..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Anlamak beðenmenin baþlangýcýdýr. -Spinoza
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam > Cemal Zöngür




21 Eylül 2016
Ýþte Türkiye'nin Yaþam Kalitesi ve Mutluluk Karnesi..!  
Gerçek yaþamý anlayabilmek

Cemal Zöngür


Mutluluk ve yaþam kalitesi, her toplumun bilinç yapýsýnda oluþan bilgiyle, göreceli bir durumda arz etse de, mevcut eðitim fýrsatlarý, teknik ve maddi olanaklar baz alýndýðýnda, ortalama evrensel bir yaþam kalitesi ve mutluluðun varlýðýný hiç kimse inkâr edemez.


:AIJD:


Bir toplumun mutlu ve saðlýklý (Kaliteli) yaþamasý, o ülkenin halkýna saðlamýþ olduðu maddi deðerler baþta olmak üzere, sosyal ve siyasal eþitlik ilkesine baðlý olmasýyla mümkündür. Kýsacasý Adalet (Hukuk) sisteminin doðru ve düzgün çalýþmadýðý hiçbir ülkede, mutluluk ve yaþam kalitesinden bahsetmek mümkün deðildir.
Mutluluk ve yaþam kalitesi, her toplumun bilinç yapýsýnda oluþan bilgiyle, göreceli bir durumda arz etse de, mevcut eðitim fýrsatlarý, teknik ve maddi olanaklar baz alýndýðýnda, ortalama evrensel bir yaþam kalitesi ve mutluluðun varlýðýný hiç kimse inkâr edemez.
Ve böylece ülkelerin yönetim yapýlarýnýn, maddi ve sosyal olanaklarýn paylaþýmýnda uygulamýþ olduklarý siyasal politikalarýna bakýldýðýnda, o ülkenin yaþam kalitesi ve mutluluk karnesi hakkýnda rahatlýkla bir fikir belirtebiliriz.
Birçok insanýn bildiði gibi dünyanýn en kaliteli yaþamý, Avrupa ülkelerinde mevcuttur. Ancak bu demek, her kaliteli yaþamýn olduðu yerde mutluluðunda o derecede varlýðý söz konusu deðildir.
Yaþam kalitesi doðal olarak mutluluðun oluþumunda büyük bir etken olsa da, ancak mutlu olma duygusu çok derin bir psikolojik durumdur. Çünkü insanýn mutluluk duygu psikolojisi, doðal çevresel etkenlerin yanýnda, devlet yönetimlerinin taraflý eðitim politikalarý neticesinde tamamen edilgenleþmektedir.
En bariz örnek ise, Türkiye devlet mantýðýnda olduðu gibi gemisini kurtaran kaptandýr. Ya da dayýsý ve halasý olan iþini yürütür. Ýþini yürütene helal olsun gibi bencil, menfaatçi edilgen kabile anlayýþýndaki ülke insanlarýnýn hali içler acýsýdýr.
Diðer taraftan bu tür ülkeler sürekli birlik ve beraberlikten bahsetmelerine raðmen, maddi ve manevi deðerlerin paylaþýmýnda ayný duyarlýlýðý göstermemektedirler. Bu yüzden insanlarýn mutluluk psikolojileri hiçbir zaman doyuma ulaþmadýðý gibi, saðlýklý bir tablo da ortaya çýkmýþ deðildir
Egoist ve taraflý yapýlarda, istisna bazý bilinçli ve zeki insanlar küçük olanaklarla mutlu olmayý becerse de, diðer çoðunluk kesim büyük varlýklar içerisinde bile mutlu olamamaktadýrlar. Ýþte burada kiþilerin ve de devletlerin varlýklara sahip olma egosunun ölçüsü çok büyük bir önem arz etmektedir.
Çünkü Egoizm, pire kapitalistlerle baþlayýp, modern kapitalizmle sýnýrsýzca yükseltilmesi, insanlarý mutlu ve memnun etmek yerine daha da mutsuzlaþtýrmaktadýr.
Aslýnda Mutluluk ve yaþam kalitesi çok derin ve karmaþýk bir konudur. Örneðin devletleri oluþturan bireylerin karakteristik yapýlarý ilk aþamada devletin soyut þekline yansýrken, daha sonra devlete hâkim olan Oligarþik güçler her þeyi kendileri belirlemektedir. Böylece zaman içerisinde bireylerin irade ve düþüncelerinin hiçbir önemi kalmadýðý gibi, halk sadece çantada keklik olarak görülmektedir.
Bu þekilde birbirine geçmiþ (Gifrit) yapýlarda, saðlýklý ve mutlu topluluk oluþturmak çok mümkün olmasa da, batýlý burjuva demokratik ülkeleri, Federal ya da Konfedaral sistemlerle sorunlarýný büyük oranda çözmüþ bulunmaktadýrlar.
Batýlý demokratik yönetimler ile Baba (Paternalist) devlet anlayýþlarýnýn, ekonomik ve sosyal daðýlýmlarýný kýyasladýðýmýzda, her þey daha net ortaya çýkmaktadýr.
Örneðin batýlý ülkelerde Asgari ücret 1500 Euro ve üzerinden baþlayýp, en az 700 Euro deðerlerinde seyretmesi. Ve bu ülkelerde iþsiz kalanlara iþ buluncaya kadar, kira baþta olmak üzere geçinebileceði düzenli sosyal yardýmlarýn yapýlmasý.
Türkiye’de ise 1300 TL olan asgari ücretle, en az 700 Euro’luk asgari ücreti ve düzenli sosyal yardýmlarý karþýlaþtýrdýðýmýz da, ekonomik ve sosyal yaþam kalitesi açýsýndan ikisi arasýnda daðlar kadar uçurum bulunmaktadýr. Batýlý toplumlarýn huzurlu, gürültüsüz ve güvenli bir ortamda yaþamasý ise her þeye deðmektedir.
Demokratik sistemlerin mevcut olmadýðý ülkelerde, halkýn iradesi yerine her þeyde söz sahibi ve belirleyici olan “Oligarþik” devletlerin kukla yöneticileri, ülkenin en büyük ekonomik deðerlerine sahiptirler.
Bu yapýlar, halklarýn fiziki varlýðýnýn dýþýnda baþka hiçbir hak ve hukuklarýný tanýmamaktadýr. Verilmiþ olan bazý kýsmi haklar ise, kendilerine düþen büyük paylarýn kýrýntýlarýndan baþka bir þey deðildir. Mevcut siyasal yapýlardan adalet ve mutluluk beklemek, kiþilerin ve de toplumun kendisini aldatmasý anlamýna gelmektedir.
Herhangi bir devlet yönetimi, çaðýn koþullarýný ve halkýn taleplerini dikkate almadan, yalnýzca kendi sýnýfýnýn çýkarlarýna olacak þekilde rast gele, zamanlý zamansýz Adalet yapýsýnda sürekli oynama yaptýðý sürece, o ülke ne kadar zengin imkânlara sahip olursa olsun, asla insanlarýn kaliteli bir yaþam ve mutluluða sahip olacaklarý düþünülemez.
Demokratik, laik ve seküler olmayan bu tarz ülkelerde, kaliteli yaþama ve mutlu olan kiþiler parmakla sayýlacak kadar azdýr. Çünkü mevcut adalet sistemleri bilinçli olarak kaygan zeminlere oturtulup, her olayda zengin kiþilerin lehine cevap olacak þekilde biçimlendirilmektedir.
Bu yüzden kaliteli yaþama sahip kiþiler, sürekli üst düzey zengin insanlardan oluþmaktadýr. Orta ve alt kesimin kaliteli yaþamýndan bahsetmek mümkün olmadýðý gibi, mutlu olanlar ise, yine parmakla sayýlacak kadar azdýr. Genel çerçeve bu þekilde olduðuna göre, Türkiye’nin yaþam kalitesini ve mutluluðunu daha yakýndan tanýmaya çalýþalým.
Türkiye’de kaliteli yaþamýn ve mutluluðun mevcut olmadýðýný gösteren o kadar kaynak var ki, hangisinden baþlayacaðýmýza dahi karar vermekte zorlanmaktayýz.
Örneðin her ülke ve toplumun yaþam kalitesini ve mutluluðunu yükselten en temel dayanaðýn baþýnda, Adalet Sisteminin çaðdaþ, laik, demokratik ve seküler olmasý gelmektedir.
Türkiye’nin Adalet sistemine baktýðýmýzda, var olduðu günden bu zamana kadar, sürekli zengin sýnýfý, devlet yönetiminde temsil eden kukla Bürokratik kiþilerin menfaatinde kullanýlmasý. Ýlave olarak bunlarla hareket eden bir kýsým dalkavuðun dýþýnda, kimsenin doðru düzgün bir hak ve hukuk sahibi olduðunu söylemek hiçbir zaman mümkün olmamýþtýr.
Ýstisnalarýn dýþýnda, Türkiye siyaset tarihinde, devleti yönetip haksýzlýk ve yolsuzluk yapanlardan bugüne kadar hesap sorulmamýþ olmasý. Diðer taraftan Pastaneden iki dilim Baklava çalan çocuklarýn 15 yýl hapisle cezalandýrýlmasý, Türkiye’nin adalet sisteminin ne durumda olduðunu net olarak açýklamaktadýr.
Ayný þekilde toplumun yüzde doksan dokuzunu Müslüman sayan devlet, ülkenin önemli maddi ve manevi kaynaklarýný dini kurumlarýn faydalanacaðý þekilde organize etmesi. Ve bu dini kurumlarda çalýþan kiþilerin cinsel taciz ve sapkýnlýklar baþta olmak üzere, yaptýklarý yolsuzluklarýn hiçbirisinin soruþturmaya tabii tutulmamasý düþündürücü deðil midir? Örneðin Fadýl Akgündüz gibileri.
Sistemin bu duyarsýzlýðýný fýrsat bilen kiþilerin, çocuklar baþta olmak üzere, biraz rahat giyinen kadýnlara karþý cinsel taciz ve tecavüz gibi çirkince saldýrýlarda bulunanlarýn nereden cesaret aldýklarý, devlet ve toplum tarafýndan ciddi þekilde sorgulanmamasý.
Ýþçi ve iþveren anlaþmazlýðý durumunda, her zaman devletin iþverenlerin yanýnda yer almasý. Siyasal, etnik, dini, kültürel ve mezhepsel çatýþmalarýn bir türlü bitmek bilmemesi. Ýnsanlar zorunlu veya keyfi olarak sokaða çýkmak istediklerinde, her zaman baþlarýna bir olay gelecek korkusuyla yaþamalarý.
Ekonomik daðýlým baþta olmak üzere yatýrým ve teþviklerin sürekli belirli bölge ve belirli kiþilerin faydalanacaðý þekilde teþvik edilmesi. Bu yüzden ülkenin Doðu, Güneydoðu, Ýç Anadolu ve Karadeniz bölge insanlarýnýn batý illerine yýðýlmasý sonucunda, bu þehirlerin yaþanacak yerler olmaktan çýkmasý.
Diðer bölgelerin þehir, ilçe ve kasabalarýnda alt yapý baþta olmak üzere, elektrik, su, saðlýk ve eðitim sorununun doðru düzgün çözülmemiþ olmasý. Köylülerin yaþamlarýný anlatmaya bile gerek yoktur. Çünkü Türkiye’de tüm köylülerin yýlda bir defa da olsa, sinema, tiyatro ya da benzer sosyal etkinlikleri yaþamalarý, hâlâ Kâfdaðý’nýn ardýndadýr.
Bilimsel bir nüfus (Demografi) planlamasýnýn olmamasý yüzünden, aþýrý derecede nüfusun artmasý neticesinde beslenme, eðitim ve saðlýktaki kalitesizlik, her þeyi açýklamaktadýr.
Mevcut eþitsizliklere, iþsizlik ve ailenin aðýr yükü de eklenince, sürekli ölümcül kavgalarýn yaþanmasý en büyük sorunlarýn baþýnda gelmektedir.
Kadýn cinayetleri ise, Türkiye toplumunun ne kadar kalitesiz, kültürsüz ve mutsuz olduðunu gösteren en önemli kaynaklardýr. Böylece Türkiye’nin kalitesiz bir yaþamla mutlu olmaya çalýþtýðýný söylemek haksýzlýk olmasa gerek.
Tüm bunlara raðmen siyasetçi ve politikacýlarýn sürekli ülkedeki yaþamý yere göðe sýðdýramama propagandalarýnýn, ne kadar büyük bir yalan ve hile olduðu net olarak anlaþýlmaktadýr. Çünkü yaþanan tüm olaylar, gerçekleri olduðu gibi çýplaklýðýyla açýk etmektedir. Ýþte Türkiye’nin yaþam kalitesi ve mutluluk karnesi kýsaca bunlardan ibarettir.

Cemal Zöngür



































Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Dinlerin Doðuþu ve Ýslam'ýn Gerçek Özü (1)
Lider mi Toplumu Þekillendirir; Toplum Mu Lideri?
Hz. Ali ve Ehlibeyt Alevi Midir?
Dinlerin Doðuþu ve Ýslam'ýn Gerçek Özü (3)
Tbmm'de Yedi Maddelik Anayasa Deðiþikliði Neyi Çözer?
Dinlerin Doðuþu ve Ýslam'ýn Gerçek Özü (2)
Alevilerin Kapýlarýna Saldýranlarýn Açýk Kimliði
"Türkleri Yeniden Tanýmak" Araþtýrma Kitabýmý Yazma Nedenim :
Ýslamiyet Yeniliðe Açýk Bir Din Midir?

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Bir Toplum Hak Ettiði Þekilde Yönetilir [Eleþtiri]
Deprem Öldürmez Zihniyet Öldürür [Eleþtiri]
Sayýn Baþbakan Binali Yýldýrým, Alevi Kültürünü Ne Kadar Tanýmýþtýr? [Eleþtiri]
Halka Götürülen Her Oylama Demokratik Midir? [Eleþtiri]
Atatürk'ün Din ve Alevilere Bakýþý [Eleþtiri]
Akp'li "Evetçiler" ile Chp'li Hayýrcýlarýn Halka Açýklayamadýklarý Sýrlarý..! [Eleþtiri]
Anayasa Deðiþikliðinin Yarattýðý Umutlar ve Uçurumlarý..! [Eleþtiri]
Türkiye Halkýna Tek Soru; Demokrasiden Ne Anlýyorsunuz? [Eleþtiri]
Fetö, Deaþ ve Kenan Evren Kardeþliðinin Tarihçesi [Eleþtiri]
Katar'la Ne Yapýlmak Ýsteniyor? [Eleþtiri]


Cemal Zöngür kimdir?

Ben Cemal Zöngür, Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi mezunuyum. Sosyoloji, Tarih ve Siyaset üzerine araþtýrmalar yapmaktayým. Yayýnlanmýþ bir kitabýmýn dýþýnda çeþitli gazetelerde yüzden fazla makalelerimde yayýnlanmýþtýr. Ve iki kitap dosyam yayýna hazýr durumdadýr.

Etkilendiði Yazarlar:
Tam baðýmsýz Tarih ve Siyaset üzerine yazan her Yazar


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Cemal Zöngür, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.