..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Kitabýnýn bir kopyasýný gönderdiðin için saðol. Onu okumakla hiç zaman yitirmeyeceðim. -Moses Hadas
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




5 Eylül 2017
El Kavramý 2  
Bayram Kaya
Zaten mülkün sahibi olan; mülkü dilediðine dilediði gibi veren güç Malik El Mülkü Kadimdir (önceden beri mülkün sahibi olan El’dir). Yeryüzü “Mülkü Allah’týr” (Allah mülküdür). Durum bu olunca yeryüzü Mülkü Allah olacak diyen deklarasyonla Mülkü Allah kimsenin olmayan mülkünü kimden, kime karþý savaþarak geri alýr ki? Bir Yehwe inanýcýsý olmayanlarýn soyulmalarýnýn meþruiyet olmasý bizi nerelere getirdi.


:GGC:
Yeni oligarþin süreçle oluþturulan milleti lafýzla olan hafýzalar totemi olan etnik hafýzaya ya da totem yasalara aykýrý oluþlardý. Üstelik te oligarþi sentezli milletin içindeki söylem lafýzlarý da; totemi yasalarla, ilahi yasalarýn içinde hiç bilinmeyen sözlerdi. Örneðin; “çalmayacaksýn, zina etmeyeceksin, yalan söylemeyeceksin, tapmayacaksýn vs.” gibi çalmak, tapmak, zina gibi ahlaki kurallar totemi dönemle ilahi dönem içinde bilinmiyordu. Böylesi ifadeyle söylenen totemi ve ilahi yasa, yoktur.

Oligarþin milletler ve oligarþinle taleplerle oluþan dini yasalar bazen ilahi dönemde kullanýlan sözcüklerle de hitap etseler lafýzlar anlamca birbirine aykýrýydý. Örneðin dini terminolojiler de, Ýlah sözcüðünü söylerler. Ýlah izole yapýlarý ittifak haline gelmesi için karar alan totem grubun tüzeli olan üreten grup gücü iradesiydi. Kolektif oluþun uzlaþý senteziydi. Oysa dini terminolojilerde geçen ilah ortaklýða karþý olup ortaklarý olmayandýr. Grup iradesi deðildi. Neden göstermeden keyfi olan kiþisel irade kullanandýr. Kronolojik sýralamaya göre ittifaklar ilah sözünü, daha esamileri bile olmayan dinlerden çok önce kullanmýþlardýr. Ýlah sözcüðünün patenti dinlerden önce ittifaklardaydý.

Kiþisi sahipliðin kurallarý, El’in kendisinden önce yerleþik bir gelenek halinde bilinen bir þey deðildi. Oligarþi içinde süreçlerin yaþanmasýyla “dini gelenekler kutsamalý” kurallar inþa edilecekti. Bu kurallar On Emirde de belirttiði gibi “Çalmayacaksýn, Zina etmeyeceksin. Yalan söylemeyeceksin. El Ýlahýnýzýn yanýnda baþka ilahlarýn adýný aðzýna almayacaksýn…” diyen yaþanmýþlara göre söylemler olacaktý. Çaðlar boyu günümüze kadar da devam edecek olan oligarþin milletler, El süreçleri içinde ahlak anlayýþý olan bu kurallarý biçimleyecektiler.

Süreç köleci týnýlý; El tipi üretim hareketini ve sömürü alanlarýnýn entegre geliþmeli inþa olmasýydý. Ama sürecin anlama ve anlatma dili sosyal mantaliteydi. Sosyal mantýk totem dönemden beri ilk geri baðlaným yapan süreçti. Musa “Yalan söylemeyeceksin” dese de buna raðmen hicret esnasýnda Musa; “eliniz boþ çýkmayýn, Mýsýrlýlarý soyun” diyecekti. Bunun gerekçesi de hazýrdý.

Amon–Aton oligarþini içinde köle olukla bulunan muhacir kaçaklar, kendilerine Amon Aton olmayan bir baþka El tasýmlamýþlardý. Bu tasým Yehwe’ydi. Sadece muhacir kaçaklarýn iyiliðini ve yararýný gözetiyordu. Muhacir Kaçaklar salt Yehwe’nin kendilerine vaat ettiði malý mülkü vereceðini umarak yola çýkmýþlardý. Vaat, vaat olarak deðil de ancak kan ile 400 yýl içinde gerçekleþecekti. Mýsýrlýlar Musa’nýn milleti olacak oligarþin anlayýþýn Yehwe’sine inan toplum deðildi. Mýsýrlýlarýn Yehwe anlayýþý içinde olmamasý nedeniyle; Musa Milletinin Mýsýrlýlardan yapacaklarý hýrsýzlýklar da meþru sayýlacaktý!

Dedik ya Yehwe’nin gözettiði yarar Musa Milletinin yararýydý. Musa’nýn bu mantalitesi her dinlerin “ganimet” anlayýþýnýn da meþruiyet temeliydi! Siz karþý kiþileri önce bahane nedenle kendi oligarþi anlayýþýnýza davet edecektiniz. Ki olasýlýkla kiþi bunu tabii ki kabul etmeyecektir.

Ýþte size fýrsat. As, kes, öldür. “Zekrimizde su damlýyordu” diye tecavüz et. Malýný da gasp et. Ýþte meþruiyet! Neden? Kiþiler sizin oligarþin mana anlayýþýnýzýn içinde deðiller diye! Günümüzde devleti kâfir devlet sayýp; hazineyi ganimet kabilinden yaðmalamayý bu meþruiyetle talan ederler.

Hatta ganimet talanlarýnýn azaldýðý dönemlerde bile fetih topraklarý üzerindeki baþka oligarþi anlayýþlý olan insanlardan cizye almak bu ganimet kültürünün baþka bir versiyonudur. Cizye vermekle baþ edemeyen kiþilerde ama cizye vermekten kurtulmalarý için ama sizin inancýnýzý (!) hak düþünce görüp te sizin oligarþinizi tanýmalarýna raðmen siz; cizye vergisi (kelle kesilmeme vergisi) verenlerin sayýsý azalýyor diye bu talebi kabul etmiyordunuz. Da taleplileri bir güzel benzetiyordunuz.

Ayný temel nedene dayalý bir baþka aldatmada þudur. Ganimetle olan talancý tarihin yalanlardan birisi de þudur. Temel inanca göre yeryüzü zaten Allah’ýndý. Ama nasýl oluyorsa yine de “Biz Allah’ýn dinini, yani dini Ýslam’ý veya dini Hristiyanlýðý veya mülkü Ýslam yahut ta mülkü Hristiyanlýðý yayacaðýz diye, her yeri “Mülkü Allah” yapmak için kilise çanlarýna ve köslere vura vura selâ ile sefere çýkýlmaz mý?

Bu savaþlarýn çoðu savunma olmaktan öte olduðu için bahanesi “Allah’ýn mülkü” yapmaktýr. Bu hileye baþvurulur. Ýþgal Ýle o yer “Allah’ýn mülkü” olmuþtur. Süreç orada bitmesi gerekir. Ama böyle olmaz. Ya ne olur? Talan olur, ganimet elde edilir. Yeter mi? Hayýr yetmez? Neden? Yaðmadan sonra ne yapacaksýnýz gelirden yoksun mu kalacaktýnýz? Öyleyse ganimeti sürekli kýlmak gerekir. Nasýl? Cizye alarak.

Ýþgal yerlerindeki maðluplarýn “cizye (haraç) vermeleri kaydýyla kendi dinlerinde kalmalarý istenir. Allah’ýn dininden yapýlmak istenenler yine kendi dinlerinde kalýrlar. Yani amaç ile sonuç çeliþir. Üstelik bunu da gizlemek için sözüm ona “çok hoþgörülü” oluyorlardý! Haraç vermemek için din deðiþenleri falakaya yatýrýyorlardý. Görüyorsunuz Allah’ýn mülkü yapma ve Allah’ýn dininden kýlma ülküsü diye yola çýkma savý iki sahte neden ardýna gizlenir. Biri cizye alma, diðeri de güya kendi dinide kalmalarýyla onlara hoþgörü gösterilmiþ olmasýdýr! Madem insanlar hoþgörü ile dinlerinde kalacaklardý, hoþgörüyü önce gösterip te hiç savaþmasan da yine insanlar kendi dinlerinde kalsalar olmaz mý?

Az aþaðýda söyleyeceðim gibi “Allah’ýn Mülkü” yapma nedeniyle sefere çýkmanýz gibi “Allah’ýn hükmü (dini) yapmakla Emir olunmak” ta bu baðlamla aldanýþtýr. Zaten kendisi, kendisini tanýtýrken “Malik El Mülkül” olaným diyor. Yani “Mülkün sahibi olaným” demekle tasarrufa baþlýyor. Bu sahiplik karþýsýnda insanýn yapacaðý her þey bitmiþtir. “Malik El Mülkül Kadim” olan gücün insanýn sahipliðini ve insanýn iradesini hiçe saymýþla insana meydan okumadýr. Yüce Allah’ýn insan dan hiçbir beklentisi yoktur. Yine insanla, iþbirliði paylaþýmlý ortaklýðýn içinde olmamasýydý bu. Eðer siz “yeryüzünü Allah’ýn dini yapmaya” soyunursanýz bu demektir ki; Allah yeryüzünü Yüce Allah’ýn dini kýlabilmesi için Allah’ýn insanla iþbirliði yapmaya ve insanýn “ortaklýðýna (þirke)” ihtiyacý var demektir. Bu da þu anlama gelir ki “ortak tanýmayanýn” Yüce Allah’ýn “ortak tanýmasý” olur.

Burada iki büyük çeliþki vardýr. Hristiyan ve Müslüman dünyasý Allah’ýn dinini yeryüzüne hakim olacak diye savaþý meþru ederler. Eh diyelim ki güzel. Ama fetihten, talandan sonra; talan gelirlerinin sürmesi için maðluplara “cizye verdirerek onlarýn dinlerinde (batýlda) kalmalarý” söylenir. Baç kaybý olmasýn diye onlarýn dinlerinde kalmalarý için onlara baský yapýlýr. Baç; cizye-haraç-ekstra kelle vergisidir.

Cizye almak için maðluplarýn kendi dinlerinde tutulmalarý iþi açýkta hoþgörü, büyüklük deklarasyonlarý olukla haykýrýlýr. Emrindekilerle de maðluplarýn kendi dinlerinde kalmalarý baskýya tabii olur. Bu Yüce Allah’ýn dinini hakim kýlmayla (!) ile baðdaþýr mý? Maðluplarýn eski dinlerinde kalmalarý, “Hakkýn gelip, batýlýn zail olmasýyla baðdaþýr mý? Demek ki bunlar göstermelik nedenmiþler? Ýþin rengi baþkaymýþ.

Bu öyle bir yaman çeliþki ki bir din kurulurken bir tane putperest (müþrik) bir tane Yahudi kalmasýn diye mücadele vermenin içinde olacaksýn; sonrada büyüyen yapýya; saltanat savurganlýðýný karþýlamak için cizye de olsa gelir saðlayacaðým diye putpereste gayri Müslimlere o statüde kalmalarý için baský yapacaksýn. Ondan sonra da ben “tebaamýn, Müslümanýný camide, Hristiyan’ýný kilisede, Yahudi’sini havrada görmek isterim” diyecekle hoþgörünün göbeðine oturacaksýn!

Bu hoþ görüyü, ikinci bir vergi olan cizyeyi almayarak ta yapabilirsiniz. Ya da maðluplardan Ýslam ya da Frenk uyruklu olanlardan aldýðýnýz gibi vergi vermelerini istemekle de gösterebilirsiniz deðil mi? Bu sözün bir tek faydasý var o da kendini bilmez kimi kiþilerin gayri Müslüm tebaaya (boyun eðenlere) vaki tasallutlarý karþýsýnda, gayri Müslim tebaanýn kolluk kuvvetlerinde yardým istemelerinin bir karinesi olabilmesidir. Bu sözdeki asýl amaç karine olmak deðil, haraç saðlamaktýr.

Zaten mülkün sahibi olan; mülkü dilediðine dilediði gibi veren güç Malik El Mülkü Kadimdir (önceden beri mülkün sahibi olan El’dir). Yeryüzü “Mülkü Allah’týr” (Allah mülküdür). Durum bu olunca yeryüzü Mülkü Allah olacak diyen deklarasyonla Mülkü Allah kimsenin olmayan mülkünü kimden, kime karþý savaþarak geri alýr ki? Bir Yehwe inanýcýsý olmayanlarýn soyulmalarýnýn meþruiyet olmasý bizi nerelere getirdi.

Bu Evamiri Aþare de denen On Emirli düsturlardan biri de þuydu; “ Rabbinin adýný boþ boþuna söylemeyeceksin”. Bu söz her sözüne inandýrýcý olmak için yeminle baþlayanlar, fýtrat gibi söylemlerle baþlayýp “Rabbini” çaðrýþtýran sözlerin söylemiyle söze baþlayanlara söylenmiþ gibiyse de bu söz hiç de gereksiz yere rab adýný aðzýna alanlara deðildir. Tanýnmak isteyip te daha insanlara tanýnma olmamýþ Yehwe kendinin söylenmesinde niye þikâyetçi olsun ki. Tanýnmak isteyen Yehwe baþka tanýnmýþlarýn adýnýn anýlmasýndan rahatsýz.

Çünkü kutsal kitaplarda Yehwe; “zamana, incire, zeytine, bastýran karanlýða, Rabbine ant olsun ki” vs. diye baþlayan onlarca kutsal söylemleri yemin edip, sözüne yeminle baþlayan da kendisidir. Onun için söze yeminle baþlayýp her iþe rabbini karýþtýranlara yönelik söz deðildir. Üstelik daha Yehwe fikri oturmuþ yayýlmýþ bile deðildir. Yehwe var olma kendisine alan açma mücadelesi içinde.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn felsefe kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
Ýrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluþun Felsefesi (Açký 2)
Sosyal Ýliþki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Müruru Zaman 14
Sahiplik Ýmaný 1
Hatýrlama 1
Mal mý, Ýnsan mý?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bað Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Aslýna Yüz [Þiir]
Vah ki Vah [Þiir]
Ýsis Dersem Çýk Ereþkigal Dersem... [Þiir]
Görmez Þey [Þiir]
Tekil Tikel Tükel [Þiir]
ve Leddâllîn, Amin [Þiir]
Mavi Yare [Þiir]
Mevsimsel [Þiir]
Yýkýlýþa Direniþ Direniþe Yýkýlýþ [Þiir]
Meþrep 3 [Þiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayý yaþantýlaþan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payý giderek azalmaktadýr. Sosyo toplum bazlý, genel bir açýlýmla baþlayan çalýþmalarým da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazýlarýn tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doða bilim verileri güdülü çalýþma olmasýna gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok baðýntýsýyla söylüyorsanýz, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.