"Bana ev hikayesinden söz açmayýn. Artýk benim oraya gideceðim yok!" Fuzuli, Leyla ile Mecnun
 |
|
 |
|
|
||||||||||
|
Evrensel hukuk dendiðinde, binlerce yýlýn imbiðinden süzülerek gelen hak ve hukukun toplamý aklýmýza gelmelidir. Tarihin silinmez sayfalarýna madde madde nakþedilmiþ hukuk kurallarý, ebna-i beþerin bizzat yaþadýklarýndan çýkarýlan derslerin temerküz hâlidir. Toplumlar içinde bizzat kendi temayüzünü saðlamýþ mýdýr diye sorulacak olsa; orasý biraz müphem gibi görünüyor. Zira birkaç satýrla da anlatýlabilir, onlarca ciltlerle de anlatýlamaz. Mesele, yine ebna-i beþerin bakýþ açýsýna, algýsýna ve en önemlisi de onun çýkarýna uyup uymamasýna baðlýdýr… *** Binlerce yýlýn tecrübesinden süzülerek vücut bulan evrensel hukuk, yine binlerce yýlý kapsayarak süregelen tek Allahlý dinlerle de çeliþmez. Ve tabiî ki, maþerî vicdanýn temelini oluþturan toplumsal ahlâk ve bireysel mantýk ile de çeliþmez. Hukuk, adalet, güzel ahlâk ve vicdanî davranýþ, bütün dinlerin temel yasalarýdýr. Ki, semavî dinlerin dýþýnda kalan Þamanizm, Budizm, Brahmanizm, Hinduizm ve diðer çok küçük çaptaki kabile dinleri bile, kendilerince hak, hukuk, adalet ve güzel ahlâk gibi ulvî deðerleri ihtiva ederler. Temel felsefeleri hakka ve adalete dayalýdýr… *** Toplumlarýn ve oluþturduklarý devletlerin ayakta kalabilmesi de; hukukî deðerlere verilen önemle orantýlýdýr. Haktan, hukuktan ve adaletten sapan devlet yöneticileri, hem o devletin yýkýlmasýna hem de devleti oluþturan toplumlarýn ahlâkî çöküntüye duçar olmalarýna sebep olmuþlardýr. Hem tarih bu örneklerle doludur, hem de bizzat yaþayarak þahitlik ettiðimiz yakýn çaðda yaþananlar gözlerimizin önündedir… *** Kanunlar, tek baþýna hukuk demek deðildir. Kaldý ki, her kanun da hukukî deðildir. Yargý, elbette ki kanunlar ýþýðýnda adaleti daðýtmaya çalýþýyorlardýr ama unutulmamalý ki, bir de yargýçlarýn vicdanî kararlar vermesi söz konusudur. Evrensel hukuk, yargýcýn vicdanýna tabi olmayý peþinen kabul etmiþtir. Yeter ki, yargýç, gerçekten vicdanî bir karar vermiþ olsun ve adaleti tesis etsin… *** Günümüzde birçok ülkede, yukarýda açýklamaya çalýþtýðým ulvî deðerleri elinin tersiyle bir kenara iten ve hukuk dýþý davranýþlarla yargýyý emri altýna alarak hem baðýmsýzlýk, hem de tarafsýzlýk ilkesini ayaklar altýnda çiðneyerek kendi isteði doðrultusunda kararlar çýkaran devlet yöneticileri mevcuttur. Ne yazýk ki, bizim ülkemiz de bu yönde hayli mesafe kat etmiþ durumdadýr… Yapýlan yanlýþlarý eleþtiren ve devlet yöneticilerinin eksiðini su yüzüne çýkaran vatandaþlar, kimliðine bakýlmaksýzýn, emirle derdest edilerek mahpus damlarýna doldurulmaktadýr… Ne yazýk ki, bazý yargý mensuplarý adaleti üstün kýlmak yerine muktedirlerin emirlerini üstün kýlarak haktan ve hukuktan uzaklaþmaktadýrlar. *** Haktan ve hukuktan uzaklaþan bir yargý, mensubiyetini taþýdýklarý ülkede toplumun çürümesine sebep olur. Toplumda baþlayan çürüme, kanser hücreleri gibi bütün kesimlere yayýlýr ve o ülkeyi yok eder. *** Allah muhafaza, bugün uzaktan seyredip ne hâllere düþtüklerini müþahede ederek üzüldüðümüz devletlerin durumuna düþeriz… Yolsuzluðun, irtikâbýn, rüþvetin, adam kayýrmacýlýðýn pik noktasýna ulaþtýðý ülkeler var etrafýmýzda. Hâkimi ya emirle ya da rüþvetle karar veren ülkeler çok uzaðýmýzda deðiller… Hile ile özel mülkiyete el konulan ülkelerle dostuz ama adaletsizliklere söyleyebilecek sözümüz yoktur… *** Onlarca üniversitemizde belki de yüze yakýn hukuk fakültemiz var. On binlerce öðrenci, gelecekte bu ülkenin yargýsýný teþkil edecek… Dört yýl boyunca göz nuru dökerek öðrendikleri hukuku, elbette ki evrensel olanýný, uygulayamayacaklarsa ne diye o okullarda dirsek çürütüyorlar?! Savcýlar, hakimler kanunlarýn teþkil ettiði hukuku uygulayamayacaklarsa, ne gerek var onca hukuk fakültesine, onca adliye binasýna, yüz binleri bulan adlî teþkilata?! Sadece boþanma, alacak-verecek, miras, komþu kavgasý vs. davalara bakacaklarsa, vicdanî karar gerektiren davalara kim bakacak?! Zalimin zulmünden, zorbanýn baskýsýndan býkan insanlar kimin vicdanýna sýðýnacak?! *** Aman böyle þeyler bizim ülkemizde olmaz demeyin lütfen! Bir ülkede yargý çürürse; tuz kokar! Ülke baþtan aþaðý bataklýða saplanýr. Ýsimleri lâzým deðil; gözümüzün önünde bataklýkta debelenen kaç ülke var hâl-i hazýrda… Bu nedenledir ki, devleti yönetenler, ellerini yargýnýn üstünden çeksinler… Hukuk, bir gün herkese lâzým olur. Baðýmsýz ve tarafsýz yargý hepimizin güvencesidir. Milletin güven kapýsýný yýkmayýn… Zira bir gün o kapý size de lâzým olacaktýr… Deðil mi ki, birkaç yýl önce suçsuz insanlara kan kusturan FETÖ’cüler bugün yargý karþýsýnda hesap veriyorlar…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Anasayfa
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Cahit KILIÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |