..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Hala çevrende bulabileceðin güzellikleri bir düþün ve mutlu ol. -Anne Frank
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




28 Temmuz 2018
Sahiplik 3  
Bayram Kaya
Siz de gözünüzdeki gözbaðý olan illüzyon nedenle üretim hareketi içindeki kolektif ligi hiç göremezsiniz. Gördüðünüzü de açýklama söyleme bilincinde olamamakla hiçbir anlam veremezsiniz. Bu nedenle olup bitene sýrf cahilce öðreti ile "Allah razý olsun" demekten baþka amentü gücünüz yoktur. Bu da sizi sömürenleri kutsamaktýr.


:EIA:
Toplumun alan etkisi ancak ve ancak kolektifi ilik ile devinme oluþur. ‘Toplumsal alanýn etkisi kolektif bir etkidir’. Tüm meslekler, bilim alanlarý ile teknik teknolojiler, sanat ve sektöre alanlar, dýþtaki ortamý saðlamakla yeteneði ortaya çýkaran etki vs. bu tür toplumsal düzeyli enerjinin etki alaný olmakla parçalý geçiþen yansýma ve sirayetlerdir.


Toplumsal alan etkili kolektif etkinin zýttý; yani kolektif etki ile var olup ta etkin olarak belirir olamayan durum da ortaklýk karþýsýnda, ortak tanýmazlýktý. Yahut ta kolektifi oluþun karþýtý olan pasif boþluklu oyuk devinmesi de kolektif sahiplik olmayan ortak tanýmaz oluþtur. Kolektif tanýmazlýktýr.


Ortak sahipliðin toplumsal alan etkili aktif beliren olmasý karþýsýnda aksi olan yani var olup ta belirimle olmayan pasifi de özel mülk sahipliðidir. Ýlk ittifaklarý oluþma içinde özel mülk sahipliði aktif olursa kolektif sinerjinle olan alan etkisi oluþamazdý. Ancak çok sonraki durumlarýn yanýlsama yapmasý içinde olmakla siz, kolektif etkiyi özel sahipliðin etkisi gibi anlayacaksýnýz.


Özel mülk sahipliði söylemi içinde kiþisi mülk sahipliði demek kolektif nüfus kadar olan özel kiþilerin sahipliði deðildir. Ancak seçilmemiþ olanlarýn veya þansýz kiþilerin çokluðu karþýsýnda seçilmiþ çok az kiþinin, ya da þanslý kiþilerin mal mülk sahibi olmasýydý.


Bu nedenle kendisi kolektif olmayan bir pasiflik, sinerji ve kolektif etki yaratamazdý. Yani kolektif alan içinde pasif olmasý gereken özel mülk sahipliði (kiþinin emek gücü sahipliðiyle karýþtýrmayýnýz) ne totem yapýyý ne üreten iliþkiyi ne de toplumu ve bunlarýn kolektif alan etkilerini asla ortaya koyamazdý.


Özel sahiplik içinde olanlar, kolektif alan etkisi yaratamýyorlarsa ne yapýyorlardý? Yaptýklarý þuydu. Kolektif üretim hareketine göre ürettirmekti. Kolektif etkiyi yine bu kolektif üretim hareketi saðlýyordu. Ama El buna hiç deðinmeden bunu bahis bile etmeden kiþinin mülk sahipliðini kutsuyordu.


Ve kutsanan kiþi sahipli mülke atýfla kiþilerin güdülerini iþsizlikle kontrol etmekti. Sahiplerin var oluþlarý da bu güdüler üzerine deðil miydi? Týpký bunun gibi bu realite üzerinde sanal bir El var etmeleri gibi kontrolü ikinci türlü de El üzerinde yapýyorlardý.


Üçüncü tür dördüncü, sekizinci, onuncu tür kontrolleri de yine sanal bir vatan, sanal bir millet, sanal bir din, sanal bir iman, sanal bir ahlak, sanal bir adalet üzerindeki baðlýlýðýnýzla kontrollerini yapýyorlardý. Bunlar kolektif alan etkisi vermeyen boþ söylemlerdi. Bu söylemlerin söylem olan mana alan etkisi altýnda gerçekte olup bitenlerse vaade heveslenmiþ kiþilerin enerji saðlama olan güdü eðilimleri kontrol ediliyordu.


