"Küle deðil, ateþe üflemelidir." -Divanü Lügat-it Türk, Savlar |
|
||||||||||
|
Ýþte böyle eve yorgun argýn geldiðim günlerden biriydi. Hemen ellerimi yýkayýp sofraya oturuverdim. Hanýmda bir güzel yemekler yapmýþ ki tam aðzýma layýk. Erkeðin kalbine giden yolun midesinden geçtiðini ta baþýndan beri tam tekmil bilir bizim hatun. Bir güzel biber dolmasý, öncesinde tabi ki çorbamýz mutlaka vardýr. Biraz salata yanýnda yoðurdu da çok severim, yemedim mi duramam, bizim sofranýn olmazsa olmazlarýndandýr, biz Türklerin yegâne icatlarýndan yoðurt. Bir de kötü huyum var çabuk yiyorum ve de hemen kalkýyorum sofradan, kurumaya da kurusun o huyum. Adým Hýdýr elimden gelen budur iþte ne yapalým... Sonrasýnda tabi ki televizyon faslý, bir çok Türk Ailesinin yaptýðý gibi. Yarým saat geçer ya da geçmez, yemekte tükettiðim yoðurdun da naçizane katkýsý ile göz kapaklarým bu gün git yarýn gel, yani kapalý konumuna yavaþ yavaþ gelir. Balýklama giriyorum rüya imparatorluðunun sýnýrlarýna... Rüya Ýmparatorundan izin bile almadan. Eski dostumdur da Rüya Ýmparatoru... O da ne bir anda devasa bir vinç'in en tepesindeyim. Bu öyle yüksek bir vinç ki sadece bulunduðum yeri deðil bir ucundan bir ucuna, hani o meþhur söylem ile Edirne'den Ardahan'a kadar bütün ülkeyi görüyorum neredeyse. Þu salakça espriyi yapmamam lazým. ''Ben aslýnda kamyonu kullanýyordum Leonardo da Vinci'' Hayýr, hayýr yapmayacaðým böyle bir espri hiç zorlamayýn benim vinci kullanan benim Leonardo deðil... Neyse vinci çalýþtýrmaya baþladým. Baþladým baþlamasýna da birilerini bir yerlerden alýp baþka yerlere nakletmem gerekecek rüyada ki amirlerim öyle buyuruyorlar. Rüya Kitabýnýn kesin kuralýdýr. On sekizinci madde der ki ''Rüyada isen eðer rüya amirlerinin söylediklerinden kesinlikle çýkmayacaksýn.'' Gelelim tekrar rüyada kaldýðýmýz yere. Vincin Kulesi hýzla dönüyor. Taþlarý tuðlalarý alýyorum hoop okulsuz köylerin arazilerine hemencecik býrakýyorum. Çocuklar ve anneleri, babalarý ta oradan bana alkýþ yapýyorlar, tebessüm ediyorlar. Vincin tepesinden onlara el sallýyorum, öpücük gönderiyorum. Sonra yönümü baþka tarafa çeviriyorum. Bakýyorum yýkýlmýþ gecekondular ve yerine yapýlacak yeni yeni konutlar. Güzel evlerde oturmak bütün vatandaþlarýmýzýn hakkýdýr diye düþünüyorum. Ta baþkentte ki vinçten Kayseri de ki Malatya da ki vatandaþlara malzemeler gönderiyorum. Kiremitler, çimentolar, kumlar, inþaat demirleri... Gözlerinde parýltýlar ve mutluluklar görüyorum ne güzel. Rüyam son hýzla devam ediyor. Güneydoðuda ki köy okullarýna Vinç'im ile defter, kalem, silgi, kitap ve bilumum okul malzemelerini gönderiyorum. Çocuklar neþe içinde þarký söylüyorlar. Terör maðduru insanlarýn gözlerinden mutluluk gözyaþlarý akýyor. Aþaðýdan yine el sallýyorlar bana. Biraz yorulmuþum vincin tepesinde dinleniyorum. Sonra tekrar hummalý bir çalýþma baþlýyor. Üff, ne de uzun sürdü bu rüya diye aklýmdan da geçmiyor deðil hani. Vinç im baþkentte dolanýyor, þehrin estetiðini bozan bütün yapýlarý yýkmaya niyetliyim. O daðlarýn tepesine bir günde dikilen gecekondularý en baþta. Ha bir de ceza evlerini yýkmam lazým kökünden hem de. O arada rüyama yandan bir dýþ ses müdahale ediyor. '' Tamam, ceza evlerini yýkalým amma daha öncesinde eðitimi öðretimi geliþtirip yüzlerce kütüphane, okul açmalý, kitap daðýtmalý ve de insanlarýmýzý en küçüðünden en büyüðüne kadar eðitmeliyiz. Çünkü her kütüphane bir hapishane kapatýr. Eðitim sistemi ile de zýrt pýrt oynanmamalý.'' Dýþ sesin bütün söyledikleri kulaklarýmda çýnlýyor ve ona tepeden týrnaða hak veriyorum... Bir ara þu iþe yaramayan vatandaþlarý koltuklarý ile beraber alsam ve ülke sýnýrlarýnýn dýþýna çýkarsam diyorum. Önce genel müdürlerden baþlamalý iþe. Üç beþ tane genel müdürü tepeden vincim ile alýp iþe yaramaz alet edevatýn konulduðu depolara gönderiyorum. Alt kademedekiler bir seviniyor bir seviniyor, bana dualar ediyorlar. Daha sonra dalkavukluk yapan bir sürü devlet memurunu bir þekilde vincim ile yakalayýp ülke sýnýrlarý dýþýna çýkarmak hayli zamanýmý alýyor. Sýrada çalýþmayan belediye baþkanlarý ve diðer devlet yöneticileri var. Onlarda vincimin kýskacýndan kurtulamayacaklar. Onlarý da bir þekilde komþu ülkelere postalýyorum. Bir büyük koltukta oturan muhterem bir þahýs gözüme iliþiyor. Üstten kancayý takýyorum koltuðuna ama bir türlü gelmiyor. Hayret Vinç'imin þimdiye kadar kaldýramadýðý hiç bir cisim, aðýrlýk olamamýþtý. Bir daha bir daha deniyorum boþuna. Kancayý adamýn ceketine takýyorum o da gelmiyor bir türlü. Uzaktan dürbün ile bakýyorum adamýn masasýnýn üstünde ismi yazýyor. Yazýyý yakýnlaþtýrýyorum kendime, biraz daha yaklaþtýrýyorum. Filan Fiþmankes Bakaný Sulhettin Doðrusöyler yazýyor. Masanýn sað tarafýna baktýðýmda ucu açýlmýþ ve kokusu ta yukarýlara kadar gelen kocaman bir tüpte Japon Yapýþtýrýcýsý olduðunu görüyorum. Vinci mi yukarý doðru çekerken þekerleme vaziyetinden de göz açýk vaziyete yavaþça geçiþ yapýyorum. Nasýl bir rüyaydý bu ya, keþke gerçek olsa bu rüyada gördüklerim diye içimden geçmiyor deðil hani...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |