..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Herkes ayný notayý söylediðinde uyum elde edilmiþ olunmuyor. -Doug Floyd
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




7 Mayýs 2018
Eksen Çaðý 3  
Bayram Kaya
Kiþi kendi katýlýmýyladýr ki toplumsa kolektörle kolektif gücü anlamýþtý. Kiþi kolektif kolektörle anladýðý gücü kendi anlamasýna aracý bakýþ yapmýþtý. Bu kolektifi çoðul gücü kiþiler kendisine trans edip kuplaj yaparken kiþi süzeni “anlama prizmasý” bu çoðul modülasyonu beyaz ýþýk gibi tekil görülü algý yapýyordu.


:FBG:
Ýnsanýmsýlar feno tip olarak benzerimiz olmakla, yüksek sosyal yaþamlarý ve yüksek soyutlama güçleri yoktu. Bu toplumsal yapý kuramamýþ olmalarýndan kaynaklanýyordu. Ýnsanýmsýlar ilk groteski mana anlayýþýnýn sahibi olan kuþaktý. Groteski bir ruh dünyasý içinde saðlama yapan bizimle hemcins olan tiplerimiz insanýmsýlardý.

Ýradeleri yoktu. Ýradeyi istediði zaman aðaca çýkma, çýkýlmýþ kayadan istediði zaman inme gibi yönelimler olarak anlamayýnýz lütfen. Bu irade inþacý ve doðayý deðiþtiren bir irade olmamakla kolektifi deðildir.

Ýnsanýmsýlar çeþitli salýným veren türlü gelgitlerden birileri ya da birkaçý nedenle kendilerini bir bölge yalýtmasý içinde kýldýlar. Bu doðada saðlama yapma dýþýnda, sürü hareketi içinde olmamakla ve diðer insanýmsýlarla olacak temaslarý olabildiðince kesmekti. Bu türü koruyan ama hýzlý geliþmeyi önleyen bir yansýmaydý. Ýyi özellikler de kötücül özellikler de korunuyordu.

Grubun o tecridi olunan etki alaný içinde (totemi etki alaný içinde) dýþ dünya ile ve diðer insanýmsýlarla kendisinin tecridiydi. Bu süreç içinde groteski mana anlayýþýndan da ilhamla ilk kes sözlü totem yasa ortaya koydular. Somut þekilde groteski mana anlayýþlý yaþamdan totem sözlü yasalar elde etmiþtiler.

Bunlarýn da iradeleri yoktu ama sosyal bir yasalarý vardý. Çok güçlü bir yaptýrýmdý. Bu yalýtýma ortamýný tekrar eden sözlü totem yasalarýyla “çevrime kýlan” insanýmsýlar; “totemi kiþilerdi”. Kapalý bir biyo gen havzasý ile kapalý bir sosyo kültür birikimleri vardý. Ýlk totem soy kardeþliðin aitlik iliþkisi içindeydiler.

Totem dönemin sonuna doðru, totemiler bir totem mesleði edinmekle ”üretim” yaptýlar. Bu ilk kes bir iradeli oluþun ve kolektif iradenin belirmesiydi. Ýrade grup iradesi ve kolektif üretim kaynaklý iradeydi. Dünyayý deðiþtirecek olan iradenin hüküm oluþuydu. Ýlk kes doðaya karþý olan toplum sal egemenliðin uç veren belirmesiydi.

Zamanla üretim iliþkisi nedenle, totem gruplar kendi dýþýndaki totem gruplarla iliþkisel temaslar kurdular. Bu temaslar sonunda üreten totemilerin üreten iliþki üzerinde, totemi grup kültürleri birbirini etkiledi. Kapalý gen havuzu açýk gen havuzuna dönüþtü. Toplumcu güç aktarýmý nedenle birkaç totem mesleði bir kiþinin bilgi beceri ve mesleki icrasý þeklinde yansýmalara dönüþtü.

Kýsaca bu sentez uygarlýktý. Uygarlýðý yaratanlar önce ilahlardý. Uygarlýðý sürdürecek olanlar da ilahlar melezi olan insanlardý. Ýnsanlarýn mana anlayýþý ilahi mana anlayýþýydý. Elbette alt düzlemdeki bilinç alttý groteski mana anlayýþýyla, totemi mana anlayýþý üzerine giriþen “ilahi mana” anlayýþýydý. Üretim yapmalarý nedenle ön ittifaklar ilk kez uygarca olan irade sahibi yapýlardý.

