Kolektif olan kiþi, kolektif olmayan kiþiden çok baþkadýr. Kolektif öncesi olan kiþi de baþkadýr. Her iki yapý içindeki kiþi de biyolojik iþleyiþ ve madde özümleme süreçleri içindeki kiþiler olmakla benzer ayný kiþilerdir. Yine bencil oluþu içindeki kiþilerimiz de; kolektif öncesi kiþi ile toplum içindeki kiþimiz de benzer ve ayný kiþilerdir.

Ama toplum içindeki kiþi, bencilliðini geriletmekle; özgecil olmuþtur. Uygar olmuþtur. Birkaç on sözcük yerine, on binlerce sözcükle hitap eden kiþi olmuþtur. Elektronikle, kuantumla; makro olabilen insan olmuþtur. Her þeyden önemlisi ve bu tür her þeyi içeren ise kolektif insanýn “üreten insan” olmasýdýr.

Toplum öncesi kiþinin ruhsal yapýsý olan özneler dünyasýyla; toplum yapýsý içindeki kiþilerin ruhsal özneler dünyasý baþkadýr. Toplumun kendi özne ruhlar dünyasý vardýr. Toplum bunlarla kendi kiþileri üzerine belirme olur. Toplumcu ruh, toplumun kiþilerine kazandýrdýklarýdýr. Bu ruhla toplum; kendi kiþilerini birincil yapar. Toplum dýþýnda kiþinin hiç bir önemi ve birincil oluþu yoktur.

Toplumu olmayan yapýlarýn, El'i bile yoktur. El dahi, üreten iliþki olan toplumla ancak vardýr. El kendi öncesinin ön ittifaklý toplumsal sözleþmeli sözlü ve eylemli deklarasyonlarý kendisine yapýlan ibadet ya da ayinleri veya yahut ta ritüelleri kendisine ibadet akdi yapmýþtýr.

Toplum öncesi içindeki kiþinin; birincilliði yoktur. Toplum öncesi kiþi aç ve karný doymazdýr. Ve bu kiþiler doðada bulduklarýyla yetinirlerdi. Doða tarafýndan güdülürlerdi. Ýþte sürü oluþumuzun nedeni birincil olamayýp ta, doða tarafýndan güdülür olduðumuzdandý.

Oysa toplum içindeki kiþilerin güdülmelerini bir yana býrakýn, toplumuyla kiþi; doðayý üretir. Doðanýn kýt verdiðini kiþi; toplumu eliyle yine doða yasalarý ile bol bol üretir. Toplum içindeki kiþi toktur. Ýlk inþa zorunlu olukla böyledir. Ýnsanýn birincilliði toplumu eliyle insanýn açlýk bilmemesidir. Ýnsanýn önce kýlýnmasýdýr. Toplumsal gücü sayesinde birincil olan kiþi yarýn yeniden üretebilirdir. Kiþinin emek gücü toplumsaldýr. Toplum oluþun dýþýnda ne emek gücü vardýr; ne de El vardýr.

Emek gücü, zorunlu ve temel oluþla kolektifti. Emek gücü toplum içinde kiþi emeði üzerinde uzman olan emekler oldu. Toplum sal olan; kiþisel olukla, kiþilere aktarýlmasýyla, yine kiþileri birincil olandýr. Oysa El, vaat eden sahiplik tuzaðýnýn ortaya koydu. El bu tuzakla üretim araçlarý ve üretim hareketi üzerinde nasibi olan kiþilerin sahipliðini ortaya çýkardý. Bu illüzyonlarla El adaletiyle efendilik birincil oldu.

Ne alakaysa: rýzk verilme, amel defteri saðdan verilme, kazanma, kâr yapma, rant edinme, finansörü olma, kredi kullandýrtma, biat etme, tevekkül etme, kadere razý olma gibi soygun araçlarý birincil oldu! Kiþileri inanç özgürlüðü diye burka içine sokan dinler; faiz, rant, komisyonculuk gibi soygun araçlarý karþýsýnda süt dökmüþ kedi gibi sessizleþirler. Arada bir varlýklarýný duyurmak için þöyle bir kükreseler de beþ adým geri atmak zorunda kalýrlar. El “toplumsal emek gücünün be insanýn birincil oluþunun çarpýtýlmýþ þeklidir”.