Din adýna, vatan aþkýna, milletiniz namýna, imanýnýz adýna gibi gaz getiren mana söylemlerin büyüsü ile kolektifi oluþu çalýþtýrýp, kolektifle kolektif etkiyi ortaya koydururlardý (somut üretim hareketini ortaya koyarlardý). Ortaya konan ürünlere mal sahipliði olan rýzk adý altýnda da kiþiler bu ürünlere el koyuyordular.


Ýþte El mana anlayýþýnýn ortaya çýkmasý El'in bir tekillik ihdasý deðildir. Öyle olsa yüz binlerce yýl durup, durup ta þunun þurasýnda 6000 yýl öncesine kadar El beklemezdi. Üreten kolektif etkili iliþki ile biriken artýk deðer üretilmiþti. Artýk ürünü ortaya koyan kolektif emek gücü üzerindeki efektler kiþi emek gücüydü. El tamahla sahibi olunmak istenen þey kolektif emek gücüydü.


El kolektif emek gücü sahipliðini nasýl saðlardý? Ýþ (çalýþacak alan) vermekle. Ýþi nasýl verirdi? Kolektifin toprak, tarla, bað, bahçe, orman, kýrlýk alan, araç gereçleri gibi bütün üretim gücü olan mal varlýðýna sahip çýkmakla olasý olurdu. Ki kiþi gidip avlanacak, meyve toplayacak bir alan dahi bulamasýndý. Pekiyi tüm bunlar nasýl olacaktý? Kolektif sahipliði ilah yerine El’in sahipliði yapmakla olacaktý.


El’in kendisi El mülk-i El malik sahipliðiydi. Bu ad altýnda bu mülkünü istediði kiþiye verecekti. Buna nasip diyecekti. Nasiple olan kiþi nasipsizlerin muhtaçlýðýný duyduklarý çalýþma alanlarýnýn ve çalýþma nesnelerinin sahibi de olacaktý.


Maldan mülkten ve çalýþma nesnelerinden yoksun kalan kiþiler, çalýþma nesnesi sahiplerine boyun bükecekti. Onlarý egemen olarak tanýyacaktý. Onlara biat etmekle; kadersizler iradelerini iþ verenlere teslim edeceklerdi.


El’in sahipliði, El’in kimi kiþilere rýzk vermeyi takdir eden bir paylaþtýrma olmakla ortaya çýkmýþtý. Mülkte çalýþacak kiþi olmadýktan sonra mülk te, mülk sahipliði de bir iþe yaramazdý. Bu nedenle emek gücü ve üreten iliþkiler ortaya çýkana kadar "El düþüncesi yüz binlerce yýl hiç belirememiþti". Bu nedenle üreten ilahýn karþýsýnda El, var olup ta pasif durumuyla baskýlý ve beliremeyen bir çekinik durumdu.


El “kendi üzerinde” mülkünden kimi kutlu kiþilere pay ya da rýzk daðýtýr olmakla vardý. El kiþisi sahipliði ile aktifti. El'in aktif iradesinin hemen yaný baþýnda da yine El'in negatif durumla beliremeyeni olan mülk daðýtmayan oyuk alanýyla da El vardý.


Bu nedenle El’in sahipliði ve El’in rýzk daðýtma iþi keyfi paylaþtýran El olarak ortaya çýkmýþtý. Yani El’in mülk sahibi olup mülkü kendisini tasavvur edene vermek dýþýnda tekil olma gibi bir savla ortaya çýkmasý hiçbir zaman yoktur. Bunlar çok sonraki süreçte kafa karýþtýrýcý olup bitenlerin gölge yansýmalarý içinde gerçek sürecin üstünü örten ulam söylemlerdi.


Hiç kuþku yok ki rýzktan kendisine pay verilmeyen kiþiler de paysýz nasipsiz oluþun aktif belirmeleri içiyle vardýlar. Köleler de zýt durumla vardýlar. Yoksulluk, þanssýzlýk aktifti. Sahiplik nasiple olmak pasifti. Yani sahipliði olmayan kiþinin El’i yoksul ya da þanssýz olmakla beliren yoksul El'di.


Üstelik te El akitli monarþin ortamda yoksulun þanssýz olan El’inin sahip çýkacaðý bir mülk te yoktur. Bu nedenle varlýklý olanýn kiþi El’i ile yoksul ve köle olanýn kiþi El’i ayný El deðildi. Þansýzlýk ta bir þans ise yoksul El'de bir þanstý. Hem de kahpe (dönek) felekti.


