanlarý da tam olarak anlatamamýþtým. Evlilik olayýndan sana nasýl söz edebilirdim ki? Buna kesinlikle dayanamazdýn ve arkadaþlýðýmýz biterdi.”

”O sýrada çok kötü günler geçirdiðini biliyorum. Ama ben bunun sebebinin sadece anneni kaybetmek olduðunu sanýyordum. Meðer ayný dönemde kaderimiz de çizilmiþ.”

“Böyle olmasý gerekiyormuþ demek ki. Mutlu olmadýðýmý söyleyemem aslýnda. Eþim gerçekten iyi bir kadýn ve eminim senin karþýna da çok iyi biri çýkacaktýr. Eþim olamadýn ama arkadaþlýðýndan vazgeçmek istemiyorum.”
“Ben de. Biz her zaman iyi anlaþtýk ve bundan sonra da böyle olacak.”

‘Bundan sonra da...’ diye geçirdi içinden. Kafasý karmakarýþýktý. Hayat iyi ve kötü sürprizlerle dolu diye düþündü. Bazen olaylar bizim hiç de istemediðimiz þekilde yönleniyordu ve boyun eðmek zorunda kalýyorduk. Týpký Ali ve Sibel olayýndaki gibi. Bir annenin son isteði ve bir erkekle iki kadýnýn hayatýnýn tamamen deðiþmesi. Gerçeði kabullenmek, Ali ile arkadaþlýðýný sürdürmek ve ileride karþýsýna çýkacak uygun biriyle evlenmek dýþýnda elden gelen bir þey yoktu. Þu an kendini çok kötü hissediyordu ama artýk her þeyi bildiðine göre bir süre sonra bunu da atlatacaðýný düþündü.

“Ýyi misin?” Elif Ali’nin elini omzunda hissetti.
“Ýyiyim, beni merak etme. Zamanla her þey düzelecektir. Seni seviyorum ve mutlu olmaný istiyorum. Eðer eþinle mutluysan bunu bilmek de bana yeter.”

Ali Elif’in ellerini tuttu ve gözlerinin içine baktý.

“Teþekkür ederim. Ben de senin mutlu olmaný istiyorum ve olacaðýný da biliyorum. Sen de güzel þeylere layýksýn.”
“Senden son bir þey isteyebilir miyim?”
“Elbette.”
“Sakýncasý yoksa bana sarýlýr mýsýn?”

Ali önce uzun uzun Elif’in gözlerinin içine baktý, yavaþça ona yaklaþtý ve kollarýný uzattý. Elif sadece birkaç saniye sürecek bu aný aklýna kazýmak için bir an hiçbir þey düþünmedi, ellerini Ali’nin beline doladý, baþýný omzuna koydu ve öylece kaldý. Sonra yavaþça onun kollarýndan sýyrýldý. Yüzüne bakýp iyi geceler diledi ve baþka bir þey söylemeden odasýna gitti. Kendini yataðýna attý ve baþýný yastýða gömdü. Dakikalardýr boðazýnda düðümlenen, hakim olmak için büyük çaba sarf ettiði hýçkýrýklarý sessiz haykýrýþlarla býraktý ve ancak aðlamaktan yorgun düþünce uyuyabildi.

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: oku ve etkilenme.iþte bu imkansýzzz
Gönderen: DERYA KADAÞ / Artvin/Türkiye
20 Þubat 2007
inanýlmaz bir öykü bence.muhteþem bir konu.okurken kendimi monitöre yapýþmýþ buldum.bu öykü belkide devam etmeli.ali ve elif tekrar yaþamalý.kim bilir belkide bu sefer farklý bir sonla biter.bu biz okurlara heralde deðerrr...

:: masalın sonu
Gönderen: Mehmet Barut / izmit
11 Eylül 2003
Bu masalın sonunda herşeye rağmen günahsız bir öpücük olmalıydı Bu öykü amatör işi olmaktan çok öte .. Kalemine sağlık

:: Güzel bir sevda masalý...
Gönderen: Serpil Yüzlü / Bartýn
28 Aðustos 2003
Merhabalar, Bu öykünüzü daha önce baþka bir sitede (amatörce edebiyat)okumuþ ve beðenmiþtim. Ayný sitede "Denizkýzý ve Þövalye" isimli öykünüzü de okumuþtum. O da çok güzeldi. Güzel yazýlarýnýzýn devamýný diliyorum.Hoþcakalýn...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn aþk ve romantizm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bazý aþklar kavgayla büyür
Bir Hata Bir Hayat
Denizkýzý ve Þövalye

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bir kafe macerasý
Adýný siz koyun

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Bir Garip Þiir [Þiir]
Hoþgeldin Bebek! [Þiir]
Öldürdüler Güvercini [Þiir]
Anti - Alkolik Þiir [Þiir]
Hayat dediðin nedir ki... [Þiir]
Hasret þiiri [Þiir]
Dosta çaðrý [Þiir]
Yoksa aþýk mý oluyorum.. [Þiir]
Devir Deðiþti Dostum [Þiir]
Hadi caným sen de [Þiir]


Merve Yýldýrým kimdir?

Kendini bile bileli aklýna gelen her konuda irili ifaklý kaðýt parçalarýna, defterlere ve bilgisayar ekranýna yazýp durmuþ bir amatör.

Etkilendiði Yazarlar:
Hayat...


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Merve Yýldýrým, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.