Olgunluða eriþmemiþ þairler ödünç alýr, olgunluða eriþenler çalar. -George Eliot |
|
||||||||||
|
Edebiyat ve hayat yapýþýk ikizler gibidir. Ýnsaný ilgilendiren her þey edebiyatý da ilgilendirir. Hayatta ne yaþanýyorsa o, bir þekilde edebiyata da yansýr. Edebiyatý hayattan soyutlayamazsýnýz. Ýster þiir olsun, isterse roman veya baþka türler; bunlarýn hemen hepsi hayattan izler taþýr. Hayat edebiyatý da içine alan geniþ bir dairedir. Bunun yanýnda edebiyat da hayata tutulan aynadýr. O aynada hayatýn söz kalýbýna dökülmüþ halini görürüz. Edebiyatýmýzda Ramazan konusu geniþ bir biçimde yer almýþtýr. Çok köklü bir tarihî geçmiþi olan Türk edebiyatý bu temayý da yaygýn bir þekilde ele almýþtýr. Ramazan konusu aðýrlýklý olarak þiirimizde iþlenmiþtir. Türk Edebiyatý’nda on beþinci yüzyýldan itibaren görülmeye baþlanan Ramazan þiirleri, 18. yüzyýlda yoðunluk kazanmýþ, deðiþik nazým þekilleriyle kaleme alýnarak günümüze kadar devam etmiþtir. Ramazan temalý þiirler, eskisi kadar olmasa da bugün de yazýlmaya devam ediliyor. Divan ve Halk edebiyatlarýnda 15. yüzyýldan beri Ramazan hem dini ve manevi yönüyle hem de mizahi yönüyle iþlenmiþ, bu çerçevede çok geniþ ve canlý bir kültür dünyasý meydana getirilmiþtir. Ýbadet yönünün yanýnda iftar, sahur ve bayramýyla da insanlar üzerindeki etkisi, bazen hayal ve mizah unsurlarýyla birlikte ele alýnmýþtýr. Ramazan, klasik edebiyatýmýzda da önemli bir yer tutmuþtur. Divan edebiyatý þairlerinin, ramazan ayýnýn geliþini kutlamak için yazdýklarý ve devlet büyüklerine sunduklarý kasidelere “ramazaniye” deniliyordu. Bu kasidelerde ramazan bahsi giriþ bölümünde ele alýnýp iþleniyordu. Örnek bir ramazaniyeden küçük bir kýsmý dikkatinize sunuyorum: “Bu aya hürmet olunur / Herkese izzet olunur Ramazana mahsus þeydir / Fakire ihsan olunur.” Edebiyatýmýzda Ramazan konusunu ele alan diðer bir tür de manilerdir. Konusu Ramazan olan maniler miktar olarak diðer edebî türlerden çok daha fazladýr. Ramazan manileri diðer maniler gibi anonimdir. Hiçbirinin altýnda yazanýn ve söyleyenin adý yer almaz. Muhteva açýsýndan derinlik arz etmezler, anlamlarý sýðdýr. Halka hitaben söylendikleri için görünen anlamlarý esastýr, þiirsel derinlikleri yoktur. Bu manzumelerde imge yoðunluðu bulunmaz. Ramazan manilere þu örnekleri verebiliriz: “Hakk’ýn bize ihsanýsýn / Hem aylarýn sultanýsýn Sen bir saadet kânýsýn / Ey mâhý sultan merhaba Kavuþtuk Ramazan’a, / Hem de büyük ihsana, Bu ayda oruç tutmak, / Huzur verir insana” Edebiyatýmýzda pek çok þair ve yazar, ramazanýn geliþini büyük bir iþtiyakla beklemiþ ve onu özlem dolu þiirlerle karþýlamýþtýr. Fakat inanç zayýflýðý içerisinde bataklýklarda debelenenlerin bu ayýn geliþiyle birlikte keyifleri kaçmýþtýr. Orucun manevi aðýrlýðý onlarý ezmiþtir. Yahya Kemal bir þiirinde ramazana dair duygularýný