Ýbrahim’in El’i sadece Ýbrahim’indi o’na görünüyor, o’nu varsýl yapýyordu. Hamurabi’nin El’i de sadece Hamurabi’ye görünüyordu. Hamurabi yasalarý olarak bilinen yasalarý Hamurabi o’ndan (Marduk’tan) alýyordu.
Kiþilerin içinde kiþilerin rýzkla ve rýzk sýz kutuplu belirimle duygu olmasý baþka bir durumdu.

Kiþilerin kendi dýþýnda bir þanslý kiþi karþýsýnda yüz tane þansýz kiþinin olmasý baþka bir somut giriþmeydi. Yani mülkü olan bir kiþide aktif beliren sahiplikti. Mülkü olmayanda aktif beliren karþýsýndaki sahipli olan mülkte çalýþacak olan boynu büküktü.


Mülk sahibi kiþilere mülk vermekle o kiþinin þansý olan El’in yanýnda, yine kiþilere mülk vermeyen kiþilerin þanssýzlýðý olan El'ler vardý. Bunlar kadersizlerdi. Bunlar arabý uyuyanlardý. Bunlar uður böceði ölmüþ olan kiþilerdi.


Ýbrahim tapmadan mal mülk sahibi olmuþtu. Çünkü o aþamada El mana ihdasý olan kendisiydi. Mal mülk sahibi olduktan sonra bu sahipliðini izah etmek için El ile tecellileri baþladý! Ýbrahim’in malý mülkü yokken zaten tecellisi de yoktur.


Hele bir de El; “Ben El Þadday-Daðlar Tanrý’sýyým; bana baðlýlýkla hareket et. Senin ile aramda bir akit yapacaðým ve seni büyük bir halk kýlacaðým. Seninle ahdim þöyle. Sana ve soyuna Kenan diyarýný veriyorum" demiþse mevalilerin arasýnda Ýbrahim’in alnýný topraða deðdirmesi kaçýnýlmazdýr.


Bundan sonra Ýbrahim tecelli olan yere ve El’i uykuda gördüðü yere, taþ dikip; taþý yað ile mesh etti. El Beyt (el evi) dediði o yerde yakmalýk kurban sundu.


Yani Ýbrahim kiþisi mal mülk sahibi olunca ibadet edip þükreden bir tapýnýcý edimseli hal oluþmuþtu. Arabý uyuyan(!) kiþiler de ister istemez kendilerini Ýbrahim gibi Nemrut gibi Hamurabi gibi kiþilere mülk daðýtan kiþi El'ine doðru yönelip Ýbrahim gibi yapýp (tapýnýp) ondan (aktif olandan) en azýndan boðaz tokluðuna bir çalýþma-iþ isteyeceklerdi.


Yukarýya göre aþaðýdaki oluyordunuz. Tekilliðin zýddý olmamakla tekillik var olup beliremez oluþtu. Oysa kolektif olan karþýsýnda kolektif olmayan El vardý. Ve mülkü olan El karþýsýnda mülkü olmayan bir El vardý. Pasifler ister istemez yoksul El’lerdi.


Yani Ýbrahim’in mülkü olan El’inin yanýnda Spartaküs’ün mülkü olmayan El’i vardý. Duygu olarak, düþünce olarak, mana olarak soyut durumla vardý. Somut ve gerçek beliren giriþmelerle ezen ezilen; zengin-yoksul olarak vardý. Ýþte El gerçek baðýntýlar içinde hem sanalda hem gerçekte vardý. El kolektif üretim hareketine sahip olan ve sahip olduðunu keyfi paylaþtýran baðýntý olmakla somut giriþmenin mana imleci oluþla vardý.


Yine El zýt yanýyla rýzktan ya kýsýk veren ya hiç vermeyen olmakla da vardý. El bu her iki baðýntýyla birlikte hem kiþiler üzerinde hem kiþiler dýþýnda beliren bir anlama ve somut giriþme durumlarýnýn belirleyicisi olan egemen güç olmakla vardý. Kiþi somut olup biten sömürüyü rýzk veren ve rýzk vermeyen (hayýr ve þer olan) El ile eþletip anlýyordu. Ve kiþi bu anlayýþ imaný içindeki güdümlü hal le durumuna karþý çýkamýyordu.


Rýzk veren El’in mutlu ve þanslý kullarý El’in mülk sahibi kýldýðý kiþilerdi. Süreç bu kiþilerin eðilim þekline göre ortamý eðip bükmekle adalet olmanýn deðiþtirip dönüþtürmesiydi. Mülk sahibinin ideolojisi (iman ahdi) irade ve adaletti. Adaletle davranmaktý! Yani karakteri almak olandan adaletli davranma bekliyorduk! Buna karþý rýzký olmayanlarýn eðilimi de tabii ki adaletti!


