Bu ülkede caným medyanýn “14 Þubat Sevgililer Günü” hassasiyetini ve konunun ne kadar popüler oluþunu artýk hepimiz biliyoruz… 2021 yýlý Sevgililer Günü’nün pazar gününe denk geliþi, pandemi münasebetiyle sokaða çýkma yasaðý hem yurdum medyasýnda malzeme eksikliðine hem de tüm sevgililerin canýný sýkmýþ olabilir. Aslýnda “14 Þubat” deðil de gelin 14 gün sonra gelen “28 Þubat” sürecini konuþalým hep birlikte ne dersiniz? Hem millet olarak gencinden yaþlýsýna, kadýnýndan erkeðine, okumuþundan, okumamýþýna, elektüelinden, çobanýna kadar herkes hazýr siyaset bilimcisi iken bu süreçte yaþanan, yaþatýlan, yaþanmýþ, yaþanmamýþ ne var ne yok masaya yatýrýp konuþalým…

Hani böyle bir þey yaparsak herkes az da olsa stres atar, ortada da ne ruh hastalarý cirit atar, ne sapýklar önüne gelen kadýna asýlabilir, ne de Agatha Christie’yi kýskandýracak tarzda kadýn cinayetlerine sahneler yaþanýr diye ümit ediyorum…

Aziz Valentin’in herkese bildirdiði kendi gününün ne kadarý bize ait, ne kadarý bize özgü orasýný tartýþacak deðilim ama seven sevdiðine ne kadar kýymetli olduðunu, ne kadar özel olduðunu, sadece bir güne özel deðil her zaman hissettirmeli diye düþünüyorum…

Her ne ise,

Biz konumuza dönelim.

Nereden baþlayalým bilmiyorum ama hazýr gündemdeyken bu ülkede en kolay hain ve hýrsýz üretim yeri olan ve günümüz modern silahý sosyal medya da “twitter”la baþlayalým. Her geçen gün siyaset ve politika ile ilgili yaþanan geliþmeyi bir þekilde insanlýðýn aleyhine kullanmayý baþarabilen yurdum bootinsaný, özellikle internetin keþfini bilgiden ve bilimden yana deðil de hain üretimine kullandýðý için burada olup bitenleri birilerinin anlatmasý gerektiðine inanýyorum.

Türkiye’de birilerine “hain” demek veya “iki dakikada hain üretmek” o kadar kolay ki üç cümlelik twit atmanýza, daha sonra bu twiti sürü baðýþýklýðý sistemi denilen robot hesaplarla yürütmenize bakar… Elbette sazan gibi her oltanýn yemine taklalar atarak gelen yurdum baðzý insanlarý da etkileþime etkileþim kattýysa nurtopu gibi yeni bir hainimiz doðuverir sosyal medyada. Ah! Bu durumun tersi de olabilir. Yani dünyanýn en pislik, en adi, en yavþak, en hain adamý olsanýz bile ardýþýk ve kliþe birkaç cümleyi twitterdan ortalýða salýverdiðinizde de filinta gibi bir vatanseverimiz oluverir.
Nasýl?
Çok kolay deðil mi?
Ya da binlerce attýðýnýz twit içinden, sadece bir tane toplumun canýný sýkan üç-beþ ülke gerçeðini yüksek sesle söylediyseniz, geçmiþ olsun…
Artýk siz de katýksýz bir vatan haini olabilirsiniz…
Ýþte yurdum sosyal medyasýndaki durumumuz bu bizim…

Ülkenin en büyük vurgunlarý, soygunlarý ve ahlaki erozyonu yaþanýrken, birileri medya, banka, borsa, arsa parselleme veya baþka çeþit entrikalarla þahsi cüzdanýný þiþire dursun, yine önemli devlet kurumlarýnýn yöneticileri de insanlarý tehditle, tacizle uðraþýr halde görünce siz de benim gibi kafa göz daðýtmak istiyor olabilirsiniz. Ancak bu yol yol deðil elbette.. Çünkü adalet var!? Birine yanlýþlýkla ucu açýk birkaç kelam ettiðinizde soluðu AB insan haklar mahkemesinde bile alabilirsiniz…
Hani “býrakýn o iþleri bizim gibi sýradan vatandaþlar yapsýn” deseniz bile ilerde karþýnýza kindar sürpriz yumurta hesaplar çýkýp size yazdýklarýnýzý hatýrlatacak yine bir vatan haini kitlesi içinde bulmuþ olabilirsiniz kendinizi…

Buna raðmen, sosyal medyada eline klavyeyi alan herkes mevzunun ilerisini, gerisini, geleceðini düþünmeden ceylan derisi koltuðuna götünü yayýp çayýný, birasýný, viskisini, yudumlayarak memleket hayrýna çalýþanlarý iki dakikada hain olduðunu bununla ilgili hiç utanýp sýkýlmadan fiþleme listesi yapýp, bunu da hiç utanmadan, büyük bir gururla kendi sosyal medya hesabýndan yayýlmasýný saðlayabiliyor. Ve tabii “gerektiðinde bu ülke için canýný verecek vatanseverler” olduklarýný da vurgulayaraktan…

