..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
En tatlý sevinçler, en hiddetli kederler sevgidedir. -Pearl Bailey
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




8 Temmuz 2020
Monarþinin Dili Oligarþinin Dili 6  
Bayram Kaya
Monarþi tekil ve ortak tanýmazdý. Tekil karardý. Oysa oligarþi tekil irade deðildi. Monarþi gibi tekil söylem karþýsýnda oligarþi biz söylemliydi. Yani oligarþi kendisine ortaklar tanýyan karþý söylemdi.


:IJE:
Monarþi tekil ve ortak tanýmazdý. Tekil karardý. Oysa oligarþi tekil irade deðildi. Monarþi gibi tekil söylem karþýsýnda oligarþi biz söylemliydi. Yani oligarþi kendisine ortaklar tanýyan karþý söylemdi.

Monarþinin tekil söylemine karþý oligarþinin biz söylemi veya oligarþinin BÝZ söylemine karþý monarþi olanýn tekil söylemi açýk bir çeliþkiydi. Sentez içinde bir araya getirilen her iki söylemler mecmuasý kendi içinde açýk açýk çeliþmekle tevhitte kusur belirtiyorlardý. Tevhit BÝZ demenin tekilliði olacaktý.

Bu çeliþmenin altýnda kalkmak gerekiyordu. Oligarþi yeni olan zikirdi. Monarþiler ittifaký oligarþiydi. Monarþinin ben diyen dili vardý. Oligarþinin biz diyen dili vardý. Monarþinin inanýcýlarý vardý. Oligarþi ise inanýcýlarý oluþturulacak olan yeni mücadele tarzýydý.

Oligarþi biz demenin teklik tevhidiydi. Monarþin bey ben derken, oligarþin güç biz diyordu. Oligarþi duruma göre deðiþen söylem ve anlamlarýn altýnda kalmamak için; "biz bir sözün anlamýný sizlere unutturursak, iyisini; daha güçlüsünü, benzerini, hayýrlýsýný getirmek için o sözün lafzýný kaldýrýrýz " derdi. Ve dahasý birçok söz ile bu lafzýný tekraren der oðlu derdi.

Kolektif güç, kolektif ortak akýl, mülk söylemli zikir ekseninde monarþin yapý ile tekil kiþinin aklý ve gücü olmuþtu. Kolektif iradeyi tekil irade gibi BEN diye söyleme süreci, mutlak monarþiydi.

Buradaki ben hiçbir zaman tekil ben deðildi. Kolektif gücü, kolektif yeteneði, kolektif iradeyi, kolektif zenginlik olan MÜLK üzerindeki kolektif çokluktu. Ben diyen mutlak monarþinin hükmü olan süreç te; oligarþi ortaya çýkana kadar sürmüþtü.

Aslýnda atomik yapý kendi moleküler sentezini ortaya koyan eðimi ile organik irade bileþimli eðilimler içinde tekil irade bulmak hiç olanaklý deðildi.

Atomik sentezden sonra; saðlatan, üreten totem yapýlarla, toplumsal yapýlar da ikinci bir organik ve moleküler sentezdi. Bu senteze göre atomun dili kimyaydý. Kolektifin dili saðlatma ve üretimdi.

Saðlatan ve üreten kolektif yapý ikinci türden moleküler yapýydý. Kiþiler çekimin merkeziydi. Ve totem meslekleri de merkezin etrafýnda dönen bulutsu belirsizle olan yapýydý. Farklý tür birkaç totem mesleði bir araya gelmekle yeni bir kolektif molekülerle bað enerjisini oluþtular.

Dahasý ne totem meslekli moleküler sentezli toplumsal yapý olan kolektif yapý içinde tekil irade vardý. Ne de sistemi enfekte etmekle kendisine tekil irade diyen zikrin kendisi kolektif dil ve kolektif güç olmaktan kurtulmuþtu. Tekil irade sapýnçtý. Sömürüydü. Üreten saðlatan kolektif sentezli iliþki içinde olmayandý.

Ancak mülk sahibi denilen sanal iradeli boþluk enerjisi, kolektif bileþimin gücü üzerine bindiriþler yapmasýyla kolektif güç; mülk sahipliði üzerine yansýr. Mülk sahipleri tekil kiþilerdir. Ancak yansýyan güç pluraldi. Bu çoklu yansýma kuvvet tekil mülk sahibi üzerinde tekil bir iradenin hüviyetine döner!

Mülk sahipliði üzerinde tekil zikre dönüþen kolektif güç, kendi gibi yeni ve birçok eksen merkezleri ortaya koyar. Özel mülk ne kadar özel mülk olursa olsun inþanýn geçmiþinde olan inþa kuralý gereði kolektif çekim gücü vardý Bu çekim gücü ile senkronlar oluþuyordu.

Oligarþi ile "biz" demenin söylemi; monarþilerin oligarþi içinde kendi aralarýnda kendilerine ortaklar, benzerler ve denkler tanýr olmanýn söylemiydi. Kolektif hükümler monarþin hükümlerle ortada kalkmýþtý. Nasýl kolektifi hükümler monarþiye göre olan hükümlerle ortadan kalkmýþsa; monarþiye göre olan hükümler de oligarþiye göre olan hükümlerle ortadan kalkacaktý (nesih edilecekti).

Tarihin kesikli sürekli bir akýþý vardý. Bu bilinç içinde saðlama iliþkisi sürekliydi. Saðlama biçimlerinin ilki doðada saðlama; ikincisi üreten iliþki içinde saðlama gibi türler içinde olmakla, kesikli sürekli oluyordu.

Doðada saðlama süreçleri; tekil saðlama süreçleri, koloniyle saðlama süreçleri, grupça saðlama süreçleri, sürü içinde saðlama süreçleri, totemi sosyal alan içinde saðlama süreçleri olmakla kesikliydi.

Avcý toplayýcý saðlama süreçleri üreten süreçle kesintiye uðramýþtý. 8 bin yýldan bu yana doðada genel saðlama kuralý olmaktan çýktý. Böylece saðlama iþi bambaþka yola evirilmekle kesikli, sürekli olmuþtu

Þimdiki saðlama biçimi, üreten iliþkiler üzerinde parçalý kesikliydi. Bu nedenle avcý toplayýcý süreçler artýk genel saðlama içinde olmaktan çýkmýþtý. Örneðin; köleci monarþin saðlama biçimi oligarþin feodal köleci saðlama biçimi oluyordu. Burjuva hareketiyle, kapitalist hareketle devreden çýkýyordu.

Yine üreten iliþkiler burjuva tarzý para adamlýðý üzerinde parçalý bir üretim sel saðlama biçimi olurken kapitalist liberal tarzlar bu sürecin diðer bir kesikli durumlar olma kompartýmanlarýydý.

Ve parçalý saðlama iliþkileri kolektivist saðlama biçimleri olukla tarihi akýþ içinde kesikli sürekli saðlatma iliþkisi oluyordu. Burada sürekli olan durumun biçim tarzý ne olursa olsun, bir saðlama süreklisinin olacaðý unutulmamasý gereken bir durumun gerçekliðiydi.

Öznel anlayýþlar da üreten iliþkiler hafýzasýna paralel olarak mutlak bir anlatým tarzýyla sürekliydi. Ýþte bu zikirle anlayýþ köleciliði ve mülk iliþkisini sürekli sayýyordu. Yaklaþýk beþ bin yýldýr da sürekliydi.

Ýþte bu akýþlara iliþkin söylem ve anlamlar mutlaktý söylemlerle sürekli, ama monarþin, oligarþin feodalite, kapitalizm gibi parçalý durumlarýyla tekil çoðul iradelerin güncel akýþýna yol veren güncel akýþýný dizginleyen söylemeler kutsamasý oluyorlardý.

Biraz daha geniþ söylersek köleci mutlak oluþ ve öznel mantýk; monarþi, oligarþi, panteon süreçleri, panteizm, politeizm, monoteizm, juristokrasi (yargýçlar yönetimli oligarþi), teokrasi, nepotizim (akraba kayýrmacýlýðý), klientalizm (himayecilik) gibi günün anlam ve önemine binaen söylemlerle kesikli ve belirgin durumlardý.

Her biri bir köleci monarþin hikâye olup; diðer monarþi ve oligarþin birliðe karþý birer direncin hikâye anlatýmý olan El, “Ýbrahim’i, Yakup’u, Ýshak’ý da an (zikret)” diyordu. Bu E Ýl’in diliydi.

Kölelerin kendileri Ýbrahim gibi ve diðerleri gibi mülk sahibi olmadýklarý halde, iman körlüðü içinde kölelerin dili baþkalarýnýn hikâyelerini kendi hikâyeleri gibi anlatýp yaþamalarýydý!

“Ey El ilahým. Bizi doðru yola ilet. Babamýz Ýbrahim’in, Yakup’un, Ýshak gibi Salihlerin; kendisine mülk verilen mutlu kiþilerin yoluna ilet”. Diyen teslimiyetçi, itaati, mülke biat eden, tevekkül eden dil olmakla aczin iman diliydi. Biz dili ilk kes kolektif olma süreci ile kolektif gücü ortaya konan sözcüktü.

Ancak köleci alan içinde “biz” sözcüðü mülklü, mülksüz, dua eden; dua edilen gibi sýnýflarý ve sýnýflýlýðý belirten bir dildi. “ O dilemedikçe olmaz. Siz dileyemezsiniz” söylemi “Biz dilemedikçe olmaz. Sizler dileyemezsiniz” söylemiyle eþleþen ve zýtlaþan bir söylem olmakla sýnýfsallýktý. Biz söylemi dileyen ve dilenen ile dilenci sýnýflarý tanýmlýyordu.

“Siz dileyemezsiniz” diyen söylevci önce tekildi. Sonra tekil söylevci oligarþi içinde çoðul durumlu sentez ile egemence olan BÝZDÝ. “Siz dileyemezsiniz” iradesinin köleler içindeki etki alan çevrimi “biz köleler, mülksüzler, aciz zavallýlar dileyemez, irade edemez” demekti.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn felsefe kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ölçü 3
Kendisini Kopyalama 2
Kendisini Kopyalama 1
Ölçü 4
Ölçü 1
Hemcinslerin Tarihi 6
Hemcinslerin Tarihi 4
Hemcinslerin Tarihi 11
Hemcinslerin Tarihi 14
Kolektif Alan 24

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Ne Devletsun Ne Devletlu [Þiir]
Bildin mi? [Þiir]
Köle 2 [Þiir]
Bildin mi? III [Þiir]
Hata Yapmak [Þiir]
Bülbülü Öldürmek [Þiir]
Bildin mi? II [Þiir]
Asuman [Þiir]
Yol Yolcudan Habersiz [Þiir]
Ayrýlýk Nedir? [Þiir]


Bayram Kaya kimdir?

Emekli eðitimci. 1950 Mucur / Kýrþehir doðumlu.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.