..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsandaki gerçek güzelliði ancak yaþlandýkça görebilirsiniz. -Anouk Aimee
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Toplumcu > Duran Çetin




18 Ocak 2003
Ýhtiyaç Anýnda Kýrýnýz  
Duran Çetin
Gök yüzü zifiri karanlýktý. Sokak lambalarýnýn çoðu yanmýyordu. Cadde boyunca yanan birkaç lamba, aydýnlatma için yetersiz kalýyordu.


:BFEH:


Gök yüzü zifiri karanlýktý. Sokak lambalarýnýn çoðu yanmýyordu. Cadde boyunca yanan birkaç lamba, aydýnlatma için yetersiz kalýyordu. Þehrin bu ücra mahallesinde oturmak istemiyordu. Üç beþ kuruþluk gelirle ne yapabilirdi? Bir anlamda mecburdu.
Arabasýnýn farlarý yeni dökülmüþ asfaltýn içinde kayboldu; ýþýmadý. Dikkatli bir þekilde yolu takip etti. Sokak lambalarýnýn yetersizliðine caný sýkýldý. “Parasýný almayý bilirler, iþlerini gereði gibi yapmazlar”, diye mýrýldandý.
Akþama kadar beraber çalýþtýðý abisi, arka koltukta “ne diyorsun?”, diye seslendi:
-Yok bir þey, dedi.
Akþama kadar çalýþmýþlar, az bir iþ kalýnca, bitirmeden gitmeyelim diyerek, bu vakte kadar kalmýþlardý. Yatsý ezanlarý okunalý bir hayli zaman olmuþtu:
-Karným da çok acýktý, dedi abisi.
-Öðle yemeði yemedik, az sonra evde oluruz, diyerek arabanýn gaz pedaline
yüklendi.
Birden büyük bir gürültüyle irkildi. Þaþkýnlýk içerisinde durdu. Telaþla aþaðýya indi. Karanlýkta bir þey görülmüyordu. Sað arkaya dolaþtý. El yordamýyla lastiði yokladý. Lastikte hava yoktu. Abisinden çakmaðý istedi.
Akþam ayazýnýn etkisiyle yakmakta zorlandý. Çakmaðýn pörsümüþ; daðýnýk ýþýðýnda lastiðin yarýldýðýný gördü. Jantýn yamulmasýna kýzdý. “Bir de çelik jant! Þunun haline bak”, diyerek çakmaðýný tekrar yaktý. Bir metre kadar gerideki döküm kapaðý gördü; inceledi.
-Ýþte! Dedi. Memleketin hali bu. Hiçbir þey yerli yerince deðil. Kimse iþini tam yapmýyor. Þimdi kabahat kimin? Benim mi? Sokaklarý tam aydýnlatmayan kuruluþun mu? Yoksa, kanalizasyon iþletmesinin mi?
Abisi söze karýþtý:
- Dur hele biraz biraderim. Kýzma! Kýzsan ne olacak; kendini yýpratmaktan baþka bir iþe yaramayacak, dedi.
- Ama abi, derken sözü aðzýna týkandý. Yutkundu; elinden þekeri alýnmýþ bir çocuk gibi sinirlendi; kendi kendine gecenin karanlýðýnda kaybolan sözler söyledi. Sonra da baðýrdý:
-Yarýn hepsini þikayet edeceðim; göreceksin bak!
Abisi aðzýndan hiç eksik etmediði sigarasýný attý; ayaðýyla ezdi:
-Sabah ola; hayýr ola! Þimdi ne yapacaðýz?
-Yapýlacak iþ belli diyerek bagajý açtý. Yedek lastiði indirdi. Krikoyu aldý. Anahtar ile vidalarý söktü. Arabadaki yedek lastiði çýkardý. Homurdana homurdana yerine taktý. “Bitti iþte”, diyerek krikoyu indirdi. Bir de ne görsün. Taktýðý lastikte de hava yok. Tekrar baðýrmaya baþladý:
     - Bütün pis iþler beni bulur...
     Küplere binmiþti. Elindeki anahtarý yere vurmaya baþladý. Arabanýn etrafýnda çaresizlik içinde kývrandý. Ýçinden abisine kýzdý. “Senin yüzünden oldu. Geç kalmasaydýk bunlar olmayacaktý”, diye söylendi.
     Abisi rahat, vurdum duymaz bir tavýrla yanýna vardý. “Çekil þöyle”, diyerek tekeri yeniden çýkardý. Yuvarlayarak arabanýn arka köþesine dayadý. Ellerini çýrptý. “Bu iþ sinirle olmaz, sakin olacaksýn”, diyerek devam etti:
     - Þimdi karþýya geç. Yoldan geçen arabanýn birini durdur. Þu ilerde petrol istasyonu var, orada lastikçi vardýr. Vakit geç oldu ama, lastikçiler açýk olur.
     Tekeri kucaðýna aldý; yürüdü. Homurtu devam etti: hafifçe esen rüzgarla karanlýkta kayboldu.
     Karanlýkta nereye bastýðýný görmeden aðýr aksak karþýya geçti. Yolun kenarýnda araba bekledi. Bir araba durdurdu:
-     Petrole kadar, diyerek eliyle iþaret etti.
Arabanýn sürücüsü birine yardým etmenin sevinci ile hiçbir býkkýnlýk veya
rahatsýzlýk belirtisi göstermeden arabasýndan indi. Bagajý açarak tekeri koymasýný söyledi:
-Geçmiþ olsun. Ne iþ?
-Lastik yarýldý.
-........
-........
Kýsa süre sonra petrole ulaþtýlar. Lastiði bagajdan alýp teþekkür etti.
Hava pompasýnýn yanýna gitti. Lastiðin uzun süredir kullanýlmamasý sebebiyle havasýnýn inmiþ olabileceðini düþündü. Patlak olmamasýný ümit etti.
Ama düþündüðü gibi olmadý. Lastiðin patlak olduðunu görünce yeniden sinirleri kabardý. Kendi kendini suçladý. “Lastiklerini kontrol etmezsen; sonuçta böyle olur”, diye içinden geçirdi.
Gözleri “lastikçi” tabelasýný aradý. Ýstasyonun karanlýkta loþ bir aydýnlýk oluþturan ýþýklarýnýn altýnda “lastikçi” tabelasýný gördü. Dükkan kapalýydý. Ýstasyondaki görevliye lastikçinin nerede olduðunu sordu. Olumsuz cevap alýnca yýkýldý. Duyarsýz bir þekilde ne yapacaðýný bile düþünmeden yola doðru yürüdü. Kulaklarýnda görevlinin sesi çýnladý:
-Az ilerde lastikçi var. Az ilerde. Az ilerde...
Kucaðýnda lastik yürüdü. Piþmanlýk duygusu sarmaladý zihnini. Arabayý almaktan, abisine yardým için gitmesine kadar piþmanlýk...
Anayolun kenarýndaki lastikçiye ulaþtýðýnda rahatlayacaðý yerde sýkýntýsý daha da arttý. Lastikçi kapalýydý. Elindeki tekeri yere fýrlattý. Oracýða çömeldi. Hiçbir þey düþünemedi. Yaptýðý bir þey sebebiyle kendisinin cezalandýrýldýðý düþüncesi, elektrik akýmý gibi gelip geçti. Dükkanýn önündeki üst üste yýðýlmýþ eski lastiklere kaydý gözleri. Tekeri oraya býrakýp yürümeyi düþündü yavaþça ayaða kalktý. Bir kaç adým attý. Yan taraftaki dükkandan çýkan biri:
-Ne oldu?
-Lastikçiye gelmiþtim.
-Ýstersen telefonla çaðýralým.
Bu söz yeniden kendisine getirdi. Bütün olumsuz; karamsar duygulardan sýyrýldý. Ümitsizlik sýnýrýndan geri dönüþ güzeldi: karanlýkta görülmese de gözleri parladý. Bitkinlik ve bezginliði yok oldu:
-Çok iyi olur, diyebildi.
Adam içeriye girerken “evi çok yakýnda, hemen gelir”, dedi.
Rahatladý. Derin bir “oh” çekti. Beklemeye baþladý.
Az sonra gelen dükkan sahibi, kapýnýn önünde dikilen þahsa selam verdi. Bismillah, diyerek dükkaný açtý. Iþýklarý yaktý:
-Buyur abi, diyerek yaðlý, paslý bir sandalye gösterdi. Adam hiç tereddütsüz oturdu. Yorulmuþtu; yaþadýklarý ayakta kalacak hal býrakmamýþtý. Cebinden çýkardýðý paketten bir sigara yaktý. Abisinin yanýnda sigara içmiyordu. Saygýsýzlýk olarak düþünüyordu. Lastiði sökmeye baþlayan ustaya uzattý:
-Ýçer misin? Dedi.
Çok kýsa ve net bir cevap verdi:
-Hayýr, içmem.
Ustaya adýný sordu.
-Osman, diye cevap verdi.
-Benimki de Fevzi, diyerek baþýndan geçenleri anlatmaya baþladý.
Anlatýrken gözleri bir ara duvarda asýlý olan yazýya kaydý; takýldý kaldý. Ýçinden gülmek geldi. Gülüp gülmeme noktasýnda bir tereddüt yaþadý. Sonra da bastý kahkahayý. Çok hoþuna gitmiþti. Þimdiye kadar böyle bir þey görmemiþti. Osman ustaya döndü:
-Ustam! Bu ne iþ? Dedi.
Simsiyah saçlar, kaþlar, býyýklarýyla yaðýz bir Anadolu delikanlýsý Osman usta, aldýrýþ etmeyen tavrýyla:
-Ha! O mu? Diyerek iþine devam etti.
Fevzi merakýný gidermek için, ustaya ýsrarla sorular sordu.
Osman usta, sakin ve olgun tavýrla tane tane anlatmaya baþladý. Anlatýrken yaþadýklarýnýn sýkýntýsý yüz hatlarýnda beliriyor; geriliyordu:
-Ben sigara içmezdim. Askere gittim. En sýkýntýlý dönemlerim de bile içmedim. Ta ki o olaya kadar.
-Ne olayý?
-Çok samimi arkadaþým Ferhat, daðda gözlerimin önünde vuruldu. Hain bir kurþun... geldi onu buldu. Onu yaktý. Beni de yaktý bitirdi. Ne yapacaðýmý þaþýrdým. Karma karýþýk duygular yaþadým. Ümitsizlik... Sýkýntý... Hissizlik... Yýlgýnlýk...
Onun cenaze iþlemleri yapýlýyordu. Komutanýmýz, samimi arkadaþý olduðum için ailesine teslimde beni de görevlendirdi. Cenaze ile birlikte ailesinin yanýna ben de gittim. Aman Allah'ým, o ne durumdu öyle! Allah hiç kimsenin baþýna vermesin. Ailesinin inlemesi yeri göðü kapladý. Sadece duygusallýk hakimdi. Aðýtlar yükseliyordu her yerde.
Bu atmosferde, yanýmdaki arkadaþým bir sigara verip “yak” dedi. Böylece baþladým. Ýçtiðim yýllar peþ peþe geldi. Sonunda bu iþin yanlýþlýðýný bir sebeple anladým. Býraktým, dedim ve býraktým. Duvardakiler o günün hatýrasý.
Fevzi’nin gözler tekrar duvarda asýlý çerçeveye kaydý. Yüzü gülümsedi. Aklýna resmi dairelerde bulunan yangýn ihbar düðmeleri geldi. Çerçevenin içine alýnmýþ düðme ve üzerinde “yangýn anýnda camý kýrýp düðmeye basýnýz”, yazýsý.
-Yangýn ihbar düðmesi gibi, dedi.
Osman usta sessiz kaldý. Fevzi’nin söylediklerini baþýyla onayladý.
Duvarda camlý bir çerçeve... içinde bir paket sigara, yanýnda çakmak...altýnda bir tek sigara...üzerinde “ihtiyaç anýnda kýrýnýz” yazýsý...
Bu arada Osman usta lastik tamirini tamamladý. Kapýnýn dýþýna çýkardý. Fevzi ücreti ödeyip çýkarken:
-Çok güzel ya! Dedi.
Osman usta:
-Herkes çok beðeniyor. Ben sabrýmý ölçüp, kararlýlýðýmý pekiþtiriyorum, dedi.
Fevzi, saatler sonra elinde arabasýnýn tekeri, geri dönüþ için yolun karþýsýna yürüdü.                          



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn toplumcu kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yað desen yað deðil
Son

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Vuslat
Küp Ýçinde Küp
umutlarýn bittiði yer
Çerçi
Ay Tutulmasý
Öte Dünya
Bir Garip Yolcu
Ocak
Sel
Sorgulama

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Ölüm [Þiir]
Özgür Çocukluðumuz [Þiir]


Duran Çetin kimdir?

1964 Konya doðumlu, öðretmenlik yapýyor. Hikaye ve roman çalýþmalarý devam ediyor. Yayýmlanan kitaplarý: 1. Bir Kucak Sevgi, Öykü, Beka Yayýnlarý (2. baský) 2. Güller Solmasýn, Öykü, Beka Yayýnlarý (2. baský) 3. Bir Adým Ötesi, Roman, Beka Yayýnlarý 4. Kýrmýzý Kardelenler, Öykü, Beka Yayýnlarý (2. baský) 5. Yolun Sonu, Roman, Beka Yayýnlarý 6. Portakal Kýzým, Roman, Beka Yayýnlarý, (2. baský) 7. Sana Bir Müjdem Var, Öykü, Beka Yayýnlarý 8. Gözlerdeki Mutluluk, Öykü, Beka Yayýnlarý 9. Toprak Gönüllüler Roman, Beka Yayýnlarý

Etkilendiði Yazarlar:
Ömer Lekesiz, Mustafa Kutlu, Necdet Ekici


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Duran Çetin, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.