Ýlahi mana anlayýþý çok daha somuttu. Üreten, iþ gören, iþ görme baðdaþ lýðý içinde sentez olmuþ; meslek bilgilerinden mücehhez bir mana anlayýþýydý. Ýlahlarýn her biri insana göre bir meslek bilen ve insana mesleðini; ittifaklýsýný öðretendi. Yine iþleri düzenleyen ilahtý bir ilahi mana anlayýþýydý.

Köle ya da kul; kolektif ligi ve kolektif iradeyi kaybeden insanýn; kolektif iradeyi kiþilere kaptýrmasýydý. Ýnsan kiþisi mal sahipliði nedenle ve maldan yoksunluðu nedenle insanlýðýný yitirdi. Bu bir kýsým insanýn efendi ve bir kýsmýnýn da köle olmasýydý. Efendiler iradesi olan sahiplerdi. Kul ya da köle irade sahipliði olmayanlardý. Köle üretse bile ne kolektif emek sahipliði vardý. Ne kiþisi emek gücü sahipliði vardý.

Ýþte efendi köle iliþkilerini düzenleyen bu süreç insanýn kendisine yabancýlaþma durumuydu. Kolektif güç kolektif gücü kolektör (toplaç ve daðýtýma) edip kiþilere toplumsal bilinç ve toplumsal yetenek kazandýrýyordu. Ama toplumsal bilinci ve toplumsal yeteneði kazanan kiþi toplumsal gücü toplum gibi geliþtirememekle sürecin geliþmesi yine zorunlu olarak kolektif irade ve kolektif güçle oluþuyordu.

Kolektif ligin ve kolektör lükün birikme ve daðýtýmý üzerine illüzyonlu oturmakla iliþkileri düzenleyen mana anlayýþý El mana anlayýþýydý. El; sahipliði olan (toplama-kolektör) irade olmakla, El mülkünü dilediði kiþiye veren bir takdir hakký kullanmakla zengin fakir olma kaderlerini yarattý. El Ýllüzyonunun adý buydu. Kadere göre rýzklarý verendi.

El’in bu mutlak monarþisi, oligarþi tevhitle meþruti oligarþiye dönüþtü. Bu dönüþmelerden düzenlenen herkese merhamet edip acýyan herkesin Rabbi oldu. Herkesin Rabbi olan da herkesi ayný halife ya da imparatorlar güdümü içinde çaðýrýyordu. Oligarþiyi ve kullarý bir rabbin kulu olmaya zorlayan Rabb mana anlayýþý, tevhit ve imparatorluklarýn da âleme hükmetmesini düzenleyen saltanatçý birçok dini öðretilere dönüþtü.

Ýþte Rab mana anlayýþlý sistemin, dini öðretilerini oluþan bu çað; Eksen çaðýydý. Dinler çaðýydý. Giderek Yahudilik, Budacýlýk, Zerdüþtlük, Konfüçyüs lük, Hristiyanlýk, Müslümanlýk gibi feodaliteye dayalý birçok dinlerin doðuþuydu. Bu dinleri ne kadar evrensel yaparsanýz yapýnýz; dört bin yýllýk birçok sosyo toplumsa katmanlardan oluþmasý nedenle, dinler; o kadar evrensel olmamakla direnç verirler.

Dinler backgrounduyla birlikte (geçmiþ köleci geri baðlanýmýyla birlikte) asla oluþtuðu sistemin öðretisi olmaktan kurtulamazlar. Eksen çað içinde toprak sahipleri olan feodaliteyi savunup düzenleyen dinler sermaye ya da para adamlýðý denen burjuvalarýn yeni yeni ortaya çýkmasýný da yaþamýþ görmüþtü. Bu nedenle sonraki dinler konusuna para adamlýðý belirtisi olan faizi de ekleyeceklerdi.

Burjuva bankerler feodal efendileri borç, faiz, kira, rant kýskacýna almýþtý. Para adamlarýnýn pençesine düþen feodaller inim inim inilesi oluyorlardý. Bu nedenle feodalite ürünü olan bu dinler faize, ribaya çok karþýydýlar. Ama ganimete, köle edinmeye karþý olmak bir yana, açýk açýk taraftýlar.

