..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Sevmek bir baþkasýnýn yaþamýný yaþamaktýr. -Balzac
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > 1. Bölüm > Ömer Faruk Hüsmüllü




2 Ekim 2016
Göçe Göçe - Ýnekleri Güderken - 45  
Ömer Faruk Hüsmüllü
Ýnekler arabanýn sesini duyunca mý yolun kenarýna kaçtýlar, yoksa bir þeyler yemek için mi, bilmiyorum. Ama o sýrada ikisi de yolda deðildi. Arabanýn içinde oturan feracesi sýrtýnda bir kadýn vardý. Bu kadýn, araba saða sola savrularak giderken aþaðýya düþmemek için arabanýn kenarlarýndaki kanatlarýndan birine sýký sýkýya tutunmuþtu.


:AJIH:


Ninem beni uyandýrdýðýnda ortalýk aydýnlýktý, ama galiba güneþ henüz doðmamýþtý. Annem ve kardeþlerim uyuyorlardý. Gürültü etmeden giyinip odadan aþevine geçtik. Bir bardak sýcak süt içtim. Ninem, kendi eliyle dokuyup diktiði yeni, rengarenk bir heybeye bir ekmek, suda haþlanmýþ bir yumurta, küçük bir çömlek iþimik(ekþimik), bir baþ soðan ve bir de býçak koydu. Ocaktaki ateþin üzerini külle örttükten sonra feracesini giydi, heybeyi boynuna astý ve dýþarý çýktýk.
Eline bir sopa alýp, sayanýn eski, kir içindeki kapýsýný gýcýrdatarak açýp içine girdi. Az sonra da önden kara inek, arkasýndan da sarý inek sayanýn kapýsýnda göründüler; en arkada da ninem...
Avludan yola çýktýk. Her taraf toz toprakla karýþmýþ hayvan dýþkýsýyla doluydu.. Ninem beni uyardý:
-Dikkat et, pisliklere basma!
-Ne olmuþ buraya böyle?
-N'olacak? Te orada giden bok arabasýndan dökülmüþ.
Gerçekten de Kosvolu'nun Kahvesinden az ileride tepeleme hayvan dýþkýsý doldurulmuþ bir at arabasý, üzerindekileri etrafa saça saça gidiyordu. Sürücüsü tabii ki arabanýn üzerinde deðildi; elindeki kamçýyla yerden hayvanlarý haydayordu Meðerse, ürünlerden daha fazla verim almak için köylüler, hayvan dýþkýsýný gübre olarak kullanýrlarmýþ.
Biz arabanýn geçtiði yoldan fazla gitmedik; çünkü Topçu Çayýr'ýndan saða döndük. Ýnekler iki tarafa sallana sallana yürüyorlardý. O sýrada Akiþ'in de bizimle geldiðini gördüm. Nineme söyledim:
-Elleþme gelsin, ekmek ona da (y)eter, dedi.
Köy odasýnýn yanýndan geçip Sýðýr Yolu'na çýktýk. Bu yol Kýzýlpýnar'daki en geniþ yol olmalýydý. Nineme sordum:
-Ö(y)le... dedi kýsaca.
Köyün sýðýrlarý sabahleyin erkenden bu yolda toplanýrmýþ. Bazýlarýný sahipleri buraya getirirmiþ bazýlarý da kendi gelirmiþ hayvanlarýn. Hepsinin toplandýðýný anlayýnca, sýðýrtmaç hayvanlarý meralara doðru götürürmüþ. Akþam hava kararmadan da sürüyü gene buraya, yani Sýðýr Yolu'na getirip býrakýrmýþ. Her hayvan buradan evine, sayasýna kendi baþýna gidermiþ. Ninem de geçen sene inekleri sýðýrtmaça vermiþ, bu sene kendim güderim diye düþünmüþ. Çünkü sýðýrtmaç her hayvan baþýna, para ya da belli miktarda ekin alýrmýþ.
Sýðýr yolu olduðu için her tarafta bolca tezek vardý. Kurumuþ olanlar ve dumaný tütenler... Bu yolda dakikalarca yürüdük. Ta Ýkiztepeler görünene kadar. Ama biz Ýkiztepeler tarafýna deðil de saða dönerek yola devam ettik. Ýleride bir kuyu vardý. Yanýna gelince aklýma su geldi:
-Nine, biz su almayý unuttuk. Dedim.
-N'apcaz suyu? Da(ð)da her taraf su... Deyip kuyudan su çekti. Biraz içtim. Elimi yüzümü de yýkadým. Kuyunun baþýna gidip içine baktým, çok derindi, dibindeki su kýpýr kýpýrdý. Hem korktum hem de hoþlandým kuyunun içini seyretmekten. Ninem býraksaydý da biraz daha kuyu baþýnda kalsaydým.
Güneþ çýkmýþ ve ortalýðý ýsýtmaya baþlamýþtý. Ýnekler, yolun kenarýndaki otlarý yeyip, sallana sallana yürüyüþlerini sürdürüyorlardý. Kara inek her zamanki gibi gene açgözlülüðünü gösterdi. Yerdeki otlarý yerken, bazen ani bir hareketle baþýný yanýndaki tarlaya çevirip bir mýsýrý koparýyordu. Ninem bu hareketini görünce, elindeki sopayý fýrlattý. Sopa ona vurmadý, ama kara inek mesajý almýþ olmalý ki tarlanýn yanýndan uzaklaþtý.
Sabah güneþi, yükselmeye baþladý. Otlarýn üzerindeki su damlacýklarý parlýyor; ben artýk bunun gece yaðan çiy sonucunda oluþtuðunu biliyorum. Bir at arabasý son sürat geliyor. Bir delikanlý elindeki kamçýyý bazen havada sallýyor, bazen de bununla atlara vuruyor. Atlarýn ayaklarý ve arabanýn tekerlekleri ortalýðý toza boðuyor. Ninem ortalýðý toza bürüyen arabaya kýzgýn; söyleniyor, hatta homurdanýyor. Gözlerimi ovuþturuyorum giren tozlarý çýkarmak için; çýkmýyor, daha beter oluyor, gözbebeðim acýdýðýndan ovuþturmayý býrakýyorum. Aðzýma bile toz girmiþ; diþlerim gýcýr gýcýr ediyor; defalarca yere tükürüyorum tozlar çýksýn diye. At arabasý gözden kayboldu bile.
Önümüzde bir koyun sürüsü var. Hýzýmýzý yavaþlatýyoruz sürü gitsin diye. Koyunlarýn en arkasýnda çoban, boynunda kocaman bir torba asýlý, elinde sopasý var; onun yanýnda da iki tane iri çoban köpeði görüyorum. Köpekler durup arkalarýna bakýyorlar. Akiþ'i farkettiler demek ki. Akiþ de onlarý görünce benim arkama geçti. Çoban köpekleri kulaklarýný dikleþtirip bize doðru gelmeye baþladýlar, amaçlarý Akiþ'e saldýrmak. Akiþ, onlara hýrladý, belini biraz kamburlaþtýrdý, yüz hatlarý gerildi ve iri keskin diþleri göründü. Oldukça çirkinleþmiþti. Ayný hareketleri çoban köpekleri de taklit etti. Restleþiyorlardý. Bilhassa Akiþ'in blöf yaptýðýný düþünüyordum. Öyle ya hem benim arkama saklan hem de kabadayýlýk tasla... Olacak þey mi! Yanýlmýþým, çünkü Akiþ aniden öne doðru fýrladý; kavga etmeye karar vermiþti. Köpeklerden biri Akiþ'in üzerine atladý, boðaz boðaza bir dövüþ baþladý. Yerdeki tozlar havalandý; öyle ki hangisi Akiþ, hangisi çoban köpeði ayýrt edemez oldum. Dikkat kesildim ve Akiþ'in bu köpeði altýna aldýðýný, burnunu ýsýrdýðýný gördüm.
Köpeklerin canhýraþ sesleri hem üzücü hem de rahatsýz edici ve hem de korkutucuydu. Dövüþ yerinden biraz uzaklaþtým, geriye doðru gittim. Öteki köpek de kavgaya katýldý. O da Akiþ'in üstüne çýktý. Akiþ'ten gelen acý çektiðini belirten sesler daha da arttý, buna raðmen bir köpeðin bacaðýný kapmýþ; býrakmamak için direniyordu. Diðerleri de ona ölümüne saldýrmaya devam ediyorlardý. . Tam bu sýrada ninem köpeklerin üzerine yürüdü, sopasýyla vurmaya baþladý. Çoban köpekleri Akiþ'i býrakýp birkaç metre geri çekildiler, ama kaçmadýlar. Birinin burnundan diðerinin de alnýndan kan akýyordu. Akiþ'in de sol kulaðý, karný, sað bacaðýnýn üstü yaralýydý, kan süzülüyordu yaralarýndan... Çoban köpekleri tekrar saldýrmaya hazýr görünüyorlardý, sahipleri geldi ikisini de götürdü. Ninem, çobanýn arkasýndan bir hayli söylendiyse de adam hiç umursamadý.
Tarlalarda mýsýr, gündöndü, ekin ve bostan var. Bazý tarlalar sürülmüþ, ama ekilmemiþ boþ duruyor; bunlar nadasa býrakýlmýþ olmalý. Bazýlarý da ne ekili ne de sürülü; yani keleme olmuþ. Ninem, anlatmaya baþladý:
-Bak bu tarla Cambazoðullarý'nýn, keleme olan Afiler'in, onun yanýndaki ekin ekili yer Kunçuoðullarý'nýn, bostan Molla Ýbra(h)im Oðullarý'nýn, tee o yamadaki Topçular'ýn, sa(ð)daki gündöndü Pati Samiler'in, patos olan yer Kafalýlar'ýn, onun yaný Yarenler'in, Durbaklar'ýn da bir yeri olacaktý burada ama galiba geride kaldý, tobu da A(h)met (H)Ýlmiler'in Salisinin, öteki patostan dere çataðýna kadar olan yerler de (H)alil Aga'nýn....
Ninem neredeyse bütün köyü sayacak; oysa ben bu insanlarý nereden tanýyacaðým! Aslýnda çok konuþan bir kadýn deðildi ninem ama þimdi durmadan bu tarla sahiplerini bana anlatýyordu. Bir yerden sonra ben de artýk dinlememeye baþladým. O konuþtu, konuþtu...
Yolun sað tarafýnda çayýrý bol ve geniþ bir yer var. Hayvanlar o tarafa yöneldi; biz de. Burada kalacaðýmýz süre uzun olacak gibi. Büyük bir meþe aðacýnýn gölgesine, çimenlerin üzerine oturduk. Burada dikkatimi çeken, her tarlada en az bir aðacýn ekili olmasýydý. Aðaçlarýn hemen hemen hepsi de tarlalarýn kenarýndaydý. Böylece aðaç yüzünden tarladan ekili alan kaybedlmemiþ oluyordu. Aðaçlarýn altýnda yemek yiyorlar ya da dinleniyorlardý. Nefis bir koku geldi burnuma. Kekikmiþ kokan. Etrafta kekik doluydu; mor çiçekleri vardý. Kokusu hoþuma gitti; derin derin nefes aldým.
Ninem, heybeden býçaðý çýkarýp biraz ileriye gitti, topraðý eþelemeye baþladý. Geri döndüðünde elinde havuca benzeyen, beyaz renkli bir yumru vardý. Eliyle bunun üzerindeki topraðý temizleyip bana verdi. Aldým. Elimde tutuyorum, bir yandan da ona bakýyorum. Hafifçe gülümsedi:
-Yesene! Keçi memesi o, ye! Dedi.
Yemeðe baþladým. Oldukça lezzetliydi. Bitirdikten sonra bir tane daha istedim, ninem aramaya baþladý. . Baþka bulamadý, ama eli boþ da dönmedi. Bu sefer elinde yeþil yapraklar vardý. Bu da kuzukulaðýymýþ. Tadý hafif ekþi bir ot. Sabah erken kalktýðým için uykumu alamamýþtým. Esnemeye baþladým. Ninem anladý, hemen feracesini yere serdi yatmam için. Kekik kokularý içinde uyudum. Ne kadar uyuduðumu bilmiyorum. Uyandýðýmda güneþ henüz tam tepemize gelmediðine göre fazla uyumuþ sayýlmazdým. Akiþ yanýbaþýmda duruyordu, bir tehlikeye karþý hazýrlýklý olmak ister gibiydi. Bir yandan da çoban köpeklerinin açtýðý yaralarýný yalýyordu.
Biurada biraz daha oyalandýktan sonra yola koyulduk. Bir rampanýn baþýna geldik. Burasýnýn adýný söyledi ninem ve de uyardý:
-Bura Abdulla(h) Yama; çok diktir. Ýnerken dikkatli ol, sakýn koþarak inme!
Ýnekler rampayý inmede tecrübeliydi. Yavaþ adýmlarla gidiyorlardý; kaymaya baþlarlarsa duruyorlar ve dört ayaklarýný fren gibi kullanýyorlardý. Daha sonra gene yürümeye devam ediyorlardý.
Birden ninem beni yol ortasýndan kenara çekti. Ne olduðunu sonra anladým. Yokuþ aþaðý bir eþek arabasý geliyordu. Kýrýk dökük bir arabaydý. Bir adam eþeklerin yularýný eline alýp, arabanýn en önüne geçmiþ, hayvanlarýn hýzýný azaltmaya çalýþýyordu. Bunu yapabilmek için bazen boyunduruðu geriye doðru iteliyor bazen de elindeki sopayla eþeklerin kafasýna vuruyordu. Adamýn bir ara düþeceðini sandým, son anda düþmekten kurtuldu. Düþseydi, belki de üzerinden geçen arabanýn altýnda can verirdi. Düþüncesi bile rahatsýz ediyor...
Ýnekler arabanýn sesini duyunca mý yolun kenarýna kaçtýlar, yoksa bir þeyler yemek için mi, bilmiyorum. Ama o sýrada ikisi de yolda deðildi. Arabanýn içinde oturan feracesi sýrtýnda bir kadýn vardý. Bu kadýn, araba saða sola savrularak giderken aþaðýya düþmemek için arabanýn kenarlarýndaki kanatlarýndan birine sýký sýkýya tutunmuþtu.
Eþek arabasý yanýmýzdan geçerken Akiþ havlamaya baþladý. Eþekler ürkünce hýzlarýný artýrdýlar. Ninem Akiþ'e kýzdý, sesini kesti. Saða sola yalpa yapan bu döküntü arabanýn parçalanacaðýný zannettim. Beklediðim olmadý.
Eþek arabasýný yokuþun sonuna ininceye kadar heyecanla takip ettim. Neyse ki sað salim aþaðýya ulaþtý. Orada rampanýn baþladýðý noktada, yukarý çýkmak için bunun inmesini bekleyen ekin demeti yüklü bir at arabasý vardý. Kýrýk dökük araba yanýndan geçince, bu yavaþ yavaþ yokuþu týrmanmaya baþladý. Sürücü arabanýn yan tarafýnda yürüyor, atlara komutlar veriyordu. Atlar yokuþu çýkmada oldukça zorlanýyorlardý; bazen durur gibi oluyorlar, sürücünün baðýrmasý ve kýrbaçlamasýndan sonra bir gayretle tekrar yürümeye baþlýyorlardý.
Biz de rampanýn sonundaki küçük bir köprüye kadar geldik. Bundan sonrasý rahattý. Dilediðimiz gibi gidebilirdik. Köprüyü geçince saða doðru ayrýlan bir yol daha vardý, biz buraya dönmedik doðru devam ettik.
(Devam edecek...)



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn 1. bölüm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 35 Son Bölüm
Memleketimin Delileri - 2
Memleketimin Delileri - 1
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 33
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 34
Köpeðin Adý Badi - 80 (Son Bölüm)
Demokratik Deliler Devleti - 37 (Son Bölüm)
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 32
Dönemeyen Bir Dönme Dolap - 26
Göçe Göçe - Köyümüz Yok Olmuþ - 48 (Son Bölüm)

Yazarýn roman ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ücretsiz Kitap Daðýtabileceðim Ýstanbul’da Bir Mekan Arýyorum
Bir Edebiyatçý Gözüyle Maðaranýn Kamburu - Yorum: 4
Bir Felsefeci’nin Kaleminden Maðaranýn Kamburu – Yorum: 6
Maðaranýn Kamburu
Bir Romanýn Anatomisi: Maðaranýn Kamburu
Bir Aný Defteri Buldum - Roman
Ömer Seyfettin Eserlerini Nasýl Yazardý?
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 2
Maðaranýn Kamburu Romanýna Yönelik Okuyucu Yorum ve Eleþtirileri - 3

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Siyasi Taþlama: Neþezâde - 2 [Þiir]
Siyasi Taþlama: Karamsarzâde [Þiir]
Kusurî"den Týrtýklama [Þiir]
Zam Zam Zam... [Þiir]
Týrtýklama (Kazak Abdal'dan) [Þiir]
Yoklar ve Varlar [Þiir]
Ýstanbul,sana Âþýk Bu Kul [Þiir]
Âþýk Dertli"den Týrtýklama [Þiir]
Namuslu Karaborsacý [Þiir]
Dostlarým [Þiir]


Ömer Faruk Hüsmüllü kimdir?

Uzun süre Oruç Yýldýrým adýný kullanarak çeþitli forumlara yazý yazdým. Ýddiasýz iki romaným var. Çok sayýda siyasi içerikli yazýya ve biraz da denemelere sahibim. Emekli bir felsefe öðretmeniyim. Yazmaya çalýþan her kiþiye büyük bir saygým var. Çünkü yazýlan her satýr ömürden verilen bir parçadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Az veya çok okuduðum tüm yazarlardan etkilenirim.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ömer Faruk Hüsmüllü, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.