þöyle kelimelere döker: “Ýftardan önce gittim Atik-Valde semtine, Kaç defa geçtiðim bu sokaklar, bugün yine, Sessizdiler. Fakat Ramazan mâneviyyeti Bir tatlý intizara çevirmiþ sükûneti” Ramazanýn konu olarak iþlendiði bir diðer edebi tür de fýkralardýr. Bektaþi fýkralarýna baktýðýmýzda bunlarda ramazanýn aðýrlýklý olarak iþlendiði görülür. Fakat fýkralarda ramazanýn manevi aðýrlýðýna zarar verilmez. Bizim bilge Nasreddin Hocamýz da fýkralarýnda ramazana deðinmiþtir. Bu fýkralarda ölçü ve üslup dini duygularý asla rencide etmemiþtir. Eskiden televizyonlara mahkûm deðildik. Ramazan gecelerinde zamaný faydalý ve eðlenceli geçirmek için Karagöz, meddah, ortaoyunu gösterileri yapýlmýþtýr. Bu Oyunlarda ramazan bahsine geniþçe yer verilmiþtir. Artýk geride kalan o günleri özlemle anýyoruz. Maneviyatý güçlü þair ve yazarlar; eserlerinde ramazanýn geliþinden duyulan sevinci, bu ayýn bitiþinden dolayý hissedilen hüznü, Kadir gecesinin kýymetini, iftar ve sahurlarý, çocukluklarýnda geçirdikleri ramazanlarý konu olarak ele alýp iþlemiþlerdir. Bu þair ve yazarlar arasýnda Sabit, Nazým, Enderunlu Fazýl, Enderunlu Vasýf, Sururi, Nedim, Koca Ragýp Paþa, Leyla Haným, Edirneli Kânî, Enderunlu Vasýf, Þeyh Galib, Sümbülzade Vehbi, Eþrefoðlu Rumi, Þeyh Üftade, Niyazi Mýsri, Aziz Mahmud Hüdayi, Erzurumlu Ýbrahim Hakký, Mehmet Lütfi, Bursalý Ýsmail Hakký, Ahmet Rasim, R. Cevat Ulunay, Ruþen Eþref Ünaydýn, Halit Fahri Ozansoy, Mehmet Akif Ersoy, Yahya Kemal Beyatlý, Necip Fazýl Kýsakürek, Samiha Ayverdi ve Sezai Karakoç isimlerini sayabiliriz. Ramazana dair hatýrasý olmayan yok gibidir. Edebiyatçýlarýmýz da bu mübarek aya dair hatýralarýný deðiþik zamanlarda dile getirmiþlerdir. Bununla ilgili olarak Refik Halit Karay’ýn ‘Eski Zamanlarda Ramazan Hazýrlýðý’, Ercüment Ekrem Talu’nun ‘Birinci Gün’, Samiha Ayverdi’nin ‘Ýbrahim Efendi Konaðýnda Ramazan Hazýrlýklarý’, Abdulbaki Gölpýnarlý’nýn ‘Eski Ramazanlar’, Yahya Kemal Beyatlý’nýn ‘Kandiller Yanarken’, Yakup Kadri Karaosmanoðlu’nun ‘Ýbadette Cuþiþ’, Musahipzâde Celâl’in ‘Þeker Bayramý’ isimli nefis yazýlarý muhakkak okunmalýdýr. Gönül dünyamýz o güzel hatýralarla beslenmelidir. Romanlarýmýzda, hikâyelerimizde ve bir kýsým tiyatro metinlerinde ramazanýn manevi atmosferine temas edilmiþtir. Bugünkü þair ve yazarlarýmýz da ramazan konusunu gerek þiirlerinde gerekse roman ve hikâyelerinde ele alýyorlar. Fakat bu eserlerde yaþamakta olduðumuz ramazanlardan ziyade, daha çok eski ramazanlara nostaljik(özlemli) bir bakýþ açýsýyla yaklaþýlýyor. Çünkü geçen zamanla birlikte pek çok þeyimiz gibi, ramazanlarýmýz da heyecanýný kaybetmiþ, bilinçli bir þekilde yozlaþtýrýlmýþtýr. Eski ramazanlarý özlüyoruz.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © M.NÝHAT MALKOÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |