..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Yaþamak bir aðaç gibi tek ve hür / Ve bir orman gibi kardeþçesine...
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe > Bayram Kaya




14 Haziran 2017
El Kavgalarý 12  
Bayram Kaya
El kendisinin ortaya çýkmasýndan epey bir sonra; yeryüzü sahibi olmasý sýrasýnda hatýrlamakla; insan demeyi ara sýra anacaktý. Ýnsaný ön ittifaklý dönemdeki anlama benzerlikle kullanacaktý. Sanki insanýn emek gücüne; bu benim diyen kendisi deðilmiþ gibi insaný nankör oluþla itham edip suçlayýcý olacaktý.


:FJA:
Kimse hemcinslerimize insan dememiþti. Kimse de hemcinslerimize insan demiyordu. Hemcinslerimiz de hiç kimseye insan demeyecekti. Ne fiziðimiz insandý. Ne biyolojimize insan demek gerekmiþti. Ne de þu karga; þu tilki; öyleyse þu da insan olsun denmiþti. Ýnsaný ve insan olmayý bilmezsek insanýz diye boy verir; insan olduðum için insan hakkým var diye ses veririz!

Kimse insan oldum diye bir paye taþýmaz. Hayat bir paye ise, her can taþýyan bu payeye sahiptir. Ýnsan þunun þurasýnda ön ittifaklardan beri vardýr. Ön ittifaklar öncesi yeryüzü, insan diye bir varlýðý bilmedi. Tanýmadý. Milyonlarca, yüz binlerce, on binlerce sene yeryüzü insansýzdý.

Üç yüz bin senedir taþý yontan hemcinslerimiz vardý. Ama insan yoktu. Ýnsan olmak için önce hemcins olan totemi sosyal gruplarýn, üreten iliþkiler baðlamýnda bir þeyler yapmasý gerekiyordu. Bir totem mesleði bilmekle üretim hareketi içinde olan totemi gruplar; bu üretim hareketi nedenle önce iletime olurla temas ettiler, sonra sürecin akýþýna göre ufak ufak biriken þartlarýn olgularýyla bir araya geldiler.

Bir araya gelen totemi yapýlar; farklý farklý yalýtýma kültürlü yapýlar olmakla; üreten totem mesleðinin sahibi kiþilerdi. Yaptýklarý iþlerin farklý kullaným deðerini, deðiþtirme deðerine çeviren gruplar bir araya gelip ittifaklýk etmeye baþladýlar. Ýttifak içindeki totem kültürler, çok büyük sorun ve arýzaydýlar.

Totem kültürlerle üretilen iþler takasý; giderek biyolojik birlikteliði de ön gördü. Bunlarýn her biri ayrý ayrý devim süreçleridir. Biyolojik birliktelikle ne o totem gruptan; ne tam bu totem gruptan olmayan kuþaklar doðuyordular. Her totem grubun fizik karakteriyle benzerlikler taþýyan melezler doðmuþtu.

Ýþte ittifaklar ya da ilahlar; bu kültürel ve biyolojik sentezli doðuma, kendi aralarýnda ÝNSAN dediler. Kendileri gibi ilah olmayan, ama kendilerinde de biyolojik yanlar taþýmakla önce totem mesleði ve totem kültürü; sonra da kültürler sentezi olan uygarlýðý ve ittifakýn ilahlar mesleðini öðrenmeyi hak edecek olanlar insanlardý. Ýnsanlar üreten meslekli iradeleri olan, ilahlarý temsil edecek melezlerdi.

Bir arada saðlatan iþ birliði yapan küçük gruplar ancak totem yapýlarý ortaya koymakla küçük bir kültür yapýlarý olmakla on binlerce yýl bu totem özü korumuþlardý. Ýnsan olmakla insaný bir araya getirmenin ön koþullarýný ortaya koyan maya içinde; doðada yarýnlarla yeniden ve yeniden üretim yapma becerisi ile beraber tarým devrimi gerçekleþtirmenin de büyük önemi vardý.

Senteze giden yolda gruplarýn üreten bir iþ sahibi grup olmalarý vardý. Sonra gruplarýn üreten meslekli giriþmeleri vardý. Gruplar arasý giriþme; eninde, sonunda; sosyal oluþun biyolojik, kültürel sentezle iþ yapabilirlik becerilerinin bir arada giriþtirdi. Böylesi yapý içine doðanlar ittifak bilinci taþýyan yapýlarý oluþan melezlerdi. Ýttifak bilinci, meslekler entegreli toplumsa bilinci oluþan; emek giriþenle uygarlýktý.

Demek ki insanlýk eþrefi mahlûk oluþ deðildi. Aksine insan kendi tarih bilincini taþýmakla; diyalektik bir bilinç düzeyi taþýr olmanýn ürünüydü. Ýnsan ontoloji ayrýlýk deðil, dýþta üretir iliþkiler sentezi kurmanýn bilinciydi.

Melezler ittifaký inþa içinde; birkaç totem iþini bilir olmasýyla bir yapabilirlik oldular. Bu yapabilirlik kazanýmla oluþlarý yanýnda kültürel ve biyolojik bir miras olmanýn da bilinciydiler. Hemcins melezler kendi ana yerli, baba yerli olan totem mesleklerine aþýnaydýlar.

Ýnsan denen melezlerin bu iþleri yapabilirlikle üreten sentez meslekleri olmasaydý; insan asla insan da olmayacaktýlar. Ýnsan sentez oluþun bilinciydi. Ýnsan uygarlýðýn sentez bilinci içinde geçmekle rahleyi tedrisi oluþmanýn bilinciydi.

Ýnsan bu tür eylem aktlarýný, ittifakýn ortak gücü ile ittifakýn ortak malý, mülkü olan totem meslekli iþleri nedenle ortak iradesinin içinde ortaya konmanýn bilinciydi. Ýnsanlar hýzlý karar alýp alýnmamasýna ya da ortak kararýn ayaklarýna ayak baðý olup olmamasýna bakmadan ortak bir kolektif irade kullanma süreci içindeydiler.

Çünkü gruplarýn her birinin bir, totem meslekli iþ bilinci vardý. Bir grubun iþ bilinç diðer gruba yabancý olan bir bilinç þekliydi. Bu nedenle her birinin bir dili bir düþünce mantýk þekli olmakla farklý söylemleri vardý. Ýþte ortak akýl ve ortak bilinç bu zorunlulukla ittifak içinde vardý. Ýttifak dýþýnda bu yoktu. Ýttifak dýþýnda bu düþünülemezdi bile. Ýttifakýn (toplumun) dýþýnda olan gruplar birçok olur iþ bilincini hiçbir þekilde taþýmýyorlardý.

Ýþte insan olmanýn bilincinde yani insanlýkta nasibini almayanlar, ayak baðý oluyor; hýzlý düþünme olmuyor diye üreten kesimlerin farklý farklý sorunlarý olan üreten iliþkilerini söylemesini toplumda dýþlamaya çalýþýyorlardý. Bilmiyorlar ki kolektif olan ortak akýl, hýzlý ve çabuk düþünce olmak için ortaya konmamýþtý. Bu bir zorunluluktu. Hem de üreten iliþkilerin bir zorunluluðuydu. Ýnsanlýk bilinci sosyal kültürlü olan totemi etnik çeliþkileri de aþmanýn baðlacýydý.

Ýttifaký bir araya getiren üreten iþ meslekli sürece karþýn; ittifak içinde, her bir totem kültürü ittifaký daðýtma yönünde olmakla ittifakýn farklý totem kültürleri de vardý. Bunlar ittifaký daðýtma yönünde beliren totem gruplar arasý zýtlýk; üreten iliþkiler nedenle deðil de sosyal çeliþkiler nedenle vardý. Ýlahlar; bu sosyal çeliþkileri insan olma baðlamý içindeki söylemlerinin, somut olgularýyla aþtýlar.

Bu nedenle ilahýn “insan” söylemine karþý, El ’in de “kul” söylemi vardý. Ýnsan söylemini bilmeden kul söyleminin, tarih bilincini de hiç bilemezsiniz. El kulluðunuzu kutsarsýnýz. El ‘in neden ýsrarla insanlara, insan demeyip te; “kulum” dediðini bilemezsiniz. Ýnsan olmak nasýl ön ittifakýn sosyo-toplumsa bir imanla söylenen ahit sözleþmesi ise; “kul olmakta”, köleci ittifakýn El imanca olan ahdi sözleþmesiydi.

El, üreten iliþkiler içinde olan ittifakýn; üretim yapma sonrasý içinde El takdirli paylaþýma gitti. Herkese göre olmayan bir mal, mülk sahipliði iliþkisini oluþturdu. Ýnsan, herkese göre olan emekler arasý üreten iliþkiler içinin ürünüydü.

Oysa kulluk, herkese göre olmayan paylaþýma göre çalýþmakla, hizmet etmenin inþasýydý. Malý, mülkü olukla, takdir eden; irade kullanmanýn sahipliðine El deniyordu. Malýn, mülkün sahibi olamamakla ve malý, mülkü olmayan kiþiler de; El sahipliði içinde, El ‘in malý, mülkü olmakla; kuldular. Ýnsanlar, insan olmanýn ortaklaþan deðerlerini; kimi kiþilerin malý, mülkü yamakla; insan olmayý ortaya koyan ortak deðerlerini kaybetmekle kul olmuþlardý.

Malý, mülkü olmamakla irade yoksunu kiþiler de El’e sahibim deyip, iltica ediyordu. Mülk yönetiyordu. Mülksüz lük yönetiliyordu. Mülkü olan zorunlu olurla; eþrefi mahlûk diye deðil; zorunlu çalýþtýrma için mülksüzü sahiplendi! Mülkü olmayanlar bir sahibe sýðýnýp; ona, sahibim anlamýna El diyordu.

Ön ittifaklardan beri insan, üreten meslekler içinde olmakla doðada avlanma yetenekli reflekslerini az çok zayýflatmýþtý. Avcý toplayýcý olan günlerden; üreten meslekli bu günler içine gelen insanlar; ancak ittifakýn ortaklýðý içindeki mal, mülk üzerindeki tasarruf yapmakla kendisini ortaya koyabiliyordu.

Kendisini ortaya koyabildiði tasarruflarýný El’e kaptýran insanlarýn; üzerinde bir iþ, bir uðraþ yapacaðý bir malý mülk bulamamakla, çalýþacak bir iþ tasarrufu yapamaz oldular. Böylece El üretim araçlarý ve üretim güçlerini elinde alýnmakla; bir iþ yapamaz olanlara da iyilik olsun diye veli nimet olmakla; kendi malý mülkü üzerinde çalýþma izni vermiþ oluyordu!

Mülkü olmayanlarýn, mülkü olanlar tarafýndan kontrol edilmeleri ortaya çýkmýþtý. Araç gereç ve malý, mülkü olmayanlar üzerinde El’in tasarruf hakký doðmuþtu! Böylece El tarafýnda tasarruf edilmeyi de kabul edenler ortaya çýkmýþtý. Süreç yeniydi. Yeni sürecin durumu ve olay iliþkileri de yeniydi. Tasarruf edilmeyi kabul edenler de yeni iliþkileriyle artýk insan deðildi. Yeni iliþkileri içinde kuldu. Kullar da sahibine “ ya sahip” demekle, tekil sahibimiz anlamýna El diyordular.

Zaten yukarýnýn aþaðýya olan eðimi gibi sahip olanla; sahip olunan (kul olunan) arasýnda kendilikten bir baský ve basýnç oluþuyordu. Mal, mülk yoksunu kul; mal mülk sahipliði olan El ‘in mal ve mülkünden kaynaklý olmakla; El’in malý ve mülkünde sürekli bir baský ve basýncý kendi üzerinde hissediyordu.

Bu baský ve basýncýn bir ezmesi vardý. Bu ezme baský ve basýncý ezileni; ezene karþý biat ve rücu eden tutumla karþý karþýya kýlýyordu. Kul, ezileni ifade eden bir söylemdi. Kul söylemi bu nedenle söylenen kiþi üzerinde, kiþinin kendi üzerine kendi etkisiyle ezilme olan bir söylemdi. El kavgasýný, kul söylemi üzerinde de götürecekti.

Kendisini kul kabul edenler; bu yüksek basýnç altýnda alçak basýncý oluþtu. Her dem ezilmeyi; kendisini biçare, zavallý, görüp; bu ipnotize olmanýn kabul edilmiþliði içinde sormayý sorgulamayý aklýnýn ucunda bile geçiremiyordu. El yüksen siklon alaný; kullar da alçak siklon (basýnç) alanýydý. Alçak siklon alanýnýn yüksek siklon alanýný düþünmemesi olasý deðildi.

El kendisinin ortaya çýkmasýndan epey bir sonra; yeryüzü sahibi olmasý sýrasýnda hatýrlamakla; insan demeyi ara sýra anacaktý. Ýnsaný ön ittifaklý dönemdeki anlama benzerlikle kullanacaktý. Sanki insanýn emek gücüne; bu benim diyen kendisi deðilmiþ gibi insaný nankör oluþla itham edip suçlayýcý olacaktý.

Ýnsaný ön ittifaklar gibi somut iliþkiler üzerinde deðil de, soyut söylemlerle kendisinin daðýttýðýný söylediði nasiplerine göre tanýmlýyordu. Nasipten kimine mal mülk düþmüþtü. Kimine de bu mal mülk üzerinde çalýþmak düþmüþtü! Ýnsan nankördür diyordu. Kul sahibi efendi, kendi mülkü üzerinde kula çalýþma olanaðý saðlýyordu!

Kulun çalýþmasýna karþý da sahibi kulunun karnýný doyuruyordu! El’e göre bu kul için bulunmaz bir nimetti! Kulun bu nimete söylenmesi karþýsýnda El de “mülkümde beþ nimet topluyorsam, bunun biri sýzýn mabadýnýzda çýkýyor” diye kulun karýn doyurmasýný (!) kulun baþýna kakýyordu.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn felsefe kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
El Bel Baal 2
Tarihsel 2
Ýrade 1
Tarihsel 1
Anlamak Gerek 71
Kurtuluþun Felsefesi (Açký 2)
Sosyal Ýliþki Toplumu Hedeflemez 2
Anlamak Gerek 43
Anlamak Gerek 70
Anlamak Gerek 55

Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Müruru Zaman 14
Sahiplik Ýmaný 1
Hatýrlama 1
Mal mý, Ýnsan mý?
Mamon'du Belirme 1
Müruru Zaman 7
Denge ve Dengesizlik Süreçleri 24
Anlamak Gerek 26
Bað Enerjisi 1
Sistem 15

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Aslýna Yüz [Þiir]
Vah ki Vah [Þiir]
Ýsis Dersem Çýk Ereþkigal Dersem... [Þiir]
Görmez Þey [Þiir]
Tekil Tikel Tükel [Þiir]
ve Leddâllîn, Amin [Þiir]
Mavi Yare [Þiir]
Mevsimsel [Þiir]
Yýkýlýþa Direniþ Direniþe Yýkýlýþ [Þiir]
Meþrep 3 [Þiir]


Bayram Kaya kimdir?

Dünyayý yaþantýlaþan çabalar içinde duygunun önemi hiç yitmezse de, payý giderek azalmaktadýr. Sosyo toplum bazlý, genel bir açýlýmla baþlayan çalýþmalarým da; bilim felsefesi içinde olunma gayreti güdüldü. Bu nedenle yazýlarýn tarisel, sosyo toplumsal evrimli ve türlü doða bilim verileri güdülü çalýþma olmasýna gayret edildi. Genel felsefem içinde bir bilgi; ne kadar çok baðýntýsýyla söylüyorsanýz, o bilgi o kadar bilinir bilgidir.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Bayram Kaya, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.