Ýnsan oturup düþünüyor. Yahu ne yapmak lazým? Sürekli edebiyat konuþulmuyor. E aþýksýn ama sürekli aþk acýsý da çekilmiyor, bari siyaset yazýp iki kendimi göstereyim diyorsanýz ve bunu da kaba ve haþin bir dille oluþturuyorsanýz yandý caným keten helva… Çünkü, bu ülkede sadece sivil toplum kuruluþu adý altýnda hem saðdan, hem soldan kaç tane “hain saptama ve fiþleme” kuruluþu ya da merkezi vardýr hiç tahmin edebiliyor musunuz? Hatta siz bu yazýmý okurken bile benim bile hain olabileceðimi bir kusur müfettiþi gibi düþünüp fiþleyen yabancý eller olduðunu söylesem de inanmazsýnýz. Ama var onlar!

Þahsen ben kiþisel anlamda bu zihniyeti hiçbir zaman ciddiye almadým. Fakat sonuçlarýna bakýlacak olursak da öyle hafife almak hayatýnýzýn hatasý olabilir diye cümlenizi uyarmýþ olayým. Zira artýk karþýnýzdaki eli silahlý, aklen reþit olmayan psikopatlar deðil, ülkenin kaderini etkileyen olaylarý doðurabilecek birer “azmettirme platformunun memurlarý” gibi organize iþ yapýyorlar canlarým.

Sadece sosyal medyada hatta yasal platformlarda yayýn yapan bir dolu TV istasyonunda üretilen hain miktarýný söylesem küçük dilinizi yutarsýnýz. Örneðin ahaber de solcularýn, halk tv de sað düþünceliler arasýnda üretilen hainlerden karpuz seçer gibi dilediðini seçme þansýnýz var… Bu öyle saçma sapan mantýk ve kurgularla yapýlýr ki þeytan görüp “benim sizin dünyanýzda yapabileceðim veya düþünebileceðim baþka þeytanlýklar yok” deyip sývýþýp kaçacak kývamda durumlar yaþanýyor…

Bu üretimi gerçekleþtiren kiþilerin kullandýklarý dil, konuþtuklarý mevzunun yarýçapý bile incir çekirdeðininkinden küçük olsa bile sonuç açýsýndan önemsenecek boyuta gelmiþ durumda oluyorsunuz ben uyarýmý yapmýþ olayým… Örneðin Boðaziçili sözde öðrenci ama gerçekte resmen bir akýl tarafýndan kullanýlan kiþiler en son 3-4 bin kiþilik hain listesi yapýp saðcýlarý fiþlediler. Birkaç gün önce oldu bu olay. Bunu gören birileri de hemen evet ben davamý savundum diye bir internet sitesi kurup beni de o fiþlediðiniz listenin içine dahil edin diye bir çeþit imza kampanyasý baþlattý. Tepki güzeldi. Ben de imzaladým. Yani fiþleyin beni de dedim. Kutsalýma saldýranlarla ölümüne mücadele etmeye hazýr olduðumu dile getirmeye çalýþtým. Tabi bu tepki karþýsýnda bu sefer “yasal yollarla” bir þeyler yapacaklarýný duyurdular. Oysa yaptýklarý þey zaten yasal bir þey deðildi. Bunlara göre: “Vatan mutlaka korunacak, millet daima büyüyerek sonsuza kadar yaþatýlacaktýr. Zira kendisini bu uðurda feda edecek çok vatan evladý vardýr.” Pardon da fiþleye fiþleye vatanda evlat býrakmadýnýz kardeþim… Bu vatan sizin tekelinizde mi? Hayýr deðil! O vakit kimsiniz ki siz bu vataný vatandaþtan korumaya çalýþýyorsunuz? Sizi korkutan biz deðiliz de sanki düþüncemiz olabilir mi? Hayýr! Deðilse niye fiþliyorsunuz? …. Týn etmesi gerek deðil mi beynin! Etmiyor iþte burada onlarda bir þey!

Evet, dediðim gibi bu ülkede gizli ya da açýk benzer iþler yapan bir sürü dernek, oluþum adý ne olursa olsun var! Hatta bazýlarýnýn üye sayýlarý ve organize olmalarý on binlerce kiþiyi bulabiliyor. Sadece bir Boðaziçili öðrenci oluþumu 1 günde 4-5 bin hain üretip ilerde hesap sorabileceðini düþünüyorsa varýn gerisini siz düþünün. Yani Allah bu milleti bu düþüncelerin þerrinden korusun, demek lazým deðil mi?

Son bir þey daha! Hain üretme noktasýnda kimsenin eline su dökemeyecek derneklere, odaklara sesleniyorum. Eðer bundan sonraki fiþlemelerinizde 5000 el alt sayý olmak üzere, üzerine bir de 5000 ölüm ve cinayet ile tehditle milletin karþýsýna çýkmazsanýz sizden böceði yoktur!
Son cümlemin farkýnda mýsýnýz bilmiyorum ama baþka toplumlarda olsa, bahsi geçen cümlemden insanlarýn kaný donar ama ben ironi yapýyorum. Çünkü alýþtýk ve þerbetliyiz…