Kiþinin emek gücü, toplum sal güçten kaynaklanýr. Kiþinin emek gücü bütün meþruiyetini ne rýzk olmaktan alýr, ne de üç kuruþa aldýðý bir ürünü, on üçe satýp kazanmasýndan alýr. Baþlangýç koþulu içinde üçe alýp beþe satmak yoktur.

Belli bir denklikle artýðý eksiði tahakküm olurla birikmesi olmayan bir tüketime ve üretime dönüþme oluþun kesikli sürekliliðidir. Paranýn deðiþtirme nesnesi olukla kullanýlmasý süreci; bu çevrime þöyle katýlýr. Emek gücü olukla üretilip deðiþecek olan üretim nesnesine mal denir. Yani sizin doyduðunuz kadar üretim olan þey mal deðildir. Sizin tüketiminiz olan emek ürününüz mal içinde kapsanmaz.

Siz malý denk karþýlýðý olmakla ne fazlasý ne eksiði olan bir birim para ile deðiþirsiniz. Parayý götürür ayný birim karþýlýðýnda üretilen yað veya kundurayla deðiþirsiniz. Yani 5 kuruþluk ürettiðiniz mýsýr (mal) 5 kuruþluk karþýlýðý olan yað ile deðiþilir ve tüketilir. Artma eksilme olmadan çevrime girilir.

Her ikinizde ayný veya baþka ihtiyacýn karþýlanmasý için yeniden üretime gidersiniz. Yani MAL+PARA +MAL oluþla süreç çevrim olmuþtur. Bu süreçte ilk mal, beþ kuruþsa tüketilen mal da beþ kuruþluk olmakla beþ kuruþ ne artar ne eksilir.

Oysa köleci sistem tüm tuzaktýr. Baþlangýç koþulu içinde para yoktur. Yaklaþýk toplumun oluþmasýndan 6000 yýl sonra bulunan para (mamon) köleci sistem içinde toplumsal sürecin en baþýna ya da üretim hareketinin ve totem mesleklerinin de en baþýna almýþtýr! Olmayan para, olmayan üretim hareketini baþlatmýþtýr!

Süreç birine kaybettirip; kaybettirilen, birine kazanç olukla döner. Tümden geri baðlaným yasalarýna aykýrý olmakla bu sömürüdür. Oysa üretim hareketi çevrimi tümden baþlangýç koþullarý içindeki zorunlulukla olup bitmektedir. Ama iþ paylaþým aþamasýnda gelince kiþisi sahiplik oyunu oynanmakla sömürü ortaya çýkar.

Yani köleci sistemde üretimden önce PARA vardýr (!) sonra para size MAL ürettirmekle (!) para MALA dönüþür. Mal Satýlýr ve satýlan malla çoðalmýþ olan PARA yeniden elde edilir. Dikkat ederseniz burada amaç üretim deðil paradýr. Para için üretim yaparsýnýz. Köleci sistemde çevrim PARA+MAL+PARADIR

Baþta her nasýlsa (nasip olukla) 5 kuruþunuz vardýr. Kiþi bu beþ kuruþ için size mýsýr üretir. Kiþinin keçe veya kumaþ alacak emek gücü, þimdi beþ kuruþluk MAL olmuþtur. 5 kuru, ne kundura ne de kumaþ alabilirdir. Para sahibi kiþi bu beþ kuruþluk malý 15 kuruþa satýp, tekrar paraya çevirir! Üreten kiþimizin 5 kuruþtan üç günlük çalýþma karþýlýðý olan emek gücünü kâr adý altýnda al sat ile kazanýlmýþtýr (bu ne demekse).