Dinler burjuva demokratik devriminden sonra el deðiþtiren efendilerle birlikte eski tutumunu yumuþatmak zorunda kaldýlar. Deðiþmezlik, zamanlar üstü olurlun bir kez daha deðiþmiþti. Burjuva egemenliðinde faiz normaldi! Hatta enflasyon kadar faiz caizdi! Bunun deðiþmezliðe karþý deðiþen hülle adý içtihattý. Rasyonel olmasý da içtihattý.

Aksi halde içtihatla olmayan dinler; tam böyle olmasa da oluþtuðu zaman içinde kalmakla ortadan kalkarlardý. Dinlerin oluþtuðu zaman içinde þiddet ile karþý olduðu faiz vardý. Burjuva demokratik devrimi içinde dinler ne yazýk ki yeni bir hülle ile oldular. Enflasyon sonuçta para adamlýðýnýn bir oyunu ve para adamlarýnýn para kazanma þeklidir.

Dinler para adamlýðýnýn kazancý içinde sesiz sedasýz içtihadý olacaktý. Yuvarlak lafla enflasyon üzerinde veya enflasyona denk (ne demekse) bir oranla “ enflasyon kadar faiz” meþrudur diyecekti. Enflasyon neydi? Enflasyon oraný nasýl belirlenecekti. Ne kadarý oran enflasyon, ne kadarý oran deflasyondu? Ne kadar orandan sonrasý enflasyon deðildi bir sýnýr var mýydý?

Enflasyon üretim hareketinin temel bir enstrümaný mýydý? Akla mantýða bilmeye gerek yoktu. Dinler illüzyonuyla kendisini burjuva anlayýþýna göre meþrulaþýyordu! Burjuvalar da buna karþýn abdest alýyordu. Bu bile burjuvanýn kendi kendisini kutsama ritüeliydi.

Günümüz süreci, Rönesans ile yeniden doðan insanýn sýnýf mücadeleleri içinde kendi “insaniliðini bulup”, üretim gücüyle “dýþ dünyalara açýlan insanilik olmakla”; yeni insan "insanlýk çaðýný baþlatmanýn insanýdýr".

Yeni insan; “insanlýk çaðý insaniliðidir”. Ýnsanilik, insanlýk çaðýný baþlatanlardý. Ýnsanlýk çaðý kolektif güçle evrene açýlmanýn sentezini yapmakla ve yine insanlýk çaðý iþtirakle paylaþýmlý olma düþüncesini kutsayan insanilik çaðýydý. Ýnsani ligin mana anlayýþý evrensel mana anlayýþlý Yüce Tanrý anlayýþýdýr

Ýnsan doða içinde ama doðada olmayan; organik toplumsal devinimle insan olmuþtu. Ýnsan toplumsal üretim gücünü inþa etti. Ýnsan; toplumsal inþacý insanýn, toplumsal bilincinden insan kendisini kavradý.

Kendisini kavrayan bu anlayýþ toplumsal bilinç kadar aktarýmla Yüce Tanrý’nýn önce kiþi anlayýþý içinde sonra da toplumsal geliþmiþlik içinde; sýnýrlý olmasý demekti. Ýþte Yüce Tanrý insanýn kendisini kavrar olmasýndan dýþ dünyaya doðruydu. Geleceðe doðruydu. Kiþinin kendisi toplumdan yansýmalar alýyordu.

Toplumlarýn ve konjonktürün kiþilere yansýttýðý toplumsa inþacý ve toplumsa bilinçli bir mana anlayýþý vardýr. Bu anlayýþýn eþlemine paralel (koþut) kiþi kavranmalý, toplum kavramalý belirmeleriyle Yüce tanrý sonsuzdu. Kiþi ile sonlu olan; toplumla sonsuz oluyordu. Toplumla sonlu olan, evrenle sonsuz oluyordu. Evrenle sonlu olan; her gün yeniden ve yeniden inþanýn tekil olay ve olgularýyla, olay ve olgularýn bilinmesiyle, sonlu sýnýrlý olurken; art arda akýþlý olaylar ve olgular sürekli ligi içinde yeni baðýntý oluþlar bitimsiz ligi ile sonsuzluk oluyordu.

Yüce Tanrý kavranmasý, bizim algý ve düþünmemizdir. Yüce Tanrý kavranmalý anlaksal süreç kolektif bilinçli güç yansýmalý kiþi kavramasýna koþut (paraleldi) belirmedir. Bunun dýþýnda beliremez. Siz atomu ve molekülü bilmeden suyu bilemezsiniz. Yani suyun iki hacim hidrojen ile bir hacim oksijen olduðunu bilemezseniz.

Bu bilmelerimiz olan atomu ve molekülü ve suyu sonuçta toplumun bilinç gücü içinde kavramakla ortaya koyarýz. Suyun yapýsýný davranýþýný anlamamýz, toplumsal bilinçli güç gibi dolaylý bir yolla kiþiler bilmesi olurlar. Toplumsal bilinçli güç ortaya konana kadar siz bilmeseniz de su bu özellikleriyle zaten vardý.

Ýþte Yüce Tanrý düþüncesini de toplumsal bilinçli, dolaylý yollun bize yaptýðý yansýmalarý içinde yapacaðýmýz bakýþla eþleþen bir anlam olmasýn ancak anlaþýlýr ederiz. Nasýl bizim anlam ve anlatýþýmýz düþüncemiz su deðilse; su da bizim anlam ve anlatýmýmýz olan deðildir. Bu nedenle ne Yüce Tanrý bizim anlam ve anlatýmýmýzdýr: ne de bizim anlam ve anlatýmýmýz Yüce tanrýdýr. Yüce Tanrý eþlemin kendisi deðildi.

Yüce tanrý anlama ve anlam yaptýðýmýz eþlemle koþuttu çünkü eþlemin anladýðý ve anlattýðý kadarla koþut alan bile Yüce Tanrý’nýn tümelini deðil de kolektif insanýn anladýðý anlattýðý kadar belirimleri veriyordu. Nasýl tüm geleceði bilip anlayamýyorsak geleceðin bakýþýmý içinde ki olaylar bilmesi ile de eþlem olacak Yüce Tanrý anlamasý tam anlamýyla konjonktürün dolaylý bakýþý içinde de bilinir deðildir.

Bu anlayýþ, insanýn kendisini; toplumsa kolektif ilikle birlikte anlama ve bilmesiydi. Yüce Tanrý tecellisi kiþi de kiþinin kendi ihtiyacý kadarla, toplumsa kolektörle kavranmasý içinde, kiþiyle de kiþiye bir mana oluþmasýydý. Ama bu tecelli insan olmayacak kadar; insanýn içiyle sýnýrlý kalmayacak kadar; insanýn bu kendi içsel anlamasýndan ilhamla; bu ilhamca olan anlayýþtan çok çok daha ötede muazzam oluþla; dolaylý inþacý bakýþýn ve insanýn dýþýndaydý.

Bu bölümdeki anlatýmý özetlersek: 1- Ön ittifaklar senteziyle birlikte meslek bilen, meslek öðreten ilahlarýyla insan kendisinde bilip tanýdýðý bu manayý; haliyle ve tarihi zorunlulukla ilahlardan yansýma olukla görüyordu. Ýnsan kendisini ilahta görüyordu. Kendisini ilahýn bir parça sureti olmakla görüyordu. Zaten öyleydi de.

2- Köleci insan ve köle sahibi efendi; insanýn ilahi kolektif güce sahiplikle kendisinde bulduðunu; efendi kendi nefsi içinde olan nefsiyle kiþisi sahipliðini ve nefsini El mana anlayýþý olmakla gördü. Bu hiçbir þekilde tarihsel olan deðildi. El mana anlayýþý kiþi sahipliði kadar iradeyle sýnýrlandý.

3-Ýnsanlýk çaðý Yüce Tanrý’yý insanýn kendisini doðaya ve uzaya açýlan kolektör ve kolektif bilinçli gücün muktedirliði içinde (yapabilirliði içinde) gördü. Toplumsal bilinçli kolektör güç týpký teleskopla uzaya bakmak gibi Yüce Tanrý anlayýþýna dolaylý bir bakýþ yapmanýza aracýydý. Bu muktedirlikle baktýðýnda kiþi toplumsa bilinçli kolektör güç üzerinde önce kendisini tanýdý. Sonra bu kendisini tanýmayla içinde oluþan Yüce Tanrý anlayýþýndan çok daha fazlasý olan cazibe dýþtaydý.

4-Bu nedenle kiþi; toplumsa kolektörle, toplumsa güçten içine yansýyandaki, içine sýðmayaný fark etti. Ýþte bu toplumsa kolektörle, toplumsa güç insanýmsýlarda olmayandý. Bu nedenle Ýnsanýmsýlarýn Yüce Tanrý düþünmesi içinde olmalarý olanaksýzdý.

Ýnsanýmsýlar El mantýðý içinde de deðillerdi. Ki en azýndan Yaratýcý bir El mana anlayýþýný ifade ede bilesinlerdi. Yani insanýmsýlar ve totemiler Yüce Tanrý anlayýþýndan tümden mezundular. Çünkü insansýlar ellerinde toplumsal kolektörle, kolektif güç ile bakýþ yapacak bir aracý kompartýmandan yoksundular. Bu yoksunlukla insanýmsýlar bin beþ yüz kez içlerine baksalar da, binlerce tekrarlarýný yapsalar da içlerinde olmayanla Yüce Tanrý’yý bulmalarý olanaksýzdý.

Ýnsan Yüce Tanrý’yý kendisinde olanla bulmamýþtý. Kendisinde olan som bencilliðiydi. Ýnsanýn Yüce Tanrýyý anlayýp kavramasý; kendisine dýþtan yansýyan, kendisinin de dâhiliyesiyle; kendisine yansýma olan; toplumsa kolektörle ve kolektif bilinçli güçteki, muktedirlikle; yapabilirlikti.

Kiþi kendi katýlýmýyladýr ki toplumsa kolektörle kolektif gücü anlamýþtý. Kiþi kolektif kolektörle anladýðý gücü kendi anlamasýna aracý bakýþ yapmýþtý. Bu kolektifi çoðul gücü kiþiler kendisine trans edip kuplaj yaparken kiþi süzeni “anlama prizmasý” bu çoðul modülasyonu beyaz ýþýk gibi tekil görülü algý yapýyordu.

Ama kiþinin kendisine yapýlan kuplaj ile çoðul gücün, dýþtan içe giriþi; tekil modülasyon yükleniyordu. Kiþinin kendi prizma tayfýnda içten dýþa doðru çýkan tekil modülasyondu Bu tekli modülasyon ( birçok bindiriþlerle oluþ) bu kes ters bir kýrýnýmla çoðul anlam datalarýný (bilgi akýþ verilerini) oluþuyordu.

Tekil modülasyon kiþiselleþmiþ olan kolektif veridir. Çoklu giriþme olan modülasyon da zaten kolektif ve kolektör olan toplumsal güç olmakla çoklu bilgi akýþýydý. Kiþiye transfer olurken tekil olan veri; kiþiden dýþa doðru çýkarken yine modülasyonu oluþan giriþmelerine ayrýlýrlar.

Kiþiden çýkýþ yapan anlama ve anlatým kavranmasý olan mana düþünceli modülasyonu kýrýným yapýnca bileþenlerinden ayrýlan modülasyon saçýlýmlarý ayrý ayrý salýnýmlara dönüþüyordu. Bu tür tayf salýnýmý olan her bir atýmlar dýþarýda kendi eþlemlerini bullurlar. Böylece içimizle kendimizi bilme ve anlama olan tekil veri aktarýmlý modülasyon; dýþýmýz da yeniden çoðul düþünce aktarýmlý veri giriþenle çoklu salýnýmlar veren tayf salýnýmlarýna ayrýlýyordu.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn felsefe kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
Ýrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluþun Felsefesi (Açký 2)
Sosyal Ýliþki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Müruru Zaman 14
Sahiplik Ýmaný 1
Hatýrlama 1
Mal mý, Ýnsan mý?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Anlamak Gerek 26
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Bað Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Aslýna Yüz [Þiir]
Vah ki Vah [Þiir]
Ýsis Dersem Çýk Ereþkigal Dersem... [Þiir]
Görmez Þey [Þiir]
Tekil Tikel Tükel [Þiir]
ve Leddâllîn, Amin [Þiir]
Mavi Yare [Þiir]
Mevsimsel [Þiir]
Yýkýlýþa Direniþ Direniþe Yýkýlýþ [Þiir]
Meþrep 3 [Þiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayý yaþantýlaþan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payý giderek azalmaktadýr. Sosyo toplum bazlý, genel bir açýlýmla baþlayan çalýþmalarým da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazýlarýn tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doða bilim verileri güdülü çalýþma olmasýna gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok baðýntýsýyla söylüyorsanýz, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.