Ne var ki kölenin adaleti, iradesi olmayan bir adalet olmakla; iradesi olan adalete boyun eðen bir adaletti. Ýradeye boyun eðdiren bu adaletti. Ya da bu ideolojiye göre bu ideolojinin (öðretinin) vekaleten El adalet savunucularý olan lümpenler bu iþi ahlak ve vaaz üzerinde götürüyorlardý.


Kiþi sahipliðinin karþýtý, kolektif sahiplikti. Yani El sahipliðinin karþýtý görünmez kýlýnan yok sayýlan Ýlahi sahiplik dediðimiz kolektif sahiplikti. Bunlar birbirine zýt bilinçli olmanýzla birbirine dönüþen iki ana alandý.


Bu iki ana alandan birisi olan kiþi sahipli alan içinde bir mýknatýsý ne kadar bölerseniz bölün her bölüntünün bir ucu “N” ve diðer ucu “S” olan iki zýt kutuplarla oluþurlar. Ýþte anlayacaðýnýz kiþi sahipli alan da kendi içinde ve kendi dýþýnda mülkü olanla mülkü olmayanlarýn kutuplaþmasýndan oluþuyordu.


Yoksulun kader diye bildiði tevekkülüne karþý yoksulluðu gibi tevekkülünü öðreten de El'di. El cehaletin de bilginin de sahibiydi. Bu nedenle El’in sömürgeci zihniyeti yüzünden zýtlarýn oluþum yasasýna göre El’den baþka, kolektif olan Ýlahi süreçlere hiç meydan verilmez.


Siz de gözünüzdeki gözbaðý olan illüzyon nedenle üretim hareketi içindeki kolektif ligi hiç göremezsiniz. Gördüðünüzü de açýklama söyleme bilincinde olamamakla hiçbir anlam veremezsiniz. Bu nedenle olup bitene sýrf cahilce öðreti ile "Allah razý olsun" demekten baþka amentü gücünüz yoktur. Bu da sizi sömürenleri kutsamaktýr.


Zaten yoksul da kader dediði ile bunu bilmez. El’ kendisinin kolektif karþýtýný önlemek, unutturmak, yok saymak için lümpenleri ve lümpen vekaletlileri kullanýrlar. Sabah akþam beyninizi kemirirler. Sizi düþünemez ederler. Ýstedikleri de budur.


Vekaletiler birçok El sözü söylemek yerine, söz birliði edip, yerelden uluslararasý sömürüye yatkýnlaþtýrmak için sizi "kültürler arasý diyalog" ile yoðurup, düþünce sarhoþu edip düþünememeyi size bir güzel yuttururlar. El vekâletlileri böylece uluslararasý emperyalist ligin tevhidi bir tekliðin ortaya koyarlar.


Kolektifi iliðin ortaya koyduðu sinerji ile gerek totem yapý gerek toplumsal yapý yükselmiþ; yükseldiði bu enerji bant seviyesiyle alan içine kolektif etki yapar olmuþtu. Bu kolektif enerji bant seviyesi yükselt genliði olan kolektif etki, tekil kiþide olmaz ve olamaz. Ancak toplum içinde olmakla kiþilere kýsmi bir etki yansýmasý yapýlýrdý. Ýþte biz buyduk. Kolektif etki dýþýnda doðada güdülürdük. Ama þimdi de sömürülüyoruz!



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn felsefe kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
Ýrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluþun Felsefesi (Açký 2)
Sosyal Ýliþki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Müruru Zaman 14
Sahiplik Ýmaný 1
Hatýrlama 1
Mal mý, Ýnsan mý?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bað Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Aslýna Yüz [Þiir]
Vah ki Vah [Þiir]
Ýsis Dersem Çýk Ereþkigal Dersem... [Þiir]
Görmez Þey [Þiir]
Tekil Tikel Tükel [Þiir]
ve Leddâllîn, Amin [Þiir]
Mavi Yare [Þiir]
Mevsimsel [Þiir]
Yýkýlýþa Direniþ Direniþe Yýkýlýþ [Þiir]
Meþrep 3 [Þiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayý yaþantýlaþan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payý giderek azalmaktadýr. Sosyo toplum bazlý, genel bir açýlýmla baþlayan çalýþmalarým da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazýlarýn tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doða bilim verileri güdülü çalýþma olmasýna gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok baðýntýsýyla söylüyorsanýz, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.