Demek ki insanlýk ihtiyacýný karþýlamak ya da karnýný doyurmak için deðil de kazanmak için rant için kredi olsun, finansman olsun, faiz olsun diye ekonomiyi bulmuþlardý(!) Ýnsanlar ticaret, alým satým olsun, dostlar alýþ veriþte görsün diye böylesine ekonomik gayret içine girmiþlerdi! Tersten sorayým. Kazanmakla harcamayacaðýnýz, tüketmeyeceðiniz, ihtiyacýnýz olmayacak bir þey için, insanlýk üretim hareketi baþlatýlabilir miydi? Tüm bu süreçler kazanç, kâr deðil zorunlu bir üretim hareketi olduðu için üretim hareketi tüm bunlarla sömürüye dönüþtüðü besbellidir.

Yasa neydi? Bir grubun ürettiði mala karþý; karþý totem grubun da (þimdiki sektörün de) baþa baþ durumla farklý bir kullaným deðeri üretmesi çevrimiydi. Hiçbir þey üretmeyen mal sahipleri, hiç çalýþmayan; hiç üretmeyen; geçmiþte askere gitmeyeni, vataný için vuruþmayan, þehit olmayan, vergi vermeyen din adamlýðý tavrý sömürü deðilse; geçimlerini nerede saðlýyorlar.

Din adamlýðý; üreten, ürettiren, ekonomik deðeri olan bir bilgi ve emek de deðildir. Toplumlar üreten emek güçleri arasýndaki giriþmeleri temel almakla giriþme yapýp inþai olurlar. Toplumsal giriþmenin ne baþýnda ne ortasýnda üretim hareketi olmayan mal sahipliði ve din adamlýðý giriþmesi ve toplum inþasý yoktur.

Ýnsan üretmediðinin sahibi olamaz. Sýnýrlý çalýþmayla ancak emek gücünüzün sahibiydiniz. Emek gücünüz, size karþýlýk olan diðer emek güçleriyle deðiþilir ve tüketilir. Siz 70 yýlda çalýþmakla ortaya koyacaðýnýz emek gücünü birden, bir günde ortaya koyamayacaðýnýza göre; deðil yetmiþ yýl yüz yetmiþ yýlda bile çalýþmakla sahibi olamayacaðýnýz þeylerin nasýl sahibi olabilirsiniz?

Kesikli ve sýnýrlý çalýþma olmakla; kesikli ve sürekli çalýþmanýn o süre içinde kullaným miadýna göre tüketim olduklarýna göre biriken bir sahiplik ekonomik süreçli deðil, sömürü seldir. Bu nedenle sürekli sahiplik de yoktur. Ama ne yazýk ki din adamlýðý ve mal sahipliði üretmediðinin sahibiydi. Üretenler de ürettiklerinin yoksunuydular.

Mal sahipliðinin ve din adamý statüsünün emeði ekonomik, deðiþilebilir bir emek deðildir. Toplum içinde olmamakla toplumsal da deðildir. Sahiplik üreten bir iliþki deðildir. Toplumlar sahiplik hareketi içinde toplumsal sürece baþlamamýþlardýr. Milyonlarca yýl bir bölgeye sahiplik, insana üretim hareketi yaptýrma bilinci ve becerisi vermemiþtir. Kolektif sahipliði olan alan da kendi kendine mýsýr da, buðday da bitmemiþtir. Bitenlerde grubu besler düzeyde depolanýr olan da deðildir.

Üstelik te bu sahiplik ortaklaþan sahipliktir. Ne olmayan kiþisel sahiplik ne de kolektif sahiplik üreten hareket deðildir. Ancak ilk baþlangýç yasasý içinde kolektif sahip oluþ üreten hareketin içinde; üreten hareket baðýntýlý; üreten hareketi tamamlayan parça unsurlardan sadece birisidir.

Toplum salt üretim hareketidir. Ýnsanýn kendisini ve yaþamýný idame oluþla üretmesidir. Üretim hareketi için kolektif sahipliði olanlarýn ilke olarak üreten emek gücü sahipliði de olmalýdýr. Ve hiçbir üretim gücü sahipliði olmamakla, toplum din adamlarý ittifak lýðýný ortak tanýnmýþlýk olukla ele alýp toplum da kurmamýþlardýr. Köleci sýnýfla kiþi sahipliði gibi sömüren, sömürten bir din adamlarý sýnýfý ortaya çýkmýþtýr.

Toplum keyfi oluþ hareketini ne bilir ne tanýr. Bu nedenle ilk toplumsal oluþlarýn içinde ilaç deseniz keyfi oluþlarý bulamazsýnýz. Yani ben istiyorum sen buðday ek, sen de koyun güt. Buðday þöyle ekilir. Koyundan þöyle yað, yoðurt kumaþ yapýlýr diyen bir bilme emir verme keyfiliði yoktu.

Bilmeme de kolektifti, bilme de kolektif baþlamýþtý. Yapamama edememe de kolektifti. Yapma, etme de kolektif baþlamýþtý. Sahiplik, ortak baþlamýþ; bütün geliþmelere raðmen ortak sürüp gidiyordu. Çünkü kazanma, kâr yapma, para kazanma gibi bir unsur baþlangýç koþullu ortam içinde zorunlu olurla hiç yoktu.
Toprak kimsenin deðil olukla doðadaydý. Topraða delik açýp açýlan yere tohum atýlan deliði açan kazýk doðadaydý. Koyun doðadaydý. Isý, güneþ, yaðmur su doðadaydý. Bir tek emek gücü sizdeydi. Ve siz sadece emek gücünün sahibiydiniz.

Emek gücü de grup emek gücü içinde formel edilmekle kolektiftir. Siz kolektif üretim içinde kendinize göre olaný alýp emek gücünüzün karþýlýðýnda tüketir oluþla sahiptiniz. Emek güçleri meþruiyetini toplumdan alýr. Neden? Kolektif oluþundan; "üretim hareketinin ortak baðýntýlý ortaklaþan emekler" olmasýndan ötürü emek güçleri meþruiyetini kolektif oluþtan alýr.

Denize karýþmayan ýrmak deniz gibi davranamaz. Kiþi sahipliði üretim hareketi sahip ligi olmamakla ve kiþi sahipliði kolektife katýlýp, kolektif gibi davranamamakla meþru deðildir. Meþruiyetin temeli, ortak tüzel ilik ya da kolektif olmak veya limitet oluþtur. Bu nedenle El; ilk önce "ortaklýða" saldýrmaktadýr. "Ortak tanýmazlýk" söyler. Ama kendisini ortaklýðýn mal sahibi kýlýp insanlýðýn ürettiði ürünleri ve imar ederek mülk yaptýðý yerleri keyfine göre daðýtmaktan da sakýnca görmez! El "ortak irade tanýmazlýk" olmakla; tam bir keyfi oluþ içinde adaletsizliðe ve kan dökücülüðe sapýþtý.

Ön ittifaklý yapý, katýlýmcýlarý olan gruplarýn sayýsý kadar sayýdaki mesleði bilir bir toplumsal yapýydý. Bir süre sonra bu yapý; bildiði bu birkaç iþlevin bilgi ve bilincini önce sosyal kültürlü her bir gruplarýn üzerine yansýttý. Yani ittifaký yapý içindeki bir grup ve bir grubun üyeleri; birkaç totem mesleði yapar olmanýn ehliyetli bir toplumsal bilince sahip oldular.

Yani gruplar hala sosyal öðrenmeli duygu içinde olmakla duyguca sosyolojik kültürlü sosyolojik yapýlardý. Ama bilinç sel ruh dünyalarý sosyolojik grup bilincinden çok toplumsa davranýþlý toplum bilinciydi. Yani sosyolojik grubun eylemlik davranýþ bilinçleri; toplumsal özellik taþýmakla bir grup kendi grupsal yapýsýndan çok büyüktü. Toplum hareketi salt totemi olan grup içinde hiç olmayan bir süredurumdu.